Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sosyal koşullardaki farklılık Tanrıların bize dayattığı sınavdan başka bir şey değildir.
Sayfa 42 - TRIVELINKitabı okudu
VAR MI SİZİN DE BÖYLE CİNNETLERİNİZ? “Deliler ile benim aramdaki tek fark, onların bunu kabullenmemesidir. Oysa ben biliyorum deli olduğumu.” diyor, sürrealist ressam Salvador Dali. Dünyanın büyük çoğunluğu onun deli olduğuna, geri kalanıysa dahi olduğuna inanıyor. Hem deli olmak, dahi olmaya engel mi? Ya da tam tersi; dehalar da bir gün
Reklam
141 syf.
8/10 puan verdi
Okulsuz Toplum adlı kitapta, başlıktan da anlaşılacağı üzere okul kurumunun olmadığı bir sistem anlatılmaktadır. Fakat bu anlatım yapılırken okul kurumunun toplum üzerindeki etkileri de eleştirel bir dille okuyucuya aktarılmıştır. Bahsi geçen kurumlar, insanlar üzerinde sosyal tabakalaşma yaratmış mıdır? Eğitim anlayışı modern olarak toplumları
Okulsuz Toplum
Okulsuz ToplumIvan Illich · Şule Yayınları · 20183,918 okunma
ERKEK TİPOLOJİLERİ Kişilik sorunu, otuz yıllık mücadele tarihimizin en temel sorunu olarak süregelmiştir. Kürt toplumsal gerçekliğinin karmaşıklığı, dış güçlerin baskıcı-asimile yöntemleri ile ortaya çıkan kişilik gerçekle- ri, her boyutuyla içinde bulunduğu çıkmazı derinleştirmiştir. Kürtlük bilincinin kişiliklere parçalı yansıması, ağırlıkta da
Kalbimden..
Bazen bazı şeyler bizimle ilgili olmayabilirmiş. Yaşadığımız başarısızlık, hayal kırıklığı, şaşkınlık tüm çabamıza, çalışkanlığımıza ve iyi niyetimize rağmen bizimle ilgili olmayabilirmiş. Karşımızdaki insanların niyeti, bakış açıları ve yargıları bizimkilerden farklı olabilir, bu farklılık hayal kırıklığına yol açabilirmiş. Bazen bazı geceler sonunda gün doğumu gerçekleşmeyecek gibi karanlık ve sonsuz hissettirebilirmiş. İşte öyle bir gece. Profesyonel bir platformda başarıdan duyulan kıvançtan başka bir duyguyu yazmak uygun mudur, fikrim yok. Ancak insan olmak böyle bir şey değil midir: hüzün, yanlış yapmış olma hissi, hayal kırıklığı, yetersizlik duygusu. Şairler umudu fısıldasa da bazen umutsuzluğa izin vermek, onun içinde öylesine durup soluklanmak gerekebiliyor.
139 syf.
10/10 puan verdi
·
23 günde okudu
Daha önce ramazanı kimseden ne böyle güzel dinledim ne de böyle güzel okudum. Sezai Karakoç çözülmesi gerçekten çok zor olan bir yazar olmasına rağmen eserinde ne anlatmak istediğini biz okurlara geçirdi. Kitapta Sezai Karakoç’un her sene ramazan ayında yazdığı yazılardan ve buna bağlı olarak duygu ve düşüncelerinden bahsetmiştir. Kitabı
Samanyolunda Ziyafet
Samanyolunda ZiyafetSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20233,289 okunma
Reklam
Hadım edilme kompleksinin dişiler üzerinde yarattığı etki ise bundan bir hayli farklıdır. O, kendisinin hadım edilmiş olduğu gerçeğini ve bununla beraber erkek cinsinin üstünlüğü ile kendisinin aşağılığını kabullenmekte fakat bu hoş olmayan durum karşısında da isyan etmektedir. Bu ikiye bölünmüş tavırdan üç gelişim çizgisi ortaya çıkmaktadır.
Sayfa 11 - IIKitabı okudu
Türk ve Japon reformcuların felsefelerindeki farklılık, belki başka hiçbir hususta olmadığı kadar bariz ve karakteristik biçimde yazı meselesinde ortaya çıkar. Basitliğiyle öne çıkan ve sadece yirmi sekiz harften teşekkül eden Arap alfabesi dünyanın en mükemmel ve en yaygın alfabeleri arasında olmasına karşın Türkiye'de bu alfabe kullanımdan kaldırılmıştır. Diğer yandan Japonya, kendi içindeki "Romalıların" Latin alfabesinin kabulü cihetindeki taleplerini reddetmiştir. Japonya, reformlardan sonra dahi kırk altı işaret ve sekiz yüz seksen Çince ideogramı barındıran girift yazısını muhafaza etmeyi tercih etmiştir. Bugün Japonya'da okuryazar olmayan yoktur. Türkiye'de Latin alfabesinin kabulünden kırk yıl sonra bile nüfusun yarısından fazlasının okuryazarlığı yoktur. Böyle bir netice, körlerin dahi görebileceği cinstendir.
Sosyal koşullardaki farklılık tanrıların bize dayattığı sınavdan başka bir şey değildir.
Antik Yunanlar, Hindistan'a ve başka yerlere yelken açtıklarında, kuralların, ahlaki değerle­ rin ve geleneklerin her yerde farklılık gösterdiğini keşfettiler ve doğru ve gerçeğin izahının genellikle atasal otoriteye dayandığını gördüler. Yunanların bu uyanışa tepkisi çaresizlik değil, yeni bir keşif oldu: felsefe.
Reklam
200 syf.
·
Puan vermedi
Şermin Yaşar'ı çok severim. Öyle ki yolumun veyahut gönlümün  düşmesi halinde Ankara'daki arkadaşlarımdan beklentim ona ait olan Kelime müzesini (ve tabi açmayı planladığı anne müzesini açması halinde onu da ) gezdirmeleridir burdan bu vesileyle yazılı bir sipariş de oluşturmuş olayım :) Bu kitapla yolum bir kitap söyleşisi yoluyla
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20234,039 okunma
376 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Ruhum Olmazsa Neye Dönüşürüm?
Her insanın yaşamı içinde kazandığı deneyimlerden kurduğu nesnel veya öznel gerçeklikleri bulunur ve temellerini bu gerçekliklere dayandırarak ömrünü sürdürür. Yazarların dünyası, bu belirtilen bakış açısına göre pek bir farklılık barındırmaz. Yazında bu iki oluşumu yaratma ya da olduğu haliyle açıklamakta sorumluluk sahibidirler. Üslup denilen
Deniz Kurdu
Deniz KurduJack London · İş Bankası Kültür Yayınları · 20145,9bin okunma
Empati, gösterildiği zaman, bireyleri ve ilişkileri insancıllaştıran bir beceri haline geliyor. Gösterilmediğindeyse dünya zor, kayıtsız, daha umursamaz ve hatta zalim bir yere dönüşebiliyor. Bireyler, diğer insani becerilerin çoğunda olduğu gibi, empati kapasitesi bakımından farklılık gösterirler. Hatta kişi kimi zamanlarda empatik olabilirken, başka zamanlarda daha az duyarlı olabiliyor. Empati seviyesi duygu durumuna, muhatap olduğumuz insanlara ve içinde bulunduğumuz durumlara göre değişebilir.
324 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Dikkat spoiler içerir. Gazeteci Ahmet Kerim, bir gün beraber çalıştığı başkomiser Çetin Akın'dan bir telefon alır. Samsun'a tayini çıkan başkomiser, Bafra civarındaki Kızılırmak deltasında 15 gün içerisinde olan 3 tane ölümün şüpheli olduğunu düşünmektedir. Bir avcı, bir balıkçı ve bir kuş bilimci ölü bulunmuştur. Genelde de Kaan adlı
Ölüm Deltası
Ölüm DeltasıÖnay Yılmaz · Destek Yayınları · 201039 okunma
192 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Herkese Merhaba…. Bu gün sizlere Umut Bahçesi kitabı ile geldim. Dilara Keskin bütün kitaplarını okumaya çalıştığım ve kalemine hayran olduğum bir yazar. Bu kitabına da büyük bir beklenti ile başladım. Aradığımı buldum mu? Fazlasıyla. Kitabın çoğu yerinde hayatın gerçekleriyle yüzleşirken gözlerim dolarken aslında ufacık şeyleri ne kadar büyüttüğümüzü, dışarıda bizden çok daha büyük sorunlar yaşayan insanlar olabileceğini anlamamı sağladı. Hayata başka bir pencereden bakmamı sağlayan ve kendime yeni hedefler koymama vesile olan verimli bir okumaydı. Herkese şiddetle tavsiyemdir. Gelelim Konusuna; “Öykü hayatta maddi olarak istediği herşeye sahip olabilen bir kız olsa da içinde nedenini bilmediği bir mutsuzluk olan bir genç kızdır. Bir gün en yakın arkadaşı ile dertleşirken psikoloğa gitmek istemediğini ama içindeki bu mutsuzluktan kurtulmak istediğini söylediğinde arkadaşı bir gönüllülük kulübüne üye olmasını tavsiye eder. Başta tereddüt etse de sonunda kendine uygun bir gönüllülük kulübü bulup üye olur. ilk gün ekip arkadaşları ile aralarındaki farklılık onu fazlasıyla tedirgin eder. Birbirinden farklı bu beş insanın asla anlaşamayacağına emindir. Zamanla ne kadar yanıldığının farkına varacaktır. Neler olacak? Öykü ekip arkadaşları ile iyi anlaşabilecek mi? Bu kulüp sayesinde başkalarının yaralarını sararken kendi yarasına da merhem olabilecek mi? Peki ya aşk? Öğrenmek isteyenlere keyifli okumalar dilerim….”
Umut Bahçesi
Umut BahçesiDilara Keskin · Ephesus Yayınları · 2023241 okunma
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.