Gece gece o son şiiri de içelim
Nasıl unuturum ki gülüşü gül olanı
Sevgilimdi, ya da ben öyle sanırdım
O gitti, elimde bir çiçek dağınıklığı
Bütün yolların ucunda kalakaldım.
Sayfa 217 - Kırmızıkedi YayıneviKitabı okudu
Bir o gülüşü kaldı
Şimdi duvarlarımda
Görmeye ömrümü adak sunduğum
Bir o gülüşü ... çın çın
Sesi yüreğimin kıyılarını döven
Üşüdükçe anısıyla ısındığım.
"Bazı kadınlar herkesin ortasında ağlayamadıkları için gülerler. "Aslında şimdi ağlamak isterdim ama yapamam" gülüşüdür o. "Yüzüme gülümsemelerden bir maske takıp insanların arasına çıkıyorum" gülüşü. "Bir kere ağladım ve hiç kimse neden ağlıyorsun diye sormadı" gülüşü. "Anlatmaya başladığım anda ağlarım, onun için susuyorum" gülüşü..."
Sayfa 205 - Doğan Kitap, 18. BaskıKitabı okudu
Seni, gülüşü gül olup da açan kız
Uzandığım her kapıda yüzümü saran esinti
Seni, yürüyüşü yağmur, kokusu nergis
Seni, turuncu düş, seni deniz mavisi...
Eksik kalmış tek sözcüğü uzun bir şiirin
Bir dalın açmamış o son tomurcuğu
Yüeğime selamsız sabahsız girdiğin
Belli, geçerek o dikensiz yolu
Seni, yaz günleri topraktan tüten buğu
O bir anlık, bir solukluk yağmurlardan sonra
Seni, sevincin yangını, acının külü
Gittin artık, bu şiirler kaldı bana
Gittin artık, ardında mavi bir tütsü
Saçarak, geniş ufuklarından sonsuzluğun
Ey kara sevdalarımın göçmen kuşu
Diymem istesem de, seni unuttum...
Sayfa 211
Bir o gülüşü kaldı
Şimdi duvarlarımda
Görmeye ömrümü adak sunduğum
Bir o gülüşü... çın çın
Sesi yüreğimin kıyılarını döven
Üşüdükçe anısıyla ısındığım.
Sayfa 35
Bir o gülüşü kaldı
Şimdi duvarlarımda
Görmeye ömrümü adak sunduğum
Bir o gülüşü…
Gülüşü o kadar güzeldi ki bir an sonum olacağını düşündüm.
Sayfa 210 - Olimpos YayınlarıKitabı okudu
Şairler üşüdükçe ne mi yapar???
Bir o gülüşü kaldı
Şimdi duvarlarımda
Görmeye ömrümü adak sunduğum
Bir o gülüşü... çm çın
Sesi yüreğimin kıyılarını döven
Üşüdükçe anısıyla ısındığım.
Şiirlerini o zamanlar konuşulmayan bir dilde yazdılar.
Nokta bulunması gereken yerde her zaman bir soru işareti vardı. Neden yitip gidiyor aşk? Neden kararıyor çocukların gülüşü? Ölüm neden ve neden her zaman bir sultan var Nemrut Dağının tepesinde? Böyle sorular olmalı çünkü bugün de o dili anlayan yok.
-bir yığın şahsi tarafı vardı.
genç kadın hep o sessiz gülüşü ile onu dinliyordu. çok garip bir dikkati vardı. adeta gözlerinde yaşıyordu. nasıl gün dediğimiz şeyi, güneşin hareketi idare ediyorsa, onu da bu gözlerin parıltısı idare ediyordu. mümtaz, ona baktıkça iclal'e hak veriyordu; gerçekten güzeldi. bir yığın şahsi tarafı vardı.
Sayfa 53 - pdfKitabı okuyor
...bir kadın kendisini güldüren erkeği çekici buluyor. Çünkü espri yapma yeteneği aslında o erkeğin ne kadar zeki olduğunu göstermektedir. Diğer taraftan erkekler kendilerine gülen kadına bayılıyorlar. Çünkü karşısındaki kadının her gülüşü kendisini daha da zeki hissetmesine neden olmaktadır.
Sayfa 64
Bazı kadınlar herkesin ortasında ağlayamadıkları için gülerler. "Aslında şimdi ağlamak isterdim ama yapamam" gülüşüdür o. "Yüzüme gülümsemelerden bir maske takıp insanların arasına çıkıyorum” gülüşü. “Bir kere ağladım ve hiç kimse neden ağlıyorsun diye sormadı” gülüşü. "Anlatmaya başladığım anda ağlarım, onun için susuyorum" gülüşü.
Sayfa 205Kitabı okudu
Zandra'nın yüzünü avuçlarına alarak
onu daha büyük bir arzuyla öpmeye başlarken dudakları,
Zandra'nın nefesini keserek başını döndüren bir yoğunlukla dudaklarında gezindi. Bu adam öpüşmeyi her erkekten daha iyi biliyordu.
"Sen de açsın, değil mi?" diye fısıldamayı başardı
Zandra, gözlerini yumarak.
"Evet."
Sayfa 135
Aklımda
Evde yalnız geçen bir haftanın sonunda, bir buket çiçek ve bir kutu çikolata yaptırıp Hamit Abi de çaldı aynı kapıyı.
Sessizlik buyur etti içeri... Çocuklarla sarılıp öpüştükten sonra anneanneyle dedeleri çocukları mutfağa çağırdılar, bunlar salonda ikisi baş başa kaldılar, ikisinin de konuşmadan duvara baktığı on dakikanın sonunda Hamit Abi
