Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Deniz Yavuz

Deniz Yavuz
@denizyavuz
Sivas
26 Mayıs
35 okur puanı
Temmuz 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
208 syf.
·
Puan vermedi
Hiçbir insan dini yüzünden yargılanamaz, çocuklarsa asla yargılanamaz!! Herkese merhaba. Yaklaşık bir ay kadar önce bu kitabı okudum ve duygularımı tam olarak nasıl ifade edebilirim, hiçbir fikrim yok. Okurken her sayfa çevirişimde canım biraz daha yandı. Defalarca sordum kendime "Neden çocuklar sokaklarda saklambaç oynamak yerine bombalardan kaçıyor?" ve bu soruyu her soruşumda, her cevap alamayışımda kendimi biraz daha suçladım. Umarsızca, kayıtsızca, hissetmeden, bir nevi hayvan gibi sürdürüyoruz hayatımızı. Oysa her şeyi değiştirebiliriz. Dünyayı yaşatabiliriz. Biz ne yapıyoruz? Üzülerek söylüyorum ki tüm caniliklere göz yumuyoruz. Gözlerimizin önünde küçük, masum melekleri yok ediyorlar, bizim gıkımız bile çıkmıyor. Yıl 1943. Cani Hitler ve Nazi canavarları Polonya' nın, Auschwitz toplama kampında. 15 Nisan 1934 doğumlu, 9 yaşındaki Schmuel' de bu kamptaki esirlerden sadece biri. Ne tesadüf ki yine 15 Nisan 1934 doğumlu, 9 yaşındaki Bruno' nun, Nazi güçlerinde asker olan babası da görevlendirmeyle bu kampa gönderileceklerden. Bruno yeni evlerinde her camdan bakışında bir tel örgü ve ilerisinde hepsi çizgili pijamalı insanlar görmektedir. Fakat Bruno' nun bu telleri geçmesi yasaklanmıştır. Ortada bir tel örgü. Bir tarafında çizgili pijamalı Diğer tarafında normal elbiseli insanlar Tek farkları inançları Ortada bir tel örgü Ve minik kalplerden filizlenen kocaman bir dostluk. Kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum. Okuyamazsanız bile filmini izleyebilirsiniz.
Çizgili Pijamalı Çocuk
Çizgili Pijamalı ÇocukJohn Boyne · Tudem Yayınları · 202139bin okunma
Reklam
240 syf.
·
Puan vermedi
·
26 saatte okudu
Herkese yeni bir kitap ile merhaba, fotoğrafta görmüş olduğunuz kitap benim için gerçekten çok özel bir kitap. Konusuyla ne çok çocuksu ne de sıradan bir kitap. Haberleri açtığınızda muhakkak Suriye'de, Kudüs'te, Afrika'da hiçbir suçu yokken bombalanan çocuklar görmüşsünüzdür ve muhakkak bir bebeğin cesedi kalmıştır aklınızın bir ucundan. İşte bu kitapta tam bu noktaya içimizdeki çocuğa seslenircesine ayak basmış. Bazı bölümlerinde Nadima'nın her şeye rağmen mutlu olmaya çalışma sizi gözyaşlarına boğuyor. Çok uzattım. Buyurun konuya geçelim: Avrupa'da sıradan bir okulda Jaz adındaki kahramanımızı tanıtarak başlıyor kitap. O gün öğretmenlerinin heyecanla sınıfa getirdiği Nadima'ya bakan şaşkınlık dolu gözleri anlatıyor bize. Fakat Nadima yeterli İngilizce bilmiyor. Jazla iletişim kurmalarını ise birbirlerine ikram ettikleri çikolata parçaları ve tebessümleri sağlıyor. (Ayrıca emojilerinde dili olmadığını unutmamalı) Kitap boyu Jaz ve Nad'ın dostluğunu, çocukların masumiyetini ve hepimize örnek olan "İNSANLARIN RENGİ, DİLİ, ÜLKESİ YOKTUR" mesajını okuyoruz. Belki böyle kitapları herkese okutabilsek dünya daha güzel bir yer olurdu. Okuyun bu kitabı!
Çikolataca Konuşur Musun?
Çikolataca Konuşur Musun?Cas Lester · Genç Timaş · 2019799 okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
Herkese merhabaa. Bugün sizleree Yusuf Atılgan'ın yayınlandığı günden bu yana ses getiren kitabından bahsedeceğim. Başlayalım: Aylak Adam Kitaba başlarken pek fikir sahibi değildim açıkçası, sadece ismine ve kapak tasarımına bakarak almıştım. Dolayısıyla başlarken beklentim çokta yüksek değildi. Kitabı farklı kılan yanı yazım diliydi. Alıştığımızın, sürekli okuduğumuzun dışındaydı dili. Ağır kelimeler kullanılmamıştı, hatta konuşma metinleri sokak ağzıyla yazılmıştı. Ama cümlelerin altında vermek istediği mesajlar etkileyiciydi. Fazla uzatmadan konuya da değinecek olursam: Ana karakterimiz olan Aylak adam çalışmayan, gece gündüz dolaşan, izleyen, düşünen kısacası sistemin istediklerine tamamen zıt biridir. Sinemaya gider, resim atölyelerinin sürekli bir müşterisidir, ayrıca melankolik bir ruh haline sahiptir. Kitabı okurken ilişkileriyle beraber çocukluğuna da iniyoruz aylak adamın. Yolda gördüğü insanları kafasında nasıl kurduğunu, teyzesinin sarılmasını ne kadar özlediğini okuyoruz. Kitap üzerine eleştirdiğim tek nokta cinsellik içeren bölümleri vardı. Farklı türler okumayı seviyorsanız fazlasıyla tavsiye edebileceğim bir kitap. Okuduysanız fikirlerinizi yazmayı unutmayın. Sevgiyle kalıın!
Aylak Adam
Aylak AdamYusuf Atılgan · Can Yayınları · 201959,8bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
368 syf.
·
Puan vermedi
Herkese merhabalar! Bugün @genctimas yayınlarından çıkan distopik bir kitabın yorumu ile geldim. Bu kitap aslında distopya kitaplarında biraz sınırların dışına çıkmış diyebilirim, zira konusu fazlası ile sıradışıydı. Erime adı verilen bir olaydan sonra dünya yaşanamayacak bir duruma geliyor. Dünyadaki son güvenli yerlerden biri olan Ark şehrindeki insanlar, güvenliği açısından 500 kelimeyle sınırlı bir listeye göre konuşmak zorundalar. Kelime ustaları ise kullanımı yasaklanan kelimeleri saklamak ve onları korumakla görevliler. kelime ustası Benjamin’in çırağı olan Letta ise bu sistemi içten içe eleştiriyor ve özgürlük için yanıp tutuşuyor. Bir gün Letta'nın ustası ortadan kaybolunca Ark'ın yöneticisi John Noa, Letta'dan kelime ustası olmasını ve listedeki kelimelerin sayısını azaltmasını istiyor. Fakat Letta ne yapacağını bilemiyor ve kelime listesini de kısaltmak istemiyor. Bu durumun içerisine düşen ve her şeyi yoluna koyması gereken Letta’nın masalını okuyoruz kitapta. Ana fikri açıkça ortada olan kitap kelimelerin gücünden ve rahatça konuşabilme özgürlüğünden bahsediyordu. Genç timaştan çıkan kaliteli kitaplardan biriydi. Beni hayalkırıklığına uğratan tek nokta kitabın sonunun net olmamasıydı. Kelimelerin gücü adına… Kendinize iyi bakın!
Liste
ListePatricia Forde · Timaş Genç Yayınları · 20212,389 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
#farelerveinsanlar kitap yorumu ile karşınızdayım. Kitabı okurken sürekli umudettim, sürekli. "Lütfen aklımdan geçen olmasın, lütfen olmasın." "OLDU!" Gerçekten kitap bittiğinde üç beş saat kendime gelemedim. Boşluğa doğru baktım baktım. Hani neden böyle bir son? Neden? Ve ayrıca tüm bu düyguları ilk kez bir kitaba yakıştırdım. #farelerveinsanlar . Bu kitap George ve Lenny isimli iki karakterin başından geçen olaylar üzerine kuruluyor. Lenny, George'a göre daha duygusal ve biraz aptal denebilir. Bunlar bulundukları işten kovulmuşlar ve peşlerinde adamlar var. Bu ikisi ise hem onlardan saklanıyor hemde başka bir yerde işe girmek için yol alıyorlar. Gittikleri zaman oradakiler ile aralarındaki diyalog ve başlarına gelen olayları konu almış. Ele aldığı dostuk tanımı beni mahvetti. Bununla beraber Lenny'nin Zenci adamın yanına gittiğindeki konuşmalarıda beni paramparça etmişti. Benim düşüncelerim böyle. Sizde herhangi bir kitabın en çok içinizi acıtan bölümünü yazabilirsiniz. ️
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023171,9bin okunma
Reklam
312 syf.
·
Puan vermedi
Herkese yeniden merhabalar. Bugün sizlere #HAYALETKALP kitap yorumuyla geldim. Kitabı okurken gerçekten bambaşka bir dünyaya girdiğimi hissettim ve mükemmel bir şekilde kusursuzdu. Sadece sonu saçma geldi o kadar. Şu an sizlere kitabı özetlemek adına bir tabir kullanacağım biraz tuhaf olacak ama tam olarak bu şekilde. Kitap arkadaşını kaybettikten sonra kaybetmiş bir çocuğun yaşadığıklarını anlatıyordu. Ve detaya girecek olursam: baş kahramanı Suzi adında bir kız ve kitaba başlamadan önceki bölümde en yakın arkadaşıyla kavga bile edemeyecek şekilde araları açılıyor. Aylarca konuşmuyorlar. Yaz tatilinde annesinin Suzy 'e verdiği bir haberle Suzy kendini insanlardan soyutluyor ve sadece iç sesini dinliyor. Bunun sebebi tahmin edeceğiniz üzere arkadaşının ölmesi. Suzy arkadaşının çok iyi bir yüzücü olduğunu bildiği için başka bir şey olmuş olmalı diyerek olayın peşine düşüyor. Sonrasında bunun bir denizanası sokması olabileceğini düşünerek araştırmalarına devam ediyor... Kitabın ana konusu bu şekilde. Merak etmeyin spoiler vermedim. Kitabı gidin ve okuyun kitapta kalbinize dokunacak o kadar çok şey var kiii... Okuduysanız fikirlerinizi yazmayı unutmayın. Görüşürüüzzz. ️
Hayalet Kalp
Hayalet KalpAli Benjamin · Yabancı Yayınları · 20163,025 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
Parker 17 yaşında bir lise öğrencisidir. Ve hayat onun pekte umrunda değildir. Otellerde insanların eşyalarını çalarak ve ortalıkta boş boş dolaşarak vakit öldürür. Bir gün hırsızlık yapmak için girdiği otelde gümüş saçlı bir kız fazlasıyla dikkatini çeker. Onun çantasından parasını çalar ve otelden kaçar. Fakat dışarı çıktığında onun için önemli bir şeyi içeride unuttuğunu farkeder. Bu durum onun Zelda'yla(gümüş saçlı kız) tanışmasını sağlar. Ve Zelda, Parker'ın hayatını baştan aşağı değiştirir. Kitap sıradan bir gençlik kitabı değildi. Bu durum cidden çok hoşuma gitti. Ayrıca bir insanın, başka bir insan üzerinde böyle bir etki yaratmasını okumak çok eğlenceli ve zevkliydi. Ama kitapta benim en çok hoşuma giden şey sadece Parker'ın değilde annesininde hayatını düzene sokmak için adım atması oldu. Fikirlerim bu şekilde. Okumadıysanız bence listenize ekleyebileceğiniz mükemmel bir kitap. Okuduysanız düşüncelerinizi bırakmayı unutmayın. Görüşürüüz.
Her Şey İçin Teşekkürler
Her Şey İçin TeşekkürlerTommy Wallach · Yabancı Yayınları · 2017470 okunma
94 syf.
·
Puan vermedi
Martı kitap yorumu ile buradayım. Kitabı okurken daima kendimi düşleyerek okudum. Özgür olmamız gerek ve etrafımızdaki insanlar bunu daima delilik ya da akılsızlık olarak algılasa ve bunun olmaması için ellerinden geleni yapsalar bile kurduğumuz hayalleri hedef yapabildikten sonra onların söylediklerinin hiçbir önemi olmaz. Sonuçta insan daima hayalleri ve özgür olduğu kadar vardır.
Martı
MartıAnton Çehov · İş Bankası Kültür Yayınları · 201620,3bin okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
Kitap arka kapakla tamamı ile alakasız ama ele aldığı konu itibariyle benim için önemli bir kitap. Konusu şu şekilde, cinsel ve psikolojik istismara uğrayan bir kızın hislerinden yola çıkarak yazılmış. Okurken bazı cümleleri defalarca tekrarlayıp ağlamak istedim. Çünkü bu durumlar hepimizin gözünün önünde yaşanıyor. Ve maalesef buna karşı önlemler yetersiz kalıyor. Toplumumuz bu konuda yeterince bilinçli değil. Bu kitap bilinçlendirme aşamasında duyguları enjekte edebilecek güce sahip olduğu için şiddetle tavsiye ediyorum. Söyleyeceklerim bu kadar. Kendinize iyi bakınn
Uyanış
UyanışCourtney Summers · Yabancı Yayınları · 201845 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
.Eveet. Bugün sizlere elimde sınavlar nedeni ile bir miktar sürünen ama bayıldığım bir kitabın yorumu ile geldiim. Öncelikle size biraz Tezer Özlü'nün dilinden bahsetmek istiyorum. Tezer Özlü nün dili çok hayattan ve çok sade ama şık derizya işte tam olarak öyle. Kadın süsleyeceği kelimeleri o kadar yerinde seçmiş ki. Sanki her bir cümlesi için saatlerce düşünülmüş gibi. Ama aynı zamanda kitap bir o kadar da sıradan. Bu durum belki burada böyle söyleyince hoşunuza gitmeyebilir ama bu sıradanlık sizi kendinize getiriyor diyebilirim. Kitap bittiğinde altını çizdiğim yerlere bakarken kendime şöyle söyledim: "İhtiyacım olan şey sıradanlıkmış." Süslü püslü, özel, farklı şeylere değil sıradan şeylere ihtiyacım varmış mutlu olabilmek için. Tezer Özlü den okuduğum ilk kitaptı ve son kitap olmayacak. Ve size tavsiyem biraz edebi şeyler hoşunuza gidiyorsa bu kitap size gerçekten iyi gelecek. Sağlıcakla kalın.
Yaşamın Ucuna Yolculuk
Yaşamın Ucuna YolculukTezer Özlü · Yapı Kredi Yayınları · 202112bin okunma
Reklam
126 syf.
·
Puan vermedi
Merhabalaaaar! Bugün size yıllar sonra bir kitabın yorumu ile geldim. Bu kitap Goethe'nin yayınladığı ve o dönem Avrupa'da onlarca kişinin kalbine işleyen bu roman üzerine söyleyecek bir çok şeyim var. Bunları uzun uzun yazmak istiyorum bu yüzden konusundan ve karakterlerden hızlıca bahsedeyim: Werther Kendisine ilham aramak için varlıklı ailesini bir kenara bırakıp kırsal bir alana yerleşiyor. Burada tahmin edeceğiniz üzere bir çok insanla tanışıyor, balolara katılıyor. Köylülerle, çocuklarla ve uşaklarla konuşuyor. Yoksul ailelere yardımda bulunuyor. Ve bir gün davet edildiği baloda varlıklı bir ailede yetişmiş ama sonradan hem annesini hem babasını kaybedip, kardeşlerine bakan; masum, zeki ve çok güzel bir kızla tanışıyor. Kızı görür görmez divane olan Werther, Lotte'nin sözlü olduğunu bilmesine rağmen bu gerçeği görmezden geliyor. İlerleyen zamanlarda karışıklaşan bu durumdan kurtulmanın yolu olarak Werther başka bir yere çekip gitmete karar veriyor. Kitap boyunca depresif bir ruh haline bürünen Werther yayınlandığı dönemde çok fazla ses getiriyor. Hatta öyle ki artık gençler Werther gibi konuşuyor, giyiniyor, seviyor, düşünüyor. Ve iş iyice çığırından çıkıp birçok intihar vakasına sebep oluyor. Durum karşısında Goethe "Genç Werther'in Sevinçleri" adlı bir yazı yazıyor. .... İşte böyle tuhaf bir hikayesi var bu kitabın. Okumanızı tavsiye ederim gerçekten akıcı ve güzel bir kitap. Okuduysanız fikirlerinizi yazmayı unutmayın! Kendinize iyi bakın!️
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021120,9bin okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
·
128 günde okudu
Selam milleet! Bugün sizlere hayatımda uzun bir süre,her sayfasıyla anlam ifade edecek bir kitap yorumu ile geldim. Açıkçası bu kitaba dair aklımda o kadar çok his ve düşünce var ki, yorumunu yazarken kendime tam anlamıyla güvenemiyorum. . #21numaralıçocuk Konumuz, pek güvenli olmayan bir kasabada annesini ve babannesini kaybetmiş, dedesi ve babasıyla birlikte yaşayan Finley üzerine. Finley insanlarla pek fazla konuşmayan, kendini basketbola adamış bir çocuk. Daha da açmak gerekirse, Finley daha ufacık bir çocukken başına gelenler, annesini kaybetmesi, karakterimiz üzerinde trajik etkilerini koruyor. Bunların yanı sıra bir o kadarda güzel bir kalbi varki hayran kalmamak elde değil. Sadece insanlarla arasına ördüğü duvarlar ve yaşadığı olayları hala sindirememiş oluşu, onu gerekmedikçe konuşmamaya itiyor. Ve gerçek dünyada bir nebze olsun basketbol sayesinde uzaklaşabiliyor. Finley in hayatını büyük ölçüde dayanılabilir hale getiren Erin ise bir diğer karakterimiz. . Kitabın sayfalarını çevirmeye devam ettikçe olayları daha net görmeye başlıyoruz. Bir akşam ansızın Finley ile konuşmak isteyen basketbol koçunun anlattıkları, ondan ricaları ve bu ricaların beraberinde getirdikleri önümüze sunuluyor. . 21 Numaralı Çocuk kitabı bana bir insanın başka birinin hayatına ne kadar fazla dokunabildiğini çook güzel öğretti. Ayrıca hem çerezlik bir aşk, dostluk hemde kurgusunun kusursuz olması kitabı okunabilir kılan diğer etkenleri. Umarım okursunuz ve sayfalarında kaybolursunuz! Kendinize iyi bakın!
21 Numaralı Çocuk
21 Numaralı ÇocukMatthew Quick · Yabancı Yayınları · 2018172 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
Merhabalaar, açıkçası yukarı hangi alıntıyı bırakırsam bırakayım bir şeyler eksik kalacaktı. O yüzden direkt konuya girmek, bu kitabın insan nefsini ne kadar çırılçıplak bir gerçwklikle ortaya döktüğünü size anlatmak istiyorum. Maalesef bu kitap Sabahattin Ali 'den okuduğum ilk ve tek kitap. Maalesef diyorum çünkü kitabın daha ilk sayfalarından olayların içine girebildim. Kitap bir vapurda Ömer ve Nihat isimli iki arkadaşın sohbetleri ve bir nevi hayat hakkındaki istişareleri ile başlıyor. Bir anda büyük bir sessizliğe kapılan Ömer, arkadaşı Nihat'ın dikkatini çekiyor. Sayfaları çevirmeye devam ettiğimizde Ömer'in vapurdaki suskunluğuna sebep olan şeyin Macide olduğunu öğreniyoruz. Kitap boyu yapılan iç monologlar beni yüzlerce kez Sabahattin Ali'ye hayran bıraktı. Ayrıca ele aldığı konu ise kitabı daha çekici ve etkileyici kılıyor. Bir evliliğin kolay sürüp gitmediğini size sanki yıllarınızın bir tecrübesiymiş gibi hissettiriyor. Ayrıca Macide ve Ömer'in bambaşka hayatları ufak bir süre çarpışsa bile iki farklı yolun asla birleşmeyeceği de açıkça gösteriliyor. Bu kitap Sabahattin Ali'den okuduğum ilk kitaptı ve asla son olmayacak. Umarım okursunuz, sağlıcakla kalın! Eğer okuduysanız fikirlerinizi yazmayı unutmayıın!
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2019171,6bin okunma
115 syf.
·
Puan vermedi
Herkese merhabalar! Bugün sizlere hayatım boyunca bir kitap olarak değilde sanki yaşlı bir amcanın hayat hikayesiymiş ve ben bunu canlı bir şekilde dinlemişim gibi zihnimde yer edinecek upuzun bir hikayeden bahsedeceğim. Aslında ayıldım, bayıldım ya da kusursuzdu diyemem ama kitap bana daha önce hissetmediğim bir şey hissettirdi. Buna tam olarak bir isim veremiyorum ama sanki Mustafa'nın anlattıkları, yaşadıkları, ağlamaları, gülmeleri, hüzünleri, yolculukları... Bunlar sanki bana zihnimin raflarında tozlanmış olan anıları hatırlattı. Mustafa kitabımızın ana karakteri, ilk başta onun ağzından annesi ve babasının yorucu ama bir o kadar da aşkla dolu olan hikayelerini dinliyoruz. Sonra yoksulluğu sevgiyle görmezden gelmelerini, annelerini kalplerine gömmelerini. Kitapta Ali Bey'in çaldığı mızıkanın sesini işitiyor kulaklarım. Yaptıkları tren yolculuklarında konuşmalarını duyup tebessüm etmiş gibi hissediyorum. Şimdiye kadar hiç böyle bir yorum girmemiştim. Ama sanırım bu kitapta benim insanlarda bulamadığım bir şey buldum. Yıllar önce ansiklopedilerle kolileyip kaldırdığımız bir şey: "samimiyet" ve kendimi uzun zaman sonra bir kitabın içine yerleştirip olanı biteni mahallenin kenarından izleyebildim. Arkadaşlar, bu kitap çok "bizdendi". Okumadıysanız okumanızı tavsiye ediyor, okuduysanız fikirlerinizi merak ediyorum. Kendinize iyi bakın!
Uzun Hikâye
Uzun HikâyeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202336,2bin okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
Vincent Van Gogh hakkında neler biliyorsunuz? Açıkçası hayatı ve resimleri itibariyle benim ilgimi fazlasıyla çekmişti. Ve bu kitapla birliktede hayatı hakkında bir çok şey öğrendim. Mesela en ilgimi çeken şeylerden biri ölmeden önceki son sözleri oldu: "La tristesse durera toujours." "Bu acı hiç dinmeyecek."
Van Gogh
Van GoghKolektif · Yapı Kredi Yayınları · 2010268 okunma
32 syf.
·
Puan vermedi
Merhabalaaaar! Bu kitap Van Gogh hakkında okuduğum ikinci kitap ve Van Gogh un eserleri üzerine bir şeyler okudukça müthiş bir dehşete düşüyorum. Çünkü hayatı ile bağdaştırdığınız zaman hayretler içinde kalacağınız bir hikayesi var. İlk okuduğum kitap daha çok yaşamı üzerineydi. Bu kitap ise resimlerin hikayeleri ve detaylarını daha ayrıntılı almıştı. Benim en çok hoiuma giden tablosu ise "Rhone'deki Yıldızlı Gece" tablosu oldu. Söyleyeceklerim bu kadar. Buraya Vincent hakkında bildiğiniz ilginç şeyleri yazabilirsiniz. ️
Büyük Ressamlar - Van Gogh
Büyük Ressamlar - Van GoghDavid Spence · Koleksiyon Yayıncılık · 201170 okunma
Reklam
56 syf.
·
Puan vermedi
Bugün sizlere Stefan Zweig'ın en popüler kitaplarından biri olan Bir Çöküşün Öyküsü yorumu ile geldim :) Kitap yalnızlık duygusunun ne kadar kuvvetli olduğunu ve insana neler yapabileceği üzerineydi. Kraliyette önemli bir göreve sahip olan Madame de Prie zamanla prensin gözünden düşmeye başlar ve sürgün edilir. Fakat kraliyet yaşamının ihtişamına alışmış olan M. Prie bu sürgünde sohbet edebilecek insan bile bulamaz ve yalnızlıktan kafayı yeme noktasına gelir. M. Prie'nin bu durumdaki iç monologları gerçekten çok özgün ve etkileyiciydi. Kitabın devamında Prie'nin tekrar ilgi çekebilmek için yaptıkları anlatılıyor. Bana göre Satranç kitabı da yalnızlık üzerine kurulmasına rağmen daha ilginç ve zekice kurgulanmıştı. Fakat Bir Çöküşün Öyküsü daha çok bilinen ve popüler bir kitap olması biraz garibime gitti. Size tavsiyem Zweig'ın kitaplarını okumaya başlayacaksanız Satranç kitabı ile başlayın. Ama bu kitapta gerçekten okunmaya değer. Kendinize iyi bakın, düşüncelerinizi yazmayı unutmayıın!
Bir Çöküşün Öyküsü
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202177,1bin okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Öncelik kitapta genel olarak İnternet bağımlılığından ve bundan kaynaklanan problemlerden bahsediyor. Kitapta 50 60 tane yazı var. Zaten 20 sene boyunca Yeni Şafak gazetesinde Mustafa Kutlu'nun yazmış olduğu yazıların toplanması ile oluşturulmuş bir kitap. Herhangi bir olaydan bahsetmediği için pek uzatmayacağım. Ama gerçekten birçok ders alabileceğiniz bir kitap. Kendinize iyi bakın. #mustafakutlu
Vatan Yahut İnternet
Vatan Yahut İnternetMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20141,293 okunma
159 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Reşat Nuri'ye gerçekten hayranım. Bir insanın tüm kitapları nasıl bu kadar içten olabilir, incecik bir kitap nasıl sizi içine çekip alabilir? Cevap:Acımak . Kitabımız ince ama sizde çok büyük izler bırakıyor. Gelelim konuya: Zehra isimli bir öğretmenimiz var. Çok başarılı fakat bir o kadar da acımasız. Zor bir çocukluk geçirmiş ve bu zorluklara, sıkıntılara babası Mürşit'in sebep olduğunu düşünüyor. . Bir gün babasının çok hasta olduğu Zehra'nın İstanbul'a gitmesi gerektiği söyleniyor. İlk başta gitmek istemesede daha sonra fikrini değiştirip biniyor trene. Fakat gittiğinde babası vefat etmiş oluyor. Babasının eşyalarına bakarken onun günlüğünü buluyor (buradan sonra günlükte yazanlar vardı spoiler vermemek adına geçiyorum. ben okurken bazı yerlerde sinir krizi geçirecektim ama çok şükür geçirmedim.) Zehra günlüğü okuduktan sonra.... . Eminim okuyan çoğu kişi beğenmiştir ve tavsiyem kitap bittikten sonra hemen diziye çevrilmiş halini izleyin zaten 7 bölüm bir şey. Umarım işinize yarar. Kitapla kalın.️ . *ALTINI ÇİZDİKLERİM* . "Günümün birkaç saatini kitaplara verdim. Okurken başka bir dünyaya girer bütün dertlerimi unuturdum." "İnsanlar hiçbir vakit ıstırap çektikleri zamandaki kadar güzel olmuyorlar." "Vicdanımın sesini daima dinleyeceğim." "Hatıraların en güzelleri en eskileriydi." "Benim için sevmek bir başka insanın vücudundan, ruhundan bir parça hükmüne girmek, onunla beraber gülüp ağlamak, ıstıraplarını paylaşmak demekti." "Mağlubum fakat düşmanla göğüs göğüse çarpıştıktan son kurşunu attıktan sonra mağlup olan asker gibi mağlubum."
Acımak
AcımakReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 202139,3bin okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Bay Jones çiftliğin sahibi. Bir gün yine sarhoş bir şekilde çiftliğe döndükten sonra Kaca reis (çiftlikteki hayvanları yöneten domuz) bir rüya gördüğünü rüyasında artık insanların olmafığını ve çok mutlu rahat bir yaşam sürdüklerini anlatır. Artık ölme vaktinin yaklaştığını ve bundan sonra insanlara boyun eğmemeleri gerektiğini uzunca anlatıyor. Birkaç gün sonra Koca Reis ölür. Bu konuşmanın etkisinde kalan hayvanlar örgütlenmeye başlar. İlerleyen sayfalarda artık çifliği ele gerçirmişlerdir ve mutlulardır. Fakat her zaman böyle güzel geçmeyecektir. Asıl amacı roman yazmak ya da bir peri masalı anlatmak değildir. Asıl amaç dönemin ingiltere siyasetini eleştirmektir. Ki bu roman bazı ülkelerde yasaklanmış ve değiştirilmiştir. Bence güzel bir kitaptı okuyun pişman olmazsınız. Kendinize iyi bakın. Umarım faydalı olmuştur.
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020246,5bin okunma
·
Puan vermedi
İlk öncelikle söylemeliyim ki müthiş bir kitaptı. Hem kısa hemde akıcı olması sınav haftamda imdadıma yetişti. Kitapta kendimi defalarca Gregorun yerine koydum. Ve bu gerçekten çok berbat bir durum. Gelelim asıl konuya Gregor isimli kahramanımız bir sabah kendisini dev bir böcek olarak buluyor. İlk başta ailesine nasıl açıklayacağını bulamıyor ve saatlerce odasında tavanla bakışıyor. Eve patronun merak etmesi sonucu gelmesi ve evdekilerin telaşına daha fazla dayanamayıp odadan çıkıyor. . Devamı spoiler... . Bunu gören ailesi şok oluyor. (burada tam anlamıyla beklediğim tepkileri vermediler.) patronu evden koşarak uzaklaşıyor. Sonra babası Gregorun üzerine gelerek onu odasına kilitliyor. Gregor odaya kız kardeşinin yemek getirmesi dışında kimseyi görmüyor ve dışarı çıkamıyor. Zaman geçtikçe daha fazla böcek gibi davranıyor. Ve ailesi artık ona tahammül edemez oluyor... Bir gün sabah hizmetçi kadın onu odasında ölü buluyor(hayal kırıklığına uğradığım nokta çünki tekrar insana dönüşmesini umuyordum ) ve ailesine haber veriyor. Bunu öğrenen ailesi gayet mutlu oluyot. Ve eski yaşamlarına geri dönüyor. . Franz Kafka gerçekten bu kitapta o kadar çok şey veriyor ki. Bu kadar kısa bir kitap benim hayatımda nasıl bu kadar etkili oldu inanın çözemiyorum. Elinize alır almaz bitecek ve uzun süre etkisinde kalacağınız bir kitap. Umarım faydalı olur. Kendinize iyi bakın.
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022222,8bin okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
Yorumu okumaya başlamadan belirteyim bunlar tamamı ile benim fikirlerim ve beğenenlere saygım sonsuz fakat sizden bu yorumu okurken ne olursa olsun saygı çerçevesinde kalmanızı rica ediyorum. İyi okumalar. Öncelikle ben bu kitabı almadan önce beklentim o kadar yüksekti ki anlatamam fakat sayfaları çevirdikçe inanın beklentim düştü düştü ve düştü. Hatta bu sene gereksiz yere şişirilen kitaplardan biri olduğunu düşünüyorum. Kitap kötü değil kötü demiyorum. Fakat ben neredeyse hiç etkilenmedim. Sıkıcıydı ve asıl değinilmesi gereken konuya değinirken etkileyicilik sıfırdı. Kapak tasarımı olsun ele aldığı konu olsun çok mükemmel. Ama yazarların ya da çevirmenlerin dili hiç ama hiç etkileyici kullanmadıkları aşikar. Kişisel gelişim kitapları genelşikle çok eğlenceli olmuyor ama bence bahsedilecek konu 'insanların hayatlarındaki amaç' olunca azıcıkta olsa insanın kalbine dokunmalı diye düşünüyorum. Bunlar benim fikirlerim. Hem belki bu kitaba karşı olumsuz düşüncelerim belki sınav haftasında değilde daha sakin bir dönemde okumam gerektiği için oluşmuş olabilir. 15 tatilde tekrar okuyup tekrar bir yorum paylaşmayı düşünüyorum. Umarım işinize yarar kendinize iyi bakın.
Ikigai - Japonların Uzun ve Mutlu Yaşam Sırrı
Ikigai - Japonların Uzun ve Mutlu Yaşam SırrıFrancesc Miralles · İndigo Kitap · 202019bin okunma
Reklam
208 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Herkese merhaba. Açıkçası bu kitap uzun süredir listemdeydi ama daha yeni alıp okuyabildim. Ve gerçekten kitap beni fazlasıyla etkiledi. Daha önsözü okurken ağzım 1 metre açıldı diyebilirim. Kitabın konusu olsun, dili olsun, karakterleri olsun hepsine hayran kaldım. Şimdi kitaba gelecek olursam: Bir bilim kurgu romanı. Gelecekte kitap okumanın yasak olacağını ve itfaiyecilerin evleri söndürmek yerine içinde kitap olan evleri yakmakla görevli olacağını anlatıyor. Gelecekte insanların hiçbir şeyi sorgulamadan hayattan zevk almadan yaşayacaklarını ufacık bir şeyi bile sorgulayanlara deli gözüyle bakılacağından bahsediyor. Kitapta asıl kahramanımız olan Montag'ın (aynı zamanda bir itfaiyeci) karşılarındaki eve taşınan Clarassie isimli onlara göre tuhaf kızla tanışmaları konuşmaları ve hayatının değişmesini anlatıyor. Ben bu kitabı gerçekten çok beğendim ve okumanızı tavsiye ederim. Umarım faydalı olmuştur
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289,3bin okunma
215 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Tek Kelimelik Sözlük #kitapyorumu #aliural Ali Ural bu kitabına şöyle başlamıştı: "Bir kelime olmasaydı, hiçbir kelime olmayacaktı. Bir kelimeyi anlayabilsek, bütün kelimeleri anlayabilecektik. Bir kelimeye ihtiyacımız var! " Ali Ural'ın kitaplarını okurken kendimi yeni inşa edilmeye başlanmış bir bina gibi hissediyorum. Sanki sayfaları çevirdikçe temellerimi atıyorlar. Sanki kitabı okumuyorumda yazarla bir yolun ortasına geçip oturmuşuz ve yazar bana öğüt veriyor, ve bu yoldan geçen insanlarda bizim sohbetimize dahil oluyor. Çünkü sadece Ali Ural'ı değil bir çok düşünürü, yazarıda tanıyoruz bu kitaplarda. Velhasıl kelam yine mükemmel bir kitaptı, yine bana çok şey kattı. Tereddütsüz alın okuyun diyebilirim. Okuyun, okutturun.
Tek Kelimelik Sözlük
Tek Kelimelik SözlükA. Ali Ural · Şule Yayınları · 20171,156 okunma
392 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
TEK KİTAP YORUMU SARAH CROSSAN 5/5 Öncelikle herkese merhabalar uzun zamandır bir kitabı okurken ağlamamıştım kitap çook güzeldi. Sadece sayfalarda çok fazla boşluk vardı ve şiir gibi hiç değildi. Sanırım çevirirken bir bozulma oldu. . Gelelim kitaba, müthiş müthiş müthiş. Yapışık ikiz olan karakterlerimiz var. Her ne kadar organlarını, elbiselerini paylaşsalar da ikisinin de kendi duyguları hisleri ve hayalleri var. (karakterlerimizin isimleri Tippi ve Grace) Bu kitabı Grace'nin dilinden okuyoruz. . Normalde evde özel eğitim gören kızlarımız ailelerinin maddi durumlarından dolayı mecburen okula gitmek zorunda kalıyorlar fakat bu onlar için çok daha iyi oluyor. İnsanların hor görmeleri ve aşağılamalarına rağmen kahramanlarımız çok iyi iki arkadaş ediniyorlar bu kitap hakkında spoiler vermek istemiyorum. . Ben 50. sayfaya falan geldiğimde ne olacağını tahmin etmiştim ama bazen olacağını bile bile olsa onu görmek isteriz. Hani belki olmaz. Belki her şey güzel olur diye. . Çok güzel bir kitaptı alın okuyun. Zaten sayfaların yarısı boş olduğu için bir iki saat içerisinde bitirebilirsiniz. Bu kitaba olan hislerimi dökemedim ama gerçekten çok güzeldi. ALIN ALIN ALINN.
Tek
TekSarah Crossan · Yabancı Yayınları · 2018414 okunma
336 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Herkese merhabalar #körlük kitap yorumu ile karşınızdayım. Bu kitap benimle Karadenizi dolaştı, çantamda ve elimde haftalarca süründü fakat bitmemişti bende 15 tatildeki maratonla tekrar okumaya karar verdim. Ve okudumda. Kitap kötü değil konusu olayları vs. çok güzel ama bir yerden sonra aynı şeyler olup olup duruyor buna gerçekten o kadar sinirlendim ki. . Kitabın konusu bir anda hiçbir şey yokken insanlar kör oluyor ve bu körlük diğer insanlara da bulaşıyor. Kör olanları karantinaya alıyorlar ve bu kör insanların kapatıldıkları binada neler yaptıklarından bahsediliyor. . Gerçekten güzel bir kitap ama ama ama burada yaşadıklarını anlatırken sürekli aynı şeyler oluyor ve bu beni çook sıktı. Umarım siz okurken beğenirsiniz. Sağlıcakla️️
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,8bin okunma
360 syf.
6/10 puan verdi
Bugün sizlere #çevrimiçikız kitap yorumu ile geldiim. Okulun son haftası bitirmeme rağmen fotoğrafını daha az önce çekebildim... . Kitabı açar açmaz elime yapıştı ve iki günde bitti. Aslında sıradan bir gençlik kitabı ama üç beş sayfa sonra garipçe suratınızda bir sırıtma(asshfn) ifadesi beliriyor. . Kitabın kahramanı Penny adında tamamen özgüvensiz bir kız. Ailesi ile yaptığı bir yolculukta Noah isimli bir çocukla tanışıyor. Bu çocuk sayesinde hayatındaki birçok şeyi yoluna koyuyor ama aynı zamanda bütün hayatını raydan çıkarıyor. Eğer reading slumptaysanız okuyun. Ben kitabı beğendim ama ayılıp bayılmadım. Seriye de devam etmem büyük olasılıkla. .Şimdilik bu kadar. Kendinize iyi bakııın. ️
Çevrimiçi Kız
Çevrimiçi KızZoe Sugg · Pegasus Yayınları · 2015593 okunma
336 syf.
10/10 puan verdi
#kafes kitap yorumu ile karşınızdayım. Sanırım tek okumayan ben kalmıştım. Bu kitabı herkes aşırı beğendiği için büyük bir beklenti ile başladım ve beklentilerimi hayli hayli de karşıladı. Kitaptaki karakterler çok güzel kurgulanmıştı. Aldıkları roller ve tipleri gerçekten cuk diye oturmuştu. Zaten konusuda beni kendine hayran bıraktı. Geriye de zaten bir şey kalmadığına göre, gözünüz aydın aşık olduuum.. . . Şimdi asıl konu insanlar birden bire bir şey görüp deliriyorlar ve kendilerini öldürüyorlar bizim ana karakterimizin Malorie ablası ile beraber yaşıyor ve ilk başta bu haberlere inanmıyor. Fakat daha sonra olaylar ciddileşince Malorie daha güvenli bir yere taşınması gerektiğini anlıyor ve gazetede adresini bulduğu bir eve gidiyor. Gittikten sonra uzun bir süre evdekilerin onunla tanışmasından ve tutumlarından bahsediyor. İlerleyen zamanda çocuklarına sahip çıkabilmesinden bahsediyordu. Kitapta Malorie'ye karşı çok hayran kaldım çünkü gerçekten çok güçlü bir kadındı. Ayrıca Tom'un ölmesi de beni hayli üzdü ve son olarak gerçekten çok güzeldi okumanızı şiddetle tavsiye ederim. ️
Kafes
KafesJosh Malerman · İthaki Yayınları · 201813bin okunma