Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım.
Kitaplarla, resimlerle, güzel şeylerle dolu olan, insanların alçak sesle konuştukları, kendilerinin ve düşüncelerinin temiz olduğu bir havayı solumak istiyorum.
Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım.
Sayfa 88 - Yapı Kredi Yayınları, 83. baskıKitabı okudu
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını
yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var
göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn-
cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin.
Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir
keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce
bıçak
Kitapta doktora tezini yazmaya çalışan fakat bir türlü buna başlayamayan Mehmet'in hikayesini anlattım. Yalnızlığı fazlasıyla seven Mehmet hayatı yaşamak yerine izlemeyi tercih ediyor ve bu durumundan da şikayetçi değil hatta hoşnut. Kitapta Mehmet'in evdeki ve meşhur yürüyüşlerindeki duygu ve düşüncelerine tanık oluyoruz. Aşk, felsefe, edebiyat, ahlak, adalet gibi konu ve kavramları sürekli düşünen Mehmet kitabın ilerleyen sayfalarında ünlü aktris Rachel Weisz'e benzettiği bir kıza aşık oluyor.
Kitabı birçok kişiye okuttum ve açıkçası çok beğenildi; akıcı, dolu dolu bulundu genellikle. Mehmet'i çok orijinal bulan da oldu, kendiyle özdeşleştiren de.
Okumanızı isterim; sizin için farklı bir deneyim olacağını düşünüyor, beğeneceğinize inanıyor ve umuyorum.
-Bir kadının gözyaşı...:
Boyun büküşü bir garibin, bir yıldızın kayışı.
Kadın solarsa,
Bir gülün yaprağını dolu vurur, çiçekler solar, çocuklar solar.
Kadın ağlarsa,
Yuvası bozulur bir kuşun, uzaklarda bir deniz ağlar.
Oysa kadın gülerse,
Şeker kokulu umut sarkar yuvaların saçağından,
En umutsuzu yeniden umuda bağlar.
.
-Bir kadının gözyaşı...:
Yedi milyar insanın sığınacağı bir gönülgâhın çöküşü,
Bir düşün bitişi, bir umudun ölüşü.
Oysa tüm gül goncalarından daha güzeldir bir kadının içten gülüşü.
.
-Avuçlarımdan kumrular uçtuysa,
Yüzümde rengârenk çiçekler açtıysa,
Aşk havliyle sırılsıklam sevdimse,
Güneş vurmuş sular gibi güldümse,
Onların eseri bu Dünyada güzel ne gördümse.
.
“K a d ı n l a r d a n ö ğ r e n d i m;
Bu hayatta ne öğrendimse...!”
Mahrumiyet Oteli / Ersin Doğan
Kitabımın adı hüzünlü bir yolculuk olacağının habercisiydi aslında. Mahrumiyetler… Sevgi, ilgi, aile, dostluk gibi yoksunlukların yerini başka şeylerle doldurmak mümkün olmuyor. Eser de bu tema üzerine kurulu.
Hayatın kendisine biçtiği rolle yetinmeyenler bir gün geçmişin rövanşına mutlaka alırlar. Kimi zaman bu mutlu son getirir kimi zaman da hüsran ama ne olursa olsun yarım kalan ve acıtan bir defter artık kapanmıştır ya bu bile ferahlamaya yetecektir aslında.
Eser;
Leman, Gölge, Derviş Baba ve Kardan Adam’la sırlarla dolu bu otelde sıra dışı bir konaklamaya davet ediyor bizi.
Evsiz çocuklar, yaptığı yanlıştan dolayı evladına sırtını dönen aileler ve varolma çabasındaki güçlü kadın mücadelesi beni hem üzdü hem de uzakta da olsa umuda sürükledi.
Heyecanı çok yüksek bir romandı. Finalinde bile iki kez şaşırttı beni. Film tadında soluksuz okudum. Yayıneviyle de tanışma kitabım oldu ayrıca. Baskı ve sayfa kalitesi birçok yayınevine örnek olacak nitelikte. Demem odur ki her anlamda kocaman bir iyi ki Kıymetli yazar @ersin_dogan1 Bey’in diğer eserlerine de merakla bekliyorum.
#alıntılarım
Madem buranın hamuruna ilim irfan katılsın istiyorsunuz o zaman önce büyük bir kütüphane yapın.
Ben en çok sonbaharı seviyorum. Bana, evrenin bile renkleri solabiliyorken kendi kaderimi ağlamamın anlamsızlığını hatırlatıyor.
Bu yaşıma kadar öğrendiğim bir şey varsa o da görünenle görünenin ardında bekleyenin her zaman farklı olduğudur
@ersin_dogan1 @angeyayinlarikitap
#mahrumiyetoteli #ersindoğan #angeyayınları
-İnsan dediğin, yaprak yaprak dökülen bir umut ağacıdır.-
İçi umut dolu olmayan,
Ya çöl ortasında fırtınaya yakalanır,
Ya da kış ortasında dımdızlak kalakalır.
Tekrar tekrar umutlanmak döngüsü insanoğlunun kaderidir.
Umudun tükenmesi, yaşama sevincinin bitmesi, ölümlerin en sessizidir.
.
-Umut, insanın yıkılan en son kalesidir.-
Ne uyur, ne yorulur, gezinip durur.
.
Düşünmek Yaşamın Pasını Silmektir, Tahsin Özmen
YouTube kitap kanalımda Freud'un hayatı, mutlaka okunması gereken kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/63ikZqbdnAA
Bu kitabı okumaya başladığımdan beri 100den fazla kişi beni takipten çıktı. Demek ki bir şeyleri görmekten ve duymaktan hala korkuyoruz. Ama neden korkuyoruz? Kendi cinsel