"Bir ağacın kökleri gibi birbirine dolanmış aileler, akrabalar, komşular..."
Kitabın arka kapağındaki cümlenin özetlediği gibi kırsal kökenli insanların köyde, taşradaki bir şehirde ve kısmetlerini aramak için gittikleri Ankara'da geleneksel yaşamlarından kopmadan hayata tutunma çabalarını ele alan iyi kurgulanmış bir roman. Girift ilişkilerin üstesinden gelerek, her bir karakterin akıbetini işlemiş ve odağına aldığı Selver ile Feramuz'un yasak aşkların kitabın başında ve sonunda vererek kurgusal bir bütünlük oluşturmaya çalışmış.
Yazar, geri dönüşlerle, ileriye gidişlere taşra insanının yaşamına objektif tutmuş, belirli bir yerde ve dönemde yaşayan insanların yaşama bakışlarını, yaşamdan beklentilerini, ihtiraslarını, aşklarını, geçimlerini geçimsizliklerini gayet gerçekçi biçimde ortaya koymuş. Artık unutulmuş ya da unutulmaya yüz tutmuş yöresel dilin yerli yerince kullanımı Ethem Baran'ın memleketi Yozgat'ın diline ve kültürüne ne kadar hâkim olduğunu gösteriyor.
Geçmişe, geçmişin belirli bir kesitinde ve yerinde insan ilişkilerinin hangi temel üzerine kurulu olduğunu göstermesi, bireylerin yaşayış ve duyuş biçimlerini görece detaylıca vermeye çalışması bakımından Köhne vasatın üzerinde bir dönem romanı. Öykülerini beğenerek okuduğum Ethem Baran'ın Köhne'si nitelikli bir roman, hayranlarına tavsiye ederim.