Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ha bu arada, sonraki bayram Babama Duyurun Çeşmesi'nin gerçek hikâyesini öğrendim babaannemden. Meğer fakir bir adamcağız ömrü boyunca, 'Fakir geldik fakir gidiyoruz. Kimseye bir hayrımız hayratımız olamadı. Bir açı doyurup, bir susuza su tutup duasını alamadık' diye dertlenir dururmuş. Adam yokluk içinde ölünce, köylüsü aralarında para toplayıp adamcağızın hayrına bu çeşmeyi yaptırmışlar. Çocukları o kadar duygulanmış ki, çeşmenin açıldığı gün kızı göklere yüzünü dönüp sanki gök kubbedeki meleklere seslenircesine, 'Babama duyurun, çeşmesi açıldı. Babama duyurun, çeşmesi açıldı' diye gözyaşı dökmüş. İşte çeşmenin adı da buradan kalmış: 'Babama Duyurun Çeşmesi
Dicle nice tarihlere tanık oldu. Dicle'ye düşen her Ay damlası ne acılara tanık oldu? Oysa Dicle doğduğu topraklardan çok uzaklarda bile bir merhametin temsiliydi. Dicle kenarında bir "kuzunun ahını" soran me deniyetin nehri... Ay damlamıştı, tarihin neşesi kadar hüznünü de taşıyan Dicle'ye... Hayalimizdeki Bağdat'ın
Reklam
Gurbete kaçacağım
Gurbete kaçacağım O lacivert ülkeye O üzünç denizine Uzayan iskeleye Ansızın zamansızın Neler kalır geriye
Allahaısmarladık Kalbim: Endülüs
Puşkin'in Bahçesaray çeşmesi şiirinin Kırım Tatar lehçesiyle çevirisinde atlarıyla uçarcasına baskına giden süvariler şöyle anlatılır: "Han sarayı titislenip, boşap kaldı; Kırım-Giray kene ketti oni taşlap; Tümen-tümen askerinen yat illerge, Yat illerge yolga çıktı sefer başlap. O kene de kasırgalı soguşlarda Küskünlenip, kanga suvsap at oynata, Lakin hannın yureginde başka türlü Duygularnın alevleri gizli yata." Bugünün Türkçesiyle Gözyaşı Çeşmesi'ne de şöyle sesleniyor Puşkin: "Aşk fiskiyesi, ölümsüz çeşme! Sana armağan olarak iki gül getirdim. Seviyorum bitimsiz konuşmanı Ve şiirsel gözyaşlarını senin. Çiseyen gümüşsü tozların Serin çiğlerle kaplıyor beni: Ak, ak durmaksızın sevinçli pınar! Anlat, anlat bana bildiklerini" (Çeviri: Ataol Behramoğlu) (Mart 2014)
Kırım Hanları, büyük Moğol İmparatorluğu'nun Avrupa'da ka­lan son parçasıydı. Cengiz Han'ın soyundan geliyorlardı ancak başkentleri Bahçesaray'daki saray ve bahçeler gibi onlar da bozul­maya yüz tutmuştu. Yine de sade ama asil bir hayat sürüyorlardı. Servet biriktirmek törelerine aykırıydı. Bir elbise, bir kılıç ve bir at
Gözyaşı ki, kişinin kendisiyle kavgasının sonunda akarsa tomur tomur mercandır; ve eğer pişmanlıklarla tartılırsa mübarek bir heyecandır.
Sayfa 127Kitabı okudu
Reklam
Sular bizim için akıyor, kuşlar bizim için şarkılarını söylüyor, yıldızlar bizi seyrediyor yukarılardan. Ve ay bizim için çalışıyor sanki.
Donmuş bir nehrin üzerindeyim ve ona ulaşamıyorum. Ne tacımla ne tahtımla ne hoş sözlerimle.
İnsanlar böyledir; yabancıyı dışlarlar, kendilerine benzemeyeni de... Sonra alışırlar hatta ona kendilerini beğendirmek için yarışırlar.
Reklam
Aramızda kaç yıl var biliyor musunuz? Kaç tecrübe, kaç yenilgi, tırmanış, dost, düşman acı kahır...
Dicle birikmiş Ay damlaları sanki… Muharrem ayında hüznün gözyaşı… Dicle nice umutları yeşertti, nice farklılıkları buluşturdu. Dicle bugün bir ayrılık çeşmesi sanki… Siren sesleri, tanklar, beton duvarlarla bölünmüşlüğün yükü altında ezilen Dicle…
128 syf.
8/10 puan verdi
Edebiyat Dünyasının Arka Bahçesi
Uzun yıllar edebiyat öğretmenliği yapmış olan yazarımız
Ebru Çaloğlu
Ebru Çaloğlu
, gençlerin klasiklere yönelmesi için klasik kitapların arka bahçesini merak edelim ilgi duyalım diye bize sunmuş. Çok da güzel yapmış. Kitapta neler mi var; 1-
Charles Dickens
Charles Dickens
'in kuzgunu Grip...(
Edgar Allan Poe
Edgar Allan Poe
' a
Arkabahçe
ArkabahçeEbru Çaloğlu · Remzi Kitabevi Yayınları · 202132 okunma
177 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.