Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Futbol Napoleon’un Fransa’nın idaresine geçişinden sonra Avrupa ülkeleri arasında savaşlara rastlanmamıştır. Napoleon, birçok Avrupa ülkesiyle savaşıyor ve en çok da İngiltere’yi yenilgiye uğratmak istiyordu. Diğer taraftan İngiltere de, Napoleon’u tahtından indirmek için her çareye başvuruyordu. Napoleon, Rusya’yı da savaşmakla tehdit
Belki de biricik mesele bu. Dünyanın bizimle birlikte kurulduğunu zannedip, kendimiz için sonsuz bir yaşam hayal etmek… Bu yüzden, bu kadar kalınlaştı derimiz. Bu yüzden dipsiz bir kuyuya dönmüş içimiz. Gebeliğini kalın bir bez kuşakla sarıp saklayan küçük kadın gibi, gövdesinden başka sunacak hiçbir şeyi olmayan genç insanların çaresizliği üzerinden yapılan siyasetimiz; kızının kalbindeki değil, çarşafındaki kanına bakan adamlar gibi yaşayıp, komşusuna verdiği ‘ileri demokrasi’ akıllarından kendi nasiplenmemiş riya dolu düzenimiz; ve elbette meseleleri kökünden çözmek yerine, onun büyümesini seyrederek aldığımız ölümcül hazla sarhoş biz.
Sayfa 132 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Yarın Meclisin dördüncü yılı başlıyor,Latife'ninde dinleyici olarak meclise gelmesini istiyorum." Kılıç Ali "Olmaz Paşam.." diye itiraz etti, "Bin türlü laf ederler. Nuri Bey de kalın sesiyle "İcat çıkarma!" dedi Ama birinin ilk adımı atması gerek.Bu adımı başka adımlar izler.Bakarsınız bir gün hanımlar Meclise Milletvekili olarak da girerler." Nuri CONKER'in yüzü buruştu. "Bazen ne kadar hayalci oluyorsun Paşam" "Buna hayal değil hedef denir."
Sayfa 264Kitabı okudu
Yorgunum, itiraf edeyim. Konuşurken ipin ucunu kaçırıyorum, dostlarımın övmekten hoşlandığı o zihin açıklığım kalmadı artık. Dostlarım diye de ilke olarak söylüyorum zaten. Artık dostlarım yok, yalnızca yardakçılarım var. Buna karşılık sayıları çoğaldı onların, tüm insanlık onlar. Tüm insanlık içinde de ilk önce siz. Orada bulunan kişi her zaman
Sayfa 54 - Can YayınlarıKitabı okudu
İnsan sadece iki şekilde huzur bulabilir: O yeniden bir hayvana dönüşebilir. O zaman o tek olacaktır, o zaman hiçbir bölünme olmayacaktır, o zaman huzur olacaktır, sessizlik, ahenk... Ve milyonlarca insanın yapmaya çalıştığı şey farklı şekillerde hayvan olmaktır. Savaş insana yine hayvan olma şansı verir; bu yüzden savaşın büyük bir çekim gücü
Peri Gazozu
"Belki de biricik mesele bu. Dünyanın bizimle birlikte kurulduğunu zannedip, kendimiz için sonsuz bir yaşam hayal etmek... Bu yüzden, bu kadar kalınlaştı derimiz. Bu yüzden dipsiz bir kuyuya dönmüş içimiz. Gebeliğini kalın bir bez kuşakla sarıp saklayan küçük kadın gibi, gövdesinden başka sunacak hiçbir şeyi olmayan genç insanların çaresizliği üzerinden yapılan siyasetimiz, kızının kalbindeki değil, çarşafındaki kanına bakan adamlar gibi yaşayıp, komşusuna verdiği 'ileri demokrasi' akıllarından kendi nasiplenmemiş riya dolu düzenimiz ve elbette meseleleri kökünden çözmek yerine, onun büyümesini seyrederek aldığımız ölümcül hazla sarhoş biz..."
Sayfa 132 - İletişim YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Havuzun kenarında arka ayaklarımın üzerinde durarak ve elimden geldiğince yukarıya uzaanarak ilk defa kendimi görmüş oldum. Doğal olarak daha önceden aile efradımı görmüştüm ve sanırım onlara bakarak kendi görünüşümü de tahmin etmeliydim. Fakat o kadar önemli noktalarda birbirimizden ayrışıyorduk ki görünüşümüzün de farklı olacağını tahmin etmiştim; safça bir tahmin olduğunu anladım. Sonuçta kendimi ilk görüşüm sıradan bir fareyi görmekle aynı değildi. Çok daha kişisel ve acı bir deneyimdi. Shunt veya Peewee'nin iğrenç suretlerine bakmak kolay olsa da kendimin benzer haline bakmak korkunçtu. Bu acının yoğunluğunun kibrimle eşit orantıda olduğunu fark ettim ama bu beni daha büyük bir hayal kırıklığına itti. Sadece çirkin değil bir de kibirliydim, kibirli olduğum için aynı zamanda gülünçtüm de. İşte tam önümde duruyordu yansımam, hafif bükülmüş olsa da inkâr edilemez bir gerçeklikte: kısa boylu, kalın belli, kıllı ve çenesiz. Tam bir maskara..
Sayfa 49
Üç arkadaşın öyküsü bu. Beyoğlu’nda büyümüş, Beyoğlu’nda yaşayan üç ayrı kişilik, üç ayrı kimlik, üç ayrı insan. Ölümsüzlük merakıyla başlayan ölümler. Her cinayetin ardında gizemli bir neden… Ve soruşturma boyunca adım adım, bina bina, sokak sokak Beyoğlu. O çoksesli, çokrenkli, çokdilli, çokkültürlü Beyoğlu. Günümüzün Babil Kulesi… İnsanın
Davet
Hobbitler bir sabah uyandıklarında, Bilbo'nun ön kapısının güneyindeki büyük çayırın çadırlar için kullanılan ipler ve direklerle dolu olduğunu gördüler. Yola doğru inen eğime özel bir giriş bölümü kesilip açılmış, buraya geniş basamaklar ve büyük beyaz bir kapı yapılmıştı. Çayırın yanında bulunan Çıkınsaçması Sırakovukları'ndaki üç aile
Metis Yayınları - The Fellowship of the RingKitabı okudu
''ben yeniliklerle doluyum. kendimde, kendi içimde öyle bir kudret hissediyorum ki her şeyi birbirine katabilir. ben bu karmaşık ipek kozasını parçalayacağım. siz o büyük dünyaya bir kapı açabilirsiniz. benim tek başıma gücüm yetmez, ne ilerleme yolunu biliyorum ne de dönüş... ben bu şaşkınlık içinde öleceğim, bu yarım kalmışlık içinde öleceğim, bu yarı aydınlık içinde delireceğim, benim sessizlikte kırılan birçok feryadım var, siz duyuyorsunuz; ama bunlar duymuyorlar. ben de onların sesini duymuyorum, sanki başka bir dünyadan, kalın bir duvarın ardından konuşuyorlar, bunlar ne kadar boş ve dolular! ali'nin ruhunun ızdıraplarını duyuyorum. artık ali olmak benim için hayal değildir, ben de onun gibi olabilirim. ben bu yalnızlıkta kalmayacağım, ben ortada durmayacağım, bütün benlerimi korumayacağım, ben bir tek olacağım...''
Sayfa 445
Reklam
28. Kudsi Hadis
Yüce Allah (c.c) şöyle buyurmaktadır: "Ey insanlar! Fâni bir dünyaya ve sonu olan bir hayata nasıl rağbet ediyorsunuz? Hiç şüphesiz itaat edenler sekiz kapısından cennetlere girerler. Her bir cennette yetmiş bin bahçe bulunmaktadır. Bu bahçelerden her birinde de yakuttan yapılma yetmiş bin köşk vardır. Bu köşklerde ise zümrütten yetmiş
Avrupalı Seyyahlar ve Oryantalizm
15 yıl kadar Türkiye'de yaşadıktan sonra 1807 yılında 'The Present State of Turkey' adlı bir kitap yayımlayan İngiliz yazar Thomas Thornton, Avrupalı seyyahların Türkiye hakkındaki gözlemlerinden şikayet eder ve çoğunun Türklerin adet, gelenek ve davranışlarını "yüzeysel ve hatta kasten hatalı bir şekilde gözlemlediklerini ve anlamadıkları şeyler hakkında tahminde bulunduklarını" söyler. Thornton'a göre, bu seyyahlar gözlemlerini "gerçek hayatın sahih tetkikine değil, kendi hayal güçlerinin muharref hülyalarına" dayandırmaktadırlar.
Sayfa 335 - İnsanKitabı okudu
"En azından açıklayıcı bir teori olduğunu söyleyebiliriz.Pekâlâ,bu durumda, her iki olayda da zehirli bir gaz yayan bir şeyin yakıldığını varsayacağız.Çok güzel.İlk olayda-Tregennis ailesi olayında-bu madde şöminede yanan ateşe atıldı.Pencere kapalıydıama ateş,zehirli dumanın bir kısmını doğal olarak bacadan yukarıya götürecekti.Durum böyle
Sayfa 359 - Martı YayınlarıKitabı okudu
339 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.