Herkese merhaba
Daha önce iki kez okunmayı deneyip yarım bırakmıştım bu kitabı. Hayatıma girme zamanını doğru ayarlayamamışım galiba:)
Kitapların da insanlar gibi olduğunu düşünmüşümdür hep. Doğru zamanda doğru şekilde hayatımıza girmeliler...
Ama kitabı okuduğum süre içerisinde defalarca yarım bırakma isteği kapladı içimi. Yine mi doğru zaman
Düşünsene bir; ölüyorsun ve ardından yine sabah oluyor, güneş yeniden bütün ihtişamıyla yine doğuyor. Hadi bu doğanın kanunu belki ölüm insanın zoruna gitmez ancak korkuyorum. Ya her bahar tazelenen tabiata ne demeli, yeniden açan çiçeklere, yeşile boyanan ormanlara, tohumları çatlatan filizlere; haksızlık değil mi Lord Henry? Biz günden güne
Kitaba hakaret etmemek için kendime hakim olmam gereken bir inceleme olacak.
İlk önce konusundan sonra da görüşlerimden oluşacak spoilersız bölümüm. Sonra spoilerlı bölümde konuşacağım.
SPOİLERSIZ BÖLÜM:
Kitabımızın konusu:
Baş karakterimiz Alina ve onun arkadaşı/sevgilisi Malyen Karanlıklar Efendisi'nden uzak bir hayat süremeye çalışırlar.
Kişinin biri kişinin birine ‘senin yerin yurdun neresi’ diye sormuş. Kişinin biri ‘nereyi seversen orası senin dünyandır. Ben edebiyatı severim, edebiyatlıyım’ demiş. Güya edebiyat günlük yaşamdan kaçmak için en iyi ülkeymiş. Kaybolmak isteyenler en iyi orada kaybolurmuş. Sevmek isteyenler en iyi orada severmiş. Orada hayallerimize ulaşmak istesek
Merhabalar!
Beni tanıyanlarınız vardır, tanımayanlar için not düşelim, 1K kütüphanecilerinden biriyim.
Şimdiye kadar isteklerle ve kütüphanecilerle ilgili şikayetleri elimden geldiğince takip etmeye çalıştım. Çoğuna hak da verdim. Şimdi tıpkı sizin gibi ben de bazı şeyler rica etmek için yazıyorum. Yalnız okurlardan değil, kütüphaneci
Hayatlar dağılır, aynalar parçalanır, hatalar bir top olur da önüne yuvarlanır. Geçmiş ve gelecek bir olur, şimdinin boğazını sıkar. Gözler kamaşır, hayatlar biter, yarınlar kararır.
Ama işte o "bir gün geçecek" denilen klişe var ya hani. Ayaklarının önüne serilir; olabilecek tüm güzellikler.
Teşekkürler hayat. Teşekkürler Ayfer ;inandığın için kendine, azla yetinmeyi bilip çokla mükafatlandığın için!..💜🍀
"Günah her şeyden önce Tanrı'ya karşı değil kendimize karşı işlenir."
Dinler ve Tanrı olmasa dünyada kötülükler ve günahlar artar mı? Sonunda cezalandırılmayacağını düşünen insan bütün kötülük ve günahları kendisine mübah mı görür? Peki, dinler ve Tanrı kötülüklerin ve günahlarının önüne ne kadar geçebilmiştir?
1937 yılında Jung,
BEN KİRKE~
Tanrıçaların hüküm sürdüğü fantastik bir dünya düşünün. Romanın adında da anlaşıldığı gibi Kirke adlı bir (kadın) tanrıçanın hayat öyküsü anlatılmaktadır.
Annesi tarafından bile hiç sevilmeyen bu çocuk ezilmiş ve devamlı hor görülmüştür.
Bu genç kız bir ölümlüye aşık olur ve dönülmez yollara girer. Yaptığı hatalar yüzünden sürgün edilme süreci ile öykümüz devam eder.
Benim düşüncelerime gelirsek, ne yalan söyleyeyim hiç sevmedim diyebilirim. Birçok insandan methini duyduğum bu roman, okuma serüvenim sonucunda hüsranla son buldu. Fantastik dünyaya olan hayranlığımi sorguladım diyebilirim. Verilen emek boyutuna gelirsek elbette ki bu kurguyu her zihin başaramaz ve bir yazın haline getiremez. Bundan dolayı yazarımızı tebrik ederim.
Ben, KirkeMadeline Miller · İthaki Yayınları · 202133,6bin okunma
Osman' nın dillere destan güzel kadını, ulaşılmazı, doyulmazı, iftira atılanı, sevileni, sevilmeyeni, iyi arkadaşı, vefalı dostu , aşiftesi, hafif meşrebi, en çok da başına ne
Cemile Aktemur , benim kitap okuma grubumdan arkadaşım.Çok hanım hanımcık biri, naif bir insan. Fransızca Öğretmenliği mezunu ama Türkiye deki çoğu gencin yaşadığı sorun olan atanamama durumuna o da takılmış. Şu an kendi işini yapmıyor.Umarım yaptığı işi severek yapıyordur.
Bir Adım Bir Nefes adlı kitabında Fransızca bilgisi belli oluyor.Kitaptaki ana karakter
Bazı kitapların devamını okumayınca ben de hep bir yarım kalmışlık olur. Aklımda kalan soruların cevabını bulmak için mutlaka okumalıyım. Bu kitap da benim için öyle olanlardan. Serinin birinci kitabı olan Kılıç Yarası'nı okumamış olsaydım bunu da hiç merak etmeyecektim. Ama bir kere Kılıç Yarası'nı okumuş bulundum. İkincisinden kaçış yoktu benim
Yazarın okuduğum ikinci kitabı. Uçurtma avcısı kadar etkili, film tadında bir kitap.
Kitabı okurken çok gerildim ve bazı yerlerde hüngür hüngür ağlamak istedim. Meryem’i Leyla’yı o bataklıktan kurtarmak istedim. Meryem ile Leyla’nın kesişen hayatları içinize işleyecek.
Kitap iki kadının kesişen hayatlarını, 30 yıl boyunca Afganistan’da yaşanan sıkıntıları anlatıyor. Acımasız hayat şartları ve en acısı da bu hayatların gerçek olması.
Dünya düzeninde her sıkıntının en büyük kurbanları hep çocuklar ve kadınlar olmuştur.bu kitapta da bunu çok net görüyoruz.
Maalesef bunların hepsi yaşanmış, geçmişi değiştiremeyiz belki ama bunları okuyup bir ders çıkarabiliriz. Yeni hatalar yapmamak için en azından okumalıyız, düşünmeliyiz . Yarınlarımızı, kadınlarımızı, çocuklarımızı ...
okuyun okutturun ...
Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020100,5bin okunma