Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Akılcılık
Din insanlığa tıpkı çocukluk elbiseleri gibi küçük geliyor; onu durdurmanın yolu yoktur elbiseler sökülüp patlamaktadır. Aynı kafada inanç ve bilgi birbiriyle uyuşmaz onlar tıpkı bir sürü içindeki kurt ve koyun gibidir ve kuşkusuz bilgi komşusunu yemekle tehdit eden kurttur. Dinin can çekişirken kendisini anası olarak göstermek istediği ahlakı sıkı sıkıya tutunduğunu görüyoruz; fakat bunun da faydası olmayacaktır. Hakiki ahlak ve ahlaklılık dine bağlı bir şey değildir, her ne kadar her din bunları yaptırım gücüyle pekiştirip güçlendiriyorsa da
Sayfa 149 - SayKitabı okuyor
Engelsiz genişlik. Fakat bu durumun sonu da doğal olarak çok geçmeden katlanılmazlığa varıyor. Her şeyin sonu katlanılmazlığa varıyor. İnsan katlanamıyor, ölüyor. Aslında çok basit: İnsan dayanamıyor ve böylece bir sonu oluyor. Her şeyin. Var olan tek güç, siz de biliyorsunuz ki kafada kurma gücü. Her şey kafada kuruluyor. Fakat kafada kurmak zorlayıcı, ölümcül.
Sayfa 144
Reklam
Hayatımızda keskin bir dönüşüm yaratan felaketlerin temelinde hep aynı şey vardır: birini kaybetmek. Birini kaybettiğimizde eskiyi geri getirmeye çalışmak boşunadır, doğru olan açılan büyük boşluğu yeni bir şeyle doldurmaya çalışmaktır. Teorik olarak her kayıpta bir hayır vardır; pratikte ise kayıplar insana Tanrı'nın varlığını sorgulatır ve kafada bir soru doğurur: Bunu hak ettim mi?
Sayfa 25
Her şeyin sonu katlanılmazlığa varıyor. İnsan katlanamıyor, ölüyor. Aslında çok basit: İnsan dayanamıyor ve böylece bir sonu oluyor. Her şeyin. Var olan tek güç, siz de biliyorsunuz ki kafada kurma gücü. Her şey kafada kuruluyor. Fakat kafada kurmak zorlayıcı, ölümcül.
Sayfa 144Kitabı okudu
Genellikle yazma işini kafamın içinde yapıyorum. Daha kolay oluyor. Kafada her şey sorunsuzca işliyor. Ama yazmaya başlanıldığı an düşünceler dönüşüyor, şekil değiştiriyor ve her şey yanlış oluyor. Sözcükler yüzünden.
Oysa ben, kendi kendime, her şeyi yazabileceğime inanıyorum, olanaksız olsa da gerçek olmasa da. Genellikle yazma işini kafamın içinde yapıyorum. Daha kolay oluyor. Kafada her şey sorunsuzca işliyor. Ama yazmaya başlanıldığı an düşünceler dönüşüyor, şekil değiştiriyor ve her şey yanlış oluyor. Sözcükler yüzünden.
Reklam
-Öyle Günler Gördüm Ki...- syf. 61-62
Öyle günler gördüm ki, aydın gökler kararıp Bahtım bir bulut gibi üstüme çöker oldu, Her gözümü yumunca tanıdık yüzler görüp, Hayaller alev alev beynimi yakar oldu. Ümitsizlik, gariplik dört tarafımı sarıp Yüzüm sırıtsa bile, içim yaş döker oldu. Her sabah ilk ışiklar gözlerimi oyardı, Uyanan taş duvarlar iniltimi duyardı. Öyle günler gördum ki,
Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Hayat kalptedir. Hayat sadece kalp üzerinden gelişir. Sevgi, hayat ve tanrısallık, sadece kalbin toprağında yeşerir. Bütün güzellikler, bütün gerçek değerler, anlamı önemi olan her şey, kalpten ortaya çıkar. Kalp senin merkezindir. Kafa ise çevren. Kafada yaşamak, merkezdeki hazinelerin ve güzelliklerin bilincinde olmadan, sürekli çeperde yaşamaktır. Bu çeper üzerinde yaşamak aptallıktır.
Zeka doğuştan varolan görme, algılama kapasitesidir. Her çocuk zeki doğar. Ve sonra toplum onu aptallaştırır. Ona aptallık eğitimi veririz ve er ya da geç aptallıktan mezun olur. Zeka doğal bir olgudur. Tıpkı nefes almak gibi. Tıpkı görmek gibi. Zeka, içten görmektir. Sezgiseldir. Onun akılla hiçbir ilgisi yoktur. Asla akıl ile zekayı birbirine karıştırma. Onlar birbirinin karşıtıdır. Akıl kafada olur. Başkaları tarafından öğretilir. Sana empoze edilir. Onu tazelemen gerekir. Ödünç alınmıştır. Dışarıdan gelen bir şeydir. Doğuştan varolan bir şey değil. Ancak zeka, doğuştan vardır. O senin varlığın, kendi doğandır. Bütün hayvanlar zekidir. Birer entelektüel olmasalar da, hepsi zekidir. Ağaçlar zekidir. Bütün varoluş zekidir. Ve her çocuk zeki doğar. Sen hiç aptal bir çocukla karşılaştın mı? Bu imkansızdır. Ancak zeki bir yetişkinle karşılaşmak çok zordur.
Olumsuz iç konuşmaları kafada çok tekrarlamamak gerekir. Olumsuz konuşacağınıza
Reklam
Makul olmayan inançlar Varsayım 1 Bir yetişkinin Ailesi Arkadaşları çevresi ve tüm tanıyanlar tarafından sevilmesi ve kabul görmesi gerekir birçok insanın peşinde koştuğu bu hayal ne yazık ki mümkün değildir Varsayım 2 üzerinize aldığınız bütün işlerde mutlaka o işi en iyi bilen kusursuz yapan ve her zaman en mükemmel kişi olmanız gerekir böyle
Genellikle yazma işini kafamın içinde yapıyorum. Daha kolay oluyor. Kafada her şey sorunsuz işliyor. Ama yazmaya başlanıldığı an düşünceler dönüşüyor, şekil değiştiriyor ve her şey yanlış oluyor. Sözcükler yüzünden.
Genellikle yazma işini kafamın içinde yapıyorum daha kolay oluyor kafada her şey sorunsuzca işliyor ama yazmaya başlanıldığı an düşünceler dönüşüyor şekil değiştiriyor ve her şey yanlış oluyor sözcükler yüzünden
Yıl 2000, Nisan'ın 43'ü
"Bugün olağanüstü görkemli bir gün! İspanya'da kral var! Aranılıp bulundu kendisi. Bu kral benim. Ben de bugün öğrendim bunu. Açıkçası, kafamın içinde şimşek çakmış gibi oldu. Kendimi bir kalem memuru olarak nasıl düşünebildiğimi, böyle bir şeyi hayalimden nasıl geçirebildiğimi anlayamıyorum. Bu kaçık fikir kafamın içine nasıl girmiş olabilir? İyi ki kimseler bunun farkına varmadı da, beni tımarhaneye kapatmaya falan kalkışmadılar. Şu anda her şey ayna gibi apaçık önümde. Meçhulüm olan hiçbir şey yok. Daha önce anlayamıyordum. Bir sis perdesi ardında gibiydi her şey. Bu da sanırım, insanların beynin kafada olduğunu düşünmelerinden kaynaklanıyor. Kesinlikle doğru değil bu: Rüzgârla Hazar Denizi taraflarından gelir beyin."
Sayfa 200 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
454 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.