Benim Üniversitelerim

Maksim Gorki

Benim Üniversitelerim Hakkında

Benim Üniversitelerim konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

1921’de yönetici kademeleriyle olan bazı çatışmaları yüzünden, Gorki yeniden Avrupa’ya gitmek zorunda kaldı. 1928’e dek İtalya’nın Sorrento kentinde yaşadı. Edebiyattaki önemini pekiştiren birçok yapıtını, bu dönemde yayımladı. Detstvo (Çocukluğum), Vliyudyah (Ekmeğimi Kazanırken) ve Moi Üniversiteli (Benim Üniversitelerim) adlarını taşıyan üçlü roman dizisi, onun Rus edebiyatındaki en güzel özgeçmiş romanlarının sahibi olarak anılmasına neden oldu. Özellikle Benim Üniversitelerim, kendi öğretisinin ana kaynağı olan “yaşam okulu”nu tanımlamış, bu okulun öğretisindeki zorlukları, bir yandan gerçekçi, öte yandan insancıl, kendine özgü anlatımıyla aktarmıştır. Bu yapıtı ortaya çıkarmasındaki bir başka nedenin de Kazan Üniversitesine giremeyişinden doğan kırgınlık olduğu söylenir. Bu üç roman, onun çocukluk yıllarını, tam bir “içini dökme” biçiminde, başarıyla aktardığı, içtenlikle yazılmış yapıtlardır.
Tahmini Okuma Süresi: 4 sa. 52 dk.Sayfa Sayısı: 172Basım Tarihi: Kasım 2019Yayınevi: Dorlion Yayınları
ISBN: 9786052495575Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 62.8
Erkek% 37.2
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Maksim Gorki
Maksim GorkiYazar · 96 kitap
1892 yılında Tiflis'te, Kafkasya Gazetesi'nde çalışmaya başladı. Yoksullukla ve acıyla dolu bir hayat sürdüğü için Rusça'da acı anlamına gelen Gorki takma adını kullanmaya başladı. 1895'te St. Petersburg'da yayınlanan bir dergide çıkan Çelkaş adlı öyküsü ile ünlendi. Ardından Yirmi Altı Erkek ve Bir Kız öyküsü yayınlandı. Ünü hızla yayıldı. Bu öyküler kadar başarılı olmayan bir dizi roman ve öykü daha yazdı. Gorki'nin 1898 yılında yayınlanan ilk kitabı Hikâye Denemeleri (Очерки и рассказы) çok beğenilir ve yazarlık kariyerinin başlangıcı sayılır. İlk romanı Foma 1899'da basıldı. Bu dönemde sağlam bir olay örgüsü kuramaması ve yaşamın anlamı üzerine uzun felsefik tartışmalara girmesi romanlarının başarısını düşürür. 1906'da yazdığı ve Rus Devrimi'ne adadığı Ana en başarılı romanıdır. 1899-1906 arasında St. Petersburg'da yaşar. Gorki, Çar rejimine açıkça karşı çıkmış ve bu yüzden birçok kez tutuklanmıştır. Çarlık tarafından kontrol ve baskılara maruz kalmıştır. 1901'de Fırtına Kuşunun Türküsü isimli kısa şiiri yüzünden tutuklandı. Kısa sürede serbest kaldı, Kırım'a gitti. Gorki birçok devrimci ile tanıştı. Lenin'le tanıştığı 1902 yılından itibaren aralarında yakın bir arkadaşlık oluşmuştur. 1902 yılında Rusya Edebiyat Akedemisi'ne seçilir. Ancak Çar II. Nikolas buna izin vermez. Anton Çehov ve Vladimir Korolenko bu tavrı protesto eder ve Akademiden ayrılır. Başarısız olan 1905 Rus Devrimi sırasında Peter ve Paul Kalesi'nde kısa bir süre daha hapis kalır. Gorki Güneşin Çocukları adlı oyununu yazar. Oğlunun Mayıs 1935'teki ani ölümünü takiben Gorki de, 1936 yılında Haziran ayında öldü. Her ikisinin de ölümü şüphe altındadır. Zehirlendikleri iddia edilmiş, ama bu iddia hiçbir zaman ispatlanamamıştır. Gorki'nin cenaze töreninde tabutu taşıyanlar arasında Stalin ve Molotov da yer alacaklardır. 1938'de Buharin'in mahkemesinde Gorki'nin NKVD başkanı Yagoda tarafından öldürüldüğü itiraf edilmiştir.