Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Anadolu'da isyan eden Ermenilerin üzerine giderek Avrupa devletlerini kızdırmaya ne gerek vardı? Zaten Ermenilerle aralarında kan davası bulunan Kürt aşiretlerinden Hamidiye Alayları oluşturmak ve liderlerine hayallerinde bile göremeyecekleri paşalık unvanları vererek isyancıların üstüne salmak yeterliydi. Böylece her türlü isyan bastırma olayı, sivil halkın tepkisi olarak açıklanabiliyordu. Gerçi kendisini elleri kana batmış bir Kızıl Sultan olarak çizen Avrupa matbuatı can sıkıyordu ama onları da sıkı bir denetimle imparatorluğa sokmamak yoluyla, İstanbul matbuatına da sıkı bir sansür uygulayarak yenmek mümkündü.
İçimizdeki Yabancılar! / Kızıl Sultan!
Terörist Ermeniler, Osmanlı Devleti'ne karşı bir başarı beklemiyorlardı. Niyetleri sadece Avrupa devletlerinin dikkatini çekmek ve propagandalarının tesiri altına almaktı. Hem öldürüyor, hem de öldürüldüklerini yayıyor, caniler "mazlum" postuna bürünüp dünyayı aldatıyorlardı. Bu kesif faaliyetin sonucu olarak bazı Avrupalı aydınlarda şiddetli bir Abdülhamid düşmanlığı başladı. Meşhur Fransız tarihçisi Albert Vandal, Sultan Abdülhamid'e bu sebeple "Le Sultan Ruge," yani "Kızıl Sultan" lakabını taktı. İngiltere Başvekili ve Whigs Partisi Genel Başkanı Gladstone da "The Great Criminal," yani "Büyük Cani" tabirini kullandı. Onlar düşmandı. Onlar Ermeni yanlısıydı. Bu bakımdan Osmanlı padişahına "Kızıl Sultan" ya da "Büyük Cani" diyebilirlerdi. Ama bu sıfatları aynen alıp kullanan bazı Türk aydınlarını ve okul kitaplarımıza geçirenleri, bu toprağın çocukları olarak bağışlayabilir miyiz? Ermeni teröristlere karşı Türkleri, Avrupa ve Rusya'nın istekleri karşısında milli toprakları korudu diye bir Osmanlı padişahını suçlayabilir miyiz?
Sayfa 488 - Nesil Yayınları, 15. Baskı, Nisan 2008Kitabı okudu
Reklam
RTE
Ak Saray' da 1.150 küsur oda var. Her gün başka bir odasında otursan, turu tamamlayıp yeniden aynı odaya gelmen 3,5 sene sürüyor. Buckingham Sarayı'ndan dört misli büyük, ABD başkanının kullandığı Beyaz Saray' dan altı misli büyük, Elysee Sarayı'ndan 25 misli büyük ... Kremlin'in yanına Kızıl Meydan'ı ilave et,
Sayfa 439 - Kırmızı Kedi Yayınevi - Üçüncü Basım: Aralık 2017, İstanbulKitabı okudu
“Ben Âdem evladı olmak istemem. Derdi çok. Belim ağrır yedi yıldır. Ağzımda diş yok, karı çiğner verir ağzıma ekmeği. Adem değil Cibriloğlu olaydım, göklerde dolanaydım. Âdemoğlu hak ister, akrabalık diler, gelinsin gidilsin ister, elin erdiği yer var ise oradan gedik diler. Aziz Tanrı güçsüz beden ilen bizden kulluk diler, elçileri buyruğa itaat diler, papazı-imamı itaate devam diler, kral ile sultan Tanrı'nın gölgesiyim der, yazıcısı gelir kızıl ilen beyaz sikke diler. Ana baba ebeveyn hakkını diler, kardaş mirasın yarısına konmak diler, oğlan atası tezelden gebermekle evinin taşını söküp kendine gayrı konak etmek, terekeyi savurup saçmak, ata ocağını hela edip ortasına delik açıp içine bir güzel sıçmak diler.”
Ne demiş Üstad "Abdülhamid'i anlamak her şeyi anlamak olacaktır"
"Hakkımda sansürcü diye yazılar çıkıyor. Avrupa'ya gönderdiğim gençlerin bazıları Fransız İhtilali'ni okuyup öğreniyor ama bu ihtilalin neden gerçekleştiğini araştırmadan buna özeniyor, memlekete geldikleri zaman da halkı ayaklanmaya çağırmayı vatanseverlik sayıyorlardı. İşte buna izin vermiyordum. O zaman, tıpkı memleketimizin düşmanları gibi bana Kızıl Sultan diye hücum ediyorlardı. Ben bu fikirlerin memleketimde yayılmasına engel oluyordum. Sansür işte budur! Çeşitli çalkantılar içinde ayakta durmaya çalışan ülkeme, şifa yerine zehir sunmak isteyenlerin önüne geçmenin adı sansürdür."
Sultan hamit’in huzurundan kovuluşum;
İradesiz ayağa kalkmanın CEZASI : HUZURDAN KOVULUŞ… Sultan Hamit, doktorlara daima mültefitti Kendisi şahsan da hastalıktan hiç hoşlanmazdı. Saray halkından biri rahatsızlansa âdeta telâşlanırdı ve hastayı tedavi eden doktorun muvaffakıyetini rütbe ve nişanla takdir etmiş görünürdü. Daima da tababetin ilerlemesine hâ- dim olmak istediğini
Reklam
Bu devrede,kendini gûya tepesindeki Kızıl Sultan baskısından -ah o ne mübarek baskıydı !-kurtulmuş farzeden gazete,hakikatte,tam bir Yahudi tertibi "Hürriyet,Müsavat,Adalet"maskeleri altında,perde arkası gizli kuvvetlerin kuklası olur.
Sayfa 508
Sultan Hamid'in kanlı bir hükümdar ve bir "kızıl sultan" olduğu hakkındaki iddialar da iftiradır. O, ancak, bu vatanı parçalamak isteyen Ermeniler için bir kızıl sultandır. Vatan düşmanları için kızıl sultan olan Abdülhamid, bizim için, olsa olsa, "ak sultan" olabilir.
Türkmen Göçü ve Kudüs'ün Türkler Tarafından Fethi
Şimdi gelelim Alparslan dönemine. Sultan Alparslan, arncasının politikalarını aynen devam ettirdi ve 1071 Malazgirt Meydan Muharebesi ile Doğu Roma' nın belini kırdı. Artık ikinci düşmanla ilgilenebilir, Fatımilerin üzerine yürüyebilirdi. Ancak 1072'deki talihsiz ölümü, Alparslan'ın Fatımi Seferi'ni başlamadan bitirdi. Yerine geçen oğlu Sultan Melikşah ise Filistin ve Suriye meselesini çözmek için Atsız adında bir Türkmen beyini görevlendirdi. Alparslan'ın Romanos Diogenes'i karşılamak üzere Azerbaycan'a çekildiği günlerde Suriye topraklarına büyük bir Türkmen akını gerçekleşti. Bunlar Selçuk Bey'in oğlu Aslan Yabgu'ya bağlı Türkmenlerdi. Başlarında da Atsız, Kızıl ve Şöklü gibi beyler bulunuyordu. Kudüs' e bir saat uzaklıktaki Ramle'ye yerleşen ve burayı kısa sürede bir kültür ve sanat şehrine dönüştüren Türkmenlerin yeni hedefi Kudüs'tü. Atsız Bey önderliğinde kuşatılan şehir kolayca ele geçirildi. Fatımilerin Kudüs valisi Türk kökenli idi ve eman verilmesi halinde şehri teslim edeceğini bildirdi. Selçuklular hiç kan dökmeden bu mukaddes şehre girdiler. Tarihler 1073'ü gösteriyordu. İlk cuma namazında Sultan Melikşah ve Abbasi Halifesi adına Sünni usulde hutbe okundu. Türklerin Kudüs hakimiyeti böylelikle başlamış oldu, Filistin'de Büyük Selçuklulara bağlı vassal bir Türkmen Devleti kurulmuştu ve bu devletin başkenti Kudüs'tü.
Sayfa 57 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Tarihimize hakaretler
Resmi adı " Yıldız Belediye Gazinosu" olan kumarhanenin açılıp faaliyete geçmesinin ardından Avrupa'nın bazı şehirlerinde kumarhanenin tanıtımı maksadıyla üzerinde "Kızıl Sultan Köşkü Kumarhanesi" yazılı ilânlar dağıtılmıştı.
Papa V. Nicolaus, aynı yılın eylül ayı sonunda bir papalık fermanı (bula) yayınlayıp Hıristiyanık âlemini Osmanlı İmparatorluğu'na karşı savaşmaya çağırdı. Fatih Sultan Mehmed'den "Hıristiyan Kilisesi'ne zulmeden, şeytanın oğlu, azap ve ölümün oğlu, şeytan babası gibi kana ve can almaya susamış. Hıristiyan kanı dökmeye hiçbir zaman doymayan kuduz bir canavar gibi yetiştirilmiş" diye bahsediyordu. Bu vesileyle yeniden Osmanlı sultanının Deccal'ın kendisi, Kıyamet'in kızıl ejderi olduğunu iddia ediyordu.
"Ben hayvanları keserken ağızlarına bir tutam ot verirdim, hatırlar mısın? Bu adamlar da, 'Hürriyet, Kardeşlik...' deyip ağzımıza bir parmak bal çaldılar. Şimdi de hepimizi boğazlamanın peşindeler. Kızıl Sultan'ı birlikte defettik diye seviniyorduk, ama gelen, gideni aratıyor. Ne acı!
Sayfa 178 - Aras YayınlarıKitabı okudu
"...Benim gibi harpten, adam öldürmekten çekinen bir adamı Kızıl Sultan ilan ederken Leopold'a medeni dediler. Ya Rus Çarı'na ne demeli? Öldürttüğü, Sibirya'da ölüme gönderdiği insanların haddi hesabı yok. Ama o da Hıristiyan olduğu için hoş görüldü tabii. Bu asrın tek suçlusu, memleketini parçala mak isteyen devletlere güçlük çıkaran ben oldum."
Sayfa 283Kitabı okudu
Yazarın Ermenilere sempatizini anlamıyorum..!
İmparatorluğu ne kadar iyi yönettiğinden ne kadar merhametli olduğundan falan söz etti. Düşünebiliyor musunuz? Kızıl Sultan ve merhamet ... Komik. Ermeni vatandaşlarımızı bile katletmediğini öne sürdü. Kendisine suikast düzenleyenleri affettiğini anlattı. Burada benim de biraz kafam karıştı doğrusu. Ne yalan söyleyeyim, karıştı çünkü gerçekten affetmişti değil mi?" Yaşça kendisinden büyük olan Malatyalı Saffet Binbaşı "Evet,'' dedi, "doğru hatırlıyorsun ama adamın taktiği bu. Baştan ayağa entrika. Yapmamış gibi yapar. Bak bakalım o suikast girişiminden sonra İstanbul'da kaç bin Ermeni tebaa öldürüldü? Büyük devletlerin, elçiliklerin baskısıyla suikastçıları serbest bıraktı ama bir yandan da sivil halkı el altından tahrik ederek Ermenilerin üstüne saldı."
1.187 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.