Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kendini hissettirmeyen bir rüzgârın temizlediği berrak gökyüzünden iki kara bulut kümesi geçiyordu, bulutların üstünde ayın mavimsi hilali vardı. Ulusların tarihinde buruk bir olay yaşanacağı zaman doğanın sanki alır göründüğü olağandışı manzaralardan biriydi bu.
Mükemmelsin, mükemmel!
Bir gezegen sonunda ölmeye mahkûmdur. Çevresinde döndüğü güneşi patladığı için çabuk bir ölüm olabilir. Ya da güneşi zayıfladığı ve okyanusları buz tuttuğu için yavaş yavaş ölür. İkinci durumda zeki yaratıkların yaşama şansı vardır. Bu canlılar yaşamak için dışa açılırlar. Yani uzaya. Soğumaya başlayan güneşe daha yakın bir gezegene giderler. Ya da başka bir güneşin çevresinde dönen bir gezegene. Ancak bu, güneşinin etrafında dönen tek gezegense ve beş yüz ışık yıllık uzaklıkta başka bir yıldız yoksa, canlılar için dışa açılma yolu kapalı demektir. Bu durumda yaşama çabalarının yönü içe doğru olabilir. Yani gezegenin kabuğunun içine girilir. Bu her zaman mümkündür. Toprağın altında yeni bir yerleşim alanı oluşturulur ve gezegenin sıcak çekirdeğinden enerji sağlanır. Bu iş için binlerce yıl gerekir. Ama ölmekte olan bir güneşin soğuması uzun zaman alır. Ne var ki, gezegenin ısısı da zamanla azalır. Tünellerin gitgide daha derinlere uzanması gerekir. Bu çaba gezegen tümüyle ölünceye dek sürdürülür. O gün gelmekteydi... Gezegenin yüzeyinde neon sisleri ölgün ölgün dalgalanıyordu. Ama bu hareket alçak yerlerde birikmiş olan oksijen gölcüklerini havalandırmak için yetersizdi. Uzun gün boyunca üstü kabuklu güneş kısa bir an canlanarak donuk, kızılımsı bir ateş topuna dönüşüyor, o zaman oksijen gölcüklerinde hafif bir kaynama oluyordu. Uzun gece boyunca göllerin üzerinde mavimsi, beyaz bir buz tabakası oluşmaktaydı. Çıplak kayaların yüzeyinde de neon çiyi. Yüzeyin sekiz yüz mil altında sıcaklık ve yaşamın son bir kabarcığı kalmıştı.
Reklam
. Ey mavimsi zaman salla beni artık Salla uyut ve uyandır beşiğinde Bir kocaman kapıdan içeriye sok Kalmış bugüne bir flütün eşliğinde Ve giden geleceğe kutsal susuzluk .
Bir yaz yağmuru gibi geçiverdi Mavimsi hâtıralar halinde zaman Ellerindi yalnızlığıma Körpe sıcaklığıyla uzanan
Uzakta dağlar. Yakında dağlar. Daha çok dağlar; hiçbir zaman ulaşılamayacak mavimsi güzellikler (...)
Sayfa 180Kitabı okudu
Yalnız bırakıldığı zaman daha avutucu başka eğlenceler buluyordu kendine. Örneğin Bay Button önceki hafta her zamankinden daha fazla puro içtiğini keşfetti durumun açıklaması birkaç gün sonra geldi. Bebek odasına beklenmedik bir anda girdiğinde içerisi mavimsi bir dumanla doluydu ve Benjamin de yüzünde suçlu bir ifadeyle yeni söndürülmüş bir Havana purosunu saklamaya çalışıyordu
Reklam
Boğaz suları çekildiği zaman
Boğaz’ın sularının çekilmekte olduğunu fark ettiniz mi? Sanmıyorum. Bayram şenliğine çıkmış çocukların keyfi ve heyecanıyla birbirimizi öldürdüğümüz bugünlerde hangimiz bir şey okuyup dünyadan haberdar oluyor ki? Köşe yazarlarımızı bile, dirsekleştiğimiz vapur iskelelerinde, kucak kucağa yuvarlandığımız otobüs sahanlıklarında, harflerin tir tir
ey mavimsi zaman salla beni artık salla uyut ve uyandır beşiğinde bir kocaman kapıdan içeriye sok kalmış bugüne bir flütün eşliğinde ve giden geleceğe kutsal susuzluk
İşte size adamotu kökünü sökmede en sofistike önlem tavsiyesi, ama önce nasıl yetiştirileceğine dair bir kelam. Pek çok insan, Zümrüdüanka gibi mitsel yönünü bilir fakat botanik dünyasında adı Mandragora ofoicinarum var vernalistir ve Yunanistan'da, Doğu Akdeniz'in her yerinde ve Kuzey Afrika'dan İspanya'ya uzanan kuşakta vahşi
Sayfa 91 - Alef YayıneviKitabı okudu
Bir pazar günü akşamüstü saat altıda Amaranta Úrsula'nın doğum sancısı tuttu. Aç kalmamak için etlerini satan kızların o hep gülümseyen maması, Amaranta Úrsula'yı yemek masasının üstüne yatırdı, kendisi de bacaklarını iki yana ayırarak onun karnının üzerine oturdu ve Amaranta Úrsula'nın çığlıkları, heybetli bir erkek çocuğun bağırtısıyla bastırılana kadar karnını ez di durdu. Amaranta Úrsula gözyaşlarının arasından, oğlunun iriyarı Buendialardan biri olduğunu, bütün José Arcadiolar gibi güçlü ve yılmaz, bütün Aurelianolar gibi gözlemci ve önsezili olduğunu gördü. Bu çocuk, soyu yeniden başlatacak ve bütün kötülüklerden, yal- nızlıklardan arındıracaktı, çünkü yüzyıl içinde tohumu aşkla atılmış tek insan o oluyordu. Amaranta Úrsula, "Bu gerçek bir yabani," dedi. "Adını Rodrigo koyalım." Kocası, "Hayır," diye karşı çıktı. "Adını Aureliano koyacağız ve Aureliano tam otuz iki savaş kazanacak." Ebe, çocuğun göbeğini kestikten sonra, Aureliano' nun tuttuğu lambanın ışığında çocuğun göbeğini kaplayan mavimsi, yağlı pisliği bezle silmeye başladı. Çocuğu karınüstü çevirdikleri zaman öteki erkeklerden bir fazlalığı daha olduğunu fark ettiler. Eğilip baktılar. Bir domuz kuyruğuydu bu.
Sayfa 455 - CAN yayınları, 83. BaskıKitabı okudu
Reklam
III Ey mavimsi zaman salla beni artık Salla uyut ve uyandır beşiğinde Bir kocaman kapıdan içeriye sok Kalmış bugüne bir flütün eşliğinde Ve giden geleceğe kutsal susuzluk
MAVİMSİ ZAMAN I Bir kuşun havada çizdiği yuvarlak Çok dar sonsuzluğun boynu bükük Doğru alnından vurulmuş güzel tutsak Gürültülerle çürüyor eski büyük Kulelerin içinde uğuldayarak
Önce eski aile fotoğraflarının bulunduğu poşeti açtı. Tamamen solmaya yüz tutmuş, kırklı yılların hemen hepsi ölmüş yüzleri. Tek parti zamanının kasaba törenleri. Çoktan ölmüş annenin, anneannenin, dedenin solgun gençlik fotoğrafları. Zeybek kıyafetinde objektife bakan ciddi suratlı adamlar. Unutulmuş bir zaman, unutulmuş fotoğraflarda hapsolup
Sayfa 100 - Dördüncü Gün 17 AralıkKitabı okudu
O zaman mavimsi ufuklar, bahçeler, kaymaktaşı içinde ağlayan su jetleri, öpücükler, sabah ve akşam şarkı söyleyen kuşlar hayal edeceğim...
85 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.