•
"Bu Cellatlar Çok İyi Yürekli İnsanlar"
spoiler!
Giyotin, kulağa oldukça ürkütücü geliyor ki öyle de olmalı. Bir dakika aynı isimli bir yarışma programı vardı, bir televizyon programı neden bir ölüm makinesi ile anılmak istendi asla anlamadım tıpkı insanların her gün neden daha fazla ölüm istediğini anlamadığım gibi.
Bazı kaynaklar
Sitede bir dünya popüler kitap var; okusanız da, okumasanız da artık belli başlı diyalogları ezbere biliyorsunuzdur diye tahmin ediyorum.
''Seni seviyorum. Deli gibi değil, gayet aklı başında olarak seviyorum.''
"Çocuklar boyama kitabı değildir, onları en sevdiğin renge boyayamazsın."
"Küçük Prens yine konuşmaya
Günlerdir sağlıklı uyuyamıyorum..
Bir haftadır hasta şekilde işlerimi yapmaya çalışıyorum..
Hastayım ama halimi ‘rahatsızım’ diye tariflemiyorum..
Çünkü Allah’ın takdir buyurduğundan rahatsız olunmaz..
Doktor “şikayetiniz nedir” dediğinde “bu halden şikayetçi değilim tedbir için geldim” diyorum.
Öyle diyorum çünkü başımıza gelenlerin
DOĞUM
Birinci Durak: SAVAŞ
Otobiyografik yönün fazla olduğu bu romanda Ferdinand Celine’in hayat bulduğu kahramanın ismi Ferdinand Bardamu’dur. Bardamu bir gün savaşı öven bir arkadaşıyla konuşurken, bir anda askere yazılan gönüllülerin arasına katılır. Onun için bir anlık bir şaka olan bu hareket, gecenin sonuna yolculuğunun ilk durağı
Distopya olarak nitelendirilen George Orwell’ın kült eseri 1984, yazarın geleceğe ilişkin bir kabus senaryosudur. 1948’de kaleme aldığı bu eser ile Orwell, günümüz modern dünyasına bir protesto bırakıyor. Her ne kadar kitabında 1984 yılını tasvir etse de kitabın derinliklerinde bugünden izler de bulabilmeniz mümkün. Bu durumda elbette ki George
Hayatımda belki de hiç bir kitapta bu kadar ürkmemiştim.
Tek istisna Stephen King'in Mahşer adlı başyapıtıydı: Mahşer, salgın hastalığın yayılışını en az 500 sayfa boyunca anlatırken beni çok etkilemiş, artık hapşıran insanlardan ürker ve gerçekten kâbus görür duruma gelmiştim.
Kafes, daha önce pek bilmediğim bir korku duygusuyla dolu. Aldığı
"...sence bir gün düzelir miyim?.."
Sayfa 13..
Başlıyor bir bilinmeze yolculuğum. Giden benim, varacağım yer de ben, vakit benim, aynı zamanda yolun kendisi de ben. Hatta bavulumda bile ben varım.
Pastiş suyundan mı, ironikorganik Çin tuzundan mı bilmem zehir zakkum gibi oldu makarnam.
Artık bütün o cinayetler, işkenceler, zulümler
DOĞAYI YEMEYE GELDİK!!
MÜSAADE BİZİM, KENARA!!!
Uyanır uyanmaz pencereyi açıp derin bir nefes alsan ya da çıplak ayak az biraz yürüsen, gün doğmadan denizin aydınlanmamış maviliğinde kendini unutsan, yaşamındaki gereksiz ne varsa çıkarsan ( evindeki gereksiz eşyaları bir düşünsene) kaçık gibi bakacaklar sana. Uçmuş bu diyecekler, normal değil.
Geleceğe dair kabus senaryosu ibaresini tam anlamıyla karşılayan, bireyselliğin neredeyse yok olduğu, insanların makineleştirildiği, duyguların yok edilmesi gerektiğine inanıldığı ve totaliter rejimin hakim olduğu bir dünya, modern dünyayı protesto eden muhteşem bir roman. Hâlâ okumadıysanız kesinlikle bir an önce okumanızı tavsiye ediyorum, sonra ertelediğiniz için pişman olmayın :)
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019166bin okunma
Duvar bir distopya. Kuzeni ve kuzeninin kocasının davetiyle birkaç günlüğüne onların av köşküne kalmaya giden isimsiz kadın anlatıcının, ertesi sabah burada yalnız uyanması ve çevreyi gezerken arkasına geçemediği bir duvarı fark etmesiyle başlıyor. Duvarın ardında taşlaşmış canlıları gören anlatıcı, o tarafa geçemediğini ve kendisinin olduğu
Jack London'un kaleme aldığı bu eser oldukça yaratıcı bir hayal gücüyle ve akıcı, sade bir dille yazılmış mükemmel bir macera romanı. Okurken animasyon halinin ne kadar güzel olacağını düşündüm.
Adem'den Önce Koca Diş adındaki bir kahramanın rüyalarında tarih öncesi bir çağda başından geçenleri gören günümüz insanı olan Amerikalı
~~~Her şeyi biliyordum,
ama hiç1şey bilmiyordum~~~
ROBERTO BOLAÑO, 1953'te Şili'de doğdu. Çocukluğunu Şili'de, ilk gençliğini Meksika'da geçiren Roberto Bolaño yirmili yaşlarda Avrupa'ya giderek Katalonya'ya yerleşti. Geçimini bekçilik, mevsimlik işçilik, bulaşıkçılık gibi işlerden sağlarken 1yandan da şiirler ve
Dedikleri kadar varmış! Bu kitap hakkında söylenen ne kadar şey varsa doğruymuş! Uzun zaman sonra ilk defa bir kitabı okurken nefes almayı unuttuğumu fark ettim. Öykülerin başında sarsıcı bir girişle sizi yakanızdan tutan eller, gerilimi bir an bile olsun bırakmadan boynunuzdan sıkıca tuttuktan bir süre sonra, öykünün sonlarına doğru nefes