İyilik ve kötülük bilgisi ağacın meyvesini yeme iğrenç suçunu işledikleri gerekçesiyle bahtsız çifti cennet bahçesinden kovmak için. O zamana dek bilinmeyen ilk günahın ilk kez tanımlanmasının kökeninde bulunan bu olay asla yeterince açıklanamadı. Öncelikle, bilgilenmenin -özellikle de iyilik ve kötülük gibi nazik konularda- cahil kalmaya her
Âlim, Fikir adamı İhsan Şenocak hocamın kalemine sağlık. Bu eserinde Mealcilere cevaplar vermiş hocamız. Kur'an Müslümanlığı! Çoğu sahih hadisi inkar eden Müslümanlar! Bunların başını da Mustafa İslamoğlu adlı zat çekiyor. Maalesef bu ve bunun gibi insanlar yüzünden çoğu kişi ehli sünnet dairesinden çıkıyor ve ehli bidat oluyor. Rabbim başta
Madame Bovary'i düşünüyorum. Kadın bütün arzularını doruk noktasına kadar takip etti. Okurken "ohaaa" dediğim sayfalarda, onu haklı çıkarmaya azmeden satırlar insanı psikolojik bir savaşa itiyor. Dünya denen handa arzuları için her şeyi riski alarak yaşadı. Yalnızca sevilmek arzusunun tatmini için hülyalarını kocası dahil başka
Spekülatif kurgunun sınırlarını zorlayan öyküler, gerçeklikle hayalin iç içe geçtiği bir dünyada bizi bekler. Gizemli lunaparkların kapılarını aralayarak zamanın ötesine geçen kızlar, modanın acımasız yüzünü gösteren hologramlar, ve isimsiz karakterlerin yaşam sinyallerini ölçen gizemli küreler… Bu öyküler, bilinmeyenin çekiciliğiyle okuyucuyu
_Her şey algıdır. Herhangi bir şeyi itici ya da çekici kılan tamamen senin zihnindir. Karar veren faktör sensin.
_Zihin, aldatıcıdır. Gerçekte ikilem yoktur. Gerçekte sorun yoktur. Hiç olmamıştır, hiç olmayacaktır. Zihinde sorunlar vardır ve sen gerçekliğe zihnin aracılığıyla bakarsın. Böylece gerçeklik sorunlu olur.
_Sağlıksız bir zihinle ne
Her insan, ne kadar müspet yaradılışta olursa olsun ölümünden sonra tekrar dirilmeyi düşünür, özler. Bu hayat dediğimiz mihnetler silsilesinin çok ileri zamana, müpheme atılmış bir mükâfatı gibidir. En müsait ve daima kazanacak kâğıtlarla oynanan bir oyun gibi, yeniden, âdeta baştan aşağı beğenmek, inkâr etmek, değiştiğinden dolayı sevinmek için kalmışa benzeyen küçük bir mazi şuurundan başka her şeyi, her tarafı değişmek, güzelleşmek şartıyla tekrar yaşamağa başlamak insanlığın elbette vazgeçemeyeceği bir hülyadır.
Kim istemez ki en çok istediğini hiç beklemediği bir yerden gelmesini. İnsan o kadar güzel şeylerin hayalini yapar ki çoğunun gerçekleşmesi söz konusu iken gerçekleşmeyen bir o kadar hayaller de vardır. Gercekleşmesi dahilinde insanın yaşadığı haz anlatılmazsa da hissetmesi, hissedilmesi de harika bir keyif olur. Yalnız kimi zaman gerçekleşen
Hilafet, Rasûlullah (ﷺ)’den sonra Müslümanların din ve devlet işlerini düzene koyan, sorunlarını çözen ve yöneten nizam anlamını taşımaktadır.
Müslümanların başında adil ve ehil bir halife, yönetim biçimleri de şeriat (İslam kuralları) olduğu zaman ne kadar muazzam bir güce sahip olduklarını anlayan Yahudi, Hristiyan ve yerli şeriat düşmanları,
_Her halükârda alkolik hastanın kendine saygısı son derece istikrarsızdır. Zamana göre özellikle de alkol alma durumuna göre söylemi inkâr ("O kadar önemli değil") ve umutsuzluk("Asla kurtulamayacağım bundan") arasında gidip gelir. Bu tavır ve tutumlardan hiçbiri, ne yazık ki bu durumdan kurtulmak için etkili olmaz.
Her insan, ne kadar müspet yaradılışta olursa olsun ölümünden sonra tekrar dirilmeyi düşünür, özler. Bu hayat dediğimiz mihnetler silsilesinin çok ileri zamana, müpheme atılmış bir mükafatı gibidir. En müsait ve daima kazanacak kağıtlarla oynanan bir oyun gibi, yeniden, adeta baştan aşağı beğenmemek, inkar etmek, değiştiğinden dolayı sevinmek için kalmışa benzeyen küçük bir mazi şuurundan başka her şeyi, her tarafı değişmek, güzelleşmek şartıyla tekrar yaşamağa başlamak insanlığın elbette vazgeçemeyeceği bir hülyadır.
Her insan, ne kadar müspet yaradılışta olursa olsun ölümünden sonra tekrar dirilmeyi düşünür, özler. Bu hayat dediğimiz mihnetler silsilesinin çok ileri zamana, müpheme atılmış bir mükâfatı gibidir. En müsait ve daima kazanacak kâğıtlarla oynanan bir oyun gibi, yeniden, âdeta baştan aşağı beğenmemek, inkâr etmek, değiştiğinden dolayı sevinmek için kalmışa benzeyen küçük bir mazi şuurundan başka her şeyi tekrar yaşamaya başlamak insanlığın elbette vazgeçemeyeceği bir hülyadır.