Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ömer

Ömer
@omrkrs
Yaşamak lazım!
267 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Pearl S. Buck kimdir? Amerikanın, Nobel Edebiyat Ödülünü kazanan ilk kadın yazarıdır kendileri. 1892 doğumlu yazar daha 4 aylıkken misyoner olan anne ve babasıyla Çin'e gitmiş ve 17 yaşına kadar Çin'de yaşamıştır. Ömrünün büyük bir kısmını Çin'de geçiren yazarın kitapları, Çin'deki yaşamı konu alıyor. Kitabı kimin yazdığını bilmeden okumuş olsaydım derdimki herhalde bu kitabı Cengiz Aytmatov yazmış ve bir Kazak anasının hikayesini anlatmış olmalı ya da, daha önce okumadığım bir Türk klasiği olmalı diye düşünürdüm... Bunu laf olsun diye söylemiyorum hakikaten sanki, 1900'lü ilk yılların çin köylülerini değilde, Türk köylülerini anlatmış. Hatta içimden dedimki bu kadını Türkiye'ye getirip Çin diye yutturmuş olmasınlar... :) Kitabın konusunu, ana ve yoksulluk olarak özetleyebilirim. Başta kocasıyla imtihan olan ana'nın 3 küçük çocuğuyla giriştiği yaşam mücadelesini , sonrasında çocuklarıyla olan imtihanını anlatıyor. Kitaptaki ana karakteri bende, tam bir anadolu kadınını, anadolu gelini, anadolunun o diğergam, fedakar analarını anımsattı... Keyif alarak, sıkılmadan okudum. Dili sade ve akıcı, kitapta hiç isim kullanılmamış , ana büyük oğul, küçük oğul, kocakarı gibi sıfatlar kullanılmış. Kitap, okumaya başlar başlamaz sizi içine alıyor ve eski bir film tadında kendisini okutturuyor... Pek az kişi okumuş diye önyargılı davranmayın, aldığı puanın hakkını veren güzel bir kitap... Okumanızı tavsiye ederim...
Ana
AnaPearl S. Buck · Sabah Gazetesi Yayınları/Cem Yayınevi · 1990778 okunma
Reklam
694 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Kızıl Nehirler, Kurtlar İmparatorluğu, Leyleklerin Uçuşu ve Sisle Gelen Yolcu'nun ardından 5. Grange kitabı Şeytan Yemini'nide keyif alarak okudum... Kitabın isminden de anlaşılacağı gibi normal bir polisiye romanı değil, iliklerinize kadar gerilimi hissedeceğiniz bir kitap. Şeytan, aslında kitabın başkarakteri, ismini bolca okuyacaksınız. Satanistlerin sadece kedi kesmediğini, vahşice cinayetler işlediklerini ayrıntılı bir şekilde öğrenmiş oluyorsunuz. Cinayet masası polisi Mathieu, gözü kara bir polis. Cinayetleri çözmeye çalışırken yasadışı yollara başvurmaktan çekinmiyor. Birde çok sigara içiyor, sigarayı bırakmış olmasaydım, Mathieu her sigara yaktığında bende yakardım kesin... Kitabın çoğunluğunu gece okudum, gece okuduğumdan mıdır nedir, okurken çıt sesine hassasiyetim arttı... Çok gerildiğim garanti, şeytanın varlığına inanan biri olarakta biraz korktum evet. Öldüğüm zaman vücudumun, böcekler ve kurtlar tarafından nasıl yenileceğini hep düşünürüm ve ürperirim. Kitapta bu konuda baya baya detaylı işlendiği için acaba yakılmak daha mı iyi olur diye düşünmedim değil.. :) Sıradışı konusu ve Grange kalitesi ile Şeytan Yemini, okunmasını tavsiye ettiğim kitaplardan...
Şeytan Yemini
Şeytan YeminiJean-Christophe Grangé · Doğan Kitap · 20076,3bin okunma
174 syf.
8/10 puan verdi
·
15 saatte okudu
Kara mizah hakikaten yazılması zor bir tür, bir adım ilerisi hakaret yada saygısızlık olabilir, tepki çekebilir, bu yüzden öyle kolayca her önüne gelenin yazabileceği bir tür değildir... Ayrıca cesaret ister ki; siyaseti işin içine katmadan neyin mizahını yapacaksınız... Muzaffer İzgü'nün, Dayak Birincisi kitabı da, Kara mizah türünde yazılmış başarılı bir kitap. Kitap, kısa öykülerden oluşuyor. Birkaç öyküde yarışmalarda derece almış. Yazıldığı dönemin yönetimine, adalet sistemine, kolluk kuvvetlerine, türk toplumunun bazı alışkanlıklarına mizahi bir eleştiri getirilmiş. Okurken kahkaha atmasamda çoğu öyküde gülümsedim. Kara mizah sevdiğiniz bir tür ise okumanızı tavsiye ederim...
Dayak Birincisi
Dayak BirincisiMuzaffer İzgü · Bilgi Yayınevi · 2017365 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
531 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Hakan Günday, Freud yaşasaydı, bu adamı kesinlikle incelerdi... Bilinç altının karanlığını, sansürsüz olarak resmeden adam... Belki tarzını sevmeyenler vardır, Aşırı argo kelimeler kullanması, karakterlerin uç noktalarda kötü olması bazı okuyucuları olumsuz eleştirilere yöneltebilir... Ama bilinçaltı tercümanı olan bi adamdan size çicek böcek
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202226,9bin okunma
566 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Yıllar önce John Verdon'un Aklından bir sayı tut kitabını okumuştum. Kitapla ilgili aklımda hiçbirşey kalmamış, tek hatırladığım şey akıcı ve güzel bir kitap olduğuydu... Gözlerini Sımsıkı Kapat kitabınıda bu hüsnüzanla okudum, çok şükür beni yanıltmadı... Ben her ne kadar Nevzat komserin üstüne dedektif tanımasamda, Ahmet ümit polisiyesinin tadını, yabancı polisiye kitaplarlarında bulamasamda, yabancı polisiye dalında en iyi kitaplardan biri diyebilirim bu kitap için... Emekli polis dedektifi Dave Gurney, üstünden 4 ay geçmiş ve yerel polisin hiç bir yol katedemediği esranrengiz cinayeti ortaya çıkarmak için kollari sıvıyor ama altından neler çıkıyor neler... Kitabın en ilginç yanı, yazar bize katilin kim olduğunu göz kırparak belli ediyor ama heyacanı düşürmek yerine tam tersi, olay nasıl olupta bu adama bağlanacak diye merak dürtüsünü artırarak ilerliyor... Belkide yazarın bir taktiği onu bilemiyorum... Karşınızdaki insanın güvenini kazanma ve etkili sorgulama teknikleri konusunda kısa bir seminerde almış oluyorsunuz... Okuyan pişman olmaz...
Gözlerini Sımsıkı Kapat
Gözlerini Sımsıkı KapatJohn Verdon · Koridor Yayıncılık · 201214,7bin okunma
Reklam
95 syf.
9/10 puan verdi
·
11 saatte okudu
Nobel ödüllü yazar Andre Gide'nin okuduğum ilk kitabı olan Pastoral Senfoni, yazarın diğer eserlerinide okuyacağımı garanti altına aldı diyebilirim... Hindistan yapımı Black(2005) filmini izlemeyen varsa, bu kitabı okumadan önce izlemesini tavsiye ederim... Filmde, hem görmeyen hem duymayan, hiç bir eğitim alamadığı için yabanileşen bir kız çocuğuna, öğrenmeyi öğreten, azimli bir öğretmenin hikayesi vardı. Böyle bir eğitimin zorluğu hakkında empati yapabileceğiniz güzel bir film... Hikayemize gelirsek; idealist bir köy papazı, bir başka köye cenazeye gidiyor ve gittiği evde kimsesiz kalmış görme engelli bir kız buluyor. İlginç olan, bu kız, işitme engelli olan teyzesinin yanında büyüdüğü için, konuşmayı bilmiyor, en basit öğrenmelerden dahi mahrum kalıyor. Papaz, kızı evine getiriyor ve kendini, kızın eğitimine adıyor... O günden sonra, ailenin, papazın ve kızın hayatındaki değişiklikler trajik hale geliyor... Göremeyen bir insana, renklerin açıklığını, koyuluğunu nasıl anlatabilirsiniz ki, bunu anlatmak için müzikten faydalanabileceğiniz hiç aklınızın ucundan geçermi? Ve iletişim kurmak için bir kelime dahi bilmeyen bir görme engelliye, onunla iletişim kurmak istediğinizi nasıl anlatabilirsiniz? Tüm engelleri aşıp, bu insana, ihtiyacı olan herşeyi öğretmenin zorluğunu biraz düşünün lütfen... Daha iyi ifade edemediğim için kitabın arka kapağından bir alıntı yapmak istedim. "Pastoral Senfoni, otobiyografik özellikler taşıyan, görülen ve görülmek istenen dünya arasında kalmış, okurun zihninde yeni anlamlar kazanacak bir ruh okuması." İyiki okumuşum diyebileceğiniz bir kitap...
Pastoral Senfoni
Pastoral SenfoniAndré Gide · Timaş Yayınları · 20214,547 okunma
280 syf.
·
Puan vermedi
·
27 saatte okudu
Ah Şu Önyargılar!
Bin Hüzünlü Haz, Hasan Ali Toptaş'ın okuduğum ilk kitabıydı. Zor bir kitaptı, cümleler alabildiğine uzuyor, derinleşiyordu... Ortada belirli bir hikaye yoktu, zamanın içinde kayboluyordum; kelimelerin dansettiğini görüyor ama müziği duyamıyordum, kitabı bitirdiğimde yorulmuştum ve Hasan Ali Toptaş'ın bir kitabını daha okumayacağıma karar vermiştim... Nasıl oldu bilmiyorum, 10 tane kitap arasında hangi kitabı okuyayım diye düşünüp karar veremezken gözümü kapattım ve parmağımı attığım yerde Kayıp Hayaller Kitabı'nı buldum. Dedimki bak Hasan Ali Toptaş, bu sana verdiğim son şans... Sana 10 dakika veriyorum yine öyle boşlukta kelimeleri dans ettireceksen dahada okumam seni... Başladım okumaya, ara verdiğimde neredeyse kitabın yarısını bitirmiştim... Zamanın nasıl geçtiğini anlayamadığım ender kitaplardan biriydi bu ve ben neredeyse önyargımın kurbanı olup bu kitabı belkide hiç farkedemeyecektim... Açıklayıcı betimlemelerin değil sanatsal betimlemelerin hakim olduğu bir kitaptı. Zamanın ya da olayların hakim olduğu değil, ruh portrelerinin, anıların, hayallerin anlatıldığı ama hikayenin içinde kaybolmadığınız, etkileyici bir kitaptı... Bazı kitaplar zaman geçirmek için okunur, çoktur böyle kitaplar, okuyucu kitleside çoğunluğu oluşturur... Ama kendini tanımaya ve keşfetmeye çalışan, hislerini ifade edebilmek isteyen, hayallerinin sınırlarını test etmek isteyen insanların severek okuyabileceği bir kitap bu... İlgililerine tavsiye ederim...
Kayıp Hayaller Kitabı
Kayıp Hayaller KitabıHasan Ali Toptaş · Doğan Kitap · 20061,270 okunma
110 syf.
·
Puan vermedi
·
11 saatte okudu
Biliyorsunuzdur; Sadık Hidayet intihar ederek yaşamına son veren bir yazar. Hayatı bunalımlar içinde geçen bir insandan, çiçeği, böceği, aşkı anlatmasını bekleyemezsiniz... Tüm kitaplarında olduğu gibi bu kitabında da, mutsuzluğu, yalnızlığı, cehaleti, batıl inançları, 9-10 yaşında evlendirilen çocuk gelinleri, fasıkları, riyakarları, iki yüzlülüğü, ölümü ve intiharı konu edinmiştir... Üç Damla Kan kitabı 11 kısa hikayeden oluşmakta. En çok dikkatimi çeken şey, 7 hikayenin intiharla sonuçlanması oldu. Fakat özellikle 2 hikayede sonucun bir anda intihara bağlanması çok zorlamaydı; ne yapıp edip intihar ettirmiş gibi, bu kadar basitmi dedirten cinsten... Bu yüzden Sadık Hidayet okuyacak insanların, varsa eğer böyle bir test, psikolojik sağlamlık testinden geçirmek fena olmaz... Kitap, akıcılığı ve sadeliği ile 1-2 saatte okunabilecek bir kitap ama bu buhranlı günlerde pek çekilecek gibi değil...
Üç Damla Kan
Üç Damla KanSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 20231,318 okunma
464 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kitap, dere kıyısına kurulan Macondo'nun kuruluşunu, aldığı göçlerle büyümesini, 20 yıllık iç savaşı ve Macondo'yu kuran, en köklü aile olan Buendia sülalesini anlatıyor... Kitabı iki günde okudum bu yüzden kendimi ve kitabı okumuş arkadaşları tebrik ediyor, okuyacak arkadaşlarada sabır diliyorum... :) Yok yok o kadarda değil ama biraz zor bir kitap olduğunu söylemek istiyorum... Neden zor derseniz; kitapta her doğan erkek çocuğuna Aureliano yada Arcadio ismi verilince, hangi Aureliano yada hangi Arcadio'dan bahsedildiğini çoğu zaman anlayamıyorsunuz... Kim kimin oğlu, kim kimin yeğeni, kim kimin nesi derken takılıp kalıyorsunuz... Ben bir süre sonra karakterlere takılmadan okumaya devam ettim mecburen... Bu büyük olumsuzluk olmasa, baya iyi kitapmış derdim..! Ben, Latin Amerika'nın insanlarını, aile bağları kuvvetli olarak bilirdim ama bu kitaptaki Buendia ailesi, pekte öyle bir aile degil. Hala ile yeğenin, teyze ile yeğenin cinsel ilişkileri, evliliğe addedilen önemin değersizliği, evlilik dışı doğan çocuklar, kafamdaki bu yargıyı ters çevirdi... Belkide kitabı okura sevdiren en büyük etken bu çarpık aile yaşantısının okuyucuya ilginç gelmesidir. Bu özellik, kitabı bana sevdirmedi ama okutturdu diyebilirim... Kitapta olaylar kronolojik sırayla ilerlemiyor, iki adım ileri, bir adım geri gidiyor... En çokta bu yüzden karakterler birbirine öyle bir karışıyorki bazen sayfalar sonra kimden bahsettiğini anlayabiliyorsunuz yada hiç anlayamıyorsunuz... Kitabı gömen yada göklere yükselten incelemelere fazla takılmadan, okumayı denemenizi tavsiye ediyorum...
Yüzyıllık Yalnızlık
Yüzyıllık YalnızlıkGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202036,3bin okunma
210 syf.
·
Puan vermedi
·
20 saatte okudu
Baskerville'lerin köpeğide öyle böyle bir köpek değil hani... Ejderha gibi ağzından alev yayan gözlerinden ışık saçan, şeytanın köpeği gibi birşey... Sharlock Holmes bu gizemli köpeği, işlediği cinayetleri, köpeğin sahibini ve olayların ardındaki gizemi yine o kusursuz dehasıyla ortaya çıkarıyor... İlginç, gizemli, heyecanlı, merakla okuyabileceğiniz bir kitap. Akıcı ve sade anlatımıyla, birkaç saat içinde okuyabileceğiniz çerez kitaplardan...
Sherlock Holmes - Baskerville’lerin Köpeği
Sherlock Holmes - Baskerville’lerin KöpeğiArthur Conan Doyle · Avrupa Yakası Yayınları · 20129bin okunma
Reklam
336 syf.
9/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Yaşantımızda çok defa anormal insanlarla yada anormal davranışlarla karşı karşıya kaldığımız olmuştur. Aniden delice davranışlarda bulunan, aşırı duygusallık gösteren, aşırı sinirlenen, histeri krizine giren vb. davranışlar karşısında ne tepki vereceğimizi, nasıl başedeceğimizi çoğu zaman bilemeyiz... Bu kitabı okursanız eğer, bu gibi tuhaf anlarda ne tepki vereceğiniz, ayarı bozulan kişiye nasıl yardımcı olacağınız hakkında biraz fikir edinebilirsiniz... Kitapta bir psikiyatristin meslek hayatı boyunca karşılaştığı en ilginç 15 vaka anlatılmış. Böyle söylenince okurken sıkılabileceğinizi düşünebilirsiniz ama birazcık psikojiye ilginiz varsa benim gibi bir günde okuyup bitirebilirsiniz. Anlatım sade ve akıcı, sizi sıkmıyor. Psikoloji yada tıp terimleri içinde kaybolmuyorsunuz. Her vaka kendi içinde ayrı bir merak uyandırıyor. Vakalar kronolojik sırayla aktarılırken, psikiyatrist, dostlarını, aile hayatını , mesleki kariyerinide kısa kısa, vakaların içine serpiştirmiş. Kesinlikle okunmasını tavsiye ettiğim bir kitap. Şunu da söyleyim 8+ puan alıpta hiç bir faydasını görmediğim çok kitap okudum, ama böyle bir kitabın 8+ puan alamaması beni üzdü biraz....
Bir Psikiyatristin Gizli Defteri
Bir Psikiyatristin Gizli DefteriGary Small · NTV Yayınları · 201630,3bin okunma
420 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Hakan Günday beni şaşırtmaya devam ediyor. Bir romanın içerisine ne kadar çok şey sığdırabilirsiniz? Bir şeyi değil, herşeyi okumuş gibi hissediyorum... Hissettiklerim bunlar, daha da abartıp komik olmak istemiyorum; birkaç inceleme okumuştumda, sanki hayatında hiç kitap okumamış gibi, okuduğu en iyi kitabı nasıl övsemde uzaydan gelmiş izlenimi
Daha
DahaHakan Günday · Doğan Kitap · 202313,7bin okunma
170 syf.
8/10 puan verdi
·
14 saatte okudu
Ufak bir ayrıntıyı farkederek katilin kim olduğu hakkında tahminde bulunmuştum, ters köşe olurmuyum diye bir umutla sonuna kadar okudum ama maalesef tahminim tuttu... Hayal kırıklığına uğradım... Yazar hikayede iki kere tüm dikkatinizi bir kişinin üzerine çekiyor, ilkinde bende inanır gibi oldum ama ufak bir şaşırtmaca geldi, ikincisinde akla ve mantığa uysada katilin o olmadığından emindim... Kitap yinede güzeldi, daha önce okuduğum On Küçük Zenci kadar olmasada kafa dinlemek için okunabilir...
Beklenmeyen Misafir
Beklenmeyen MisafirAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20194,088 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
·
11 saatte okudu
Cüneyt Arkın'ın Malkoçoğlu filmini izlemeyen yoktur, aynı anda 4 ok atıp, 4 düşmanı gözünden vuran, tek kılıç darbesiyle bir düzünesini yere seren, gevur prenseslerin kalbini çalan, ince zekası ve üstün mizahı ile düşmanı şaşırtan, düşman saraylarında kendi evinde gezinir gibi gezinen malkoçoğlu karakteriyle çok dalga geçmişizdir... Yönetmen, kitapta ne yazıyorsa öyle çekmiş, hiç abartmamış bence. Sade ve akıcı bir kitap, mohaç meydan muharebesini ve viyana kuşatmasını anlattığı için tarihi bir kitap, eğlenceli ve kısa olmasıyla çerez diyebileceğimiz bir kitap... Çocuk kitabı olarak düşülebilir, o niyetle okunabilir...
Malkoçoğlu
MalkoçoğluAbdullah Ziya Kozanoğlu · Bilge Kültür Sanat · 200088 okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
·
9 saatte okudu
Stefan Zweig'in yarım kalan kitabı;Zweig bu kitabı tamamlasaymış belki de 400 sayfalık mükemmel bir kitap olabilirmiş, ama tamamlayamadan intihar etmiş. Yayınevi kitabı tamamlayarak piyasaya sürmüş. Clarissa'nın sahte evliliği ve sonrasını yayınevinin yazdığı kısım olarak düşünüyorum çünkü hikayenin gelişimine ve Clarissa'nın tasvirine uygun degildi bu evlilik.. Ayrıca psikolojik tasvirler yoktu ve olaylar üstünkörü geçiştirilmişti; basit bir roman havasına girdi... Babası rutbeli asker olan Clarissa'nın hayatını anlatiyor kitap. 1. Dünya savaşı, savaşın vahşeti, savaşın getirdiği yoksulluk, kıtlık ve savaşın insanlar üzerindeki etkisi, Clarissa'nın yasantısı üzerinde dolaylı olarak anlatılmış. Hikayedeki karakterleri öyle güzel anlatmışki Zweig, 40 yıllık ahbabınızdan daha iyi tanıyorsunuz onları. Son 50 sayfayı saymazsak Stefan Zweg'in en iyi kitaplarından biri diyebilirim... Zweg sevenler tereddütsüz okuyabilir...
Clarissa
ClarissaStefan Zweig · Can Sanat Yayınları · 201413,6bin okunma
207 syf.
8/10 puan verdi
·
12 saatte okudu
Sherlok Holmes romanlarına karşı, neden kaynaklandığını bilmediğim bir ön yargım vardı; daha çok, hafife alma desem daha doğru olur. Fakat okuduğum ilk Sherlok Holmes romanında yanıldığımı anladım... Evet okurken eğlendim, şaşırdım, yok artık dedim, bunu bende tahmin etmiştim bile dedim... Bizim yerli Sharlok, Derviş Galip geldi gözlerimin önüne, portreye onu oturtunca daha da ilgi çekici oldu benim için... 6 kısa hikayeden oluşuyor kitap, Holmes'in doktor olan arkadaşının, tanık olduğu karmaşık olayları konu ediniyor. Anlıyoruz ki Holmes kafası çok farklı çalısan biri ve ondan hiçbir şey kaçmaz... Çerez kitaplardan, gündemin yoğunluğunda, corona morona derken, kafalarımızda bulanıkken iyi gider...
Sherlock Holmes - Kızıl Saçlılar Kulübü
Sherlock Holmes - Kızıl Saçlılar KulübüArthur Conan Doyle · Martı Yayınları · 20143,332 okunma
Reklam
191 syf.
8/10 puan verdi
·
13 saatte okudu
Okuduğum ilk Agatha Christie romanıydı On küçük zenci. Gece yatmadan önce biraz okumuştum sabah uyanıncada yataktan kalkmadan bitirdim. Kitabı beğendim diyebilirim, okuduğum ağır kitapların ardından dinlendirici, çerez niyetine Agatha Christie okunabilir... Kitabın adına bakıpta benim gibi aldanmayın, on tane küçük zenci falan yok. Hayatlarında doğrudan yada dolaylı olarak bir insanın ölümüne sebep olmuş on kişi, bir adada esrarengiz bir çağrıyla toplanıyorlar... On küçük zenci şiirindeki sırayla teker teker ölüyorlar... Sağ kalanlar katilin kim olduğunu bulmaya çalışıyor.. Ben bir detay üzerine katilden şüphelenmiştim ama açık ve net olarak katili tahmin etmeniz imkansız, sonunda ters köşeye uzanıyorsunuz... Testere filmi izliyormuş gibi hissedebilirsiniz çünkü kurbanlar masum değil. Akıcı ve sade bir dili var gereksiz tasvirlere girilmemiş, ama karakter tasvirleride neredeyse hiç yok o yüzden kişisel gelişiminize bir faydası olacağını düşünmüyorum, zaman geçirmek ve okuduğunuz kitaplara bir yenisini eklemek için okunabilir...
On Küçük Zenci
On Küçük ZenciAgatha Christie · Altın Kitaplar · 200632,3bin okunma
556 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitabı okumaya başlamadan önce, kömür madenciliği ile ilgili videolar izlerseniz, her nekadar madencilik şartları, 200 yıl önceki şartlarla kıyaslanamayacak kadar iyi olsada, madenin nasıl çıkarıldığını, duvarların nasıl payandalandığını, çalışma zorluklarını biraz da olsa görür ve kitabı okumaya başladığınızda kendinizi o madenin içinde
Germinal
GerminalEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201910,8bin okunma
112 syf.
9/10 puan verdi
·
12 saatte okudu
Öncelikle belirteyim bu kitap bir tiyatro oyunu ve ilk sergilendiği gün gaza gelen halk sarayın hoşuna gitmeyen sloganlar attığı için, Namık Kemal'in sürgününe sebep olmuş... Kitapta vatan sevgisi, aşk ve fedakarlık işlenmiş ve vatan sevgisi herşeyin üstünde tutulmuş. Tiyatro tarzı kitap okumak daha önce hiç okumadıysanız biraz zor gelebilir ama zaten kısa olduğu için yorulmadan bitiriyorsunuz.
Vatan Yahut Silistre
Vatan Yahut SilistreNamık Kemal · Akvaryum Yayınları · 201321,4bin okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
·
23 saatte okudu
Toplumsal yaşamın alışılmış düzenine başkaldıran 4 dahi gencin saçma sapan hayatını konu ediniyor kitap. Akıcı ve sade bir dili var, aralara serpiştirilmiş güzel cumlelerle beraber argo konuşmalarda içeriyor bu yüzden küçük çocukların eline verilecek bir kitap değil... Bir evde yasamak, çalışmak, kurallara uymak, sevmek, evlenmek, beslenmek gibi hayati davranışlar, onların umurunda değil, düzenli olarak yaptıkları tek şey alkol almak... İşte Hakan Günday, bu yaşam tarzını benimsemiş insanlara piç diyor... Piçlerin ceplerinde ne kadar para olduğunun önemi yoktur, geleceğe dair hiç bir planları olmadığı için, ceplerinde milyarlarda olsa o para harcanacaktır... Alkol varsa nerede yattığının önemi yoktur.. "Piçler sosyal hayatın içinde zayıflıklarıyla tanınırlar. Diğer insanların gözünde zaafları uçurumlar kadardır. İnsani bütün günahların çok kolay aktörleri olabilir ve seks, kumar, içki, uyuşturucu, kibir gibi kelimelerin içlerini kendi kanlarıyla doldurup en yakın dostları haline getirebilirler. Çünkü hayatla savaşmaktan, kendileriyle savaşmaya güçleri kalmamıştır. Kendileriyle savaşacak iradeye sahip olmadıkları için de bütün güdülerine boyun eğmişlerdir." Bu kitabı okumakla piçlerin familyası dışında pek bişey öğrendiğimi sanmıyorum... Peki okumazsak ne kaybederiz? -HİÇ...
Piç
PiçHakan Günday · Doğan Kitap · 20199,4bin okunma
490 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Okuduğum 7. Orhan Pamuk kitabı, bu kitaplar içerisinde Masumiyet Müzesi'nden sonra en çok beğendiğim 2. kitabı diyebilirim... Bu kitapta heyecan yok, şaşırtıcı olaylar dizisi yok, aksiyon yok, biran önce kitabi bitirip sonunda ne olduğunu öğrenmek istediğiniz bir merak dürtüsü de yok ama nasıl oluyorsa (Orhan Pamuk okuyanlar bilirler...) kendini okutturuyor ve sıkmıyor... Sade ve akıcı bir üslubu var ama bu değil daha farklı birşey... Ben, okuduğum her Orhan Pamuk kitabında, kendimi daha iyi tanımışımdır, kendime bile itiraf edemediğim şeyleri itiraf etmiş, kabullenmişimdir... Çünkü karakterleri zorlama yada olağanüstü değildir; hayatın içinden, doğal ve sıradan insanlardır. Hayatlarında da olağanüstülük yoktur oda çoğumuzda olduğu gibi sıradandır, bu yüzden daha samimi gelir bana... Olaylar ve yaşantılar, muhataplarının her birinin kendi görüş açısıylada aktarılmış buda kitaba farklılık katmış... Konuya gelecek olursak, Bozacı Mevlüt'ün İstanbuldaki hayat mücadelesi, aşkı, evliliği, çocukları, arkadaşları ve akrabalık münasebetleri... 1957-2012 yılları arasında uzun bir hikaye olunca, siyaset, sağ-sol çatışmaları, askeri darbeler, istanbul sokaklarının değişimi, mafya ve çeteleşmeler, rant gibi meselelerde tatafsız bir bakış açısıyla konunun içerisine serpiştirilmiş... Kitabı okumanızı tavsiye ediyorum...
Kafamda Bir Tuhaflık
Kafamda Bir TuhaflıkOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201913,5bin okunma
187 syf.
9/10 puan verdi
·
9 saatte okudu
İlk defa kumar oynayan biri bunu eğlence için yapar sonra kazandınça, kazanma zevki ve hırs için oynamaya devam eder ve elbette bir yerde kaybeder... Sonrası malum hep kaybedileni geri kazanmak için oynar ve kumarbaz olur... Her şeyini kumarda kaybeder, kaybettiklerini telafi etmek için borç alır, borcunu ödemek için adice yollara başvurur, kendisini sefil ettiği gibi ailesini, çocuklarınıda perişan eder hatta karısını kızını dahi masaya koyan iğrenç yaratıklarda yok değil... Eğer elimde imkanım olsaydı, para için oynanan zar, oyun kâğıtları, piyango, spor-toto, loto, iddaa gibi daha adını bilmediğim ne kadar oyun varsa, bu oyunları oynayan insanlara işte bu kitabı okutmak isterdim... Dostoyevski bu kitabında, para için insanın ne kadar alçalabileceğini, insanın iki yüzlülüğünü, akmaklığını, çelişkilerini, kumarın insana ettiklerini, yine her kitabında olduğu gibi burjuva yaşamının iğrençliklerini o kadar güzel anlatmışki, kendimi okumaktan alıkoyamadım... Okunması tavsiye edilir...
Kumarbaz
KumarbazFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202368,6bin okunma
Reklam
316 syf.
·
Puan vermedi
·
23 saatte okudu
Jim ve Mac, kendileri için hiç birşey istemeyen, tarım işçilerinin hakettiği ücreti alması için kendi hayatlarını ve geleceklerini tehlikeye atan iki kızıl adam... Elma toplamak için gelen ve ücretleri düşürülen, günlük kazandıkları ile karınlarını bile doyuramayan iki bine yakın tarım işçisini örgütleyerek grev yaptıran iki sosyalist. Karşılarında ise yargısı, yasaları, kolluk kuvvetleri ve medyasıyla sermaye sahipleri. Kapitalizmin emekçiye köpek kadar değer vermediği bir sistemi çok güzel anlatmış yazar. Gazap üzümlerini okuyanlar bilir, tarım işçilerinin yaşadığı zorlukları daha iyi anlatan bir kitap okumadım ben. Bitmeyen kavga'da da işçilerin artık bir araya gelip güclerini birleştirdiklerini, uyanışın başladığını görüyoruz... Bitmeyen kavga... Kavga demek istemiyorum, bu bir yaşam mücadelesi ve hiç bitmeyecek...
Bitmeyen Kavga
Bitmeyen KavgaJohn Steinbeck · Sel Yayınları · 20165,9bin okunma
88 syf.
·
Puan vermedi
·
11 saatte okudu
Bu dünyada mutlu olmak gerçekten imkansız... Bazen kısa süreli mutluluklar yaşıyoruz, bir gülümseme, sahip olduğumuz yeni birşey, çocukların kayıtsız sevinçleri, başarılarımız, sıcak bir sarılma, bir çok şey sayabilirim ama hepside kısa sürebiliyor... Ölüm, hastalıklar, savaşlar, zulümler, sefaletler, kötü insanlar mutluluklarımızı bize çoğu zaman zehir ediyor, hayata ve geleceğe olan umududa silip atıyor... İşte bu kitapta mutsuzluğu okuyacaksanız, ben zaten geleceğin umutsuzluğu içinde boğulduğum için kitap benim içimi dahada kararttı diyemem. 7 hikayeden oluşan kısa bir kitap. Okumaya başladığınızda hemen okuyup bitirmek istiyorsunuz...
Aylak Köpek
Aylak KöpekSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 20212,745 okunma
223 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Gogol'un, okuduğum ilk eseriydi bu kitap. Kitabı okumadan once birkaç inceleme okumuştum ve beklentim çok yüksekti. Evet kullanılan dil, kitabın akıcı olması güzeldi ama söz konusu mizah olunca ben, bırakın kahkaha atmayı falan, gülümsemedim bile. Hem kahkaha attıran hemde felsefenin dibine vuran Türk yazarlarımıza haksızlık edildiğini söyleyebilirim... Kitap birkaç kısa hikayeden oluşuyor, en çok dikkatimi çeken burun ve portre oldu. İki hikayede de insanın rüyasında bile olmayacak şey oluyor ve burdanda bir mizah doğuyor.. bununla ilgili bir alıntı paylaşayım hemen. "Büyük devletimizin kuzey başkentinde işte böyle bir olay oldu! Tabii şimdi olayı etraflıca düşündüğümüzde pek çok gerçekdışı yan görüyoruz. Burnun son derece tuhaf ve gerçekliğe aykırı bir şekilde yerinden ayrılıp 3. dereceden bir memur kılığıyla değişik yerlerde görünmesi şurda dursun, Binbaşı Kovalev'in kayıp burnu için gazete ilanı vermeye kalkışması anlaşılır gibi değil. Böyle bir ilanın pahalıya patlayacağını düşündüğüm için söylüyor değilim bunu, hayır hiç ilgisi yok... Cimri değilimdir ben. Sadece ayıp, yakışıksız, çirkin bir davranış olarak buluyorum bunu! Yine... ekmeğin içinde burun ne arıyor, hem de İvan Yakovleviç'in karısının pişirdiği ekmeğin içinde? Anlayan beri gelsin! Ama bundan da tuhaf ve anlaşılmaz olanı, yazarların nasıl olup da kendilerine böyle konuları seçebildikleri... Bunu hiç mi hiç anlayamıyorum... Bir kez, memlekete hiçbir yararı olmayan bir iş bu, ikincisi, ikincisi de öyle hiçbir yararı olmayan bir iş!" Güzel kitaptı iyi okumalar...
Bir Delinin Anı Defteri - Palto - Burun - Petersburg Öyküleri ve Fayton
Bir Delinin Anı Defteri - Palto - Burun - Petersburg Öyküleri ve FaytonNikolay Gogol · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201955,5bin okunma
224 syf.
9/10 puan verdi
·
16 saatte okudu
Oğullar ve Rencide Ruhlar kitabı serinin 1. kitabıydı, Cehennem Çiçeği' de 2. kitap ve bambaşka bir hikaye ve çözülmesi gereken sırlı bir cinayetle devam ediyor. Hikayenin kahramanı Alper Kamu, 5 yaşında tam bir fırlama ve Ahmet Ümit kitaplarındaki Nevzat komsere pabucunu ters giydirecek cinsten.. Kitabın akıcılığı ve neredeyse her sayfada gülümseten esprileriyle 1 günde okudum.. Alper Kamu'yu daha iyi anlamak isterseniz şöyle diyeyim: Ruhi Mücerret'in 5 yaş kalıbına sokulmuş hali ama Prf. Ruhi Mücerret olarak düşünün...
Cehennem Çiçeği
Cehennem ÇiçeğiAlper Canıgüz · April Yayıncılık · 20136,4bin okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
·
13 saatte okudu
Alıntı: "Dünyaya ilk kez gelmek diye bir şey söz konusu olamaz. Örneğin, ben kendimi Genç Dünya’nın ormanları arasında dolaşırken görüyorum düşümde; ama gördüğüm ben değil aslında; sanki benimle çok uzaktan ilgisi olan bir parçam. Tıpkı benimle daha yakından ilgisi olan babam ya da büyük babam gibi... Benim bu ikinci kişiliğim eski bir insan, dedelerimin dedesi insan türünün ilk örneklerinden biri. Onun dedelerinin dedesi ise ilk kez el ve ayak parmakları gelişip de ağaca tırmanmayı başaran yaratıklardan biri." 20. Yüzyılda yaşayan ama, düşlerinde 100 bin yıl önceki insanın ilk türlerinin oluşmaya başladığı zamanda, kendisini muhtemelen homo habilis olarak gören ve yetişkinlik yıllarına kadar gördüğü rüyaları düzenli bir sıraya sokarak önceki yaşantısındaki olayları anlatan bir insan var karşımızda. Hikayenin temeli evrim teorisine dayansada verdiği mesajlar bakımından ve alışılmışın dışında bir hikaye olduğundan okumaya değer... Öyle çok bir mesajda beklemeyin zaten çoğu günümüz dünyasında da yaşadığımız ve çok iyi bildiğimiz şeyler..
Adem'den Önce
Adem'den ÖnceJack London · Can Yayınları · 201418,6bin okunma
204 syf.
9/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
En hafif deyimiyle fırlama diyebileceğimiz, halk dilinde yanına piç kelimesininde eklenebileceği, 5 yaşında ama, tutunamayanları çerez niyetine okuyan bir veledin maceraları... Hikayenin içinde çözülmesi gereken birde cinayet var. Hikayenin kahramanı olarak, 5 yaşındaki çocuk yerine 35 yaşında cingöz birini koysaydınız bu kadar komik olmazdı... Hem güldürsün hem öğretsin diyorsanız okumanızı tavsiye ederim.
Oğullar ve Rencide Ruhlar
Oğullar ve Rencide RuhlarAlper Canıgüz · İletişim Yayınları · 202010,9bin okunma