Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İkizler,Terazi etkisi :)
Ama bir şeyi belirtmem gerek dostum!Hayatta “ya öyle,ya böyle”ile nadiren yol alınıyor;duygularla davranış biçimleri,kemerli burunla yassı burun arasında var olanlar kadar çeşitli.
Sayfa 41 - Türkiye İş Bankası
Reklam
ya, peygamberliğin de zamanı var, öyle firavunun yılana çevirdiği asa ile cebelleşirsin de bütün bir geçmi­şin ve kainatın, harun'un diline, davud'un sesine, eyüp'ün kabuklarına, yakup'un gözyaşlarının içine baka baka "kime göre?" diyen devir canlısına ne diyebilirsin?
Sayfa 14
Öyle ya, insanın ruhuna süzülüp içinden neler geçtiğini anlayamazsın ki!
Sayfa 163 - PaltoKitabı okudu
SONSUZA DEK...
Yorgunum, hiçbir şey bilmiyorum; tek istediğim, yüzümü kucağına koymak, başımın üzerinde dolaşan elini hissetmek ve sonsuza dek öyle kalmak…
Sayfa 140Kitabı okudu
Bi' kadın seni seviyo'sa sana aittir Mutlaka bi' fotoğrafın vardır bi' yerinde odasının Onu kaldırtma Bi' kadın seni seviyo'sa Uyumadan önce dua ediyordur Senin adınla başlayan dualar Ya da biten senin adınla
Reklam
Sandalda iki suskun, zoraki eğlenmeye çalışan yirmi yaşlarındaki gencin arasında tam dünyadaki halinde durdu. Sanki dünyayı küstürmemek, alındırmamak gerekiyordu da buna sebep eğleniyor ve memnun rolü yapmak şarttı. Öyle ya sandalı ve suyun kaldırma kuvvetini verene bir karşılık lazımdı, üçü de gülümsediler, vaat yerine geldi.
248 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Japon yazar Yoko Ogawa ile tanışma kitabım Hafıza Polisi. İsmini ve yerini bilmediğimiz küçük bir sahil kasabasında geçmekte hikaye. Öyle bir yer ki bu isimsiz kasaba, insanların gündelik hayatta kullandıkları çok sıradan eşyaların yok olması ve hafızalardan silinmesi burayı özel kılan şey aslında. Bazen bir parfüm ya da çan, bazen bir şapka ya da kuşlar insanların hayatlarından sonsuza kadar çıkıyor. Yavaş yavaş siliniyor hafızalardan. Fakat ada sakinlerinden bazıları hafızalarından kaybolan nesneleri unutmak yerine sıkı sıkıya bağlanıyor ve kaybolan her nesneyi hatırlama devam ediyor. Bu olayların denetçileri de, kitaba da ismini veren, Hafıza Polisleri. Duygusuz, kindar ve son derece despotlar. İlginç bir hikaye. Hafıza ve hatırlama temelli bir kurgusu var. Böyle metinler okumayı çok sevmeme rağmen kitaba karşı düşüncelerim çok arada kaldı. Arka planda anlatılan aşk kavramı benim içime pek sinmedi. Konusunu çok ilgi çekici bulsam da benim için ortalama bir metin Hafıza Polisi.
Hafıza Polisi
Hafıza PolisiYoko Ogawa · Kafka Kitap · 2021224 okunma
ŞEHADET VAKTİ
22 Ağustos 1966'da Seyyid Kutub'a idam cezası verildiğinde, Assam el-Attar'ın kitabında anlattığına göre Kutub bu kararı tebessüm ve Allah'a ka-lvuşmanın verdiği büyük bir mutlulukla karşılamıştı. Muhammed Ali Benna'nın dediğine göre Seyyid Kutub'un asılmasına asıl sebep "Yoldaki İşaretler" adlı kitabı idi.
Yüksel yayıncılıkKitabı okudu
"Her şey onun ne olduğu bilinmiyor ya da yanlış biliniyorken kıymetli."
Reklam
Yangın kalıntılarının bir köşesindeki ufacık yeşil otlar üzerinde güzel şiirler okuyan ozanlar yok mudur? Gerçeklerden kaçalım diye değil. Acılar zaten apaçık ortada. Bizler ne olursa olsun, kaygı duymadan yaşamaya niyetliyiz. Kaçmıyoruz. Yaşamı beklemeye alıyoruz. Bu kaygısızlık. Bizim duygularımıza tam olarak uyan ve hızla akan berrak suyun dokunuşuna sahip sanatın sadece artık asıl gerçek olduğunu hissediyoruz. Bir hayata ya da bir isme ihtiyacı olmayan kimseleriz. Öyle olmasaydık, bu zorluğun üstesinden asla gelemezdik bence. Havada uçan kuşlara bakın. İdeolojiler, felsefeler, yani "-izm"ler mühim değil. Böyle şeylerle üzerini kapatmak işe yaramaz. Sadece bir dokunuşla, o insanın saflık derecesi anlaşılır. Sorun dokunmaktır. Ritimdir. Etrafa zarafet saçmayan şeylerin hepsi taklittir."
Tutku! Sarhoşluk! Delilik! Empati kurmadan, orada öyle rahat rahat oturun, alkoliği eleştirin, aklını kaçırmıştan nefret edin, bir rahip gibi yanından geçip gidin ve sizi onlardan biri yapmadığı için Ferisi gibi Tanrı'ya şükredin.
Ruhu olmayan her şeyi ısrarla reddeden bir Bilge'nin Dünyası...
"Derdini anlatmak için açlıkla terbiye olup ölüme yatmak günleri bitti zannetmiştim. Yanılmışım.Meğer bitmemiş. Öyle ya, zulüm ve düşmanlık bitmedi ki. Ne çabuk unutmuşum Habil ve Kabil'i...."
Sayfa 68 - İletişimKitabı okudu
_Umurumda değil, -dedim.- Biliyor musunuz birlikte dolaşmamız çok tehlikeli: Kaç kez sizi dövme, parçalama, boğma isteğine kapıldım bilmiyorum. İşi oraya vardırmayacağımı düşünüyorsunuz değil mi? Beni kuduracak hâle getiriyorsunuz. Rezalet çıkarmaktan korkar mıyım sanıyorsunuz? Ya da gazabınızdan? Bana ne gazabınızdan? Sizi hiç umudum olmaksızın seviyorum, bundan sonra bin kez daha fazla seveceğimi de biliyorum. Günün birinde sizi öldürürsem, kendimi de öldürmem gerekir; öyle olsun bakalım, ama yokluğunuzun katlanılmaz acısını daha uzun hissetmek için olabildiğince geç öldürürüm kendimi. İnanılmaz bir şey oluyor: Sizi her gün daha fazla seviyorum, oysa bu handiyse imkânsız. Bundan sonra da nasıl aşırı davranmayayım? Hatırlayın, geçen gün Schlangenberg'de beni kışkırttığınızda size tek sözcüğünüzle kendimi uçuruma atacağımı fısıldamıştım. O sözcüğü söyleseydiniz atlardım. Atlayacağıma inanmıyor musunuz yoksa?
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.