Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nereden Nereye
Kitaba başladığımda ve kitabı bitirdiğimde aynı duygu var idi.. Bu ülke bu halden günümüze nasıl böyle değişebilmiş.. O kadar kötü şartlar diyemeyeceğim.. Zira ortada şart dahi yok.. Sefalet desen değil.. Başka bir şey yaşanmış 19.yy'da bu topraklarda.. İntihar etmeye bile parası yetmeyen insanlar tanıyacaksınız.. Parasızlıktan eşini ve çocuğunu öldürenleri okuyunca, bunlara inanamayacaksınız.. Haşereler arasında yaşarken açlıktan öleni dahi görünce bir kere daha yamulacaksınız.. Öyle bir sefalet yani.. Ama işte bu durumdan günümüze gelinen nokta.. Ben bu kısma odaklanmak istiyorum.. Neden bizim ülkemiz de diyorum.. İnsan haklarında.. İşçi haklarında.. Kadın haklarında.. Diyorum ve sıkışıyorum bu düşünceler arasında..
Uçurum İnsanları
Uçurum İnsanlarıJack London · İletişim Yayınları · 20213,533 okunma
Müslümanlar arasında öyle bir zümre var ki, çoğun­ luğu onlar oluşturuyor: özellikle son yüzyılda belirgin bir şekilde ortaya çıkan bu yeni tip insana "modernist" deniliyor. Bu tip, İslâm'a misyoner gibi kuşkulu bir göz­ le bakar. Zihniyeti, düşünce yapısı, kafasının işleme tar­ zı, aslında profandır, fakat bir tür kişilik zaafından Müslüman olduğunu da reddedememektedir. Böyle tu­ haf bir konumdadır. Yanlış anlaşılmasın, Müslüman ol­ duğunu reddetmesi ona kişilik kazandıracaktır demek istemiyoruz. Düşüncelerini sonuna kadar götürme ye­ teneğinin ve cesaretinin eksikliğinden bahsediyoruz: kafa yapısı profandır, ama ruhu muhafazakârdır. Temelde muhafazakâr olan ruhu, bu yıkanmış bey­ nin yapısına terstir. Bununla birlikte, İslâm aleyhinde, İslâm'a zıt olarak ileri sürülmüş fikirleri seve seve ka­ bul etmeye hazırdır. İslâm'a zıt fikirleri ileri sürerken, yukarıda değinil­ diği gibi, babasının veya dedesinin hacı, hoca veya müftü, imam olduğunu belirtmeyi ihmal etmez. Böyle- ce, ileri sürdüğü fikirlerin nesnel ölçülere göre şayanı kabul şeyler olduğunu vurgulamak ister. Yani, karşı­ nızda yabancı birisi yok, ben de Müslümanım ama ney­ lersiniz ki, ilim başka şeyler söylüyor, demek ister. Ger­ çekteyse, ileri sürdüğü fikirlerin hiçbirinin sahibi değil­dir; bunlar, beyin yıkama sürecinde kendisine kabul et­ tirilmiştir.
Reklam
Saint-Simoncuların işi zordur,öyle bir çağda ve toplumda yaşamaktadırlar ki
"bu toplumdaki insanlar kamu menfaatine yönelik hiçbir girişim karşısında en ufak bir heyecan ya da sempati duymazlar, salt kişisel menfaatleri sözkonusu olunca tutkulu davranırlar, en insancıl davranış ve duyguların ön plana çıkması gerektiği durumlarda bile, neyin parasal olarak getirisi olabileceğini hesaplarlar, yani tamamen egoizmin etkisi altında hareket ederler"
Mrs. Behn espri anlayışı, yaşam gücü ve cesaret gibi halktan kişilere özgü erdemlerin tümünü kendisinde toplamış orta sınıftan bir kadındı. Kocasının ölümü ve kendisinin yaşadığı birtakım talihsiz maceralar yüzünden hayatını aklını kullanarak yaşamak zorunda kalmıştı. Erkeklerle eşit koşullar altında çalışması gerekiyor ve çok çalıştığı için de geçimini sağlayacak kadar kazanabiliyordu. Bu olgu aslında, A Thousand Martyrs I have Made ya da Love in Fantastic Triumph Sat gibi şiirler de dâhil olmak üzere, onun yazmış olduğu her şeyi gölgede bırakacak kadar önemlidir, çünkü zihnin özgürlüğü, daha doğrusu zihnin zaman içinde dilediğini yazacak özgürlüğe kavuşabilme olasılığı işte tam da bu noktada başlamaktadır. Aphra Behn bir kez başı çekmişti ya, kızlar artık onu örnek alabilecekler ve annelerine babalarına gidip "Bana artık harçlık filan vermenize gerek yok, ben kalemimle para kazanabilirim," diyebileceklerdi. Elbette ki, daha uzun yıllar boyunca alacakları yanıt "Evet, Aphra Behn'inki gibi bir hayat yaşayarak, öyle mi? Ölsen daha iyi!" olacak ve kapı her zamankinden daha hızlı bir şekilde üzerlerine kapanacaktı. Bu çok ilginç konu, yani erkeklerin kadınların iffetine verdiği değer ve bu olgunun onların eğitimi üzerindeki etkisinin de bu noktada tartışılması doğru olur.
280 syf.
10/10 puan verdi
·
14 günde okudu
3 in 1 ya da potpori
Başlıktan da anlaşılacağı üzere(kesinlikle açık ve anlaşılır bir başlık bu) bu incelememizde 3 kitabı bir arada inceleyeceğiz.Zaten bir kitap dizisi olduğu için çok da anormal kaçmamalı bu durum.Serinin ilk kitabı Şeker Portakalı'nı bundan yaklaşık 10 yıl önce okudum.O zamanlar bu kitabın devam kitapları da olduğunu bilmiyordum. Şimdi yıllar
Güneşi Uyandıralım
Güneşi UyandıralımJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 202134,7bin okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
23 saatte okudu
İnsan yolunu kaybettiği zaman bütün dikkatini toplar ve daha keskin gözlerle bakar etrafına. O zaman, daha kaybolmamışken görmediği şeyleri bile görmeye başlar. Ya bir ülke yolunu kaybettiği zaman ne yapar Lisa.Lisa. sad Lisa. Lisa Vicdan Sızlar ~ Güray Süngü Merhaba kitapseverler, bazı kalemler vardır okuduğunuzda size çok şey kattığını
Vicdan Sızlar
Vicdan SızlarGüray Süngü · Ketebe Yayınları · 2023558 okunma
Reklam
720 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
İlk bölümü okurken daha karaktere bağlanmamışken bile Shannon’un çektiği acıya empati duyarken onun için üzülürken buluyorsunuz kendinizi. Yazar duyguları o kadar iyi işlemiş ki siz Shannon ve Johnny oluyorsunuz. Shannon’un aile, okul travmaları; Johnny’nin sakatlığı, çektiği fiziksel acı ve kaybetme korkusu bir parçanız haline geliyor.
On Üç’ü Bağlamak
On Üç’ü BağlamakChloe Walsh · Martı Yayınları · 2024261 okunma
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Seyit Kutub’un hezeyanları!
Seyit Kutub’un Hazreti Osman efendimiz hakkındaki akıl almaz iftiraları ile zekât konusundaki İslam’a zıt, sosyalizm benzeri sözlerini iki yazımda kaleme almıştım. Pek çok okuyucum Seyit Kutub’u böyle bilmediklerini ifade ederek başka hatalarının olup olmadığı konusunda sorular sordular. Bu itibarla kendisi hakkında bir yazı daha almaya karar
Zaten olmuş, yani artık değiştirilemez bir kötü olay karşısında, ne bunun başka türlü olabileceği, ne de bundan neyle sakınılmış olabileceği düşüncesine izin verilmelidir: Çünkü tam da bu düşünce, acıyı dayanılmaz ölçüde arttırır, öyle ki bu yüzden insan bir heautontimorumenos (kendi kendine eziyet eden) olur. İnsan daha çok, oğlu hasta yatarken Yehova'ya aralıksız yalvaran ve yakınan, ama oğlu öldüğünde ise parmaklarını bir kez şıklatan ve bir daha bu konuyu düşünmeyen Kral Davut gibi davranmalıdır. Bunu yapacak kadar aldırışsız olamayan ise, yazgıcı bakış açısına sığınarak, olup biten her şeyin zorunlu olarak ortaya çıktığı, bu yüzden kaçınılmaz olduğu yolundaki büyük hakikati anlamalıdır.
Reklam
Birçokları anlamayacak olsa da anlatmak zorunda olduğumuz, gecemizi gündüzümüze katarak insanlara hatırlatmakla yükümlü olduğumuz şeyler var. Her ne kadar menfi duyguların coştuğu bir hengâmda, akıl ve analiz gözden düşse de bir okuyan, bir lahza olsun üzerine düşünen birileri olur diye anlatmamız gereken şeyler var. Zira menfi galeyan, tarih
Tabii ki, geçmişin de benzer bir biçimde kurgusal olduğuna yönelik bir yanıtla karşılık verebilirsiniz. Geçmiş tarihtir , tarih dediğimiz, kendi kendimize anlattığımız hayallerden oluşan bir hikaye değil de nedir? Yine de, geçmişin, gelecekte bulunmayan mucizevi bir yanı vardır. Geçmişin mucizevi yanı, nasıl olduğunu Tanrı bilir ama , binlerce ve milyonlarca bireysel hikaye yaratmayı başarmış olmamızdır; bu hikayeler insan tekleri tarafından yaratılmış ve bir araya geldiklerinde birbirlerine öyle uymuşlardı ki, ortak bir geçmiş ya da paylaşılan bir öykü gibi görünen bir şey verirler bize.
Bence Böyle …
Buraya her akşam iyi geceler, her sabah günaydın yazmanız … Aile whatsap grubu değil burası. Amaçsız fotoğraflara alakasız sözler yazmanız… Yeri geliyor yazara veya şaire ait olmayan sözler… Anket başlığı evet var ama bu karpuz mu kavun mu demek için değil… Hadi bana sor demeleriniz cabası.Yani kitapla ilgili haber makale yazı resim bilgi hepsine açığım.Ama alakasız şeyleri atmayın ya. Takip ettiğim insanlar öyle değil ama önüme sağdan soldan düşüyor… Hepsini engellemek yoruyor ya…✨🧚🏼‍♀️🌸Sevgiler saygılar .
Fikir
Herkesin benimsemiş olduğu bir düşünce, flkir , yaşam tarzı vardır dimi. Bir arkadaş bana mesaj attı, dedi ki: hem bu yazarı hem de bu yazarı okuyorsun. Eee yani dedim. Öyle olmaz dedi, nasıl yani dedim. Kişinin 1 düşüncesi olmalı, yoksa olmaz dedi. İşte arkadaşlar bence sıkıntılı kafa yapısı bu. Sen, seninle aynı düşüncede olmayan insanları böyle dışarlar, takip etmezsen nerede birlik ve gelişme olur. Bir Yerde farklı düşünce varsa orası gelişir ve değişir...
Dünyada bir yer edinmek öyle kolay bir iş değildir.Çoğu zaman yüz yüze geldiğimiz engeller karşısında pes etmeye meylederiz.Bu engeller korkularımız ve kendimize olan güvensizliğimizin yanı sıra cesur insanlara köstek olan ve farklı düşünenlere zarar veren toplumunun ta kendisi de olabilir
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.