Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Senlik benliği nidelim Bu kavga, döğüş, kin nedir"
Sayfa 212 - Ali İzzetKitabı okudu
İnsan ve Sembolleri - Arketipler
_Rüyanızda şeytanla mücadele ettiğinizi gördüğünüzde fark edeceksinizdir ki mücadele ettiğiniz yalnızca kendinizdir. Düşünü gördüğümüz kimse, İçimizdeki diğer yandır. Tanrım şükürler olsun ki beni böyle yaratmamışsın. Düş, düşü gören kişiye değil, bir topluluğa, halka, insanların tümüne aittir. Gelecekteki kişiliğimiz çok önceden oradadır ama
Reklam
_Psişe, insan zihninin, bilincinin ve bilinç dışının tamamıdır. Galaksilerin ardında tanrıyı aramayı hayal edemeyiz. Her şey psişenin ürünüdür. Eski yunanca'daki psyche sözcüğü, "kelebek" anlamına gelir." Latince'deki animus ruh ve anima can, eski yunanca anemos rüzgar sözcüğüyle aynı köktendir. _Vücudun merkezi de başta
İnsan güneşin doğuş vaktinde uykuya alışırsa bu hem bedeni hem ruhi güçlerinde gevşeklik ve zayıflık meydana getirir, hem de cilt renginde değişikliğe sebep olur.
Sayfa 121Kitabı okudu
Esma-ül-Hüsna Ya Musavvir
Fütuhat-ı Seyyid Muhammed Ruhi Esmaül Hüsna 2 cilt 211 212 ve 213 sayfalar ya Musavvir İsmi Şerifi ibadet sadece yapıldığı yerde kalmaz Ay'ın doğuşu ve batışı arasındaki hikmetler Cenabı Hakk'ın tasviri dairesinde meydana gelmiştir. Cenabı Hak Dünya'yı da insanın yaratılışındaki tasvire uygun olarak yaratmıştır. Tasviri
Sayfa 211 - Ruhi YayıneviKitabı okudu
Dikkat edersiniz, halk, oyun havasını ağıt gibi, ağıdı kaşık havası gibi söyler. Türküler, zamanla, amacından, doğuş nedeninden uzaktaşıyor halkın ağzında. Bunları düşünen icracıda bir yorum sorunu çıkar ortaya.
Reklam
İslam'ın bir çıkar aracı olarak kullanılmasına son verilmeli; doğuş ve yükseliş dönemlerinde sergilediği saf, berrak ve dinamik haline kavuşturulmalı idi.
Sayfa 63 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Evet Roma trajedyaya ulaşamamıştır. Yunan'ın varisi Roma, tiyatro da bellidir geridir. Çünkü yine ruhi büyüklüğü sayesinde maddi dekorunu süslemiştir; ki mana planında katiyen Yunan'a ulaşamamıştır. Ondan sonra asırlar boyu bir "orta çağ" karanlığı gelir Avrupa'ya... Bu karanlıkta her şey bitmiştir. "Rönesans-Yeniden Doğuş", Yunan'a ve Roma'ya ulaşma hamlesidir. Yeniden doğuş ki, bugünün bütün modern Avrupasını meydana getirmiştir... O zaman bakın, ne gerici bir hareketmiş! Farkında mısınız?!
Sayfa 17
13.ve 14. Milâdi, 7.ve 8. Hicrî yüzyıllar, bir kere daha dediğimiz gibi, Anadolu'nun ruhi, sosyal, tarihi rönesansının çağıdır. Mevlâna'nın, Hacı Bektaş-ı Veli'nin, Hacı Bayram-ı Veli'nin arka arkaya çıkışları, tarikatların doğuş ve kuruluşları, Osmanlıların bir uçak hızıyla gelişmeleri, Anadolu'yu her yönden bir yediveren üzüm kütüğü haline çevirmişti.
Türk Edebiyatında, Akif kadar, hayatı şiire ve şiiri hayata sokmuş şair yoktur. Yalnız, bu hayat, merkez olarak alınmamış, o çağdaki Türkiye şartları içinde ve belli bir ışık altında müşahede edilmiştir. Yani hayat, kendi başına bir gerçek olarak alınıp metafizik kürenin dikenli noktalarına dokunmadan tut da, realitenin içindeki eriyişe kadar
Reklam
Mühim notları derledim:
Etimolojik olarak, "millet" (nation), Latince "ırk" veya "doğuş" teriminden türemiştir. İlk çıktığında kabilelerle ilgili bir anlam taşıyordu, fakat sonraları kabaca, sadece bir "halk"ı veya "yöre ahalisi"ni (folk) ve "milliyet"i (nationality) değil, aynı zamanda bağımsız ve hükümran bir
13. ve 14. milâdi, 7 ve8. Hicrî yüzyıllar, bir kere daha dediğimiz gibi, Anadolu’nun ruhî, sosyal, tarihî rönesansının çağıdır. Mevlâna’nun Hacı Bektaş-I Veli’nin, Hacı Bayram-ı Veli’nın arka arkaya çıkışları, tarikatların doğuş ve kuruluşları, Osmanlıların bir uçak hızıyla gelişmeleri, Anadolu’yu her yönden bir yediveren üzüm kütüğü haline çevirmişti. Bu yüzyıllarda, veliler, gaziler, bilginler alayı, her yerden bir bahar yeşilliği bitiriyordu. Yaz bitmiş, sert ve uzun bir kıştan sonra muhteşem bir bahar gelmişti. Selçuk medeniyeti Anadolu’nun bir nevi otarşik medeniyetiydi. Dünya ölçüsünde bir iddiası olmayan bir medeniyetti. Anadolu, yüreğinin temizliğiyle, dünyaya değil, kendine bakıyordu o dönemde. Fakat, dünya, sağ ve sol elini getirerek Anadolu’yu boğmak istemişti. Öyleyse dünyaya meydan okumak, dünyanın karşısına çıkmak, dünya çapında ayağa kalkmak, temelinde temiz ama hacminde büyük ihtiraslarla, niyetlerle sesi yükseltmek gerekti. Yeni Anadolu, Büyük Anadolu olmak ödevine çağrılıyordu. Veya hiç olmak, yok olmak. Nitekim yeni Anadolu, Büyük Anadolu oldu..
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.