Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
NARİNLERİN ARADIKLARI .
🌹 H 🌹 🌹 A 🌹 🌹 N 🌹 🌹 I 🌹 🌹 M 🌹 🌹 E 🌹 🌹 F 🌹 🌹 E 🌹 🌹 N 🌹 🌹 D 🌹 🌹 İ 🌹 🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹 🌹 G Ü L İ S T E R 🌹 S E V M E K İ S T E R 🌹 S E V İ L M E K İ S T E R H A Y I R L I B İ R E Ş 🧑‍💼 İ S T E R 🌹🌹🌹🌹🫂🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹
“İnsanca, Pek İnsanca” bir bunalımın anıtıdır. Kendilerine ö z g ü r düşünürler diyenler için bir kitap: her tümce bir utkuyu anlatır – kendi doğam içinde özüme a y k ı r ı d ü ş e n d e n böyle kurtardım kendimi. İdealizimdir benim özüme aykırı düşen: şöyle söylüyor başlık “ s i z i n ideal nesneler gördüğünüz yerde b e n -insanca, pek insanca nesneler görüyorum ancak!...” D a h a iyi tanıyorum insanı ben…Burada “özgür düşünür” sözcüğü başka bir anlamda anlaşılmaz: ö z g ü r l ü ğ ü n ü sağlamış, kendini yeniden bulup kavramış düşünce. Sesin yapısı, tınısı tümden değişmiştir: kitap kurnazca, soğuk, kimi durumlarda katı ve alaycı bulunur. S o y l u bir beğeniden kaynaklanan bir tinsellik alttan yukarı doğru gelen bir tutku akıntısına direnir gibidir. İşte bu bağlamda, kitabın 1878’de zamansız yayınlanışına karşı bir çekince diye V o l t a i r e ‘in yüzüncü ölüm yıldönümüne rastlamasını göstermem bir anlam taşımaktadır. Çünkü Voltaire, kendinden sonra gelen yazarların tümden tersine, hepsinden önce g r a n d s e i g n e u r ‘ dü [soylu kişi] düşünce yönünde: tam benim olduğum gibi.
Reklam
İnsan kendi kendisinin çok uzağında kaldığını bilmediği sürece, kim olduğunu sezmedikçe, varlığının bilincine ulaşır. Bu açıdan bakılınca yaşamdaki h a t a l a r ı n, kimi evrede gidilen yan yolların ve sapmaların, gecikmelerin, “kararlılıkların”, ağırbaşlılığın, ödevlere emek vermelerin ödevin ötesine geçmesinin kendilerine göre birer anlamı ve değeri olduğu görülür. N o s c e t e i p s u m [ kendini tanı ] yokluğa götüren bir yoldur; oysa kendini unutmak, kendi kendini y a n l ı ş a n l a m a k , kendi kendini küçültmek, daraltmak, - orta değere indirgemek aklın kendisidir.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
''Yazdıkların şiir değilse kalsın” … “Aklınla yapayalnız baş başa Nice alevli geceler geçtin” … “Sen sevgileri göğüsle ve ne olur anla” Cahit Zarifoğlu Şair Cahit Zarifoğlu ile yaşamları boyunca yolları uzun kesişenlerin kendilerini bahtlı saymaları için çok esaslı nedenler var. Eğer bu kişiler, şiirin bir Müslüman için yirminci
Şiirler
ŞiirlerCahit Zarifoğlu · Beyan Yayınları · 20213,979 okunma
Dün otobüsteki küçük çocuğun yüzünde gördüğüm hayret-sevinç karışımı ifade: Şu bağlantıyı kurdum: h a y r e t - h a y r a n l ı k - s e v i n ç Hayret, tek başına bir şaşkınlık olarak kalabilir; ama nesnesi hayret edene güzel, hoş, alımlı gelirse, hayranlığa geçer; bu da sevinç verir: Hayranlık uyandıran birşeye hayret etme, sevindirir. (Hume'vari bir açıklama!...)
Düşünmeye zaman yok çünkü, hep bir oyalanma hali
- Eski dünyanın insanları daha iyi n e ş e l e n m e y i b i l i y o r l a r d ı : bizim bildiğimiz ise d a h a a z s ı k ı l m a k t ı r ; onlar ken­dilerini iyi hissetmek ve şenlikler düzenlemek için hep yeni fırsatlar yaratıyorlardı, keskin zeka ve derin düşünüş zen­ginliğiyle arayıp buluyorlardı: biz ise tinimizi acı çekmeme­yi, sıkıntı kaynaklarının ortadan kaldırılmasını hedefleyen görevleri yerine getirmek için kullanıyoruz daha çok.
Reklam
·
Puan vermedi
Trendeki Yabancılar PATRICIA HIGHSMITH Seviye 4 Michael Nation tarafından yeniden anlatıldı Seri Editörleri: Andy Hopkins ve Jocelyn Potter Pearson Education Limited Edinburgh Gate, Harlow, Essex CM20 2JE, İngiltere ve dünya çapında Bağlı Şirketler. ISBN 0 582 41812 7 Trendeki Yabancılar telif hakkı 1950 Patricia Highsmith Bu uyarlama ilk olarak
The Stranger
The StrangerAlbert Camus · Bokp · 2012111,2bin okunma
Biri ınsan ruhunun Tanrının kendi özünün, öbürü de büyük bütünün bir parçası olduğunu; bir üçüncüsü ilksiz olarak yaratılmış; bir dördüncüsü yaratılmış değil. yapılmış olduğunu söyler; baş­ kalan da Tanrının onlara gerektikçe biçim ver­ diğini, çiftleşme anında geldiklerini temin ederler. Biri: ..Sperma hayvancıklannda yerleşir'' diye
Sokrates'in Sorunu §11
Sokrates bir yanlış anlamaydı; t ü m i y i l e ş m e a h l a k ı, H ı r i s t i y a n a h l a k ı d a b i r y a n l ı ş a n l a m a y d ı. . .
A m a d i l e d i ğ i n k a d a r u z a ğ a g i t: H e p a y n ı g ö k y ü z ü n ü p a y l a ş a c a ğ ı z.
Sayfa 98
Reklam
" B i r i k m i ş ö f k e s i n i u z u n z a m a n d a n b e r i h e r h a n g i b i r ş e y e b o ş a l t m a k i s t e y e n b i r i n s a n d ı m . "
F e l s e f i a n l a y ı ş a s a h i p o l m a k . –Genellikle tüm yaşam durumları ve olaylar için b i r maneviyat tutumuna, b i r tür görüşe sahip olmaya çalışılır – buna özellikle felsefi bir anlayışa sahip olmak denir. Ama bilginin zenginleştirilmesi açısından kendini böyle tekbiçimlileştirmeyip, değişik yaşam durumlarının alçak sesine kulak vermek daha değerli olabilir; bu durumlar kendi görüşlerini de beraberinde getirirler. Böylece kişi, kendisine katı, kalıcılığı olan tek bir birey gibi davranmayarak, birçoklarının yaşamını ve özünü öğrenir ve paylaşır.
"Benim a d ı m Tairneanach, marifetli Dubhmadinn soyundan, Murtcuideam ve Fiaclanfuil'in o ğ l u . " Ejderha a y a ğ a k a l k ı n c a a ç ı k l ı ğ ı n e t r a f ı n ı saran a ğ a ç l a r ı n üst d a l l a r ı y l a a y n ı hizaya geldim ve b a c a k l a r ı mı biraz daha s ı k t ı m. Ama alana varana kadar bunu u n u t a c a ğ ı n ı v a r s a y ı y o r u m, o yüzden ben k a ç ı n ı l ma z olarak ismimi h a t ı r l a t ma k zorunda kalana kadar bana Tairn diyebilirsin."
Y o l u n o r t a s ı n ı n d e ğ e r i . – Belki de dehanın üretilişi insanlığın sadece sınırlı bir zaman dilimine özgüdür. Çünkü insanlığın geleceğinden, sadece herhangi bir geçmişin son derece belirli koşullarının ortaya koyabildikleri her şeyi birden bekleyemeyiz: örneğin dinsel duygunun şaşırtıcı etkilerini. Bu duygunun kendi zamanı vardı
D e h a n ı n o r t a y a ç ı k ı ş ı . – Özgürleşmek için çareler arayan bir tutsağın zekası, en küçük bir avantajın bile en soğukkanlı ve uzun erimli bir biçimde kullanılması, doğanın dehayı -bu sözcüğün tüm mitolojik ve dinsel renginden arındırılarak anlaşılmasını rica ediyorum- ortaya çıkartmak için hangi fırsatlardan yararlandığını öğretebilir: doğa önce bir zindana kapatır onu ve onun özgürleşme hırsını, olağanüstü bir biçimde uyarır. –Ya da bir başka imge: Ormanda yolunu tamamen yitirmiş ama olağanüstü bir enerjiyle herhangi bir yönde dışarıya çıkmaya çalışan bir insan, bu arada hiç kimsenin bilmediği yeni bir yol keşfeder: özgünlükleri övülen dehalar böyle çıkarlar ortaya. –Bir sakatlığın, bir cılızlığın, önemli bir organın eksikliğinin, genellikle başka bir organın, kendi işlevinin yanı sıra bir başka işlevini daha yerine getirmesi gerektiği için kendisini alışılmadık ölçüde iyi geliştirmesine fırsat oluşturduğundan daha önce söz etmiştik. Bazı parlak yeteneklerin kökeni buradan anlaşılabilir.
795 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.