Yağmurdan zarar gören biri, yağmurun bir olumsuzluk olduğunu iddia edemez. Yağmuru hakkında kötülük haline getiren kendisidir çünkü yağmur onun keyfini kaçırmak için değil milyonlarca hayırlı gerekçeyle yağmaktadır. Bu gerekçeleri görmezlikten gelip, konuyu yalnızca kendisine dönük taraflarıyla yorumlayarak yağmuru kötülüğe çeviren insanın
Adını 'sel' koyduğumuz, zararlarına bakıp faydalarını hiç düşünmediğimiz ve bu yüzden felaket olarak nitelendirdiğimiz bu doğa olayına birçok şey borçluyuz. Cebimizdeki telefonları ona borçluyuz, teknolojik ev aletlerimizi ona borçluyuz, uçakların ve arabaların varlığını ona borçluyuz, internetin ve televizyonun varlığını ona borçluyuz, tıpta kullanılan bütün teknolojinin varlığını ona borçluyuz. Çünkü Eski Mısır'da Nil nehri taşkınlarının ne zaman olacağını bilmek çok önemliydi. Taşkından sonra kaybolan toprak sınırlarını yeniden hesaplamak gerekiyordu. Böylece sınır hesaplamaları için geometri ve taşkınların zamanının tespiti için astronomi ortaya çıktı. Su taşkınları sonucunda belirsizleşen toprak sınırları devletin belirlediği geometriciler tarafından tespit ediliyordu. Mısırlılar, sel felaketleri vesilesiyle dairenin alanının çapına orantılı olduğunu saptamışlar ve pi sayısını bulmuşlardır. Yunan matematiğinin önemli isimlerinden olan Tales geometriyi, Mısır'da kaldığı süre içerisinde öğrenmiştir. Sayıların babası olarak anılan Pisagor'un ünlü teoremi varlığını bu ortama borçludur. Dolayısıyla modern bilimin kaynağı Nil nehrindeki su taşkınlarıdır, diyebiliriz.
Sonuçların sorumlusu sebepler değil seçimlerdir “. Ne güzel, ne doğru bir söz değil mi? Kitabı yaşayarak okuyorsunuz ve elinizden bırakamıyorsunuz. Gerçek bir hayat hikayesi. Mehmet’in Çanakkale Savaşı dönemi ve sonrasındaki hayatına konuk oluyoruz.
Afyon’un küçük bir köyünde yaşayan Mehmet, geçimini çiftçilik yaparak sağlar. Çok sevdiği karısı
Adını sel koyduğumuz, zararlarına bakıp faydalarını hiç düşünmediğimiz ve bu yüzden felaket olarak nitelendirdiğimiz bu doğa olayına birçok şey borçluyuz. Cebimizdeki telefonlar ona borçluyuz, teknolojik ev aletlerimizi ona borçluyuz, uçakların ve arabaların varlığını ona borçluyuz, internetin ve televizyonun varlığını ona borçluyuz, tıpta kullanılan teknolojinin varlığın ona borçluyuz. Zira Eski Mısır'da Nil Nehri taşkınlarinin ne zaman olacağını bilmek çok önemliydi. Taşkından sonra kaybolan toprak sınırlarını yeniden hesaplamak gerekiyordu. Böylece sınır hesaplamaları için geometri ve taşkınların zamanını tespiti için astronomi ortaya çıktı. Su taşkınları sonucunda belirsizleşen toprak sınırları devletin belirlediği geometriciler tarafından tespit ediliyordu. Mısırlılar, sel felaketleri vesilesiyle dairenin alanının çapına orantılı olduğunu saptamışlar ve pi sayısını bulmuşlardır. Yunan matematiğinin önemli isimlerinden olan Tales geometriyi, Mısır'da kaldığı süre içerisinde öğrenmiştir. Sayıların babası olarak anılan Pisagor'un ünlü teoremi varlığını bu ortama borçludur. Dolayısıyla modern bilimin kaynağ Nil nehrindeki su taşkınlarıdır, diyebiliriz.
Kitabı önceden merak ediyordum. Ablam yiğenlerime almış, beraber okuduk.
Kitabın sayıları ve googolpleksi işleyişini sevdim.
Özellikle sonsuzluk üzerine, kavram yanılgısına değinmesi güzel olmuş.
¶¶"Ama sonsuz olanın hesabını yapamaz insan.
Çünkü sonsuz, bir sayı değildir."¶¶
Ama şu alıntıda bahsettiği evren öncesine değinmesini yanlış buluyorum. Bu sebeple kitabı tavsiye etmiyorum.
¶¶
"Ama daha öncesinde? Evren oluşmadan önce ne vardı?"
Babası bir süre cevap vermiyor.
"Hiçbir şey," diye cevaplıyor sonra.
Lina hiçbir şey anlamıyor.
Hiçbir şey, hiçbir şeydir.
Hiçbir şey boştur.
Tıpkı boş bir çikolata kutusu gibi.¶¶
W. B. Crow
Büyünün, Cadılığın ve Okültizmin Tarihi
Kabalacılar, Tevrat'taki her sözcüğün, her harfin ve her noktanın bir anlamı olduğuna inanır ve böylelikle metin değiştirilemez. Eğitimli bir Kabalacı, bir keresinde, elinizdeki kitabın yazarına, eğitimli bir haham olduğunu sandığı İsa'dan şu alıntıyı yapmıştı; "Gök ve yer geçip gitmeden,
Haruki Murakami ~~ 1Q84
.
Yürekten sevdiğin bir insan varsa, bir kişi olsun yeter, hayatın kurtulmuş demektir.
.
Kitaplari çok pahalı olsa da mutlaka okunması gereken bir yazar. Harika bir kalemi var gerçekten okumayanlar için söylüyorum kitabı elinizden bırakamıyorsunuz. Ben bütün kitaplarını alırım mutlaka. Tengo matematiği çok seven sayıların
Ben ne zaman ‘’konuşmanın faydası yok’’ duygusuna kapılsam şiire sığınır şiirle paylaşırım.
Tutunmak için.
Sessizce paylaşmadan paylaşmak için.
Güç almak için.
"
Ahh... Montaigne'nin bu içsel konuşmaları yok mu ? Nasıl da yankı yapıyor duyuluyor.
Yalnız söz üzerine bu kadar çok söz !..
Ah Pythagoras, bu gürültüyü sen susturabilirsin !..
Pythagoras : Milattan önceki dönemlerde yaşayan matematiği felsefe ile ilişkilendiren ilk filozoftur. Matematik ve sayıların babası olarak biliniyor.
Matematiğin Kısa bir Tarihi
Bu konuşmada sizlere, Matematiğin nasıl başladığı ve hangi aşamalardan geçerek günümüze geldiğini anlatmaya çalışacağım. Bir Matematik tarihçisi olmadığımı, anlatacaklarımın okuduklarımın bir sentezi olduğunu, orijinal çalışmaları inceleyerek hazırlanmış bir konuşma olmadığını belirtmek isterim.
Giriş. Matematik
Küçüklerin büyük dünyası, büyüklerin küçük dünyası.
Bizler, küçük bir çocuğun hayal dünyasını anlamayacak kadar büyüdük. Hayatı sayılara bağladık. Duygu ve görüntü dünyasını karıştırdık. Oysa insan kalıbıyla değil, kalbiyle insandır. Bütün meseleyi büyümeye bağladık.
Çocukları anlayamadığımız her anda onlar bizden daha toleranslı davranıyor