Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
248 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Durum gösteriyor ki Zweig her ne kadar eserinde 200 yıl önce yaşanmış bir diktatörlüğü anlatmış ise de tarih sahnesinde kişiler değişse de tartışılan konular ve olaylar hiç değişmiyor. Vicdan özgürlüğünü savunan Castellio diktatör Calvin'e karşı azimle verdiği mücadelesini ve kişilerin ölmesine rağmen fikirlerinin daima yaşayacağını anlatan ve ders alınacak çok güzel bir eser . Bir devlet , Bir iktidar , Sözü yasa haline gelen bir despot , ve adım adım yozlastırılan bir millet . (Çoğunuza tanıdık geldi bu tablo değil mi ?Hemen celallenmeyin Hitler'e gönderme yaptım :D ) Dinin ve bağnazlığın nasıl güçlü bir araç olduğunu, dinin insan üzerindeki psikolojisini, din üzerinden tiranligin sistematik kuruluşunu, toplumun kabullenişini Zweig çok çarpıcı bir şekilde kaleme almış. Bu konu üzerinden her ne kadar yüzyıllar geçmiş olsa da günümüz insanın zaafları hep aynı kalmış. Din tüccarlarına her daim sermaye olacak bir halk bulunuyor demek ki . Peki tarihte bu gibi örnekler mevcutken Atatürk : "Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sade din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz. Gericilere asla fırsat vermeyeceğiz" derken haksız mıymış? Dip not :Sayın Zweig eserini okurken Calvin yazılan yerleri başka isimle okuduğum için senden özür diliyorum. Mutlaka okunması gereken kitaplardan .
Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e
Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'eStefan Zweig · Can Yayınları · 20201,790 okunma
78 syf.
9/10 puan verdi
·
30 saatte okudu
BİZİ RAHATSIZ ETTİN ALİ ŞERİATİ!
Kimi kitaplar okunur, bir kaç bölümü kalır aklda yada sadece bir kaç cümlesi hitap eder okuyucuya. Kimi kitaplar da vardır ki, içinde bulunduğunuz toplumun portresindeki detaylarını sunar size cümle cümle... Gercekleri o kadar güzel anlatır ki, kendinizi yeni baştan sorgulamaktan başka seçeneğiniz kalmaz. O sorgulamada bazı cümleler duvariniza
Bilinç ve Eşekleştirme
Bilinç ve EşekleştirmeAli Şeriati · Fecr · 20131,056 okunma
Reklam
Her şeyin sahtesi var… Paranın sahtesi var… Tablonun sahtesi var... Altının, gümüşün, elmasın sahteleri var... Var oğlu var!.. Peki dinin ve ideolojinin de sahteleri yok mu? Olmaz olur mu hiç? Var.. Dinin sahtesi, siyasete karışmış olanıdır. Din duygularının ve dince kutsal kavramların siyaset adına kullanılması ile din, din olmaktan çıkar,
Değerli 1K Okurları! Yaklaşık 1 ay önce bir etkinlik düzenlemiştik; İslam Düşüncesi Üzerine Kitap İncelemelerİ. Bu bağlamda İnceleme yapan arkadaşların iletilerini ayrı zaman dilimlerinde paylaştım. Şu an hepsini bir araya getirdim ve sizlerle paylaşmak istiyorum tekrardan:))) Öncelikle; İnceleme zahmetinde bulunup da değerli vakitlerini
Mürit yokluğundan kilise binalarının diskoteklere, hatta camiilere bile çevrilebildiği Avrupa Birliği ülkelerinde, Tür­kiye gibi her fırsatta Müslüman olduğu hatırlatılan bir ül­kenin Hıristiyanlar arasına katılmasına duyulan tepki dini değil, siyasi ve kültürel kaynaklı. Yoksa 20. yüzyılın serma­ye ve iş gücü göçleriyle, dinlerin uyuşmazlığı çoktan sona erdi. Küresel sermayede her dinin parası var.
Siyasal partiler din adına konuşuyorsa, bilin ki kendi çıkarlarını dinin kutsallığı arkasına saklıyorlar. "Yaptıklarımızı Allah adına yapıyoruz" diye kendilerini haklı çıkarmaya çalışıyorlar. Siyasetçinin "peygamber" kılığına girerek "dokunulmazlık" kazanması, gericiliktir. Cemaatçi patronlar işçilerini sigortasız,
Reklam
Dünya hayatı ne kadar zevküsefa, acı ve üzüntüler içerisinde geçerse geçsin, öteler, mutlak aleme göçmek kaçınılmazdır. O halde, öteki alem için hazırlık yapmak, ömrümüzü güzel işlerle geçirmek, hem dinin hem aklın gereği değil midir? Bu konuda en küçük ihmalin bile telafisi yoktur. Fayda getirmeyecek işlerle, fuzuli uğraşlarla, boş sözlerle, kıymetli bir sermaye olarak bahşedilen ömrü heba etmek, bizlere yakışmayan bir davranıştır.
Ares KitapKitabı okudu
Okuyun ! (:
Bil ki sen sadece bir uyarıcısın. (Hud 12) Peygamberin işi sadece tebliğdir. (Maide 99) Burada islam, insanlik tarihinde Tanrı'nın ya da tanrıların temsilcisi sıfatıyla ve din, ahlak ve halkın hidayeti adına kendilerine özel haklar, seçkin toplumsal mekan kazandıran, kendilerini hatta insan üstü kişilik ve soy, ilâhi bir ruh ve nur taşıyıcısı durumuna getiren ilahi bir doğaları bulunduğunu sayan, halkın hidayetinin sorumlusu, yerle göğün iletişimini sağlayan, Tanrı ve insanlar arasında bir aracı olduklarını ileri süren ve bu yolla halkın duygu, düşünce ve iradesine zincir vuran, hepsini ''dini istibdat'' rejimine tutsak kılan, dinin gerçeğini çıkarları doğrultusunda saptıran, kendi sanılarını Allah'ın kitabına nispet eden, halkı tapınmaya, kendi buyruklarını körü körüne taklid etmeye zorlayan ve çoğunlukla üst seviyedeki iki komşusuyla, kendilerini ''malikin nas'' ve ''rabbin nas'' olarak bilen iktidar ve sermaye sınıfıyla birlik olan sınıfsal rolü ortadan kaldırmaya çalışmaktadır!
Sayfa 224 - Fecr YayıneviKitabı okudu
Nietzsche, 19.yy’da bilimin gelişme şafağında şöyle bir ifade kullanmıştı: “Tanrı öldü, onu biz öldürdük.” Yukarıdaki ifade her ne kadar şaşalı bir ilan olsa da bugünden baktığımızda Tanrı’nın ölmediğine yönelik elimizde çokça neden bulunmakta. Tanrının ölümü bir yana ölümü ilan edilen geleneksel bir Tanrı idi. Modern Tanrıların yaratılması,
304 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 saatte okudu
Türkiye'de Şeriatın Kısa Tarihi.
Din, kedinin pisliğini örttüğü toprak olmamalıdır. ☆ "Hakiki bir müslüman, samimi bir mümin hiç bir zaman anarşiye ve bozgunculuğa taraftar olmaz. Dinin şiddetle menettiği şey, fitne ve anarşidir. Çünkü anarşi hiçbir hak tanımaz. İnsanlık seciyelerini ve medeniyet eserlerini canavar hayvanlar seciyesine çevirir." Said-i
Türkiye'de Şeriatın Kısa Tarihi 1
Türkiye'de Şeriatın Kısa Tarihi 1Halil Nebiler · Toplumsal Dönüşüm Yayınları · 201012 okunma
Reklam
359 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Her yıkıcı hareket karşılığını yaratıcı bir harekette bulur.
Öncelikle, daha 31 yaşındaki genç bir gazetecinin yıllar süren araştırmaları sonucu hazırladığı bu kitap, gösterilen büyük emek ve özenden dolayı alkışı hak ediyor. Zira genç Galeano’nun 1971 yılında, henüz 31 yaşındayken yayınladığı bu eseri son derece zor bir şey amaçlıyor; yoğun araştırmalar sonucu bir araya getirdiği bir çok ekonomik ve
Latin Amerika'nın Kesik Damarları
Latin Amerika'nın Kesik DamarlarıEduardo Galeano · Çitlembik Yayınları · 2010536 okunma
426 syf.
·
Puan vermedi
Kendini bilmek! Burada kişisel bilgiden kültürel bilgiye kadar uzanan bir düşünceyi her zamanki gibi coşkulu bir anlatımla anlatır Ai Şeriati. Kendisini tanımlayan tiradı ile: Sizi rahatsız etmeye geldim! Özellikle katil çocuklarıyız dediğinde ciddi bir rahatsızlık ve farkındalıklarla düşüncelere daldığım oldu. Rahatsız etti. Kendini bil derken
Kendini Bilmek
Kendini BilmekAli Şeriati · Endişe Yayınları · 1990137 okunma
Tesettür, dinin ve geleneksel dünyanın hayat kalıplarına katılmayı içerirken; moda, modernitenin zihniyet kodlarına referansla çağa ayak uymayı ifade eder. Ancak bugün Müslümanlar, bu ikisini form ve içerik olarak bir arada yaşar. Modayla tesettürün bir araya gelişi, tesettür hakkında zihinsel bir kırılmaya işaret eder. Burada sorun, giysinin bir yerlerde üretilip bir süre sonra moda hâline gelmesi değil, onun modaya uygun olma amacı doğrultusunda üretilmesidir. Mesele, giysinin belli bir zihniyet, sermaye ve arzu eliyle belli bir gidişat, akım ve hevesle dönüştürülmesi, bile isteye yeniden yapılandırılmasıdır. Tesettür, dini geleneğin zihniyet dunyasını temsil eder. Modernleşme projesi, onu geri kalmışlıkla suçlar. Tartışma, gelenek modernlik mücadeleleriyle sürdürülür. Aslında çatışma, bir zihniyet, bir hayat tarzı, bir dünya görüşü ve bir kültür mücadelesidir, ancak ilkeler ve değerler zemininde ele alınabilir.
Sayfa 383Kitabı okudu
Dinin sermaye yapıldığı ve Allah"ın yarışa sokulduğu bir oylama demokrasinin yansıması olabilir mi?
Sayfa 39
Kitabın mükemmel giriş bölümü:
Her şeyin sahtesi var.. Paranın sahtesi var.. Tablonun sahtesi var.. Altının, gümüşün, elmasın sahteleri var.. Var oğlu var!.. Peki dinin ve ideolojinin de sahteleri yok mu? Olmaz olur mu hiç? Var.. Dinin sahtesi, siyasete karışmış olanıdır. Din duygularının ve dince kutsal kavramların siyaset adına kullanılması ile din, din olmaktan çıkar,
205 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.