Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Susmak konuşmaktan daha ağır değil midir? Diyor kitabında
Halil Cibran
Halil Cibran
Kırık Kanatlar
Kırık Kanatlar
Acımasız toplum yapısının kıskaca aldığı bir aşkın öyküsü anlatılmaktadır. Derinden etkileyen etkisi uzun süre geçmeyecek bir kitap. Çok severek okudum. Herkese naçizane tavsiye ederim. Şimdiden keyifli okumalar dilerim. Değerli çevirisi için Kenan Sarıalioğlu’na
Kırık Kanatlar
Kırık KanatlarHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20189,6bin okunma
·
Puan vermedi
Afrikalı Leo
AFRİKALI LEO/AMİN MAALOF Ben Hasan, tartıcıbaşı Muhammed'in oğlu, ben Giovanni Leone de Medici; bir berberin sünnet ettiği, bir papazın vaftiz ettiği ben. Şimdi Afrikalı diye anılıyorum ama Afrikalı değilim Avrupalı da Arabistanlı da değilim. Bana Grenadalı, Faslı, Zeyyatlı da derler ama ben hiçbir ülkeden, kentten ya da boydan değilim.
Afrikalı Leo
Afrikalı LeoAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202214,3bin okunma
Reklam
88 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
20. yüzyıl Alman tiyatrosunun temellerini atan Karl Georg Büchner ile selamlıyorum sizi. Bütün toplumları etkilemiş Fransız Devrimi'ni ele alan #dantonunölümü ile tanınan yazarın uzun öyküsü “Lenz” ile… “Fırtına ve Coşku” dönemi şairi ve yazarı Jakob Michael Reinhold Lenz, çılgınca saplantılardan kurtulmak üzere perperişan bir halde Vosges Dağları’na sığınır ve üç haftalığına papaz Oberlin’in misafiri olur. İşte, muhtemelen şizofreniden mustarip Lenz’i misafir ettiği süre boyunca şairin ruh halini ayrıntılarıyla kayda alan Oberlin’in günlüğü, bize Büchner’in Lenz’ini armağan eden kaynakların başında gelir. Tam da temsil ettiği akımla müsemma, fırtınalı ve coşkulu ömründe akıl sağlığını tamamen yitiren J. M. R. Lenz, 4 Haziran 1792 tarihinde Moskova’da bir sokakta ölü bulunur; gömüldüğü yer bilinmemektedir. Modern edebiyatın leitmotivi olan kaygı, dünyaya fırlatılmış olma hissi, gerçekliğin parçalanması gibi temel ontolojik meseleler karşısında derin bir anlamsızlığa ve ıstıraba gömülen protagonistlerin öncülü sayılabilen bu eser Lenz’i ölümsüzleştirir. Goethe ile yolları kesişmiş yazar onun “Yaşamımdan. Şiir ve Hakikat” adlı eserinden ilham almış. Goethe’nin Lenz hakkında yazdıklarını da okuyabileceğiniz bu yükte hafif pahada ağır ezber bozanı umarım teğet geçmezsiniz.
Lenz
Lenz
Lenz
LenzKarl Georg Büchner · Everest · 202420 okunma
626 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
4,5/5 ️️️️ eveeet jane eyre, altı günün sonunda nihayet bittin :’) objektif olarak bakacak olursam kitabı kesinlikle 5/5 olarak yorumlardım, ve bir klasik kitap okumanın aydınlanmasını bu kitap ile de yaşıyorum. ama daha kişisel bir ölçüde 4,5/5 verdim, şimdi bu sebeplere değineceğim harika bir roman. başından sona, hem ingiliz kültürünü, hem
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,2bin okunma
400 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Günümüzdeki Çöküşü Görmek İçin Celaleddin Vatandaş’ın “Modern Çöküş” başlıklı kitabı günümüzde yaşanan birçok olumsuz durumu farklı boyutlarda geniş ve detaylı bir şekilde ele almaktadır. “İnsanın Modern Hâlleri” alt başlığını taşıyan bu değerli kitap, sizleri birçok konuda şaşırtacak. “Modern Çöküş” kitabı giriş ve 7 bölümden
Modern Çöküş
Modern ÇöküşCelaleddin Vatandaş · Açılım Kitap · 2015379 okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
Tarih yazmak, yapmak kadar mühimdir.
“Yazan yapana sadık kalmazsa, değişmeyen hakikat insanlığı şaşırtan bir mahiyet alır.” Yazar Fahir Armaoğlu; uzun zamandan beri okumak istediğim bir yazardı, ancak başlangıç için çokta doğru bir seçim yapmadığımı düşünüyorum. Verdiği bilgilere göre kitabın dili oldukça akıcıydı, ancak kitabın ismiyle pekte alakalı olduğunu düşünmüyorum Türk siyasi tarihinden ziyade bildiri metni ve makalelerden oluşan çeşitli zamanlarda kaleme aldığı bir yazı desem daha doğru olur İçerisindeki bilgiler oldukça kıymetli fakat anlatım her ne kadar sade ve açıklayıcı olsa da bir çırpıda bitirilebilecek bir kitap değil. Ve belirtmeliyim ki; okumak isteyenler şunu bilmeli, bütün Türk siyasi tarihini içermiyor. Musul, Lozan, Oniki ada, Milli Mücadele yılları ve birçok oldukça detaylı bir şekilde konuya değinmekte, özellikle Kıbrıs Meselesi hakkındaki bölüm oldukça güzel ve yıl yıl titizlikle incelenmiş; onun ardından Rauf Denktaş röportajıyla da bölüm bitirilmiş. Biraz zaman sonra diğer “19. Yüzyıl siyasi tarih ve 20. Yüzyıl siyasi tarihi” isimli kitaplarından oldukça umutluyum yazardan dolayı, bu okuduğum kitabı çok kapsamlı olmadığı için pek önerebileceğim bir kitap değildi ama yazarın dilini nesnel olduğu, yargı ve yorumlarının belgeler üzerinden yaptığı için oldukça beğendim.
Türk Siyasi Tarihi
Türk Siyasi TarihiFahir Armaoğlu · Kronik Kitap · 2017481 okunma
Reklam
272 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
Bugün Türkiye’de, Osmanlı dönemine dair dini, kültürel ve siyasi birçok mesele, ideolojik ve siyasi tutuma bağlı olarak ve bir kimlik sorunu etrafında, şiddetli bir tartışmaya konu olmaktadır. Özellikle Osmanlı Devleti’nin çöküş sürecinin milliyetçilik ve modernleşme akslarına bağlı olarak incelenmesi, büyük bir düşünsel ve kültürel kutuplaşmaya
Osmanlı’da Diplomasi, Siyaset ve Savaş
Osmanlı’da Diplomasi, Siyaset ve SavaşHacer Kılıçaslan · Kronik kitap · 202012 okunma
88 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Kırık Kanatlar, acımasız toplum yapısının kıskaca aldığı bir aşkın öyküsünü anlatıyor. Kahramanları arasında "kafese kısılmış kanatları kırık bir kuş" olarak tanımlanan Doğulu kadın, "avını onlarca koluyla kıskıvrak yakalayıp onlarca ağzıyla onun kanını emen bir piskopos" var. 20. yüzyıl başlarında Ortadoğu toplumunda ailesinin serveti yüzünden felakete sürüklenen genç bir kız ve aşkın inanılmaz gücü... Sınırlı aşk sevgiliyi sahiplenmeyi, sınırsız olanı sadece kendini ister. Bu uzun öykü, aşkın mutluluğa ulaşması için gösterilmesi gereken amansız çabayla, bu çabanın aşıkların kişiliğini tüketmemesi için gösterilmesi gereken dikkatli özen arasındaki dengeyi anlatılıyor. Ruhun güçlüklere göğüs gererek acı çekmesi sakin bir köşeye çekilerek güven içinde oturmasından iyidir, diyen Cibrân, aşka rağmen dürüst ve prensip sahibi kalabilmenin gerçek aşkın bir parçası olduğunu vurguluyor. Halil Cibrân'ın geleneksel Ortadoğu edebiyatının retorik süslemelerinden uzak, lirik ve dinamik stilini ve bilgelik felsefesini çok güzel yansıtan bu ilk dönem öyküsü, 1923'te başyapıtı Ermiş yayınlanmadan çok önce Amerikan edebiyat çevrelerini ve Göç edebiyatı yazarlarını derinden etkilemiştir.
Kırık Kanatlar
Kırık KanatlarHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20189,6bin okunma
62 syf.
10/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
Uzun zamandır okumak istiyordum. Dostoyevski en sevdiğim yazar olduğu için bu kitap ilgimi çekmişti. Kitapta yazarın 3 denemesi var. Birkaç saatte, ara sıra düşüncelere dalarak bitirilebilecek bir kitap... İlki Hegel ve onun tarih felsefesine bir bakış sunuyor. Dostoyevski, Sibirya sürgününde Afrika ve Sibiryayı küstahça tarihin dışında tutması, acıyı yok sayması, aklı tek gerçek olarak öne çıkarması tenkit ediliyor. Onun aydınlanmacılığı insanî değerlere yer bırakmıyor gibidir. Dostoyevski, Avrupalı olmaya çalışırken ~sürgüne gidişi bile bu Avrupai fikirleri sebebiyle oldu~ yine bir Avrupalı tarafından dışlanmış hissediyor. Bu biraz bizim de tavrımız değil mi? Daha sonra Dostoyevski, bu kinini birçok kitabında kusacaktır. Özellikle Yeraltından Notlar ve Yaz İzlenimleri Üzerine Kış Notlarında... İkinci deneme Dostoyevski'nin yine bu sürgünüyle ilgili yazdığı ve onu ciddi bir şöhrete kavuşturan Ölüler Evinden Notlar kitabıyla, özgürlükle ve 20. yüzyıl cehennemiyle ilgili konuları tartışıyor. Üçüncü deneme de yazarın son ve büyük eseri, bir schwanengesang (kuğu şarkısı, son ötüş) olan Karamazov Kardeşlerdeki zeki, inançsız ve nihilist karakteri İvan Karamazov'un meşhur sözüyle alâkalı: her şeye izin vardır.
Dostoyevski Sibirya’da Hegel Okuyup Gözyaşlarına Boğuldu
Dostoyevski Sibirya’da Hegel Okuyup Gözyaşlarına BoğulduLaszlo F. Foldenyi · Dergâh Yayınları · 202261 okunma
196 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Karmaşık ve masal tadında bir oyun.
Yazarımız, eserin konusunu Robert Greene’in 1588’de basılan ‘Pandosto’ yapıtından almıştır. Hatta eserdeki çoğu karakterin ismi bile aynıdır. Pandosto’da olmayan, bu yapıtın son sahnesinde yer alan heykelin canlanması ve iki karakterin buluşma sahnesinin de 17.yüzyıl temsillerinde ahlaki bulunmayıp sansürlendiğini öğreniyoruz. 18,19 ve
Kış Masalı
Kış MasalıWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20212,196 okunma
Reklam
272 syf.
·
Puan vermedi
GÖSTERİŞ: KADINLAR, TARİH, FEMİNİZM / CAROL DYHOUSE İndirimde görüp, adı ve kapağı ilgimi çektiği için almıştım, uzun süredir okunmayı bekliyordu. Mart ayı gelince 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için okunacak en uygun kitaplardan biri diyerek okudum. Carol Dyhouse, sosyal tarihçi, Sussex Üniversitesi'nde tarih profesörüdür. Dyhouse
Gösteriş
GösterişCarol Dyhouse · Can Yayınları · 201558 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Jean Paul Sartre / Varoluşçuluk. Çeviren: Adım Bezirci Jean-Paul Charles Aymard Sartre (1905-1980), Fransı yazar ve düşünür. Felsefi içerikli romanlarının yanı sıra her yönüyle kendine özgü olarak geliştirdiği Varoluşçu felsefesiyle de yer etmiş; bunların yanında varoluşçu Marksizm şekillendirmesi ve siyasetteki etkinlikleriyle 20. yüzyıl'a damgasını vuran düşünürlerden biri olmuştur. Sartre, bir anlatıcı, denemeci, romancı, filozof ve eylemci olarak yalnızca Fransız aydınlarının temsilcisi olmakla kalmamış, özgün bir entellektüel tanımlamasının da temsilcisi olmuştur. Kitap çevirmen Asım Bezirci'nin Satre ve Varoluşçuluk'u anlattığı uzun bir önsözle başlamaktadır. Birinci bölümde, Sartre'nin 1945 yılında varoluşçuluk felsefesini anlattığı konferansın notları bulunmaktadır. İkinci bölümde konferans sonunda Sartre'nin P. Naville ile yaptığı tartışmanın metni verilmiştir. Üçüncü bölümde Laffont Bompiani'nin Varoluşçuluk Bir İnsancılıktır yazısı, dördüncü bölümde Gaétân Picon Sartre'yi tüm yönleriyle anlatmıştır.. #Kitapşuuruinsanlıkşuurudur.
Varoluşçuluk
VaroluşçulukJean-Paul Sartre · Say Yayınları · 20193,169 okunma
120 syf.
1/10 puan verdi
Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe
Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe
Orhan Asena
Orhan Asena
Ben normalde tiyatro eserleri okumayı çok severim ama bu eseri tabiri caizse hiç ama hiç beğenmedim bunun tek sebebi değil, birçok sebebi var. 1- Eser Kanuni Sultan Süleyman devrinde geçiyor o dönemi anlatıyor ama kullanılan dil resmen 20-21. Yüzyıl günümüz Türkçesi idi yani sanki Kanuni Sultan Süleyman Osmanlı padişahı değil de 20. Yüzyıl Türkiyesinde bir insan gibi konuşuyordu ve bütün karakterler öyleydi. Yani metin karakter dili olarak çok zayıftı. 2- Diyaloglar: Karakterlerin kendi arasında ki diyaloglar yer yer çok uzun tutulmuştu bu metnin akıcılığı konusunda engeldi ve okuru zaman zaman boşluğa düşürecek şekilde sıkıcıydı. 3- Tarihi anlatırken aşırı yanlı bir dil kullanılmış gibi geldi sanki Osmanlı sarayında değildik de Bizans sarayı içerisinde entrikalar dönüyor gibiydi. 4- Tasvirler de çok geniş tutulmuştu örneğin karakterin sözü bir cümle ama biz öncesinde yaklaşık yarım paragraf tasvir yani parantez içi yazılar okuyoruz bu da metni okurken sıkılmaya sebep oluyor gerçekten gereksiz uzun diyaloglar ve uzun parantez içleri ile son derece sıkıcıydı. 5- Yazım hataları çok ama çok fazlaydı bu da okumayı güç bir hale getiriyordu. Her yönüyle zayıf, başarısız bulduğum bir eser oldu.
Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe
Ya Devlet Başa Ya Kuzgun LeşeOrhan Asena · Türkiye Kültür Bakanlığı Yayınları · 198910 okunma
139 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
“İman edenlere karşı düşmanlık yönünden insanların en şiddetlisi olarak Yahudileri ve Allah'a ortak koşanları bulursun.” (Maide 82) Rousseau insanlar arasındaki eşitsizliğin kaynağı olarak bir sürü şey saymış. Bence bu aralar tek bir cevabı var. Ona göre bir tanesi yaşlılıkmış mesela. “Elbette onları insanların hayata en hırslı, en düşkün
İnsanlar Arasındaki Eşitsizliğin Kaynağı
İnsanlar Arasındaki Eşitsizliğin KaynağıJean-Jacques Rousseau · Kapra Yayıncılık · 20211,395 okunma
520 syf.
1/10 puan verdi
Bulgakov'un Derinliklerinde Rusya'nın Ruhu
Mihail Bulgakov'un "Usta ve Margarita" adlı kitabı, 20. yüzyıl Rus edebiyatının önemli eserlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. 1930'lu yıllarda Sovyet Moskova'sında geçen olağanüstü ve karmaşık bir hikayeyi anlatarak Rus edebiyatında önemli bir çığır açar. Gün batımında ortaya çıkan gizemli figür Profesör Woland,
Usta ve Margarita
Usta ve MargaritaMihail Bulgakov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20207,1bin okunma
328 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.