Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
576 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Öyle bir kitap okudum ki beyin hücrelerim hâlâ yanıyor. Umberto Eco Eco Ecooo !...Yazarın ilk okuduğum kitabı. Şunu anladım ; Eco okumak insanın kendisini cahil hissetmesi için yeterli bir sebep. Felsefe, Coğrafya, Aşk, Metafizik, Hayvanlar âlemi, Doğa Bilimi, Varoluş, Sonluk-Sonsuzluk... Hiçbir kitabı okumakta zorlanmadım ama itiraf ediyorum bu kitap beni çok zorladı. Bir emek dökümü. Roberto de la Grive' in hayatta kalmaya çalışırken verdiği varoluş savaşı, bir iç hesaplaşma. Roberto'nun sevdiği kadına yazdığı mektupların bulunup bir araya getirilmesiyle oluşmuş hikâye. Yalnız kalmış bir adam. Ve yalnız olan her insan gibi sürekli geçmişi düşünüyor. Biz de onunla beraber geçmişe gidiyoruz. Sevdiği kadın ile babası ile ve gerçekte olmayan kendisinin yarattığı hayali kardeşi ile tanışıyoruz. Savaşlara, XVII.yy denizin altına inmek için yapılan deneylere şahit oluyoruz. Dönemin siyasî iktidarını, insan ve toplum ilişkisini de anlamaya çalışıyoruz. Kesinlikle bir değil birkaç kez okunması gereken bir kitap. Ama ben sanırım on yıl sonra tekrar elime alırım ;) Demem o ki ; cahil olduğunuzu anlamak için okuyunuz...
Önceki Günün Adası
Önceki Günün AdasıUmberto Eco · Can Yayınları · 2017396 okunma
520 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Mükemmel bir azim ve başarı örneği
1 hafta içinde okuduğum 3. Jack London kitabı oldu Martin Eden. Kitaplarını okudukça okuyasım geliyor; hiç sıkmayan bir dili, sürekli azim ve mücadele içinde hayat hikayeleri yaratmadaki üstün başarısı ve hep ana karakter ve birkaç yan karakter ile birlikte belirli mekanlarda geçen olay örgülerine rağmen hiç tekrara düşmeyen anlatım şölenine
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,1bin okunma
Reklam
417 syf.
9/10 puan verdi
«Ana hukukunun kadına muazzam bir toplumsal iktidar konumu sağladığı dönemleri ve halkları bir tarafa bırakırsak, kadın cinsinin durumu sürekli ezilenlerin, ikinci sınıf insanın, aşağı bir cinsin durumu idi. Erkeğin çıkarcılığı, daha güçlü olanın kanlı şiddeti, kadının ve toplumsal etkisinin gelişmesini demir zincirlere vurdu ve bu olgunun üstünü
Kadın - İkinci Cins 1
Kadın - İkinci Cins 1Simone de Beauvoir · Payel Yayınevi · 1993529 okunma
Öpüşme.
XVI. yüzyılda İtalya'da evlenmeden cinsel ilişkiye girmenin cezası hapisti, bu ortaçağ döneminde bile böyle değildi. Suçlu gördükleri kadınlar bellerine kadar çırılçıplak soyulur kırbaçlanır ve saçları kazınırdı... Seks yaptığı kişinin yaşı küçükse durum idama kadar gidiyordu... Bir erkek ile bir kadın bekar olmalarının dışında eğer birisi
509 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bilinmeyene düşmanlık edilir ama arzulanır da
Michel Foucault
Michel Foucault
nun külliyatı içerisinde en çok referans alınan kitabı
Cinselliğin Tarihi
Cinselliğin Tarihi
dir. Dört cilttir. Fakat bu kitapta ilk üç cilt bir araya toplanmıştır. Gözünüz korkmasın;
Bilme İstenci Üzerine Dersler
Bilme İstenci Üzerine Dersler
Tenin İtirafları - Cinselliğin tarihi 4
Tenin İtirafları - Cinselliğin tarihi 4
kitaplarını bu kitaptan bağımsız okuyabilirsiniz.
Michel Foucault
Michel Foucault
bu derlemede Cinsellik tarihini bastırma mekanizmalarını merkez alarak inceler, iki kopmanın yaşandığını
Cinselliğin Tarihi
Cinselliğin TarihiMichel Foucault · Ayrıntı Yayınları · 2010760 okunma
XVII
Zaman malum meseledir, bazen kuş gibi uçar, bazen de solucan gibi sürüne sürüne gider ama insanın en çok hoşuna giden, zamanın çabuk mu, yavaş mı, nasıl geçtiği fark edilmeden geçip gitmesidir.
Reklam
Yakılan Kadınlar. "(Nasıl bir mantıktır Yarabbim)"
Hind uygarlığında kadın müstakil bir varlık olarak görülmez; ancak babası, eşi ya da oğluyla birlikte "insan” kabul edilirdi. Eşi ölen bir kadının hayatı hükmen bitmiş sayılırdı. Cenaze günü bir odun yığını üzerine çıkarılarak yakılırdı kadın. Hint uygarlığının bu aybı XVII. (17.) asra kadar devam etti.. ***
"Kuşkusuz derinliklerinde adaletin yattığı bir adaletsizlikti." (xvii)
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
208 syf.
8/10 puan verdi
Türkiye'nin Maarif Davası
Nurettin Topçu!.. Türkiye’nin çağdaş dervişi… Nurettin Topçu'yu "Cumhuriyet dönemi Türkiye’sinin kalbi ve ruhu" olarak tanımlayan Üstâd Mehmet Kaplan, vefatının ardından Topçu için, "Ben onda Yunus Emre'nin çağın felsefesi ile yoğrulmuş büyük bir temsilcisini buldum. Hiç şüphe etmiyorum ki öbür dünyada yöneldiği yer
Türkiye'nin Maarif Davası
Türkiye'nin Maarif DavasıNurettin Topçu · Dergah Yayınları · 20164,661 okunma
XVI. yüzyılda İtalya'da, zinanın cezası hapisti, ortaçağda yapmazlardı böyle. Artık suç­lu kadınlar bellerine kadar çırılçıplak soyularak kırbaçlanıyor, ya da saçları kökünden kazınıyor, küçük yaştakileri ayartan­lar idam ediliyordu; ve evli ya da dul bir kadını öpen kişi, 1589'da Fermo kentinde olduğu gibi, boynunun vurulması­na kadar varabilen bedensel bir cezaya çarptırılıyordu. XVII. yüzyılın başında Napoli'de, evli bir kadını uluorta öpenlerin idamı karara bağlandı. 1556'da Fransa'da, II. Henri'nin bir fermanında, bütün hamile kızların halka gebelik duyurusun­da bulunması istendi. Cromwell'in İngiltere'sinde, zina yapan kadınlara gene idam cezası layık görülüyordu (tabii erkek­ler için yoktu böyle bir şey).
Reklam
·
Puan vermedi
Ama gözler kördür. İnsan yüreğiyle aramalı
Antoine de Saint-Exupéry, asıl mesleği pilotluk olmasına rağmen edebiyat dünyasına birçok eser kazandırmış bir yazardır. 1944 yılında görevdeyken uçağıyla birlikte kaybolmuş ve ölüm sebebi hakkında kesin bir sonuca varılamamıştır. Varoluşçu ve hümanist bir dünya görüşüne sahip olan yazar, bu yaklaşımını eserlerine de yansıtmıştır. Exupéry; sanatı
Küçük Prens
Küçük PrensAntoine de Saint-Exupéry · Mavi Bulut Yayıncılık · 2016235,1bin okunma
İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi (1789)
I İnsanlar eşit doğar. II Devletler insan haklarını korumak için vardır. III Egemenliğin temeli, esas olarak ulustadır, kilise veya monarşide değil. IV Özgürlük başkalarına zarar vermeden istediğini yapabilmektir. V Yasa sadece topluma zarar verebilecek eylemleri yasaklar. VI Bütün yurttaşlar demokratik sürece katılma hakkına sahiptir. VII Yasaları çiğnemedikleri sürece hiç kimse yakalanamaz ve tutuklanamaz. VIII Keyfi ve lüzumsuz cezalandırmalar yasaktır. IX Her insan suçlu olduğuna karar verilinceye kadar masumdur. X Hiç kimse inançları nedeniyle sorumlu tutulamaz. XI Herkesin özgür ifade ve özgür basına erişim hakkı vardır. XII Ordu sadece idarecilere değil, tüm vatandaşlara hizmet verir. XIII Gelir vergisi zorunlu kılınmıştır. XIV Bütün yurttaşlar vergilerin değerlendirilmesi ve kullanımında söz hakkına sahiptir. XV Tüm kamu görevlileri doğru ve kamuoyuna açık kayıtlar tutmalıdır. XVI Anayasa hukukun egemenliği ve kuvvetler ayrılığına dayanır. XVII Bireysel mülkiyet hakkını tanımlar.
Sayfa 138Kitabı okudu
Başlarken..
Gördünse sen de dünyayı,/ anımsa nemli, yoğun buhar dağılmaya / başlayınca su- zülen cılız işığını... Dante, Ilahi Komedya, "Araf", XVII. Kanto.
Sayfa 25 - YKYKitabı okudu
"hezârfen olmak"
Birçok san'atta behre sahibi olanların, "bin san'at" mânâsına gelen "hezârfen" tâbiriyle yad edildikleri bilinir. XVII. asırda, taktığı kanatlarla Galata Kulesi'nden Üsküdar'da Doğancılar semtine kadar uçmayı başaran Hezârfen Ahmed Çelebi de bunlardan biridir.
XVII.Bölüm
Çok yazık! Aklınla güzelliğin hiç denk değil.
Sayfa 301Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.