yağmur
dinginliğin çeperlerini yıkardı
ben
göçün ıslak kumlarıyla oynardım
ve nakışlı yolculuk düşleri görürdüm
ben kumların özgürlüğüne karışmıştım,
ben
üzgünüm.
Sana çiçekli yollar vadetmiyorum,
Vadetmek bir hayalin inşaat halidir çünkü.
Sana yalnızlıklar vadetmedim.
Sana mutlu yarınlar.
Mutsuz oluruz,
Böyle de varız, bil istedim,
Sarmaş dolaş olmadan da bütün olur iki beden,
Mesafeler sadece coğrafya kitabında önemlidir.
Sana birçok şey vadetmedim,
Ellerinden öpülesi sabahlar,
Güneşe karşı uyanıp rüyamı anlatmak ön balkonda
Gökyüzü tam beyaz
Soğuk mermer beyazı
Yağmur da yağar birazdan.
Hava koşulları yalnızca coğrafya kitaplarında değil.
Ne zaman yağmur yağsa Efendimiz (s.a.v.) dışarıya çıkar, mübarek göğsünü açarak yağmurla âdeta kucaklaşırdı. Bunu sahabelerine de öğütlerdi. Bunu niye yaptığını soranlara yağmura atfen, “Bu az önce Rabb'iyle beraberdi, bunun Rabb'iyle ahdi yeni!” derdi.