Seni yaşayacağım, anlatılmaz;
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım.
Bir gün, tam anlatmaya..
Bakacaksın,
Gözlerimi kapayacağım..
Anlayacaksın.
Ama yaşayacağım ozanların türküsünde,
Titreyeceğim sokakta üşüyen kedinin nefesinde,
Süzüleceğim gökyüzünde bir çocuğun maviliği izleyişinde.
Ölüme her gün biraz daha yaklaşmaktayım...
İnsan tahammül edemeyeceğini zannettiği şeylere pek çabuk alışıyor ve katlanıyor. Ben de yaşayacağım... Ama nasıl yaşayacağım!.. Bundan sonraki hayatım nasıl dayanılmaz bir işkence olacak!.. Ama ben dayanacağım... Şimdiye kadar olduğu gibi...
Sanki yaşayacağım kadar yaşamış, yürüyeceğim kadar yol yürümüştüm de bir uçurumun kenarına gelmiştim, önümde yok oluştan başka hiçbir şeyin olmadığını apaçık bir şekilde görebiliyordum.
Uğruna yaşayacağım bir şeyler istiyordum ama hiçbir şey yoktu.Hayatımın bir amacı, değeri olsun istiyordum ama yoktu.Boş ve anlamsız bir hayattı benimki. İçimin çekildiğini hissediyordum; bulamayacağım bir şeyi arıyor, tutamayacağım bir şeye uzanıyor gibiydim.
Diyelim ki ben 60 sene yaşayacağım. Bu zamanımın çoğu çalışarak geçecek. Çalışmak için kendime iyi bir iş buldum diyelim. Eğer o işi sevmezsem bu 60 sene bana işkenceden başka hiçbir şey olmaz.
Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde,
Şarkılarımda, sözlerimde.
Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmiyecek seni.
Yaşayacaksın gözlerimde.
İnsan tahammül edemeyeceğini zannettiği şeylere pek çabuk alışıyor ve katlanıyor.Ben de yaşayacağım...Ama nasıl yaşayacağım!Bundan sonraki hayatım nasıl dayanamaz bir işkence olacak!..Ama ben dayanacağım...Şimdiye kadar olduğu gibi...
Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde,
Şarkılarımda, sözlerimde.
Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmeyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde.