Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ben senden önce ölmek isterim. Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun? Ben zannetmiyorum bunu. İyisi mi, beni yaktırırsın, odanda ocağın üstüne korsun içinde bir kavanozun. Kavanoz camdan olsun, şeffaf, beyaz camdan olsun ki içinde beni görebilesin... Fedakârlığımı
Seni, sensiz yaşayacağım aklımın ucuna gelmezdi. Ama sen böyle de aşksın.
Reklam
İnsan tahammül edemeyeceğini zannettiği şeylere pek çabuk alışıyor ve katlanıyor. Ben de yaşayacağım... Ama nasıl yaşayacağım!.. Bundan sonraki hayatım nasıl dayanılmaz bir işkence olacak!.. Ama ben dayanacağım... Şimdiye kadar olduğu gibi...
Bazen düşünüyorum da, düşlerimi birleştirerek kendime kesintisizce akacak ikinci bir hayat kursam ne hoş olurdu, günlerimi düşsel konuklarla, uyduruk insanlarla geçireceğim, acısını da keyfini de yaşayacağım ikinci bir hayat. Öyle bir dünyada başıma felaketler gelir, büyük sevinçler üzerimde erirdi. Ve bana dair hiçbir şey gerçek olmazdı. Ama herşeyin kendine has, muhteşem bir mantığı olurdu, herşey haz verici bir yalanın ritmiyle akıp giderdi, herşey ruhumdan yapılmış bir şehirde olup biterdi, ruhum ise sakin bir trenle içimde çok uzaklara, çok uzaklardaki bir perona gidip kaybolurdu... Ve bütün bunlar hem dış hayattaki gibi, hem de Güneşin Ölümü'ndeki estetik gibi açık, kaçınılmaz olurdu.
Sayfa 164
"Burada ıstıraba ve tevekküle o kadar alıştım ki, onları bırakırsam ruhumun bir parçası kesilmiş gibi boşluk duyacağım; bırakmazsam isyansız nasıl yaşayacağım?"
"Geçmişi değiştiremezsiniz ama bundan sonra ne olursa olsun mutlu bir hayat yaşayacağım diyebilirsiniz.. "
Sayfa 368
Reklam
Tek bildiğim, daha çok ama çok uzun bir zaman yaşayacağım.
Seni yaşayacağım, anlatılmaz, Yaşayacağım gözlerimde; Gözlerimde saklayacağım.
... Ben yaşadıkça, varlığım bütün çaresizliklere meydan okuyacak. Unutma; seni sevdiğim için ölebilirdim, seni sevdiğim için yaşayacağım. Biraz sonra mektuplarınla resimlerni tutuşturacak bir kibrit çöpü gibi çekiliyorum hayatından. Her şeyiyle onu sana bırakıyorum. Hayatın senin olsun. istersen hayatım da.. Ama sen kendinin bile olamayacaksın artık. Ben yaşadıkca, adım söylendikçe... Seni bensizliğe ve kendimi sana mahkum ediyorum...
"Ben önemli falan değilim. Herkes ben olmadan da yaşayabilir" diyorum. "Herkesten bana ne? Ben nasıl yaşayacağım?
Reklam
BENDEN SONRA MUTLULUK Bunca yıl yaşadım Elime ne geçtiyse yitirdim Biraz daha yaşayacağım Yalnız bir şey biriktirdim Bir bakış, bir görüş, bir duyu, bir düşünce Belki aç kalacağım Suçlanacağım ölünce Biraz yazdım, artık hep yazacağım Hüzünden baş alamadım Görünce ...
Sonradan eski alışkanlığına uyarak, kendi kendine hemen: 'Peki bundan sonra ne olacak? Bundan sonra ne yapacağım?' diye soruyor, bundan sonra da gene kendi kendine karşılık veriyordu. 'Hiç bir şey yapmayacağım: Sadece yaşayacağım. Ah, ne hoş şey!'.
Çünkü ben artık dünyada iyi insanların olduğundan hep şüphe edeceğim ve her şeyi, herkesi sorgulayarak yaşayacağım.
- Sonsuza kadar kalbimizde kalacaksın, koca adam. (Özellikle bu beni delirtiyordu çünkü geride kalanların ölümsüz olduğu gibi bir ima taşıyordu. Hafızamda sonsuza kadar yaşayacaksın çünkü be sonsuza kadar yaşayacağım! ARTIK SENİN TANRIN BENİM, ÖLÜ ÇOCUK! SENİN SAHİBİN BENİM! Ölmeyeceğini düşünmek de ölmenin yan etkilerinden biriydi.)
Sayfa 268Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.