Byung-Chul Seul’da doğdu, 2012/13 kış sömesterinden beri Berlin Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde felsefe ve kültür bilimi dersleri veriyor. Han birçok kitap yayımladı, “Müdigkeitsgesellschaft” (Yorgunluk Toplumu), “Topologie der Gewalt” (Şiddetin Toplojisi), “Transparenzgesellschaft” (Şeffaflık Toplumu), “Im Schwarm” (Oğulda) ve “Agonie des Eros” (Erosun Can Çekişmesi) bunlardan birkaçı.
“Sosyal ağlardaki “arkadaşlar”ın başlıca işlevi, bir meta gibi sergilenen Ego’ya tüketici olarak dikkatlerini yönelterek, kişinin narsistik Ben duygusunu artırmaktır.”
"Görme hissi mesafeyi muhafaza ederken dokunma hissi bunu iptal eder. Mesafe olmadan gizem olmaz. Gizemin bozulması her şeyi eğlenilebilir ve tüketilebilir kılar.."
Bu kitap yorumunu Instagram'daki "alintilarlayasiyorum" profilimde de okuyabilirsiniz: instagram.com/p/CtjsvceNCBL
Son zamanlarda okuduğum en iyi kitaplardan birinin incelemesine hoş geldiniz.
Aklınıza bu kitapla ilgili gelebilecek ilk soru "palyatif" kelimesinin ne anlama geldiği olurdu sanırım. Latince
Sanayileşme ve modernleşme süreçleriyle birlikte insan ve toplumların hayatında yaşanan değişim ve dönüşümler tüm hızıyla sürüyor. Özellikle teknolojinin, iletişim ve ulaşım araçlarının baş döndürücü bir şekilde gelişmesiyle yaşanan hız ve rekabet ortamında üretim ve tüketim sürekli artıyor. İnsanlar daha fazla kazanma ve daha fazla tüketme adına
“Bana acıyla ilişkini söyle, sana kim olduğunu
söyleyeyim!” (Ernst Jünger).
Filozofların ve sosyologların en sevdiğim yönlerinden biri, insan ve toplumların içinden geçtikleri süreçleri bazen bir retorikle, bazen bir alegoriyle, bazen bir metaforla, bazen de bir kavramsallaştırmayla herkesin anlayabileceği bir düzeyde anlatabilmeleridir. Bu