Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Eski jenerasyon ile yeni jenerasyonun duygularını birlikte anlayabilen insanlara kolay kolay rastlanmaz.
Sizce bu jenerasyon güzel nesiller yetiştirebilecek şekilde mi yetiştirdi?
Şimdiki eşimizi, arkadaşlarımızı, dostlarımızı kısacası hayatımızdaki herkesi, bir önceki nesil annelerimiz yetiştirdi. Şimdi sıra yeni nesil jenerasyonun yetiştirilmesinde. Bu noktada annelere büyük görev düşüyor. Farkındalıklı, mutlu, huzurlu, başarılı, sağlıklı yeni bir nesil yetiştirmeye hep birlikte niyet ediyoruz.
Reklam
Cümle kuramayan, saçma sapan konuşan, kafası karışık, duygusal tiplerden biri işte, yeni jenerasyon.
Sayfa 71 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Pilotlar için sağlık uçuculuk hayatının sonlanmasına kadar sürecek bir husus olup; sağlıklı bir hayat sürecini devam ettirmek, kişisel hayat tarzı olarak karşımıza çıkmaktadır. Hayatlarının daha önceki dönemlerinde sigara kullanan birçok uçucunun, 40'lı yaşlar ve sonrasında sigarayı bıraktıkları görülmektedir. Kendilerinin sigarayı bırakmaması durumunda, sigaranın onların hayatını sona erdirme riski nedeniyle gerçekleşen bu olgu son yıllarda oldukça yaygınlaşmaktadır. Yeni jenerasyon genç yaştaki birçok uçuşu ise genellikle sigara kullanmamakta olup, bu durum ülkemiz havacılığı için olumlu bir yöne doğru gelişmektedir. Sanırım yakın zaman içerisine şirketler uçucuların işe alım süreçlerinde, sigara kullanmama kriterini zorunlu hale getirebileceklerdir.
➤Ay'ın oldukça zayıf bir kütleçekim alanı vardır. Dünyanınkinin sadece altıda biri kadar kuvvetlidir. Yani Ay'ı keşfe çıkmış 90 kilo ağırlığındaki biriyseniz orada sadece 15 kilo gelirsiniz. ➤Uzaya baktığınızda zamanda geriye bakarsınız. Uzayda ne kadar uzağa bakarsanız, o kadar eski bir zamanı görürsünüz. Bu da kozmosu araştırmak için kullandığımız teleskopların ve aletlerin gerçekten da zaman makineleri olduğu anlamına gelir. ➤Gözlenmesi en kolay gök cisimleri gezegenler, özellikle de Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter ve Satürn'dür. Çıplak gözle seçilebilen bu gezegenler genellikle yıldızlardan daha parlak oldukları için göze çarparlar. Uranüs ve Neptün'ü bulmak istiyorsanız iyi bir amatör teleskobuna ihtiyacınız olacaktır. ➤Bir yıldız öldüğünde, yarattığı maddeler uzaya dağılır ve yeni jenerasyon yıldızlara dönüşür. Astronom Carl Sagan bir defasında ''Hepimiz yıldız tozuyuz'' demişti. Kanımızda demir, ciğerlerimize dolan oksijen, kemiklerimizdeki kalsiyum, hücrelerimizin moleküllerindeki bulunan karbon, bunların hepsi uzun zaman önce yol olmuş yıldızlardan gelir. ➤Hiç yıldız kayması gördünüz mü? Gürdüyseniz, güneş sisteminin tarihinin minik bir kısmının buharlaşmasına şahit oldunuz demektir. Gördüğünüz şey teknik olarak, güneş sistemi enkazının bir parçasının Dünya'nın atmosferinde buharlaşması ve ardında meteor denen görülebilir bir iz bırakmasıdır. Bunun bir parçası bu geziden kurtulup yere düşerse, bu kalan taşlı parçacıklara meteor taşları adı verilir.
Say Yayınları
Bir yıldız öldüğünde, yarattığı maddeler uzaya dağılır ve yeni jenerasyon yıldızlara, gezegenlere ve yaşamlara dönüşür. Astronom Carl Sagan bir defasında, "Hepimiz yıldız tozu­yuz;' demişti. Kanımızdaki demir, ciğerlerimize dolan oksijen, ke­miklerimizdeki kalsiyum, hücrelerimizin moleküllerinde bulunan karbon, bunların hepsi uzun zaman önce yok olmuş yıldızlardan gelir.
Reklam
Cümle kuramayan, saçma sapan konuşan, kafası karışık, duygusal tiplerden biri işte, yeni jenerasyon
Bir yıldız öldüğünde, yarattığı maddeler uzaya dağılır ve yeni jenerasyon yıldızlara, gezegeniere ve yaşamlara dönüşür. Astronom Carl Sagan bir defasında, "Hepimiz yıldız tozuyuz;' demişti. Kanımızdaki demir, ciğerlerimize dolan oksijen, kemiklerimizdeki kalsiyum, hücrelerimizin moleküllerinde bulunan karbon, bunların hepsi uzun zaman önce yok olmuş yıldızlardan gelir.
Cümle kuramayan, saçma sapan konuşan, kafası karışık, duygusal tiplerden biri işte, yeni jenerasyon.
Sayfa 71 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Freud ayni zamanda sosyolojik elestirilerde bulunan bir insandir. Insan tarafindan yönlendirilen toplumun, büyük ölçüde insanin irrasyonelitesini yansittigina inanmistir. Bunun bir sonucu olarak da her yeni jenerasyon, irrasyonel bir topluma dogarak daha da bozulmustur. Insanin toplum üzerinde, toplumun da insan üzerindeki etkisi, sadece birkaç insanin ruhunu kurtarabilecegi kisir bir döngüdür. Freud, bu durumun, cocuklarin yetistirilmesi ve egitiminde psikolojik ilkelerin ugulanmastyla düzeltilebilecegine inanmistir. Elbette bu, ögretmenlerin ve ebeveynlerin, sebep ve gerçek adina etkili birer araç olabilmelerinden önce yeni bir psikolojik egitimden geçmeleri anlamina gelir. Freud böyle bir görevin agirlığını hicbir zaman küçümsememis ancak daha iyi bir toplum ve daha iyi bir insan yaratabilmek için baska bir cözüm de önerememistir. Freud'un sosyal alandaki elestirisi, Uygarlık ve Hosnutsuzluklar (Civilization and Its Discontent) adl kitabinda ortaya konmustur.
Reklam
Yıldızlar, yaşamlarının çoğunda hidrojeni helyuma çevirirler. Yaşlandıkça hidrojenleri biter ve bazıları helyumu karbona çevir­meye başlar; devasa yıldızlarda demire kadar bu kaynaşma işlemi devam eder. Bu yeni elementler yaratma sürecine yıldız nükleo­sentezi adı verilir. Bir yıldız öldüğünde, yarattığı maddeler uzaya dağılır ve yeni jenerasyon yıldızlara, gezegenlere ve yaşamlara dönüşür. Astronom Carl Sagan bir defasında, "Hepimiz yıldız tozu­yuz" demişti. Kanımızdaki demir, ciğerlerimize dolan oksijen, ke­miklerimizdeki kalsiyum, hücrelerimizin moleküllerinde bulunan karbon, bunların hepsi uzun zaman önce yok olmuş yıldızlardan gelir.
Sayfa 93 - 6. baskı: Say Yayınları, 2019
80'lerin yeni jenerasyon endişesi (bazı döngüler hiç mi değişmiyor?)
Ölülerin zamanının yerini çocukların zamanı alıyordu. Merakları, eğlenceleri, müzik tercihleri hakkında usturuplu bir şekilde sorduğumuz sorulara gençler, aslında zevkleriyle ilgilenmediğimizden emin, muhtemelen esas derdimizin gizledikleri hayatlarını öğrenmek olduğunu sezerek ve onu da bize açmaya pek niyetlenmeden uysal ve ihtiyatlı bir edayla, kısa, kaçamak cevaplar veriyorlardı. RPG, war game ve heroic fantasy'yle kafası karışan bizler için onlardan Yüzüklerin Efendisi'ni duymak ya da gün boyu bizi maruz bıraktıkları hard rock, Sex Pistols, Pink Floyd'un yanı sıra Beatles'tan da bahsetmeleri içimizi rahatlatıyordu. Kareli gömlek üzerine efendice V yaka kazak giydiklerini, derli toplu saç kesimlerini görünce uyuşturucudan, şizofreniden ve ANPE'den hiç değilse şimdilik paçayı kurtardıklarını düşünüyorduk.
Sayfa 127Kitabı okudu
Kemalist rejimin anlaşılması adına odaklanılması gereken ilk isim, Jôn Türk hareketinin ikinci kuşağına mensup olan Mustafa Kemal'dir. Kurucu lider ve beraber yetiştikleri eğitimli sınıf, büyük oranda materyalizm ve sosyal Darwinizm felsefesi içerisinde entelektüel gelişimini sağlamıştır. Din ve bilim bu kuşak için, telif edilemez, uzlaştırılamaz, aralarında bitmek tükenmez kavga olan bir kavram çiftidir. Ludwig Büc ergbı materyalist düşünürlerin tesirindeki geç Osmanlı okuryazarı ve gencının ortak paydası ise din fikrinin reddedilmesiydi. Bilimin süzden geçmeyen hiçbir şeyin yeni yetişen jenerasyon için ehemmiyeti karşılığı yoktu. Dönemin şartları bakımından materyalist fikirkaynağı Tıbbiye mektebiydi. Harbiye mektebi görece bu tesirin kalmıştı. Kitap ve dergiler üzerinden materyalist fikirlere ilgi başlayan Mustafa Kemal'in ileride sarf edeceği “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir”, “İlim ve fennin dışında yol gösterici aramak gaflettir, doğru yoldan sapmaktır” sözleri de edindiği materyalist düşüncenin tezahürleriydi. Mustafa Kemal üzerinde derin etki bırakacak olan materyalist düşünce, 18. yüzyıl Fransız ve 19. yüzyıl Alman fikirlerinin bir terkibi olarak 2. Meşrutiyet döneminde kendisine alan bulduktan sonra cumhuriyet rejimine kaynaklık etti.
Sayfa 126 - Ömer BaykalKitabı okudu
50 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.