Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bulmak
Bir an kayboldun gibi! yaşadım kıyameti Yoruldun ama buldun ey kalbim emaneti Yeniden su yürüdü dalıma yaprağıma Bir bakışın can verdi kurumuş toprağıma Çiçeğe durdu kalbim içtim parmaklarından Göz çeşmem suya erdi sevda kaynaklarından
Bununla birlikte, şu anda olduğum insanın bir yaradan doğmuş olduğunu söylersem bir ipucu vermiş olurum belki. Bu yara kalbe yürüdü . İnsanın geliştirdiği bütün mantık sistemlerine göre ölmüş olmam gerekirdi. Hatta bir zamanlar tüm tanıdıklarım benden umudu kesip ölü ilan etmişti, hayalet gibi dolanıyordum aralarında. Benden geçmiş zaman kipinde söz ediyor, bana acıyor, üstüme kürekle toprak atıp daha da derine gömüyorlardı. Yine de her zamanki gibi güldüğümü , kadınlarla seviştiğimi, yemeğin ve içkinin tadını çıkardığımı ve yumuşak yatağıma bir iblis gibi tutunduğumu hatırlıyorum. Bir şey beni öldürmüştü , ama yine de hayattaydım. Fakat ne belleğim vardı ne de adım. Zerre kadar umudum olmadığı gibi, en ufak bir pişmanlık ya da üzüntü duymuyordum. Geçmişim yoktu muhtemelen geleceğim de olmayacaktı; bana düşen yaranın oluşturduğu boşlukta diri diri gömülmüştüm. Yaranın kendisiydim ben.
Reklam
Bkz. Kalp Nefs ve Ruh kitabı
R. Frager tasavvuf yolunda yürüdü. Cerrahi Halveti yolunda, rahmetli Muzaffer Efendi'den (ks) el aldı ve Kaliforniya'daki Stanford Üniversitesi'nin tam karşısında, benötesi (transpersonal) psikolojisi enstitüsünü kurdu
Sayfa 68 - Kaknüs YayınlarıKitabı okuyor
Kültürümüzde biri için "Öldü" denilmesi, esasen pek makbul değildir. Bunun yerine "Rahmet-i Rahmâna kavuştu", "Semt-i bekâya gitti", "Semt-i hamûşâna gitti", "Hakka yürüdü" gibi ifadeler kullanırız. Çünkü dediğimiz gibi hayat devam etmektedir; sadece beden adlı boş kapsülü bırakmışızdır o kadar.
Önce duvara doğru yürüdü, neden sonra farkına vardı duvarların yol vermez olduğunun.
Sayfa 87
Önce bir ellerin vardı yalnızlığımla benim aramda Sonra birden kapılar açılıverdi ardına kadar Sonra yüzün onun ardından gözlerin dudakların Sonra her şey çıkıp geldi Bir korkusuzluk aldı yürüdü çevremizde..
Reklam
Zargana her şeyi seyretti. Üzüntüyü gördü. Hatta kadın yanından geçerken üzüntüye dokundu. Hayran kaldı. Saydam gözyaşlarına, kırışan yüze, abartılı hareketlere, gerçeği kabullenmemek için yapılan bedensel mücadeleye hayran kaldı. Derinden üzülen bir insan, gördüğü en büyük gösteriydi. Sevinen birini seyretmekten daha zevkliydi bu, çünkü gerçekle arasında bir sorun olmadığı için insanın kendini o denli zorlaması gerekmiyordu. Mutsuzlar, büyük şoklar yaşayanlar, kanser olduğunu öğrenenler, çocukları ölenler çok daha iyi bir performans gösteriyorlardı gerçeğe alışabilmek için. Profesyonel aktörler gibi çevrelerindekileri de inandırmak için uğraşıyorlardı. Tabiî, son olarak da, mutsuzluk mutluluktan daha çok ses çıkarıyordu. On iki yaşındaki bir çocuk için önemliydi işin kulakları ilgilendiren bölümü. Çocukların çoğu renge ve sese doğru yürürdü. Zargana da öyle yaptı. Hayatı boyunca üzüntüye doğru yürüdü. Büyüyen her gözbebeğinde, titreyen her çenede, buruşan her alında daha da hızlandı. Ne istediğini biliyordu artık. Dünyanın kabuğu olacak kadar üzüntü. Siyah ve grinin hüküm sürdüğü o eşsiz üzüntü. Gözlerinin rengine yakışacak bir dünya…
Önceleyin
Önce bir ellerin vardı yalnızlığımla benim aramda Sonra birden kapılar açılıverdi ardına kadar Sonra yüzün, onun ardından gözlerin, dudakların Sonra her şey çıkıp geldi Bir korkusuzluk aldı yürüdü çevremizde Sen çıkardın utancını duvara astın Ben masanın üstüne koydum kuralları Her şey işte böyle oldu önce Cemal Süreya
480 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Serinin ikinci kitabı da su gibi akıp gitti. Yazarın kalemi akıcı kendimi okutuyor. Ama smut bir kitap. Yarısından sonra cinsellik aldı yürüdü. Serinin tüm kitapları böyle bunu bilerek başlayin. Diğer kitaplarında bilmem ama bu iki kitapta erkek karakterler alfa karakterleri. Her şeyi ben bilirim tarzındaydılar. Kadın karakterler de neşeli sempatik tiplerdir. Bu kitapta prenses koruma tropu vardı. Güzel nir okuma oldu benim için ama çoğu kişi de sevmiyor nedenini tahmin ediyorum erkekler biraz kaba tipler ama düzeliyorlar. 18 yaş üstü arkadaşlara tavsiye ederim.
Çarpık Oyunlar
Çarpık OyunlarAna Huang · Martı Yayınları · 20232,053 okunma
Bu nasıl bir betimleme owhckşhçğaifğn
Babam çok saygın biriydi. Ama tuvaletini yaparken fukaralara benzerdi. Odada, yatağın yanındaki lazımlığa yapmayı sevmez; çiftlik hayvanları gibi doğada, açık havada yapmayı severdi. Her gün karanlık çökerken, kurbağaların vıraklaması gibi geğirir, odadan dışarı çıkar, yavaşça köyün girişindeki helaya doğru yürüdü.
Reklam
Nitekim boynundan yukarı öyle bir kan yürüdü ki, ölünceye kadar orada kaldı, pompalandığı yuvasına, kalbe dönmedi.
... "Seni sevdim Canıma yürüdü bütün zamanlar Yerlere göklere doldum." ...
Yıldızlar kıyamet gibiydi kaldırımlarda Çünkü biraz evvel yağmur yağmıştı Adam bulut gibiydi, hatırladı Adamın ayaklarının altında Yıldızların yıldız olduğu vardı Adam yıldızlara basa basa yürüdü Çünkü biraz önce yağmur yağmıştı.
Hitler'in intiharı
İntiharın Hitler’e çekici gelmesinin bir diğer nedeni de akranı faşist Benito Mussolini’nin kaderiydi: Düşmanlarınca infaz edildik­ten sonra, bedeni ortalık bir yere asılmıştı. Göring, Kelley’ye, bu saygısızlığın fotoğraflarını gördükten sonra, “Hitler çılgına döndü. Fotoğrafları eline alıp salonda bağırarak aşağı yukarı yürüdü: ‘Bu asla bana olmayacak!’ Elindeki fotoğrafları sallıyordu. Sonrasında, Hitler birkaç defa daha konuyu kendiliğinden açmıştı,” dedi. Göring’in hatırladığına göre, “Asla canlı ele geçirilmeyeceğine, hiçbir öfkeli Almanın cesediyle dalga geçme şansı olmayacağına yemin etti.” Bu nedenle, Göring’e göre Hitler, düşmanı bedenini ele geçirir korku­suyla ordusunu Ruslara karşı son bir saldırıya götürdü. Nihayetinde intihar etmeden önceki günlerde, Berlin sığınağında Eva Braun’la beraberken son nutkunu yazdı: “Karım ve ben, utançtan, yenilgiden ve teslim olmaktan kaçmak adına ölmeyi tercih ediyoruz.”
Sayfa 195 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
YÜZBAŞI İŞBARA ALP Gece, sıcak... Bunaltı.. Esmiyor kuzey yeli, Bir sessizlik kaplamış bozkırı, dağı, beli... Dirseğinin altına destek etmiş bir taşı, Sağ eli şakağında düşünüyor Yüzbaşı! Bir ara gözlerini çevirdi gök yüzüne, Gördüğü nesnelerden korku girdi özüne! Bulutlar yumak yumak uçuyor gibiydiler; Ya kovalıyor, yahut kaçıyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.