Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Meltek

Meltek
@Meltek
"Kitaplar, ah! Eminim ki aynı şeyi okuyup aynı şeyi hissetmiyoruz." -J. Austen
136 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Sevgili Sait, Sana mektup yazmak için balkona çıkmıştım. Öyle ya şöyle gökyüzünü bir kez koklamadan sana nasıl mektup yazabilirim ki? Ah bir bilsen sana neler anlatmak istiyorum… Ben sana anlatmak istediklerimi düşünürken kafamı kaldırdım ki bir de ne göreyim? Tam karşıda bir tane unicorn! İnanır mısın sen, bilmem ki. Sol tarafta bulutlar güneşin
Havada Bulut
Havada BulutSait Faik Abasıyanık · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20192,908 okunma
Reklam
304 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Bazen sözcüklerini kaybeder insan. Belki sözcükler hep oradadır ama zamanı kalmaz onları arayıp bulmaya. Çünkü kendi içine bakması gerekir onları bulabilmek için. En zoru da budur zaten; insanın kendi içine bakabilmesi. Oysaki kendi içindeki o altın kubbeli tapınak ne büyük hazinedir insan için. Zaman çiçekleri öyle güzeldir ki, başını döndürür
Momo
MomoMichael Ende · Pegasus Yayınları · 201765,7bin okunma
76 syf.
9/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Bir insanın güzelliğini anlatmak için türlü cümleler kurabilirsiniz. "Güneş altında söylenmedik söz yokmuş" zaten, milyonlarca cümleler dizilmiş bir başkasının güzelliğini anlatmak için. Kim bilir ne kadar başarılı da olmuşlardır; eminim. Fakat yine de bana sorarsanız Yaşar Kemal'in kurduğu sade mi sade cümleler ile yarışamaz hiçbiri. Öyle tertemiz anlatıyor ki insanın güzelliğini; hayran olmamak elde değil. Kendi yüreği bu kadar güzel olmasa anlatabilir miydi bu kadar? Hiç sanmıyorum. Sadece güzelliğini mi anlatıyor insan olmanın? Elbette hayır. Yalnızlığı da ne güzel anlatıyor, korkuyu da, derdi de, umursamazlığı da, idealizmi de, kendini beğenmişliği de. Üstelik bütün bunları kısacık bir romana sığdırıyor; çok az karakter ile. Ama o karakterler sayı olarak azlar. Yoksa bütün insanlığı da insana ait ne varsa onları da taşıyor hepsi, dolu dolu. Bir ceviz ağacının altında, bir cevizin budağına gizlenmiş nice hikâyeler vardır. Nice insanlar gelir geçer de yanımızdan yöremizden, hangi birine yüreğini görmek isteyerek bakarız? Kaç tanesinin içini görebiliriz sahiden? Kaç tanesine dikkatlice bakar da hikayelerini merak ederiz? Bir tanesini çevirip sorsak ya hikâyesini; eminim ki anlattığı hikâye tüm insanlığın hikâyesi olacaktır. Tıpkı bu miniminnacık romanın birçok destandan daha çok şey anlatması gibi.
Tek Kanatlı Bir Kuş
Tek Kanatlı Bir KuşYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20139bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
55 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yıl 2009, annem ile oturmuşuz bir gece vakti, Beyaz Show izliyoruz. Bir şair/yazar varmış konuğu. Hiç de duymuş değilim adını, sözde kitapseverim ya nasıl duymam demek ki çok da iyi yazar değilmiş diyorum. Sevgili Sunay Bey Kız Kulesini çok severmiş; ("Boğaz'dan geçen gemilere engel olmasın diye İstanbul'un saçlarını toplayan beyaz bir
Kaza Süsü
Kaza SüsüSunay Akın · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2010803 okunma
152 syf.
8/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Huu huu. Ne okudum şimdi ben? Gerçekten kitap mıydı okuduğum yoksa Marmara'nın beyin kıvrımları arasında bir yolculuk muydu yaptığım? Sahiden de küçülüp küçülüp o beyin kıvrımlarının arasında dolaşsam o düşünceleri yakalayabilir miydim? O beynin içinde dolaşan düşünceleri bir sıraya dizip bana anlamlı gelecek şekilde okuyabilir miydim?
Kağıtlar
KağıtlarNilgün Marmara · Everest Yayınları · 20161,063 okunma
Reklam
148 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Hani bir parfümcüye girersiniz. Birbirinden farklı parfümler denerken burnunuz yorulur, tüm kokular birbirine karışmaya başlar. Tam o sırada tezgahın üstünde duran kahve kurtarıcı olur. O kahveyi kokladığınız anda tüm kokular silinir, yeni baştan başlayabilirsiniz denemeye. İşte, ne zaman üst üste tohumu nefret olan kitaplar okusam hemen Sait Faik'e koşarım. Bilirim ki o temizleyecektir benim içimde birikmesi kaçınılmaz olan nefret tozlarını. Daha önce okumuş olmanız da fark etmez. Hangi kitabı olduğu da önemli değil. İzin verin dokunsun ruhunuza. Tutup bir silkelesin ruhunuzu. Kumpanya, diğer öykü kitaplarına oranla insan ve doğa sevgisinin daha az göründüğü üç öyküden oluşuyor gibi görünebilir. Oysaki öyle değil tam olarak. Canım Sait Faik, yine imzasını atıyor her türlü. "Şimdi rüzgar onu nereye götürürse götürsün, insanları bütün şefkat ve samimiyetiyle sevecektir." Diyor mesela sayfa 92'de Kriz isimli öyküde. Ben de içimde Sait Faik ile yaşadığım sürece, arada tazelemek şartı ile, hangi nefret manifestosu öldürebilir içimdeki insan ve doğa sevgisini?!
Kumpanya
KumpanyaSait Faik Abasıyanık · İş Bankası Kültür Yayınları · 20141,492 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Kitap hakkında edeceğim bir iki cümleye başlamadan önce kitap hakkında yazılmış yüzlerce kıymetli incelemeyi okuyamadığım için özür dileyerek başlamak istiyorum. Elbette okuyacağım; hepsini de çok merak ediyorum. Ama karakterler ile arama birazcık mesafe girmesi gerekiyor öncelikle. Çünkü hep yaptığım gibi, biraz fazla içselleştirmiş olabilirim
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023171,6bin okunma
176 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bu aralar sosyal medyada birazcık vakit geçirmişseniz şu söz mutlaka bilinçaltınıza işlemiştir; “"Psikiyatriste gerçek hastalar gitmez, gerçek hastaların, hasta ettikleri kişiler gider." Bu yüzden, kendinize depresyon ya da itibar kaybı teşhisi koymadan önce çevrenizdekilerin aşağılık insanlar olmadıklarından emin olun...” Bunu da
Deli Kadın Hikayeleri
Deli Kadın HikayeleriMine Söğüt · Yapı Kredi Yayınları · 20198,8bin okunma
167 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Aziz Nesin.. Ne yaptın yahu, ironinin dibine vurmuşsun tebrik etmeden duramayacağım. :) İroni severim, ince bir zeka gerektirir ve herkesin harcı değildir gibi gelir. Aziz Nesin bu konuda cidden çok iyi. Özellikle ilk öyküleri okurken Olacak O Kadar izliyormuşum gibi geldi. Hatırlarsınız hepiniz; niyetleri kimseyi kırmak değildir, tam yerine rastgelir manzara koyarlar. Nasıl izlerdik o zeka dolu ironileri, şimdi düşündükçe şaşırıyorum. Gerçekten anlıyor muymuşum o yaşta diye. Gerçekten anlıyormuşum. Demek ki anlatmasını bilmek gerek. Sonlara doğru öykülerdeki konular çeşitleniyor, hükümet eleştirisinden genel insan eleştirisine dönüyor. Yine de zekice kurgular, tam yerinde ince mizah ile beni kendine hayran bıraktı. Bir de kitaplığıma ne zaman, nasıl katılmış olduğunu bilmediğim 1991 basımı Adam Yayınlarından olan bu kitap için çok tatlı bir ayrıntı eklemek istiyorum. Arka kapağında tatlı mı tatlı bir çocuk görüyoruz. Dedesi Aziz Nesin ile saklambaç oynarken çekilmiş bir fotoğraf ile. Diyor ki "Şımarmak her çocuğun hakkıdır. Yemek kadar da önemlidir. Nasıl çok yemek obur yaparsa çocuğu ve zararlıysa, çok şımartmak da zararlıdır ve çocuğu şımarık yapar. Hiç şımaramamış çocuklar, bunun eksikliğini yaşamları boyunca duyarlar." Çok ince bir hareket değil mi? Çocuklara böyle değer vermek ki Nesin Vakfı'nın da amacı bu değil mi? Uzun lafın kısası güzel adamsın vesselam.
Fil Hamdi
Fil HamdiAziz Nesin · Nesin Yayınları · 2018856 okunma
252 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Canım Vincent; Seni öyle seviyorum ki, sen olsan sen de şaşardın muhtemelen. Diyorsun ki "Daha sonra kıymetli olacaksam, şimdi de kıymetliyim" İnan ki şimdi gördüğün kıymeti görebilseydin inanamazdın. En çok da bunları göremediğine üzülüyorum. İçindeki sevginin yansımasının ne boyutlara ulaştığını hissedebilsen keşke. Artık telefon
Theo'ya Mektuplar
Theo'ya MektuplarVincent Van Gogh · Yapı Kredi Yayınları · 20136,2bin okunma
Reklam
92 syf.
·
Puan vermedi
·
28 saatte okudu
Böyle bir kitaba nasıl yorum yapılır, nereden başlanır ki? Günlerdir okuduklarımı sindirmeye, kafamda bir yerlere oturtmaya çalışıyorum olmuyor. Aklımın almadığı şeyler var. Çok küçükken babasının tacizine uğrayan bir kız çocuğunun psikolojisini anlamaya çalışmak mesela. Hiç kolay değil. Ya da 5 yaşındayken kendi düğününde uyuyakaldığı için
Erkek Doğrama Cemiyeti Manifestosu
Erkek Doğrama Cemiyeti ManifestosuValerie Solanas · Sel Yayıncılık · 20181,184 okunma
104 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Ayla Tunusluoğlu; biyografisini okuduğumda şaşkınlık geçirdiğim meslek yaşamında çok başarılı bir kadın. Doğrusu, kitabın ismini okuduğumda yazarı tanımıyordum fakat kitabı almaktan başka çarem yoktu. Zira benim için zaten her zaman Bütün Kuşlar Mavidir. Üstelik Einstein'ın "Hayat iki şekilde yaşanır: ya hiç mucize yokmuş gibi ya da her şey birer mucizeymiş gibi." Sözlerini temel almış kitap. Dedim ki "benim mucizem de bu kitapla karşılaşmaktır belki". Fakat hiç de beklediğim gibi olmadığını itiraf etmeliyim. Ayla Hanım, hayatı tamamen mucizelere bağlamış. Bunun da pek çok örneğini gördüğünü anlatıyor kısa anılar ile. Hani hepimizin olmuştur ya mutlaka. Çok özlediğimiz fakat artık fiziki dünyada bir araya gelmemiz mümkün olmayan insanları hissetmişizdir. (Ben kitabı okurken yıllar öncesine döndüm ve anneannemi kaybettikten yaklaşık 1 ay sonra onun evinde uyurken bir anda ürperti ile uyanıp arkamı dönünce kapıya dayanıp beni izlediği görüntü zihnimde asılı kaldı.) Kolay kolay dile dökülemeyen bu mucizeleri anlatabilmiş büyük bir cesaret ile. Annesinden öğrenmiş olduğu İslam Felsefesinin hakkını da vermiş doğrusu hayatı boyunca. Yine de bana hayatın mucizelerle dolu olduğunu gösterdiğini söyleyemiyorum. İlk hikâyeler bu mucizelerden oluşurken arada neyi anlatmak istediğini anlamadığım ve sırf eski günleri yad etmek için yazılmış gibi görünen hikâyeler de vardı.
Bütün Kuşlar Maviydi
Bütün Kuşlar MaviydiAyla Tunusluoğlu · A7 Kitap Yayınları · 20172 okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Sabahtır boğazımda düğümlenip duran birkaç çift söz vardı. "İnsanlar niye bu kadar kötü" diye bağırmak isterken, boğazımdan yukarı çıkan yalnızca derin bir soluma oluyordu. Ben "anlayışsız insanlara katlanamıyorum" dedikçe, "sakin ol Meltem, bu kadar kızacak bir şey yok" diyorlardı. Oysaki tek bir şey değildi benim
Ben Bir Gürgen Dalıyım
Ben Bir Gürgen DalıyımHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20196,7bin okunma
436 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Aralık 2014’te başlamışım İnce Memed’e. Bir yere kadar da okumuş hatta bir çiçek yerleştirmişim bile arasına. Hani “yara derin açılınca içinde çiçek yetiştiriyorsun” misali. Belli ki o dönemlerde de haksızlıklara karşı öfkeme hakim olamıyormuşum. Belki de gördüğüm haksızlıklara karşı çıkmayı değil sinirden kendi kendimi yiyip gözümün görmeyeceği
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202357,6bin okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
35 saatte okudu
Bundan aylar öncesinde tanıştım sevgili Toptaş ile. Biraz hızlı ilerledi samimiyetimiz, bir anda onun evreninde son sürat ilerlerken buldum kendimi. En son sekizinci kitabını okurken farkına vardım, okunacak çok az kitabı kaldığının. Özlediğimde ne yapacağımı bilemedim. O nedenle biraz ara vermiştim ki özlem ağır bastı. Üstelik Ölü Zaman
Bin Hüzünlü Haz
Bin Hüzünlü HazHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20194,461 okunma
116 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.