Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
404 syf.
10/10 puan verdi
·
25 günde okudu
Aydın Gözünden bir Halkın Serencamı
"İtiraf edeyim, çok şey öğrendim bu eserden. Ve tahmin edilebileceği gibi acılar içinde okudum. Ama ne acılar!" Bu cümleler kitaba dair hislerime tercüman olsa da bana ait değil! Bu kitabı okuyan
Server Tanilli
Server Tanilli
'nin
Musa Anter
Musa Anter
'e yazdığı mektuptan.. Acı, hapis, sürgün ve işkence içinde geçen ve faili belli olsa da fâili meçhul diye adlandırılan bir cinayetle sonlanan bir yaşam. Öyle bir yaşam ki tamamen milletinin ihyası için fedakarca geçen bir ömür. Aklıma kitapta da birçok defa ismi geçen
Bediüzzaman Said Nursî
Bediüzzaman Said Nursî
'nin şu sözü geliyor. "Kimin himmeti milletiyse o tek başına bir millettir." İşte Musa Anter öyle biriydi. Tek başına bir Kürt milletiydi. Bu kitapta cumhuriyetin kuruluş döneminden itibaren kimi ilk ağızdan dinlediği, çoğu da birebir şahit olduğu; şahsi yaşamdan öte, özelde Kürtlerle ilgili genelde tüm ülke gündemiyle ilgili yaşanmışlıklar barındırmaktadır. Neler yoktur ki: Şeyh Said Kıyamından 49'lar davasına, Dersim Hadisesinden darbe dönemlerinde yaşananlara, dönemin Türk-Kürt aydın, yazar ve siyasetçilerine kadar birçok anı, bilgi ve olay içermektedir. Bu kitabı Türk-Kürt demeden tüm okurların önyargılarını bir kenara bırakarak okuması gerekiyor. Zira Kur'ân-ı Kerim'de de dediği gibi "Ben sizi fert fert, kabile kabile yarattım ki birbirinizle tanışasınız, yardımlaşasınız. Yoksa tek diğerinize karşı inkârla yabani bakasınız, husumet ve adavet edesiniz değildir."(Hucûrat 13) Her şeye rağmen silahlarla değil kalemlerle ve kitaplarla bu kardeşlik bağının kurulacağına inanıyorum.
Hatıralarım
HatıralarımMusa Anter · Aram Yayınları · 2011678 okunma
Hayat, başkalarının hatalarını yüklenemeyecek kadar kısaydı. Herkes kendi hayatını yaşıyor ve bu hayatı yaşamanın bedelini ödüyordu. Acı olansa, insanın çoğu zaman tek bir hata için çok fazla bedel ödemek zorunda kalmasıydı.Aslına bakılırsa, insan tek bir hata için sürekli bedel ödeyip duruyordu. Kader, insanla olan alışverişinde alacak defterini hiçbir zaman kapatmıyordu.
Sayfa 215
Reklam
" Estella, sen son nefesime kadar benliğimin bir parçası olarak kalacaksın; bu senin engelleyebileceğin bir şey değil; içimde kalmış olan azıcık iyilikte de kötülükte de hep senden bir şeyler olacak. Yine de ikisi arasında bir seçim yapmam gerekirse seni içimdeki iyilikle özdeşleştiririm; seni hep iyi hatırlayacağım çünkü her ne kadar şu an çok acı çekiyor olsam da senin bana yaptığın iyilikler, kötülüklerden çok daha fazladır."
Sayfa 522Kitabı okudu
" Her zaman olmasa da çoğu zaman acı çekerek ayırdına varıyordum ki onu sevmem akla, umuda, iç huzuruna, mutluluğa aykırı bir şeydi; böyle bir şeyin kesinlikle mümkünü yoktu; bu sevgide, umudumu, şevkimi kıracak, hevesimi kursağımda bırakacak her türlü zorluk mevcuttu. Şunu da kesin bir biçimde ifade etmeliyim ki tüm bunların farkında olmam, ona olan sevgimi zerre kadar azaltmıyordu; onun kusursuz bir insan olduğuna yürekten inansam duygularımı ancak bu denli doludizgin ve sakınımsız yaşardım sanırım."
Sayfa 336Kitabı okudu
ÇOK BÜYÜK ZAFERLER
Fazlası yüktür yük yetecek kadar Lokmalar haramsa ne işe yarar Niyetin berraksa her şeyin karar Kırıntısını yeme veremez ayar Çok büyük zaferler az olanladır Rahatsız ettiyse çöpe atarsın Mutluluk verdiyse gönle atarsın
Her şey dönüp dolaşıyor, aynı noktada birleşiyordu... Biliyor musunuz, çok ağır şeyler bunlar. İnsanlar acı çekiyor, dayak yiyorlar, acımasızca dövüyorlar onları ve pek çok sevinç yasak onlara, dayanılamayacak kadar ağır bir durum bu.
Reklam
2 yil önce onu kaybettim Bu kiz delirdi geliba dediler "Brakma beni brakma" dedim O kadar cok acı çekiyordum ki Deliremiyordun O an anladim topraga giren o ÖLEN BENDIM !!!
448 syf.
·
Puan vermedi
Sakın Gelini Öpme
Sakın Gelini Öpme
Sakın Gelini Öpme
Carian Cole
Carian Cole
Jude “Şanslı” Lucketti sadece seksi ve insanlara soğuk davranan bir inşaat işçisi değildi. En doğru zamanda ve en doğru yerde olmayı başarabilen kişisel kahramanım gibiydi. Arabam bozulduğu için beni eve kadar bırakacak birine ihtiyaç duyduğum günü örnek verebilirdim. Ya da onun karşısında dururken kaldırıma
Sakın Gelini Öpme
Sakın Gelini ÖpmeCarian Cole · Martı Yayınları · 2024148 okunma
Kalıp da acı çekmeye değecek kadar güzel bir dünya değil bu, diyorum. Buna dünya bile diyemeyiz hatta..
Sayfa 303 - Ayrıntı
“‘Beni kimler mi ayıplıyor? Hiç şüphesiz, pek çok kişi... Ve bana doyumsuz da diyeceklerdir onlar. Ama benim bu konuda yapabileceğim bir şey yok: Huzursuzluk benim doğamda var; öyle ki zaman zaman o yüzden acı bile çekiyorum...” 'İnsanların huzur ve sükûnet içinde olmakla yetinmeleri gerektiğini söylemek yararsızdır, çünkü onlar hareket etmek için doğmuşlardır ve diledikleri canlılığı bulamadıkları takdirde onu kendileri yaratırlar. Milyonlarca kişi benimkinden bile daha durgun yaşamlara mahkûmlar ve hepsi de kaderlerine karşı sessiz bir isyan halindeler. İnsanların toprakla örttüğü nice hayat yığınlarında kim bilir ne denli isyanlar mayalanmaktaydı? Kadınların genellikle çok sakin olmaları beklenir ama hissetme konusunda onlar da erkeklerden farksızdır; onların da yeteneklerini çalıştırmaya ve çabalarını yönlendirebilecekleri bir alan edinmeye en az erkek kardeşleri kadar ihtiyaçları vardır. Onlar da kalıplaşmış yasaklardan ve mutlak durağanlıktan tıpkı erkekler gibi acı duyarlar. Daha ayrıcalıklı türdeşlerinin onların muhallebi yapıp, çorap onarmakla, ya da piyano çalıp nakışlı çantalar üretmekle yetinmeleri gerektiğini söylemesi ise, tam anlamıyla bir dar kafalılıktır. Şayet kadınlar geleneklerin onların türü için yeterli gördüğünden fazlasını yapmak ya da öğrenmek istiyorlarsa, onları yargılamak ya da onlarla alay etmek düşüncesizlikten başka bir şey değildir.”
Jane Eyre, Charlotte BronteKitabı okuyor
Reklam
Öleceğini Anlamıştı
Çadırda Hasan Can'la yalnızdılar. Acı bir gülümseme dudaklarında dolaştı: "Bu ne hâldir Hasan Can?" Hasan Can, sesini hıçkırığa karıştırıp cevap verdi: "Allah'la olacak zamandır padişahım." Padişahın kaşları birden çatıldı. Hasta hâlinden umulmayacak kadar gür bir sesle bağırdı: "Ya sen bizi şimdiye kadar kiminle bilirdin Hasan Can!"
Sayfa 152 - Nesil Yayınları, 15. Baskı, Nisan 2008Kitabı okuyor
240 syf.
10/10 puan verdi
Sahabe olan hayranlığım @hilal_celikkol_kara hocalarımızın kalemi ile birleşince ortaya enfes bir eser elde edilmiş. Bugüne kadar sadece siyer kitaplarından ne okuduysam o kadar bilgim vardı. Lakin bu kitapla ayrıntılı okuduğumda hayranlığım Nirvana’ya ulaştı diyebilirim. Bilal-î Habeşî’ nin anne ve babasının ülkeleri olan Habeşiştan’da kendi halinde yaşarken, yaşanan tarihi olaylardan sonra ordan oraya savrulup, acı dolu yılların içinde bulmalarıyla başlar herşey. Siyahi bir köle olan Bilal-î Habeşî, Efendimize olan hayranlığıyla islam ile şerefleniyor. İslamın o çetrefilli yıllarında Müşriklerin bunu duyması ve köleler arasında farklı boyuta gelmesinden korkan müşrikler bunu önlemek için dayanılmaz işkenceler yapıyorlar. Onca işkenceye rağmen Çelik gibi iradesi, azim ve kararlılığı ile dimdik ayakta durup mazlumların kahramanı oluyor. Ona inkar et dediklerinde söylediği tek söz; Ehad! Ehad! Ehad! “Allah bir!” diyordu. Kölelik hayatı hz. Ebubekir’in onu satın alıp azad etmesi ile son buldu. İslamın yayılması ile insanları tek çatı altında namaza davet için, Abdulllah b. Zeyd’in rüyasında gördüğü ezanı Hz.Bilal’e öğretti ve ilk ezanı okudu. Efendimize olan sadakati ve hizmetleri vefatına kadar devam etti. Allah onlardan razı olsun. Binlerce salât ve selam Efendimize ve onun ashâbına olsun. Şiddetle tavsiye ediyorum. Mutlaka bu güzel eserle tanışın.
Bilâl-i Habeşî (ra)
Bilâl-i Habeşî (ra)Abdullah Kara · Siyer Yayınları · 202415 okunma
İçinde, hiç uyanmadan kalmış, biraz kurcalanmış, fakat hiçbiri sonuna kadar işlenmemiş birçok yetenek olduğunu acı acı seziyordu. İçi yanarak anlıyordu ki onda gömülü kalmış iyi ve güzel şeyler vardı; belki çoktan ölmüş ya da bir dağın derinliklerindeki altın gibi saklı kalmış olan bu hazine çoktan çıkmış olmalıydı. Ama öyle derinlerde kalmış, üzerine öyle pislikler yığılmıştı ki..
savaşta bile, bu kadar acı çekmemişti. O za­manlar ateş hattında idi ama bağımsızdı.
352 syf.
·
Puan vermedi
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Özlem hanım kitabın başında "Bu kitapta geçen olay ve karakterler tamamen hayal ürünü olup gerçekle ilgisi yoktur" demiş. Halbuki hayatın ta kendisini anlatmış. Belki isimler farklı ama sonu baştan bilinen acı bir hikayeyi öyle bir kurgulamış ki, soluksuz okudum desem abartmış olmam. Ela, kabin amiri olarak çalıştığı hava
Saklı Gerçekler
Saklı GerçeklerÖzlem Abut Otluoğlu · İBK - İz Bırakan Kalemler Yayınevi · 202334 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.