Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
216 syf.
6/10 puan verdi
·
13 günde okudu
açıkçası inanılmaz büyük beklentiler ile başlamıştım bu kitaba. ataerkil toplumda yaşayan bir kadın birey olarak feminizm ile alakalı romanlar okumak bana hep çekici gelmiştir. üstelik bu roman okuyucularına yalnızca kadınların olduğu ütopik bir dünya sunuyor ise.. öncelikle kadınların olduğu bu dünyada cevapsız kalan binlerce soru oluşu beni rahatsız etmedi değil. fakat sonuç olarak ütopya okuyordum, pek takılmak istemedim. fakat daha çok rahatsız olduğum ve anlamsız bulduğum bir konu vardı ki yazarın ülke hakkındaki bilgi verimlerini bölük pörçük yapmasıydı. mesela, eğitim düzeyinden bahsederken aniden beslenme şekillerine dönüyordu. e bu da hayli yordu beni. bir kadın olarak, erkeklere kıyasla tek farkımızın yaratılıştan gelen güç olmasını diliyorken kadınları öveyim derken göven bu kitabı ben maalesef beğenemedim..
Kadınlar Ülkesi
Kadınlar ÜlkesiCharlotte Perkins Gilman · İthaki Yayınları · 201812bin okunma
400 syf.
·
Puan vermedi
Sokakta yaşayan / yaşamak zorunda kalan gençlerin karşılaştığı kötülükleri , babası tarafından terk edilen 15 yaşındaki bir kız çocuğunun ve akabinde öldürülen evsiz diğer kızların üzerinden konu alan bir roman. Aslında düşünce güzel , kurgu iyi ve güzel ilerliyor ancak genelde polisiye/gerilim okuduğumdan mıdır bilemiyorum arka kapakta belirtilen olay ve devamında işlenen cinayetlerin sebebi düşünülmeden kaleme alınmış ve biraz sönük kalmış gibiydi. Ayrıca kitap , bahsi geçen olaylarla alakalı içerisinde cevapsız kalan birkaç soru barındırıyor. Bunların dışında bir kusur barındırmayan hoş bir roman diyebilirim.
Öfke
ÖfkeLaura Elvebak · Pagoda Yayıncılık · 201586 okunma
Reklam
94 syf.
·
Puan vermedi
Lev Tolstoy itiraflarım eserinde kendi hayatıyla ilgili düşüncelerini, insanın hayatındaki amacını, arayışı ve mutluluğu bulma çabasını kendisi üzerinden ele alıyor. Aynı zamanda hayatında yaşadığı dönüm noktalarından ve felsefi düşüncelerinden de bahsediyor. Kitabın ana teması yaşamın anlamını bulmak. Ölüm, tanrı kavramına ve dinlere sık sık
İtiraflarım
İtiraflarımLev Tolstoy · Karbon Kitaplar · 201722,8bin okunma
128 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
#YiyunLi ‘den #AkılErmeyince kitabı yazarla beni tanıştıran ilk eser. Çok hassas bir içeriğe sahip. Kitabını yazmakta zorluk çeken bir yazar, oğlu Nikolai ile konuşmaya başlar. Nikolai on altı yaşında, Zeki, etkileyici, sabırsız, suçlayıcı, kelimelerle arası çok iyi bir çocuk. Anne İle oğlu arasındaki konuşmalar sıradandır ama bu ilişkideki temel sorun Nikolai’nin ölü olmasıdır. İntihar etmiştir ve annesi bunun nedenini anlamaya çalışmaktadır. Hayatın en kötü tecrübesini kaleme almış yazar ve asla sorunun net bir cevabı yok. Her zamanki rutininde iki oğlunu da okula bırakan anne oğlunun intihar haberini alıyor ve aradaki 8 saatte me yaşanmış olabileceğini veyahut onu bu duruma itenin ne olduğunu kendi zihninde oğluyla sohbet ederek anlamaya çalışıyor fakat böyle bir sorunun cevabına akıl erer mi? Ben de yeni anne olarak tüylerim diken diken okudum. Nikolai’nin tarafından hiç bakamadım bu nedenle. Onun haklı sebeplerini gören bir pencere bulamadım. Aklım hep annedeydi. Geri kalan hatıralarla, hiçbir hayal kuramayacak olmasına çünkü bir daha asla birlikte hiçbir şey yapamayacak olmalarına üzüldüm. Umut yok muydu gerçekten? Yaşamından vazgeçecek ne sorunu vardı? Annesi nasıl farkına varamadı? O kadar çok soru var ki cevapsız. Gerçekten aklım ermedi. Kimsenin böyle acı bir şeyi yaşamamasını diliyorum yalnızca. Yürek burkan bir kitap bu nedenle herkese tavsiye edemeyeceğim.
Akıl Ermeyince
Akıl ErmeyinceYiyun Li · Sahi Kitap · 0107 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Beni Asla Bırakma Nobel Edebiyat Ödüllü yazarlardan uzak durmak İçin bir başka güzel sebeb benim için. Sanırım İsveç Akademisi’nin kriterleri ve benim Edebiyat anlayışım pek uyuşmuyor. Okurken ne kadar zorlandıysam, eminim yazar da bu öyküyü olabildiğince uzatmak İçin elinden geleni yapmıştır. Organ bağışı yapmak İçin klonlanmış ve yetiştirilen
Beni Asla Bırakma
Beni Asla BırakmaKazuo Ishiguro · Yapı Kredi Yayınları · 20217,6bin okunma
104 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 saatte okudu
Fikirler tutsak olmasın...
"Özgürlüğe çölde kalmış bitkiler gibi susamışız." diyor yazar kitabı özetler gibi. Peki ya özgürlükten bîhabersek... Hapishanede geçen bir yaşam özgürlükten ne denli haberdar olabilir ki. Hele de bu kişi çocuksa. Kitap özgürlüğe bakış açısını ve tutsaklıkta yaşanan eksikliğin yönünden bakmayı ve farklı bir bakış açısıyla bakmayı
Uçurtmayı Vurmasınlar
Uçurtmayı VurmasınlarFeride Çiçekoğlu · Can Yayınları · 202211,8bin okunma
Reklam
414 syf.
10/10 puan verdi
Yorum
#orenda21gün #kitapyorumu “Gerçek mutluluğu tatmadan beni bu hale getirenlerin yanına gitmek istemiyorum.” Selam yıldızlarım! Bugün konusuyla beni kendine çeken ve büyük bir merakla okuduğum “Orenda 21 Gün” kitabıyla geldim. Kitap kesinlikle hiç ama hiç beklediğim gibi değildi, bambaşka bir seviyeydi. Kitaba başlarken bir süre kitabı anlama
Orenda 21 Gün
Orenda 21 GünŞerife Okyay · Müptela · 202244 okunma
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
KOVAN || MEHMET MORKOÇ "Arılara ihanet edersen onların zehrini de tadarsın." Herkese selam, Wow dedirten bir kurguyla geldim. Beklentimin çok çok üstündeydi. Polisiye yanından ziyade gerilimi şaşırtıcı derecede ilerledi ve soluksuz okuttu. Tahmin ettiğim bazı durumların ihtimali sonlara doğru hiç de öyle olmadığını gösterdi. Ters köşeleri kitabı okurken sesli tepkiler vermeme sebep oldu. İnanılmazdı. Tavsiye listemin şu an en başında yerini alırken kısaca içeriğinden bahsedeyim. Levent, kaybolan oğlu için elinden geleni yapmaya çalışıyordur. Bu sırada eşi Eylül psikolojik olarak kötü bir duruma gelmiş hastaneye yatırılmıştır. Kendisiyle konuşmak isteyen tekinsiz bir gencin ısrarıyla gerçekleşen konuşmanın ardından çok farklı kapılar aralanırken öğrenmesi gereken gerçeklerin geçmişiyle bağlantısı olacağından da habersizdir. Oğlu Ilgaz'a giden tüm yolları katetmeye hazır olan Levent'i  bilinmezlerin dehlizinde neler bekliyor dersiniz? Çırpındıkça batan, battıkça öğrendikleriyle boğulan Levent'in yaşadığı ihanetlerin ve sarsırı gerçeklerin ona çelme takıp çaresizliğinin kucağına düşürürken yanında Nevin'in oluşu rahatlattı. Polisle iş birliği halinde olması kendi sonu için garanti oldu diyebilirim. Karakterlerin ve olay örgüsünün işlenişi kusursuzdu. Arıların kurguya dahili ise mükemmeldi. Cevapsız kalan tek bir soru, mantıksız bulduğum bir kısım bile yok. Sadece son sayfada Nevin'in değil Levent'in son hislerini okumayı isterdim diyerek mutlaka okunmasını tavsiye ediyorum. Pişman olmayacağınıza kefilim.
Kovan
KovanMehmet Morkoç · Eyobi Yayınları · 202231 okunma
560 syf.
7/10 puan verdi
#okudumbitti Amazon Efsanesi 3 Uyanış - Büşra Toraman 7/10 Amazon Efsanesi Zincirlenmiş Kalpler 8/10 Amazon Efsanesi İhanet Çarkları 9/10 Amazon Efsanesi Uyanış 7/10 "Eğer etrafımızdakilere aldırmayacağını düşünseydim, şuan seni öperdim." "Güneş çarptı. Çok fazla güneş," dedi Aleka elini ondan çekerken. dizlerinin üzerinde
Uyanış
UyanışBüşra Toraman · Ephesus Yayınları · 2019229 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı okumadan önce bir tablonun kurgulanmış hâli olduğunu bilmiyordum. Kitabı okumayı bitirdikten sonra yazarı araştırırken öğrendim ama okurken de gerçekten fazlaca zihnimde canlanan bir tablo ben de ortaya koymuştum. Tabloyu incelediğimde iki ayrıntı ve hakim renk tonları hariç her şey düşlediğim gibiydi ki bunda yazarın etkisi fazlasıyla çok(sayesinde). Kullandıkları "biz" şahıs ekleri bence çok hoştu. Hepimiz aynıyız ve birlikte bütünüz, bir şey isteniyor veya düşünülüyorsa hep birlikte yaparız imajı harikaydı. Tam resimlerinin çizildiği kısımda kendimi günümüzde ki sistemin dayatmasının bir resmi çiziliyormuş gibi hissettim. Biriniz bunu yapacaksınız ve ardından gelenler de aynısını tekrar tekrar yapacak. Çığlık atacaksınız ama yakınıp konuşmayacaksınız... Ressam bir diktatör ve ne istersem o diyen bir tip. Dostu da insanlara diktatörün dediklerini uygulatan bir rolde adeta. Çevrede onlara yardım etmeyenler ise her zaman sorunları görüp susmayı tercih edenler. Fakat tüm kitap boyunca cevapsız kalan bir soru hâlâ aklımda dolanıyor; neden resimleri yapılıyor? Yine araştırdıktan sonra yeni ahitte ki olaydan esinlenerek çizilmiş olabileceğini, körlüğün aslında tanrı tarafından bir ceza olarak kabul edildiğini buna ek o dönemde körler hep gözü kapalı çizildiği için tabloda bunun değiştirildiğini düşününce biraz daha raylar yerine oturuyor. Ama yinede bu kitapta çizilen tablo bana Dinî bir sebepten dolayı yapılmış gibi hissettirmiyor. Siz ne dersiniz?
Körler Kıssası
Körler KıssasıGert Hofmann · Jaguar Kitap · 0175 okunma
Reklam
1142 syf.
·
Puan vermedi
·
26 günde okudu
Öncelikle kitabı neredeyse sadece geceleri bizim oğlanı uyuturken okuyabildiğim için 26 günde bitirmiş olmanın haklı gururunu yaşıyorum. Sonrasında ise 3. kitabı dört gözle bekleyenler listesine eklendiğim için üzgünüm. Diğer herkes gibi yazara kızamıyorum ama; böyle muazzam ayrıntılarla bezenmiş bir hikayeyi kısa zamanda ortaya çıkmasını beklemek yazara haksızlık olur. Tabii verilen sözlerin tutulmamış olması da yine yazarın ayıbı. İlk kitabı çok severek okudum. 2. kitabın başından üniversiten ayrıldığı zamana kadar geçen bölümler de öylece akıp gitti ama ondan sonra tekrar üniversiteye gelene kadar geçen kısımda yer yer sıkıldım ve başka bir kitap okuyormuşum gibi hissettim. Üniversiteye döndüğü kısmı eve dönüş diye isimlendirmişti, o heyecanı ben de yaşadım ve bu durum beni şaşırttı. Diğer yandan akılda kalan bir çok soru var ve son kitap çıktığında-tabii eğer çıkarsa-hikayenin büyük bölümünü unutmuş olacağım büyük ihtimalle. Okuduğum başka bir kitapta Rüzgarın Adı’ndan bir bölüm alınmıştı ve orda yazanlar beni çok etkilediği için kitabı satın aldım. O zamanlar çok araştırmamıştım. Fantastik olduğunu okuduğumda biraz hevesim kaçmıştı. Fantastik kurgular çok bana hitap etmiyor zira. Ama bu kitap benim için en güzel ilkim oldu. Diğer yandan kitap serisinin tamamlanmamış olduğunu bilseydim belki de bu işe hiç bulaşmazdım. Okuduğum kitapta yahut izlediğim filmde/dizede olsun; yarım kalmışlıkları, cevapsız soruları hiç sevmem. Ama artık beklemekten başka yapacak bir şey yok. Yeniden buluşana kadar özleyeceğim seni Sevgili Kvothe
Bilge Adamın Korkusu
Bilge Adamın KorkusuPatrick Rothfuss · İthaki Yayınları · 20182,337 okunma
556 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Gazap Üzümleri ..Üzüm ile Gazap ne alaka derseniz. Kitabın içinde yazar, yaptığım şu alıntıyla bağlantıyı anlatıyor. #192253286 Kitabın tek kelimelik özeti ise şu : Yurtlarından, yaşadıkları toprakları terk etmek zorunda kalan ailelerden biri olan Joad’ların varını yoğunu yok pahasına satıp, aldıkları ikinci el
Gazap Üzümleri
Gazap ÜzümleriJohn Steinbeck · Sel Yayınları · 202035,1bin okunma
216 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Öldürülen kadınların ve ağaçların yarım kalan masallarına devam edecek başka bir can ve başka bir boyut bulduğu bir kitap. Gezi Parkı olaylarına yapılan atıf ve kurulan bağlantı manidardı. Kurgudaki eksik ve yetersizlikler anlatımdaki incelik ile kapatılmaya çalışılmış sanki. Tam da yarım kalmış masallar dinlemeye alışkın birisinin yapacağı gibi cevapsız kalan çok soru bırakmış geride yazar; ama anlatılanlar o kadar dokunuyor ki okurken, insan ne kızabiliyor, ne kırılabiliyor; olanla yetinmeyi öğreniyor... Yazarın, diğer kitaplarına ve karakterlerine yaptığı ince atıflar onun imzası gibi olmuş.
Öksüz Ağaçların Çobanı
Öksüz Ağaçların Çobanıİsmail Güzelsoy · Doğan Kitap · 2019225 okunma
319 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
“Ekim düşüş demektir. Baudelaire’in de korktuğu soğuk karanlıklara dalışın habercisidir. Benim gibi iflah olmaz bir tedirgine varlığın sarsılmasını, benliğin marazi bir şekilde çözülüp dağılmasını çağrıştırır.” 1956 yılında yazılan roman, ismini Guy Vaes’in yukarıdaki dizelerinden alıyor. Çekici ve huzursuz edici, her satırda yazarın dehasına övgüler düzdüğünüz ve aynı zamanda yarattığı anti kahramanın zihnine, içsel yolculuğuna, buğulu şekilde ilerleyen öyküsüne nasıl adlandırırsanız artık, lanet okuduğunuz bir yapıt. Laurent Carteras adlı gencin yavaş yavaş çevresinden kopuşu; arkadaşlarının zihninden, iş ortamından silinişini konu alan romanda Kafka’nın Gregor Samsa’sı akıllara geliyor. Ama onun aksine Laurent onu kim olarak görmek istiyorlarsa o kişi olmayı kabul ediyor. İnsanlara açıklama yapmaktan imtina etmesi onun gerçekliğini daha da silinir kılıyor. “Peki ya kendi kişiliği ne olmuştu? Cesedi bir çukur dibinde çürümekte miydi? Yoksa California istikametinde hareket eden bir kargo gemisinde iş mi bulmuştu? Bu soru cevapsız kalsa da kesin olan tek şey vardı: Başkalarının bilinci onunkini istila ediyor, elinde kalan tek şey olan hafızasını temellerinden kemiriyordu.” Cortázar’ın eseri çok sevdiği ve “kral kanı taşıyan bir yazar keşfettiğim düşüncesiyle dehşete kapılarak dondum kaldım.” cümlelerini kurduğu bir eser için ben naçizane iyi ki bu özel eseri okudum diyorum. Herkese değil, huzurunu bozma pahasına edebiyatın zorlu yollarına girmekten çekinmeyen azınlığa tavsiyemdir
Ekim: Uzun Pazar
Ekim: Uzun PazarGuy Vaes · Sel Yayıncılık · 202123 okunma
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.