Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İmam-ı Gazali şöyle der: Bu zamanda evine, köşesine çekilen kişi münkerattan uzak olamaz. Çünkü bu kişi insanları irşad etmekten, onlara bir şeyler öğretmekten, onları iyiliğe sevk etmekten uzak kalmıştır. Kaldı ki şehirlerde bile insanlar namazın şartlarını bilmiyorken köylerde ve kırsal kesimdeki insanları siz düşünün... Bu itibarla her camide ve şehirlerdeki belli mekânlarda hocaların insanlara dinlerini öğretmeleri farzdır. Köylerde ve kırsal kesimlerde de durum bundan farklı değildir. Yine âlimlerin kenar mahallelerdeki Araplara, Kürtlere ve başka ırkta olan insanlara dinlerini öğretmeleri farzı kifayedir. Onlara dinlerini ve İslâmî hükümleri anlatmaları şarttır.
Sayfa 191Kitabı okudu
Mewlîda Kurmancî • Melayê Bateyî
Hemdê bê hed bo Xudayê `alemîn Ew Xudayê da ye me dînê mubîn Em kirîne ummeta xeyr-ul beşer Tabi`ê wî muqtedayê namiwer Ew Xudayê malikê mulkê `ezîm Daye me mîrasa Qur`ana Kerîm
Reklam
❛❛ HZ. PEYGAMBER'İN FAZİLET DOLU YÜKSEK AHLÂKI
✿ Hz. Peygamber, güzel ahlakı tamamlamak için gönderilmiştir. Onun için, O'nun her öğrettiği fazilettir. İNSANA GERÇEK DEĞERİNİ ÖĞRETTİ. İslamiyet, insanlar arasına kardeşlik koydu. Sevgi, saygı, fazilet, eşitlik, adalet, iyilik, doğruluk getirdi. İnsanların birbirleriyle anlaşıp barış içinde yaşamaları, hakkına razı olup kimsenin elindekine
... ve ger hâhî selâmet der-kenâr est
Bizde bir laf vardır Farisî den gelme: Deryada çok fayda vardır derler, ama asıl fayda kenarda durmaktır.
Sayfa 119Kitabı okudu
Yahya Efendi Hazretleri'nin "Evlenme" Gazeline Söylediğimiz Tehzil:
Etme gavgâ boşuna evlen de merdan ol yürü Bahne bulma hânene evlen de bünyân ol yürü Ol mizân yevminde mesrur et Cihan Peygamberin Gafle dalma tez vakit evlen de handân ol yürü Şol zaman âhir zaman sen açma gözlerin sakın Şerre düşme tez vakit evlen de âyân ol yürü Mert kenâr-ı bahrı neyler bahre dalmak var iken Bul refîkin tez vakit evlen de kaptan ol yürü Müdde-i sultan isen hüccet getir sen tâcınâ Zevce başın tâcıdır evlen de sultan ol yürü Bir münâsip bulsa vâlid önce bunlar lâl olur Sen bekâra uyma tez evlen de bürhan ol yürü Münhasır Nuh'tan getirsen ezvac emrinden misal Hayvanâtı es geçip “Vâhile” der hûn gül yürü Münhasır
Sayfa 36 - Fâ'ilâtün Fâ'ilâtün Fâ'ilâtün Fâ'ilün
Hatta masasının kenarını "kenar" gibi karaya ait bir sözle anmaz, ona "masanın alabandası" der, bana, "sağa, sola dön!" demez, "sancağa, iskeleye dümen kır!" diye bağırırdı.
Reklam
Etme gavgâ boşuna evlen de merdan ol yürü Bahne bulma hânene evlen de bünyân ol yürü Ol mizan yevminde mesrur et Cihan Peygamberin Gafle dalma tez vakit evlen de handân ol yürü Şol zaman ahir zaman sen açma gözlerin sakın Şerre düşme tez vakit evlen de âyân ol yürü Mert kenar-ı bahrı neyler bahre dalmak var iken Bul refikin tez vakit evlen de kaptan ol yürü Müdde-i sultan isen hüccet getir sen tâcınâ Zevce başın tâcıdır evlen de sultan ol yürü Bir münasip bulsa vâlid önce bunlar lâl olur Sen bekâra uyma tez evlen de bürhan ol yürü Münhasır Nuh'tan getirsen ezvac emrinden misal Hayvanâtı es geçip "Vâhile* der hûn gül yürü Münhasır
Sayfa 36 - Yahya Efendi Hazretleri'nin Gazeline Söylediğimiz Tehzil/Münhasır
Arif ise hala melis'ten umudunu kesmemişti. Belirli aralıklarla mektup yazarak onun kalbini tekrar kazanmak istiyordu. Melis gelen mektupları okumadan yırtıp atıyordu. Bazen mektup zarfına bakıyor, açmak ile açmamak arasında bir kararsızlık yaşıyordu. Bunun içindeki küle dönmüş aşkının bazen alevlendiğini gösteriyordu. İstediği kadar kalpteki küllenmiş ateşe su dökerse döksün, kenar köşede bir kıvılcım kalıyordu. Bazen unuttum der insan, diliyle hükmünü verir ama kalbin haberi bile olmaz. O Ferman dinlemez, sevmeye de devam eder. çünkü kalbin görevi sevmektir.
Sayfa 101Kitabı okudu
GERÇEK MUCİZE SENSİN/ ÖMER KENAR Kitabının yorumuyla geldim. 3 saat süren bir yolculuk daha bitti benim için. Kitabı incelediğimde kişisel gelişim olarak tahmin etmiştim fakat deneme/inceleme türünde bir kitapmış. Her zaman derim demeye devam edeceğim 'Gerçek Mucize Sensin' yazarımızla aynı fikirde olmak beni mutlu etti ki bir çok
Devamlı Zikir
“Ger dilersen ki kalmasın efkâr Hakkı zikret ki dil dola envâr Kim ki mest etmez anı zikrullah Aşkı münkirdir itse de ikrâr Kıl anı bir bahâne ile burun Tâ derûn ola menbâ-ı esrâr Der kenâr eyle ortadan kendin Sen sana hoş sarıl heman ey yâr Ehl-i dil hırs u şehveti hoşdur Oldu makbûl u hûb çun gül u hâr Sûretâ şehvet ise mânâda Misl-i nâr-ı Halîldir gelir dile hâlet Hakkı zikr eyle Hakk’ı leyl u nehâr”
Sayfa 338 - Âlem Yayınevi
Reklam
Kendini ilk kez "ironik bir rol" olarak adlandırılan şeyde deneyen De Max - olağanüstü. Biraz fazla ayrıntılı yine de. O yalınlığa, Nietzsche'nin sözünü ettiği, bir sanat yapıtının kusursuz olabilmesi için olmazsa olmaz "kenar çizgilerinin şiddetli aşınması"na* günün birinde erişebileceğinden kuşkuluyum. * 1905'te Henri Albert'in çevirisiyle Mercure de France'tan yayımlanan Le Crépuscule des idoles'de (Putların Alacakaranlığı) bu ifadenin benzerine rastlanır: "ana çizgilerin olağanüstü aşınması". Ama bu yanlış bir yorumdur. İfadenin geçtiği tümcenin Almancası şöyledir: "Ein ungeheures Heraustreiben der Hauptzüge ist vielmehr das Entscheidende, so dass die andern darüber verschwinden" [Bu kalıp Türkçeye de "ana özelliklerin olağanüstü vurgulanması" şeklinde çevrilmiştir, çev. Mustafa Tüzel, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 63 (ç. n.) ]. Gide'in aynı yanlış alıntıyı Kalpazanlar'a da aldığını belirtelim: "Roman, hani Nietzsche'nin söz ettiği şu 'kenarların müthiş aşınması'nı hiçbir zaman görmemiştir."
Sayfa 701 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Ebu Said el-Hudri der ki: Bir adam Resulullah'a gelip: "Ey ALLAH'ın Resulü! insanların hangisi daha faziletlidir?" diye sorunca, Nebi: "Canıyla ve malıyla ALLAH yolunda cihad eden Mü'min" karşılığını verdi. Adam: "Sonra kim ey ALLAH'ın Resulü!" deyince ise, Resulullah: "Kenar ve kıyı bölgelere çekilip ALLAH'tan sakınan ve kendi şerrinden insanları koruyan kimsedir" buyurdu.
Dengeli davranmak
Aristotales, ölçülü davranışta, tıpkı ustaca oranlanmış, meselâ bir ikiz kenar üçgen veya dengeli bir mimari eserdeki gibi haz verici ve güzel bir şey vardır; güzellik, dengedir ve denge, güzelliktir, der.
Çok Garip Bir Göz Ameliyatı; "Adamın biri sol gözünde şiddetli ağrılar, yanmalar, kanamalar başladığı zaman, hayatının bu illetle sürüp gitmemesi için, bir gün, sopasının ucuna azık torbasını bağlayarak evine ve köyüne veda etti. Diyar diyar dolaşır, derdine çare ararken, falan ülkede bütün göz ağrılarını gideren bir hekim bulunduğunu,
46 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.