Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Geçen günler üzerine
Herkes şaşırıyor. Ben iç dengemi kaybetmedim. Demek bütün bu üzüntüleri yaşamaya ihtiyacım varmış.
Sayfa 240 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Ensar Müslümanları arasinda Salebe b. Abdurrahman adında bir genç vardi. Bu genç Bir gün komşusunun evinin önünden geçerken, bir hanımın yıkanmakta olduğunu gördü. Salebe, yıkanmakta olan hanıma bir kaç kez baktı. Ama bu hareketinden de pişman oldu. Yaptığı bu davranıştan dolayı Resulluhlah (sav) Efendimiz'e ilahi emrin gelmesinden korktu,
88-89-90
Reklam
Geçen günler üzerine
Demek bütün bu üzüntüleri yaşamaya ihtiyacım varmış.
Sayfa 240Kitabı okudu
Zaman benden akıp gidiyor ... Geceleri bile bundan ka­çış yok... Günler, hatta haftalar uçsuz bucaksız bir şekilde birbirinin üzerine biniyor. Gelip geçen her gün bir önce­ kinden farksız.
Geçen günler üzerine
Ben iç dengemi kaybetmedim. Demek bütün bu üzüntüleri yaşamaya ihtiyacım varmış.
Sayfa 240 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Olay 2009 yılında Ankara’da yaşanıyor. Kuzen olan iki erkek çocuk arasında geçen vakada çocuklar teyze çocuğu. Çocukların biri olay esnasında 11, diğeri 15 yaşında. Aileleri bazı günler ay­nı evde yalnız bırakıyormuş çocukları. Bir gün küçük çocuk ge­ce anne ve babasına poposunun ağrıdığından bahsediyor. Yedi­ği bir şeyden dolayı olduğunu düşünüyorlar ya da pişik falan ol­du zannediyorlar. Sonra çocuk kuzeninin adını veriyor ve cinsel organına poşet takarak cinsel organını kendi poposuna soktuğu­nu söylüyor. Bunun üzerine anne ve baba 15 yaşındaki yeğenleri­nin çocuklarını istismar etmiş olabileceğini düşünüyor. Poşet di­ye bahsedilen nesne prezervatif. Çocuk bilemediğinden poşet di­ye nitelendiriyor.
Reklam
Eskiden her yer bu kadar uzak değilmiş. Gitmek istedigin yer neresi olursa olsun çabucak gidermişsin. Gidilmek istenen mesafe saatler değil, günlerle tayin edildigi için kimsenin aklından zamanı ölçmek geçmez, bunun için telaş etmezmiş. O zamanlar kimse varacağı yer için dertlenmezmiş açıkçası. Yolda geçen zaman da varılan yere dahil edilir, o yol boyunca yaşananlar varılacak yerin, yapılacak işin, görülecek hesabın bir parçası sayılırmış. O yüzden de, eskiler uzağa bizden çok daha geç varsalar da, bizim kadar söylenmezmiş. Günler orada burada geçer, dağlar birbiri ardınca devrilir, insanların üzerine onlarca güneş doğup batar, ayaklar çoğu zaman gideceği yeri şaşırır da kimse dönüp arkasına bakmazmış. Aslolan yol değil, yolda geçen zamanmış çünkü. Bu yüzden de, yoldakine büyük bir hürmet beslendiği zamanlarmış.
Sayfa 178 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Zaman benden akıp gidiyor... Geceleri bile bundan kaçış yok....Günler hatta haftalar ucsuz bucaksız bir şekilde birbirinin üzerine biniyor. Gelip geçen her gün bir öncekinden farksız...
Sayfa 389Kitabı okudu
Geçen günler üzerine
"Demek bütün bu üzüntüleri yaşamaya ihtiyacım varmış."
Sayfa 240 - SevgiKitabı okudu
Bahar beni de etkiliyordu. Bazı günler avludaki şarampol kazıkları arasından dışarıya nasıl bir özlemle baktığımı hiç unutmam. Bazen de başımı duvara dayayarak uzun zaman böylece kalır, donuk, doymak bilmez bakışlarla kalemizin surlarında yeşeren otlara, uzaklarda göğün gitgide koyulaşan maviliğine dalardım. Tedirginliğim, iç sıkıntım günden güne
Reklam
Saatler, günler, aylar ve yıllar tükenir, geçen zaman geri döndürülemez, gelecek zaman da bilinemez; insanın kendisine yaşaması için tanınan süreye memnun olması gerekir.
Sayfa 34 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, V.BASIMKitabı okudu
ATATÜRK OLMASAYDI:
Din ve Maneviyatı akıl ve mantıkla böylesine bağdaştıran bir başka insan bulamazdık. O, din’in dünya’dan ayrılmasını bunun için kat’iyetle iste­di. Fakat, İslâm dininin kural ve telkinlerini değerlendirirken, O’nun dayandığı akıl-mantık-halk psikolojisi terkibine, hiç bir ünlü ilâhiyatçı yetişemedi. ☆ Sizlere bir Zekeriya Sofrası misâli vereceğim.
Sayfa 116 - Kazancı KitapKitabı okudu
Geçen zamanın bir manası yoktu. Birikiyordu günler; üst üste koyuluyor, istifleniyordu. Ama sonra birbirine geçiyordu. İç içe, öyle ki; bakınca ne zaman oldu, hangi gün oldu seçilemiyordu. Her gün bir öncekinden küçücük ayrıntılarla farklılaşıyordu ve olaylara, zamana muhatap zihnin zamanı algılayışı ; beklediği ve amaçladığı bir menzil üzerine kuruluysa, geride kalan günler, içerikleri bir bilinçle amaca özgülense bile, rakamdan öteye geçemiyordu.
Zaman benden akıp gidiyor... Geceleri bile bundan kaçış yok... Günler, hatta haftalar uçsuz bucaksız bir şekilde birbirinin üzerine biniyor. Gelip geçen her gün bir öncekinden farksız.
203 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.