Okur musunuz bilmem lakin yazdım.
İncelemeye başlamadan önce, felsefi bilgileri bu denli basit ve eğlenceli bir üslup ile kaleme alan Nigel Warburton 'a şükranlarımı iletiyorum :)
* Metnin uzunluğu gözünüzü korkutmasın, madde madde elimden geldiği kadar özetlemeye çalıştım.
Kitabımız kronolojik bir sıraya göre dizilmiş, 40 bölümden oluşuyor.
Bağımsızlığımızın Timsali olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun!
* * *
“Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lâzım olanı yapmağa hazırız.” 1923, Gazi Mustafa Kemal Atatürk
İlk kez bir inceleme yazısını yazmakta bu kadar zorlanıyorum. Sanki yazacağım kelimelerin yetersizliği ilk kez bu kadar derinden çarpacak yüzüme gibi hissediyorum. Bu hissimin sebebi bu eserin içindeki ruhun güzelliği. Hani bazı kitaplar vardır kelimelerin gidişatına hayran kalırsınız, cümleler oya gibi işlenmiştir ve o kitapta en olmadık şey bile
#kitapyorumu
5/5 ⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️
10/10 ⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️⭐️
I’m going to kill you,” he gritted out, little more than a growl. “If you say another word about the woman I love, if you look at her, if you even think about her - I’m going to fucking kill you.”
DR FUCKING ADAM CARLSEN!
Kitabı o kadar sevdim ki…
Dün geceden beri nasıl bir yorum
“Zaten biz acı çeken ölümlüler ayaklarımızı
mutluluğun üzerine hiç tamamen basamadık.
Her seferinde acı bir keder neşemizi kaçırır.”
-Rodoslu Apollonios
1. Giriş:
Bu yazı direkt olarak bir inceleme yazısı değildir. Antik Çağ’ın önemli yapıtlarından Argonautika hakkında bir akademik makale çalışmasıdır. Ve elbette yalnızca kitap hakkında
Cinsiyetin önemsiz olduğu, üstünlük ya da zayıflık çağrıştırmadığı bir dünya...
Ursula K. Le Guin'den bir kitap okuduktan sonra diğer kitaplarını da okuma isteği hemen peşinden geliyor. Yazardan okuyucuları düşünsel anlamda zorlayacak, hayal güçlerinin sınırlarını aşmasını sağlayacak bir kitap daha..
Alternatif dünyalar yaratmayı seven yazar
İnceleme sitede en değer verdiğim şeydi zamanında, sonuçta sitenin ismi 1000 kitap, insanların görüşleri önemli. Çoğu kimse sonra yazmayı bıraktı nedense. Ben de hikayeye daha fazla ağırlık verdim. Şu aralar site kurtarma harekatı adı altında inceleme paylaşımları gündemde. Dünyayı kurtarmak için gereken o gençlik heyecanı yok bende ne yazık ki,
Osho ne cevap vermiş:
“Evet, EGO insanın hastalığıdır. Çünkü, menfaat grupları senin hasta olarak kalmanı ister. Onlar senin sağlıklı ve sağlam olmanı istemez. Senin sağlıklı ve sağlam olman menfaat grupları için bir tehlikedir. Bu yüzden hiç kimse basit olmak istemez, hiç kimse bir şey olmamak istemez.
"Kitaplar konusunda bilgiliydi, ama insanlar konusunda itiraf etmek gerekir ki, çok az şey biliyordu."
Yazar, kitabı üç bölüme ayırmış: Dünyasız Bir Kafa, Kafasız Bir Dünya ve Kafadaki Dünya.
Bölümler, rastgele isimlendirilmiş değil. Bölümlerin içeriğiyle alakalı olarak bilinçli bir şekilde seçilmiş olan isimler.
Dünyasız Bir Kafa,
Bugün günlerden Çarşamba, yarın Perşembe. Bir dalga vuruyor sahile düzenli aralıklarla. Dalgalarda usta bir yazarın dokunuşları gibi bir ahenk var. Sahile bir şey olmuyor sular vurdukça veya oluyorsa da ne olduğu önemli değil. Dalganın düzenli ve dinlendirici sesi kalıyor sadece kulaklarda. Ölmek en iyi dinlenme şeklidir, dalganın biteceğinin
İlk defa bir kitabı anlatmaya hangi cümleler ile başlayacağımı bulamadım. O kadar çok anlatılacak duygu varken, atlarım, unuturum kaygısı yazmamı yavaşlattı. Ne kadar anlaşılır olabilir bilmiyorum ama denemekten de kendimi alamıyorum.
Ana karakterler Tehmine ve Zaur’un okuyuculara birer mektubu var, naçizane yazdığım, birazcık da olsa