Güzel Henriette ne diyor
Kendinize gösterdiğiniz fazla güven, başkalarının size besleyecekleri saygıyı örseler, bayağı tavırlarınız çevrenizde küçümsenmenizle sonuçlanır, başkaları için göstereceğiniz aşırı ve gereksiz çabalar ise insanlar tarafından sömürülmenize yol açar. Yine hayatınız boyunca iki üç kişiden fazla dostunuz olmasın insanlara karsı ne çok sıcak ne çok soğuk olun. Görev başka duygu başka şeydir. Yapılması gerekeni yapmak her zaman hoşa gideni yapmak demek değildir. En önemli görgü kurallarından biri de insanın kendisi hakkında konuşmamayı öğrenmesidir. Eğer insanlar sizi sevsin istiyorsanız onlara kendilerinden bahsedin. Kararlarınızın tek hakimi olun ancak hüküm verdiğiniz gibi sizin hakkınızda da hüküm verildiğini unutmayın.
Henrietteciğim bunlar harika erdemlerin evet ama nasıl kendini acıdan öldürecek kadar aşık olup, kıskançlıktan çıldıracak hale gelip bu kadar iradeli olmayı başardın.
Peki aşk nedir? Aşk kimdi? Felixin aşkı ölse bile hala ona yaşıyormuş gibi aşık olmaktı. Ama hayat neydi? Hemen hepimiz her sabah, yüreğimiz aşka susamış, içimiz içimize sığmayarak yola çıkarız. Sonra yavaş yavaş ve hiç farkında olmadan aşkımız küçülür, kala kala geriye bir kül yığınının içindeki bir altın parçacığı kalır. Hayat dediğin budur işte !
Son sayfalar ise Nathalie’nin en mantıklı ve doğru cümleleriyle bitiyor ve bir parça olsun içim rahatlayarak kitabı sonlandırıyorum :)