Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Haydi Abbas, vakit tamam; Akşam diyordun işte oldu akşam. Kur bakalım çilingir soframızı; Dinsin artık bu kalp ağrısı. Şu ağacın gölgesinde olsun; Tam kenarında havuzun. Aya haber sal çıksın bu gece; Görünsün şöyle gönlümce. Bas kırbacı sihirli seccadeye, Göster hükmettiğini mesafeye Ve zamana. Katıp tozu dumana, Var git, Böyle ferman etti Cahit, Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş’tan; Yaşamak istiyorum gençliğimi yeni baştan.
Tam Zamanında Yaşamak
Yemek de boş, içmek de... Hatta yeri gelmeden sevişmek de... Tam zamanında öpmelisin mesela güzel gözlünü... Tam zamanında söylemelisin sevdiğini... Gözlerinin içine baka baka. Tam zamanında açmalısın kapını, hayatına girmek isteyenlere... Tam zamanında çıkarmalısın, sevginden şımarmaya başlayanları... Tam zamanında affetmelisin kardeşini... Biliyorsan yüreğinde kötülük olmadığını, seni gecenin üçünde arayıp da, kafasının iyi olduğunu söylediğinde. Tam zamanında bağırmalısın, acıyınca bir yerin... Tam zamanında gülmelisin, Kemal Sunal küfür edince filmin bir yerinde. Tam zamanında bırakmalısın içmeyi, son kadeh bozacaksa seni ve üzeceksen birilerini ertesi gün hatırlamayacaksan. Tam zamanında yaşlandığını hissetmeli. Tam zamanında ölmelisin... Iskalamak istemiyorsan hayatı. Haydi şimdi kalk bakalım, silkin şöyle bir. At üzerinden hayatın yorgunluğunu, vakit zannettiğinden daha az. Haydi kalk bakalım... Şimdi Yaşamak Zamanı... Can YÜCEL
Reklam
İşte karşı karşıyasın. Haydi bakalım. Söyle söyleyeceğini. De diyeceğini. Dinler de. Tatlı tatlı dinler de. Sevgiden söz aç. Ne çıkar; o seni anlarsa değil, sen onu anlarsan bir şeyler olacak. Ne sen onu, ne o seni anlıyor. Belki anlamak ikinizin de işine gelmiyor. “Tanı, tanı, kendini tanı.” İşe başla bir kere bu yönden. Sonra onu da anlayacaksın. Yılan Uykusu
Vakit zannettiğinden daha az Haydi kalk bakalım şimdi yaşamak zamanı
Can Yücel
Can Yücel
Yorgi, sen artık yeniçerisin. Amirlerinden başka kimsenin emrine tâbi değilsin... Haydi bakalım, arkadaşlarınla beraber ahıra hayvanların yanına yürü. iki tarafimda birer akıncı olduğu halde yürüdüm Allaha çok șükür artık Müslümanım...
Sayfa 18 - YorgiKitabı okuyor
Abbas
Haydi Abbas, vakit tamam; Akşam diyordun işte oldu akşam. Kur bakalım çilingir soframızı; Dinsin artık bu kalb ağrısı. Şu ağacın gölgesinde olsun; Tam kenarında havuzun. Aya haber sal çıksın bu gece; Görünsün şöyle gönlümce. Bas kırbacı sihirli seccadeye, Göster hükmettiğini mesafeye Ve zamana. Katıp tozu dumana, Var git,
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
Reklam
ABBAS Haydi Abbas, vakit tamam; Akşam diyordun işte oldu akşam. Kur bakalım çilingir soframızı; Dinsin artık bu kalp ağrısı, Şu ağacın gölgesinde olsun; Tam kenarında havuzun. Aya haber sal çıksın bu gece; Görünsün şöyle gönlümce. Bas kırbacı sihirli seccadeye, Göster hükmettiğini mesafeye Ve zamana. Katıp tozu dumana, Var git, Böyle ferman etti Cahit, Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş'tan; Yaşamak istiyorum gençliğimi yeni baştan.
Nalıncı Baba Padişahın İşi Ne! Murad Han (III. Murad) o gün bir hoştur. Telaşlı görünür. Sanki bir şeyler söylemek ister, sonra vazgeçer. Neşeli deseniz değil, üzüntülü deseniz hiç değil. Veziriazam Siyavuş Paşa sorar: - Hayrola efendim, canınızı sıkan bir şey mi var? - Akşam garip bir rüya gördüm. - Hayırdır inşallah. - Hayır mı şer mi
Evvela okuyucum; bunlar hikâye değil tarihtir. Jacques'ın edepsizliklerini anlattığın zaman kendimi Tiberius'un hovardalıklarını anlatan Suetonius'dan daha suçlu bulmuyorum. Zaten Suetonius'u okursanız onda hiçbir kabahat balmazsınız. Neden Catullus'u, Martialis'i Horatius'u, Juvenalis, Petronius'u okurken
Sayfa 209Kitabı okudu
Gönlüme dedim ki, haydi bakalım biraz da neşelenelim, zevkin tadına varalım. Ve gördüm ki, o da boş.
Reklam
... Poirot, Fransızları hatırlatan bir telaşla koştu. Kızın elini sıkarak, bir reverans yaptı. " Hoş geldiniz, matmazel." Kız, onun omzunun üstünden baktı. "Geç kalmadım ya Sir Roderick? Sizi bekletmiş olmayı hiç istemem." Sir Roderick bağırdı. "Tam zamanında geldin, küçük kız. Söylediğim gibi çay içip pasta yedin mi?" "Hayır, yemedim. Onun yerine gidip ayakkabı aldım. Bakın ayakkabılar ne zarif değil mi? diyerek ayağını uzattı Sonia'nın ayakları gerçekten çok güzeldi. Sir Roderick tatlı tatlı gülümsedi. "Haydi bakalım, trenimizi kaçırmayalım, küçük kız." Hercule Poirot sordu. "George sizin için taksi çağırsın mı?" Sonia atıldı. "Taksi aşağıda bekliyor." "Gördünüz mü? O her şeyi düşünüyor?" Sonia'nın omzunu okşadı. Kız, Sir Roderick'e Hercule Poirot'nun dikkatini çeken bir tavırla baktı. Belçikalı dedektif onları kapıya kadar geçirdi...
Sayfa 132Kitabı okudu
Ölüm Fügü
ÖLÜM FÜGÜ Akşam vakitlerinde içmekteyiz sabahın kapkara sütünü ve öğlenlerle sabahlarda bir de geceleri hiç durmaksızın içmekteyiz, içmekteyiz bir mezar kazıyoruz havada, rahat yatılıyor Bir adam oturuyor evde yılanlarla oynayıp yazı yazan hava karardığında Almanya’ya senin altın saçlarını yazıyor Margarete bunu yazıp evin önüne çıkıyor ve
Evett uzun bir aradan sonra başladık bakalım çizimlere vs .. Haydi işimiz rast gele:)))
Düşmanı Çanakkale'de dört buçuk sene tutan hükümet üç tane zenginin hakkından niye gelemedi, haydi bil bakalım? Yağmaya ortaktı da ondan gelemedi.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.