Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hayır, o mutluydu, sonsuzca mutluydu, çünkü sevdiğiyle aynı saat öleceğini biliyordu ve biri diğeri için yas tutmak zorunda kalmayacaktı.
Çünkü sevdiğinin artık yaşamadığı, kendisinin ona kavuşmak için can attığı bu dünyada yapacağı bir şey kalmamıştı. Bu nedenle hiçbir şeyle ilgilenmeyerek bir köşeye çekilmişti.
Reklam
Clay başını ellerinin arasına alarak kendine lanet okudu. Bedenine yoğun bir tutku dalgası yayıldı ve telefonunu kapatıp bu mesajı görmezden gelmesi ge- rektiğini bildiği halde yapamadı. Bu kadın, onun de- risinin altına işlemişti adeta. Yalandan nefret ederdi, ama Julia'yı bir günde unuttuğunu söylerse kendine yalan söylüyor olurdu. Ona bir cevap yazdı ve sonradan pişman olacağına emin olsa da, pişmanlık bedenini ele geçirmeden önce gönder tuşuna bastı. 'Senden nefret etmiyorum. Gerçek bundan daha uzak olamazdı herhalde. Günün sonunda pek bir şey hissetmiyordu. Ken- dini işe gömmek iyi gelmişti, akşam da spor salonuna gidecek ve su yüzüne çıkmakla tehdit eden tüm hisler- den kendini arındıracaktı.
Sayfa 37
"Çünkü acı, gidenin değil kalanın hikayesidir ve hikayeyi hep kalanlar bitirir.."
Ben ağlamak istiyordum; ruhumda çürüyen, dökülen ve parça parça olan bir şey var. Hisler âleminin bütün o korkunç siyah ve kızıl şeytanları birer birer benliğime doluyorlar.
29/04/2024
Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı?
Sayfa 41 - Yapı kredi yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Son yapılan bilimsel araştırmalar travmaların etkilerinin bir nesilden diğer nesile geçebileceğini aktarmaya başladı.Bu Miras bilinen adıyla kalıtsal aile travmalarının konusunu oluşturuyor.Ortaya çıkan kanıtlar sistemin gerçekliğini doğruluyor.Kalıtımsal zincirde yer alan acı her zaman kendi kendine sona ermeyebilir ya da zamanla azalmayabilir asıl travmayı yaşayan kişi ölmüş,hikayesinin üstü örtülmüş ve yıllar içinde saklı kalmış olsa bile,hayat tecrübesine ilişkin parçalar anılar ve hisler yaşamaya devam edebilir.Adeta şu an yaşayan kişilerin zihinlerinde ve bedenlerinde çözüm bulmak için geçmişten günümüze uzanır.
Ben gönül oyunlarını hiç bilmem. Anla işte, zor durumdayım şu an...
Asıl tramvayı yaşayan kişi ölmüş, hikayesinin üstü örtülmüş ve yıllar içinde saklı kalmış olsa bile, hayat tecrübesine ilişkin parçalar, anılar ve hisler yaşamaya devam edebilir. Adeta şu an yaşayan kişilerin zihinlerinde ve bedenlerinde çözüm bulmak için geçmişten günümüze uzanır.
Sayfa 5 - Solo UnitasKitabı okudu
Kullanmadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı?
Sayfa 41 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Şimdi geriye bakmak bana acı da vermiyor, zevk de vermiyor. Yalnızca bakmak işte. Sefere çıkmış gibi değil. Yolculuğa çıkmış gibi bile değil. Rasgele bir yürüyüş gibi. Akşamüstü, birazcık yorgun olduğun saatte kırlarda yürümüş gibi. Kendimle bir ilişki kurulacaksa, o da hep aklıma gelip duran bir düşünce.
Zihnin derin hisler veren deneyimleri imgeleştirmesi
Hiç Kübler-Ross okudunuz mu? Eşlikçiterden bahseder hani ... ölürken bizi almaya gelenler. Çok tuhaf geldi bana. Tüylerim diken diken oldu." "Neden tuhaf geldi?" "Ne yani, ölüm melegi diye bir şey oldugunu mu kastediyor­ sunuz?" "llla öyle bir şey mi olmak zorunda? Zihin bir deneyim yaşı­yor ve bizler onu bir imgeye dönüştürüyoruz. Olan bitene dair daha derin bir hissiyat var aslında, fakat zihin onu sadece dü­şünceler ve imgeler olarak deneyimleyebiliyor."
Neydi bu içinden çıkılmaz meseleler? Neydi bu mavi göğe veya sevgili bir yüze bakmayı zevk olmaktan çıkaran hisler ve üzüntüler?
Orada otururken içim içime sığmıyordu. Kendi çocuğuma "oğlum!" diyememek, onun bir yabancıya "Baba!" dediğini duymak kahrediyordu beni.
Sayfa 106Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.