Usulüne göre gömülmeyen her şey sonradan hortlar*/ Lacan.
Lazarus sendromu , başarısız hayata döndürme girişimlerinden sonra dolaşım sisteminin yeniden çalışmaya başlaması.1982 yılından beri 38 kez tıp literatürüne kaydedilmiş Lazarus olgusu. Adını kutsal kitapta geçen ve öldükten sonra Hz.İsa tarafından diriltilen Lazarus'tan
Suç, Ceza ve Vicdan Azabı
Nasıl başlık ama, mükemmel estetik duruyor değil mi ? Romanı ilk okuduğumda 12-13 yaşımdayken falan aklıma bu başlık gelmişti. “Ben olsam kitabın adını böyle yapardım” demiştim. İyi ki ismini ben koymamışım berbat olurmuş.
Neyse konumuz bu değil, kitabı incelemeden önce biraz vicdan azabını tanıyalım. Bu yazılar
Kenan bölgesinde (Arabistan'ın kuzey sahası) bereket ile ilgili olarak, tabiatın gidişini idare eden ilâhlara insanlar kurban edilirdi. Tanrının hiddetini yatıştırmak için, Câhiliyye Araplarınca en kıymetli evlât olan, erkek çocuk takdim olunurdu. Bu insan kurbanının izleri Sâmi menşeli olan «semavi» dinlerde de devam etmiştir. Hz. İsa'nın insanlığı kurtarmak için, kendisini feda ettiği telâkkisi gibi. Bizzat İsa «Son Yemek»inde ekmeği kendi vücuduna, şarabı kendi kanına benzetmiştir ki, o kan insanlığın selâmeti uğruna dökülecektir. İslâmiyette kutlanan «Kurban bayramı» dolayısiyle anlatılan Hz. İbrahim'in oğlu İsmail'i kurban etme teşebbüsü hikâyesi mâlumdur. İnsan kurbanı âdeti Uzak-doğuda da vardı. Çin kaynakları Kore kavimlerinden Fu-yü'ların böyle bir geleneği olduğunu kaydederler. Bazı Moğol kavimlerinde ve Çin'de de bu âdetin bulunduğuna dair işaretler mevcuttur.
Sezai Karakoç Sezai Karakoç, Yitik Cennet adlı eserinde sekiz peygamberin kıssasını anlatır. Bu kitap, Eylül 1974’ten Ocak 1976’ya kadar Aylık Diriliş Dergisi’nde 1976 ile 1976 Günlüğü’nde Zülküf Canyüce takma adıyla yayınlanmıştır. Kitap, cennetin sekiz kapısı olarak nitelendirdiği peygamberlerin hayat tecrübelerini anlatır. Bu peygamberler şunlardır :
Hz. Âdem, Hz. Nûh, Hz. İbrahim, Hz. Yusuf, Hz. Musa, Hz. Süleyman, Hz. Yahya, Hz. İsa.
Sezai Karakoç’a göre insanlığın yitirilen cenneti tekrar kazanmaları yolculuğu bu peygamberlerin mücadeleleri ve önderliğinde gelişmiştir. Bu eser, derin düşünce ve felsefi bakış açısıyla peygamberlerin hayatlarını anlatmayı amaçlar.
Bu eser, peygamberlerin yaşamlarını ve insan-medeniyet ilişkisini ele alırken Sezai Karakoç’un özgün üslubunu taşır.
Hz. Yusuf’un hikayesi, ihanet, iftira ve politik zorluklarla doludur. Devlet düşüncesi ve ilkeleri, Hz. Yusuf’un hayatını şekillendirir ve onun dirilişini temsil eder.
Haydi Zavallı Şövalye göster kendini..
Rus edebiyatının Dünya çapındaki temsilcisi Fyodor Dostoyevski, içinde yaşadığı Rus toplumundan hareketle insanı ve insanlığın yazgısını anlamlandırmaya çalışmış ve fikirleriyle varoluşçu düşüncenin öncülerinden kabul edilmiştir. İnsan benliğinin derinliklerindeki gizleri çözümlemeye çalışan ve felsefi
İFFET-İ KALP Hz.Meryem
Nuriye Çeleğen
⚘Hanne'nin Rabb'ine adadığı evlâdı Meryem...
⚘İffetini en güzel şekilde koruyan kalp çiçeği Meryem ...
⚘Rabb'ine ebedî ibadet eden , en büyük peygamberlerden Hz. İsa 'yı dünyaya getiren, büyüten anne Meryem...
Kitap Hanne ile başlıyor, Meryem'in kız kardeşi El-İşa ve onun eşi Zekeriyya peygamber ile devam ediyor , oğlu Hz. İsa ile son buluyor .
Üç anne ; Hanne , Meryem, El-İşa , üç peygamber ; Zekeriyya, İsa ve Yahya 'nın hayatları anlatılıyor. Tabi ki merkezde Hz.Meryem ...
Okurken içinizin titrediği, gözlerinizin dolduğu pek çok yer var . Ve kitabın manevî iklimi her yerinizi sarıyor. Çok duru , herkesin anlayabileceği bir üslûp ile yazılmış bir roman ...
İffet abidesi Hz Meryem'in hayatını merak edenler için çok güzel bir eser.
Hanne'nin Meryem'e hamileliği, onu içinde zikirlerle büyütmesi, babasız dünyaya getirmesi, Meryem'in babasızlığından sonra annesiz de kalması, Hanne'nin kızı Meryem'i Rabb'ine adaması ve Beytü'l Makdis'e Rabb'inin Hz. Zekeriya'nın eliyle kabul etmesi...
İbadet, sabır, zikir dolu ve İffet abidesi olmuş bir Meryem...
Kısacası Hz. Meryem'in dünyaya gelişinden, mucizevi hamileliğinden, oğlu İsa'nın doğup peygamber oluşuna kadar yaşadığı sıkıntılarla dolu, sabır yüklü hayat hikayesi, Rabb'ine olan bağlılığı ve teslimiyeti bizlere örnek olan İffet dolu gerçek bir hayat hikayesi İffeti kalp.
Yılda bir kez kutladığımız Miraç Kandilinin Hz. Muhammet'in ağzından hikâyesi: Verilen Burak'a binip Beyt-ül-Mukaddis'e geldim. Onu, önceki peygamberlerin bağladığı halkaya bağladım. Sonra mescide girip orada iki rekât namaz kıldım. Sonra çıktım. Hz. Cebrail bana bir kap şarap, bir kap süt verdi. Ben sütü seçtim. Cebril, yaratılışa
Sonunda bitti. Hayatımda okuması en uzun süren kitap oldu. Kuran’ı okumak bile bu kadar sürmemişti. En baştan söylemeliyim ki burada herkesin aksine çok iyi şeyler yazamayacağım.
Konya’da doğup büyümüş olduğum için Mevlana ismine birçok insandan daha fazla aşinayım. Konya’ya gittiğiniz birçok yerde Mevlana sözlerini görürsünüz, Türbe tarafında ve
Hayatı anında yaşamayı seven, çocuğu olmayan ama çocuk doktoru olan Aslı, İstanbul Kariye Müzesi gezisinde, konuları geçen Hz.Meryem, Hz.İsa, Hz. Zekeriya’yı düşünürken, rehberin “Hz.Zekeriya duası geri çevrilmez çocuk sahibi olmayı arzu edenlerin Mescid-i Aksa’daki Hz. Zekeriya Mihrabında bu duayı yaparlar” demesi üzerine kendisini Kudüs turuna kayıt ederken bulur. Anlam veremediği bu çağrıyla yola çıkar. Onunla birlikte Eyüp Sultan, Hz. Ömer camii, İsrai*l askerlerinin keyfi zalimlikleri, Efendimizin (s.a.v) Miraca çıktığı Mukaddes kayanın üzerindeki Kubbet’üs Sahra(sarı kubbeli yapı), altındaki on bir basamaklı inilen Peygamberler Mescidi, Fâtıma Mihrabı, Mescid-i Aksa, Hıtta kapısı, Halil İbrahim Camii ve Hz İbrahim’in ayetle Hanif Müslüman olmasının kanıtı ama ne yazık ki yahudilerin kendilerinden sanmasıyla orayı adeta polis karakoluna dönüştürülmesi daha neler neler neler okuyoruz …………
Aslı, kendi hikayesinde aşkı bulma yolculuğuna siz de şahit olun, oldurun çok güzeldi.. Kolay değildi yaşadıkları ama “Kudüs bir aşk hikayesi ise bir nokta dahi olabilmek bedel isterdi.”
Gᴇᴄᴇɴɪɴ Öʀᴛᴇᴍᴇᴅɪɢ̆ɪ Şᴇʜɪʀ Kᴜᴅᴜ̈ꜱ
Ben bu satırları yazarken serinin ikinci kitabına başlamak için sabırsızlandığımı belirteyim öyle bir heyecanla bitirdi ki yazarımız.
Hayatı anında yaşamayı seven, çocuğu olmayan ama çocuk doktoru olan Aslı, İstanbul Kariye Müzesi gezisinde, konuları geçen Hz.Meryem, Hz.İsa, Hz. Zekeriya’yı düşünürken, rehberin “Hz.Zekeriya duası geri çevrilmez çocuk sahibi olmayı arzu edenlerin Mescid-i Aksa’daki Hz. Zekeriya Mihrabında bu duayı yaparlar” demesi üzerine kendisini Kudüs turuna kayıt ederken bulur. Anlam veremediği bu çağrıyla yola çıkar. Onunla birlikte Eyüp Sultan, Hz. Ömer camii, İsrai*l askerlerinin keyfi zalimlikleri, Efendimizin (s.a.v) Miraca çıktığı Mukaddes kayanın üzerindeki Kubbet’üs Sahra(sarı kubbeli yapı), altındaki on bir basamaklı inilen Peygamberler Mescidi, Fâtıma Mihrabı, Mescid-i Aksa, Hıtta kapısı, Halil İbrahim Camii ve Hz İbrahim’in ayetle Hanif Müslüman olmasının kanıtı ama ne yazık ki yahudilerin kendilerinden sanmasıyla orayı malesef adeta polis karakoluna dönüştürülmesi daha neler neler neler okuyoruz …………
Aslı, kendi hikayesinde aşkı bulma yolculuğuna siz de şahit olun, oldurun çok güzeldi.. Kolay değildi yaşadıkları ama “Kudüs bir aşk hikayesi ise bir nokta dahi olabilmek bedel isterdi.”
Hz. İsa'ya sorarlar:
"Allah'ın bana gazap etmemesi için ne yapmam gerekiyor?"
"Sen de kimseye gazap etme" yanıtını verir. İnsan ancak kendi hiç günah işlemediyse birini yargılama hakkı vardır, gibi bir anlama gelen "taşlama" hikâyesi (Mecdelli Meryem'in hikâyesi) nasıl da elimizi kolumuzu bağlar ve kendi günahkârlığımızı görmezden gelip bir başkasına söz etme hakkımızın olmadığını ve kendi acziyetimizi zarifçe, bilgece nasıl da yüzümüze vurur...
Dişi Kurdun Rüyaları, Cengiz Aytmatov’un 1986 yılında kaleme aldığı ve içerisinde yaşadığı zamana ve mekâna dair işaretlerin bulunduğu bir romandır. Romanın serüveninde genel olarak yazarın kendi yaşadığı olaylardan hareketle edindiği kazanımların farklı bir tarzda anlatımı söz konusudur.
Roman’ın ilk bölümü bir kurt hikayesi ile başlar. Dişi