Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
GAYB MESELESİ
Gaybı Allah bilir ama Nur Risaleleri'nden yaptığımız bu alıntılardan, evliyanın gaybı bildiği sonucu çıkmaktadır.(Hâşâ) Nitekim bu kanaat Nur Risaleleri'nde açık olarak belirtilmiştir: Madem Hz. Ali (R.A.) "ene medînetu'l-'ilmi ve 'aliyyun babuha" hadisine mazhardır. Hem madem Şah-ı Velayet ünvanını alarak
Sayfa 216 - Süleymaniye vakfıKitabı okuyor
Reklam
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Not (1): Bu incelemenin temelleri 45 dakikalık bir antrenman esnasında müziğin yardımıyla aniden atılmıştır. Antrenman ne kadar verimliydi emin değilim ama bu inceleme oldukça verimli oldu ve iddialı söylemlerde bulundu. Not (2): Cinsel uzuv imgelemine hassas olanların dikkatine. Çünkü birkaç yerde karşınıza çıkacak. Not (3): Kitap bahane
Mitoloji Sözlüğü
Mitoloji SözlüğüAzra Erhat · Remzi Kitabevi · 2019559 okunma
_Biz kimiz? Nereden gelip, nereye gidiyoruz? _Biz insanlar, bir kapının önüne bırakılmış yeni doğan bebekleriz. Sepetlerimize bebeklerin kim olduğuna, nereden geldiğine dair ya da atalarının kimler olduğuna dair bir not da iliştirilmemiş. Bu yetim bebeklerin sicilini öğrenmeyi özlemle bekliyoruz. Pek çok kültür sürekli olarak ebeveynlerimizle
SCUM' ın tezi ve dayandığı fikir
Tamamen benmerkezci, ilişkilenmekten, empati kurmaktan ya da özdeşleşmekten âciz olup engin, istilacı ve yaygın bir cinsellikle dolmuş olan eril, fiziksel olarak edilgendir. Kendi edilgenliğinden nefret eder, o yüzden de bunu kadınlara yansıtır ve erili etkin olarak tarif eder, sonra o olduğunu ispatlamaya ("bir Erkek olduğunu ispatlamaya") koyulur, Bunu ispatlama çalışmalarındaki temel aracı düzmektir (Koca Çüklü Koca Erkek Koskoca Bir Malı Götürüyor). Bir hatayı ispatlamaya çalıştığı için bunu tekrar tekrar "ispat etmek" zorundadır. O yüzden düzmek, edilgen olmadığını, kadın olmadığını ispat etmek için biçare ve zoraki bir çabadır ama o edilgendir ve bir kadın olmayı ister. Yarım kalmış bir dişi olarak eril, ömrünü kendini tamamlamaya çalışmakla, dişi olmaya çalışmakla geçirir. Bunu, sürekli olarak dişiyi aramak, onunla kardeş olmak ve birlikte yaşayıp içinde erimek suretiyle yapmaya çalışır. Bütün dişi özelliklerinin kendisinin olduğunu iddia eder -duygusal kuvvet ve bağımsızlık, güçlü olmak, dinamizm, kararllık, soğukkanlılık, nesnellik, iddia sahibi olmak, cesaret, bütünlük, canlılık, yoğunluk, kişilik derinliği, şahanelik vs.- ve bütün eril özellikleri kadınlara yansıtır -kibir, hoppalık, saçmalık, zayıflık vs. Gerçi şunu teslim etmek gerekir, erilin dişi üzerinde parlak bir üstünlük alanı vardır; halkla ilişkiler. (Milyonlarca kadını, erkeklerin kadın ve kadınların erkek olduğuna ikna etmek gibi parlak bir işin üstesinden gelmiştir.)
en üst perdeden en coşkulu en inandırıcı en yüksek biçimde ne iddia edildiyse evrensellik adına hepsinin boş bir palavra olduğunu gördük: gazze o coşkulu nutuklar rezilce bir suskunluğa dönüştü: muasır medeniyetler? insan ister istemez soruyor; tüm iddiaların kocaman bir palavradan ibaret olduğunu görmek için bunca vahşetin yaşanması mı gerekiyordu? insanın tekamülü açısından çok acı, çok hazin... hele ki hala görmeyen, göremeyen ve görmek istemeyenleri düşünürsek. ve netice; israil ve modern dünya gazze'de kendi trajik sonunu hızlandırıyor uluslararası hukuk, meşruiyet, güvenilirlik gibi kavramların sermayeyi korumaktan başka bir işe yaramadığı ispat olundu sanırım bu yoldan "barış ve diplomasi" ile dönülemeyecek daha büyük bir savaşa doğru...
Reklam
Şimdi bir an için insanların aptal olmadığını farz edelim. (Aslına bakılırsa insan için böyle bir şey söylemek imkânsızdır, hiç olmazsa şu sebepten: İnsanı aptal kabul edersek kime akıllı diyeceğiz?) Ama insanoğlu aptal olmasa bile dehşetli nankördür. Nankörün nankörüdür. Hatta bana göre en uygunu, insanı iki ayaklı nankör bir mahlûktur diye tarif
Çağ, Yok Oluş, Benlik, İslam, Roşa
_TARİH ÖNCESİ DEVİRLER_ _İnsanoğlunun ortaya çıkışıyla başlayıp, yazının icadına kadar geçen dönemdir. Taş ve Maden Devri olarak ikiye ayrılır. _1-Taş devri_ _a)- Eski Taş – Paleolitik devir: (M.Ö.2,5 milyon - M.Ö. 12.000) (avcı ve toplayıcı). Karain, Beldibi ve Belbaşı. Paleolitik Döneme ait ilk izlere İspanya’daki Altamira, Fransa’da Laskö
İngilizler, kendilerini aklamak istediklerinde Hindistan'ın siyasi bir­liğini sağlamasını kendilerine borçlu olduğu iddiasını ileri sürerler. İngilizlere göre 'Hindistan'ın' yekpare bir ülke olarak ortaya çıkması kendileri sayesindedir {şimdi üçe bölünmüş olsa da İngiliz idaresindey­ken bütündü). Sürekli birbirleriyle savaşan
Reklam
Neden alim yetiştiremiyoruz? Prof.Dr. Mehmet Akif Koç’un konuşmasından geniş bir özet sunuyoruz: Hicri ilk üç asırda ne zaman ne gerekmişse ulema onu görmüş ihtiyacı karşılama teşebbüsüne girişmişler. Mesela Hicri dördüncü asırda İbn-i Nedim’in fihristiyle karşılaşıyoruz, daha önce yok. Dört asır boyunca bütün alanlarda ilim kaleme alınmış,
Manastırın Avlusundan Laboratuvara
Bir zamanlar Dalai Lama'ya, bir rahip ve alim olarak ne­ den bu kadar çok ilime ilgi duyduğunu sormuştum. Kendi­ sine göre, Budizm ve bilimin dünyaya bakış açılarında bir­ birleriyle çelişen bir taraf yoktu; amaçları aynıydı: gerçeği aramak. Ama bu sona ulaşmak için seçtikleri yollar farklıy­ dı. "Budist eğitiminde gerçeği araştırmak çok
_Manyetizma, X, Alfa-Beta-Gama, Çakra
_Frekans - Titreşim, bir eylemin saniyedeki tekrarlanma sıklığı. Tesla’ya göre evren, kocaman bir titreşimdir. Einstein’e göre her şeyin özü enerjidir; her şey titreşen atomlardan oluşmuştur ve madde diye bilinen şey bile titreşen enerjidir. _İnsan zihni, elektrokimyasal enerjiyle çalışır ve farklı dalga boylarında frekanslar yayar ve bu manyetik
_Atatürk_ İktisat, ingiliz'in çekilmesi, Lenin, Şapka...
_İzmir İktisat Kongresi Açış Söylevi -1923_ _Ekonomi demek, her şey demektir. Yaşamak için, mutlu olmak için, insan varlığı için ne gerekse onların tamamı demektir. Efendiler, tarih, milletlerin yükselme ve düşmesi sebeplerini ararken birçok siyasî, askerî, sosyal nedenler bulmakta ve saymaktadır. Fakat bir milletin doğrudan doğruya hayatıyla,
196 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.