Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Eğlenen, dünyadan tat alan kimse hiçbir şeye metelik vermez. Ama ahlaksız, yalnız kalmış, ihtiyar, hayata küsmüş bir adam... Ölümden korkar."
Sayfa 252 - İletişimKitabı okuyor
"Ee, o çağda ben hala sağ olacak mıyım?" diye sordu yaşlı saatçi, bakışları canlanıyordu.   "Elbette," diye karşılık verdi küçük ihtiyar gülerek; "öleceğinize inanabiliyor musunuz siz!"
İthaki Yayınları
Reklam
Seviyorsun mümkün Aranızda kurşun Yasak bölge var Sen genç Sevdan ölünecek kadar güzel Kanunu yapanlar ihtiyar.
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
BİNGO buna benden başkası cesaret edemez
NUR RİSALELERİ’NE ELEŞTİREL BİR YAKLAŞIM (RİSALE-İ NUR’UN İÇYÜZÜ) ABDULLAH TEKHAFIZOĞLU Bunun PDFsi var okuyun nur risalesi gerçeğini görün ya da görmeyin bana ne.... Ön Söz.................................................................................................................................................................... 9
Erzurum Mebusu Necip Asım Yazıksız'ın Meclis Konuşması (29.05.1932)
Necip Asım B. (Devamla) — Hayır; meşruti- yet devrinde. Saniyen Darülfünun müderrislerinin Darülfünundan yetişmesi lâzımdır. Halbuki ben asker olduğum halde Darülfünun müderrisi oldum. Hep böyle idi. Meselâ Köprülüzade Fuat Bey, lise şahadetnamesi olmadığı halde müderris olmuştur ve elyevm vazifesini muvaffakiyetle yapmaktadır. Sonra bir
Reklam
Yetiş ey keştibânım bir derin deryaya düştüm ben Meded gavvasım ol kim bî-amân dalgaya düştüm ben Ne bir sâhib-vekâr oldum ne bir kimseye yâr oldum Kocaldım ihtiyar oldum ne bir hemtâya düştüm ben Bilen yok hasb-ı hâlimden usandım tatlı canımdan Cüdayım âşiyânımdan şeb-i gayyaya düştüm ben Şikâr almaklığa cânân ilinden azm-ı râh ettim Hemân
Geçmiş ve Gelecek...
Işıklı vitrinlere bakıyor gencecik çocuklar Gencecik çocuklar bir ev kuracaklar Dünya kolay, sevgi sonsuz, gençlik güzel... Bakıyor ışıklı vitrinlere iki süzgün ihtiyar İki mum, iki dal, iki hüzün eğrisi Akıp gitmiş bir masal ırmağında rüzgârlı yıllar.
Sayfa 154Kitabı okudu
Sanma bu dünyanın bir vefası var, aldatır oynatır eder ihtiyar.
Yaşımın küçük olduğu zamanlarda bile, küçücük bir bedende ince düşünen, bir yetişkin vardı içimde. Ben hep sevdiklerimi incitmemek için yürüdüm bu hikâyede. bugün de genç bir ihtiyar oturuyor içimde..
Reklam
Alaca sesinde kızgın sular akıyor gölgenin Adımlarım iz bırakıyor, karanlığın içinde, her nefesinde Bir çemberin döngüsünde esir yüzler sıralı Ellerinde kaypak bir maske, hilafın arsızları Çizgiyi sol adımlarla gidiyorlar Giderken yolu kan rengine boyuyorlar Ak saçlı deli ihtiyarımdan sarı zehirli kadehleri içiyorlar Kısık bir ruh yatışıyor omzumdan, sedasız sözlerim Çenesi yırtılmış palyaçoyla katili tüm bedenlerin Deli ihtiyar kahkaha atıyor, zıplıyor ölü bedenlerde Al renginde alnıyla bana bakıyor gülümseyen gözleriyle Geride uğultuyla, peşimde insanlar, bunlar çizginin yeni sırası Şimdi benim elimde çirkin bir maske palyaçonun neşesiz sıfatı Ceplerimde beyaz şekerler ve omzumdaki ruhun fısıltısı Kulaklarımı kesen sesinde heceliyor "Ölüm oyunlarında şeker karnavalı burası" Ve sırtımdan itiliyorum, ensemde acı var Delinin elindeki ipiyle boynumda bir urgan asılı
İsrailiyyat'ta vardır: "Bir abid uzun bir zaman Allaha iba- det ederdi. Bir gün bir kavim kendisine gelip dediler ki: "Şu- racıkta bir kavim vardır. Allaha değil, orada bulunan bir ağaca tapıyorlar." Bunun üzerine abid öfkelenip baltasını omuzuna aldı. Ağacı kesmek içir yola koyuldu İblis ihtiyar bir şahıs sure- tinde önüne
Hayat dediğin nedir ki 2 3 günden ibaret Dün ilkokul öğrencisiydim Bugün çalışmaktan zaman bulamayan bir memur Yarında emekli maaşıyla geçinmeye çalışacak olan bir ihtiyar
Ey hüzünlü ruhum. İhtiyar budala. Kanının kanatlarında hırçın bir kıvılcım yanardı, Umudun mahmuzu yavaşça dokunsa şaha kalkardın. Ey şimdi her adımda derin derin soluyan hasta İşe yaramaz beygir Uzan olduğun yere dayanmasını bil. Sönmeyen yanı var mı dünyanın...
- Kadın ya da erkek, genç veya ihtiyar, şehirli ya da köylü, zihinsel emekle yahut el emeğiyle çalışan olsun hiç fark etmez, herkes ülkesini düşünmek zorundadır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.