İlim-Amel-İhlas
“Bir dürtü olmadıkça hayat karanlıktır gerçekten ve bilgi olmadıkça tüm dürtüler kördür. İş olmadıkça tüm bilgiler boşunadır ve aşk olmadıkça tüm işler boştur...”
Sayfa 14
"Bütün rütbelerin en yükseği ilim rütbesidir." İlim, onun yanına ne lazım? Amel ve ihlas. Allah cümlemize nasib etsin. Bir mharebede epey müslümanlar şehit oldu. Efendimiz kabirleri kazdırdı, bir kabre 3-4 kişi üst üste koyuyorlar. Efendimiz soruyor, "Kuranı en iyi bilen hangisi?" Önce kabre en iyi bileni koyuyorlar, sonra daha az bileni daha sonra daba az bileni koyuyorlar. En az bileni en arkaya bırakıyorlar. Bu Kuranı iyi öğrenmeye dikkat edin, bir daha bu hayat ele geçmez.
-Mahmud Ustaosmanoğlu (k.s) / Efendi Hazretlerimizin Sohbetleri 2
Sayfa 224Kitabı okuyor
İyi kul olmak ise üç şeyden ibarettir: ilim, amel, ihlas. Yani dinimizin emirlerini güzelce öğrenmek, öğ rendiğine uygun yaşamak ve bunu yalnız Allah için yapmak. İlim, amel, ihlas. O razı olmuşsa herkes ve her şey razı ol muş demektir. Rıza en üstün makamdır.
Bilindiği gibi ilim bir vesikadır, alettir, kemale götüren yoldur ama sadece ilim yetmez, bunun yanında ihlas lazım, amel lazım, takva lazım. Aksi takdirde insan ilimle mağrur olur, ucuba düşer. İlmini şer yollara harcar da maddi ve manevi pek çok felaketlere sebep olur.
Sayfa 12
Şeriatin üç temeli var.
1- İlim
2-Amel
3- İhlas
Efendi Babam (Kuddise Sirruhû) İmam-ı Rabbani Hazretlerinin (Kuddise Sirruhû) Mektûbât'ından (1. Cild 36. Mektub) naklen şöyle buyururdu:
"Oğlum! Din-i Mübîn-i İslâm'ın üç temeli vardır. Yani üç saç ayağı üzerine kurulmuştur: İlim, amel ve ihlas.
1- İlim: Bu hocadan alınır veya kitaptan okunur.
2-Amel: Bildiğini tatbik etmektir.
3- İhlas: Ne hocadan alınır ne de kitaptan okunur. Çaresi tarikatla hakikattır. Tarikât-ı Muhammediyye kitabının tamamı ihlastan bahseder. Lakin onu yapraklarıyla yutsan, sende iğnenin tepesi kadar ihlâs hasıl olmaz, illa tarikat ve hakikat lazımdır."
Bir kulun Allah yolunda olabilmesi için şu 4 husus gereklidir:
İlim, amel, ihlas ve korku!
Sayfa 341 - Semerkand YayınlarıKitabı okudu
Örnek insan kimdir...
İnsanı terbiye eden şey, güzel bilgilerden çok gözü ile gördüğü güzel örneklerden edindiği davranışlardır. Bir güzel davranış, bir edep, dünyadaki bütün güzel şeylerden daha tesirlidir. Bugün toplumun gençlerimizin ve çocuklarımızın nasihatten çok iyi bir örneğe ihtiyacı vardır. Bildiği ile ve ihlas ile amel eden örnek insanın tesiri, sözden daha çok çekicidir. tesirlidir, faydalıdır.
Onun için örnek insanlar ilim ile amil olup, işi sözünü sözü de işini yalanlamamalıdır. Örnek insan güven veren insandır. Örnek insan kulu Rabbine karşı nasıl vaziyetini bulacağını öğretir.
Sayfa 187Kitabı okudu
Mahmud Efendi tedris hayatında ilmin amel için okunmasına ve mutlaka ilim adamlarının ihlas sahibi olmaları gerektiğine vurgu yapmıştır.
Sayfa 62 - Hüküm KitapKitabı okudu
Kurtuluş üç şeyledir :İlim , amel ve ihlâs. İlimden maksat, Ehl-i sünnet inancına uygun yaşamaktır. Amelden gaye , Kur ‘an ve Sünnet ‘in hükmüne göre davranmaktır. İhlâstan amaç ise yaşadıklarını anlatmak , sohbet halini yaşamaktır.
KÖTÜLERE KARŞI TAVIR ALMAK
Önce öğren. Hemen peşinden de, öğrendiğinle amel et. İhlâslı ol. Gerek kendi nefsâniyetinden ve gerekse insanlardan sıyrıl. Ve:
– Allah!
De. O'nun yolundan sapanları bırak. İçine daldıkları çirkefde oynasınlar. İbrâhim aleyhisselâmın dediği gibi de. O, şöyle demişdi:
Hiç şüphesiz, onlar benim düşmanımdırlar. Fakat âlemlerin Rabbi böyle
Hasılı kelâm, inanmayanlar eğlencelerle meşgul iken, müslümanlar ilim, amel ve ihlas kazanma yollarında bulunmalıdırlar.
İşte insan, ancak bu şekilde "Kuran ehli" nden olabilir.
Şeriat üç sacayağı üzerine kuruludur. Bunlar da; ilim, amel ve ihlastır. İlim hocalardan öğrenmekle, kitaplardan okumakla kazanılır, amel de bildiğini yapmakla olur. Ihlas için ise mutlaka tarikat lazımdır.
Cahilin ibadeti hiçbir şeyi düzeltmez, o tamamen bir fesat ve tamamen bir karanlık içerisindedir. İlim kendisiyle amel edilmedikçe, amel de içerisinde ihlas bulunmadıkça sahibine bir fayda vermez. İhlas ve samimiyetten yoksun hiçbir amekin sahibine bir faydası yoktur ve yapan kişiden de kabul olunmaz.
Önce cehalet, sonra ilim, ardından amel ve ihlas, sonra ikinci bir ilim ve amel, daha sonra sükût, sonra konuşma, ardından kendinden fani olma hali ve en son olarak da Hak Teâlâ'nın marifetiyle bekâ hali gelir.
Sayfa 411Kitabı okuyor
Evet, amelden yoksun bir şekilde ilimleri öğrenmek ve bu şekilde ilmi bir amaç hâline getirmek, amel etmek için değil de yalnızca bilgi sahibi olmak için okumak kişinin helâk sebebidir. Zira ilim emredileni yapmak, yasaklanandan kaçınmak için bir araç olmalıdır, yoksa başlı başına bir amaç değil. İnsan ilmiyle amel etmediği, öğrendiklerini teorikten pratiğe, söylemden eyleme geçirmediği sürece öğrendiği ilim asla kendisine fayda vermez ve veremez.
Kutlu YayıneviKitabı okudu
