Yok etmek sadece zorbaların ve cahillerin işidir. Bir insan zekasıyla yenemeyeceğini anladığı anda ya şiddete başvurur ya paranın gücüne. Birisi sizinle aynı fikirde değil diye onu yok edemezsiniz. Medeni ve erdem sahibi insanlar böyle yapmaz. Çok okuyan ve bilginin gücüne inanan her insan, sadece konuşma yolunu seçer. Sizden olmayanları yok etmek yerine, bilginin ve fikrin gücüyle, sizin gibi düşünmesini sağlamalısınız.
ATATÜRK’ümüzün aramızdan ayrılışından bu yana biz devrimleri, değil ileriye götürmek yerinde tutamadık.
O, koşmayı emretti. Biz sırt üstü yattık.
O, milli şuur, millî vicdan ve millî birlik dedi. Biz bunların hepsini parçaladık.
O, vatana bakın, ormanları koruyun, sanatı, ziraati, kültürü ileri götürün dedi.
O, gerici şeyhi, dervişi ve kara
Bir fotoğraf: Yer, Orta Afrika Cumhuriyeti. Hristiyan çeteler yakaladıkları bir müslümanı otomobil lastikleri ile beraber ateşe veriyorlar. Hemen oradaki Fransız askerleri de 'manzarayı' seyrediyor. Böyle bir şey olabilir mi? Oluyor.
İlk Halîfe Hz. Ebûbekir (r.a) gönderdiği orduya, kadınlara, çocuklara, yaşlılara, din adamlarına, bitki ve hayvanlara zarar verilmemesini buyurmuştu. Bu medenî davranışı, 21. Yüzyılda bile, ‘ileri’, ‘gelişmiş’ kabûl edilen ülkelerin ordularında göremiyoruz.