Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Buna da Şirk denir.
"Ne yazık ki Allah dostu olarak bilinen pek çok zata, evliyaya gayb konusunda çok fazla yetki yüklenir. Onlar dünyada olup bitenden, eriştikleri manevi makam nedeniyle haberdardırlar diye düşünülür. Bazen olacak şeyleri iyi ya da kötü yönde değiştirebileceklerine inanılır."
Ceninleri Kozmetik Uygulamalar İçin Kullanılması
Çirkin görünen ve yasal ve etik olmayan bu uygulamalar için ne yazık ki binlerce kadın hazır beklemektedir. Ebedi gençlik(!) için girişilen bu macerada insan kurbanlarının acımasız ve iğrenç "cesur yeni dünya"sı için, bu olay ahlâk sınırlarının berhava edildiği en son ulaşılabilecek neticeler için en önemli bir örnek teşkil etmektedir.
Kaynaklar: http://www.nzherald.co.nz/location/story.cfm?l_id=463&ObjectID=103 50580 "Fetus cells used in controversial cosmetic treatment" http://www.newsmax.com/archives/articles/2006/8/23/155813.shtml "Fetuses Harvested for Cosmetic Procedures"
Reklam
Ne kadar yalnızsan o kadar uzağa gidersin. Ne kadar terk edersen o kadar ölürsün demiştik. Hatırlarsın… Seni Abidjan’daki otel odanda gördüğün rüyalardan uyandırdığım için pişman değilim.. ama bil ki , zihnin cehennemindir. Sonsuza kadar yaşayacak. Senin gibi. Öldüğünde ise, sen orada olmayacaksın ne yazık ki!
Ne yazık ki yemeden yaşamanın yolu bulunmamıştı daha.
Üstad hiç mi acımadın bu kelimeleri yazarken.
Toplumun niceliğinin yerini nitelik alırsa, o zaman büyük dünyanın içinde yaşamak için çaba göstermeye bile değer: Ama ne yazık ki yüz delinin arasından henüz bir akıllı bile çıkmıyor. Buna karşılık öteki aşırı uçtaki kimse, sıkıntıya düşer düşmez hemen ne pahasına olursa olsun oyalanmayı ve topluma karışmayı isteyecektir ve her şeyle kolaylıkla yetinecek, kendi kendisinden kaçtığı gibi kaçmayacaktır onlardan. Çünkü, herkesin kendine döndüğü yalnızlıkta, bir kimsenin kendinde neye sahip olduğu ortaya çıkar: işte aptal adam, kendi zavallı bireyselliğinin sırtından atamayacağı yükü altında inim inim inliyor.
"Ne yazık!" dedi iç çeken Andrea. "Bu dünyada tamamen mutlu olunmuyor!"
Sayfa 105 - Cilt 2,Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Çeviri: Volkan Yalçıntoklu,Andrea CavalcantiKitabı okuyor
Reklam
Çok gençsin Martin, çok toysun be oğlum. Madem ki yükseklere kanat çırpacaksın ve madem ki kanatların en iyi malzemeden dokunmuş, üstüne en güzel renkler serpilmiş, sakın ateşe fazla yaklaştırıp kavurayım deme onları. Tabii ya, çoktan kavurmuşsun bile. O 'Aşk Döngüsü' nün çıkması için bir eksik eteğin yüceltilmesi lazım, değil mi? Ne yazık, ne yazık.
Sayfa 332 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
25 Mayıs 1920 de Atatürk 'ün mecliste yaptığı konuşma
"Şimdilik bunlardan hiç söz etmemek yüksek menfaatlerimiz gere- ğidir. Eğer maksat, bugünkü halife ve padişaha bağlılık ve sadakattan ayrılınmadığını söylemek ve belirtmekse, bu zat haindir. Düşmanla- rın vatan ve millet aleyhinde kullandıkları bir maşadır. Bugün bu ma- kamı işgal eden zat, bu millet ve memleket için hain bir adamdır..." (Alkışlar, bravo sesleri) Bu kesin yargıdan sonra, Atatürk şunları söyledi: "Ali ve Muaviye dönemini mi yaşayacağız?" (...) "Yüksek meclisinizde şimdiye kadar pek büyük ve cidden tarihi cüretler (saygısızlıklar) gördük. Ne yazık ki şimdi halifelik makamını ve saltanatı işgal eden zat bu millet için hain bir adamdır..."
Sayfa 313Kitabı okudu
Ama ne yazık ki elimden gelenler içimden gelenlerin gerisinde kalırdı.
Sayfa 629 - Can YayınlarıKitabı okudu
Her insan tutsaktır kendi duvarlarına ve ne yazık adımları orda tükenir
Sayfa 21
Reklam
bu hayattaki tüm adımlarımızın bir sürüngenin kumun üzerindeki ilerleyişine benzediği ve geçtiğini belli eden bir çizgi bıraktığı doğruymuş! Ne yazık! Birçokları için bu iz gözyaşlarının izi anlamına gelir!
Sayfa 130 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 13.Basım, II.Cilt
Bunları yazabilen, zihni doğayla ve derin düşünceyle böylesine uyum içinde olan bir kadının öfkenin ve karamsarlığın kucağına itilmiş olması ne kadar da yazık! Onun katlanmak zorunda kaldığı o alaycı gülümsemeleri, kahkahaları, şakşakçıların yaltaklanmalarını ve profesyonel şairlerin dudak bükmelerini zihnimde canlandırınca, peki ama bütün bunların üstesinden gelmek için neler yapabilirdi, diye sordum kendime. Yazmak için kırsalda bir odaya kapanmış ve sevecen kocasına ve mükemmel evliliğine rağmen, acılar ve sonsuz endişeler içinde lime lime olmuş olmalıydı. 'Olmalıydı' diyorum, zira örneğin Leydi Winchilsea'yle ilgili gerçeklere göz atmak istediğimizde, her zaman olduğu gibi, elimizde hemen hemen hiç bilgi olmadığını görüyoruz. Ama nasıl korkunç bir melankoli içinde olduğunu ve onun pençesi altındayken neler düşündüğünü aşağıdaki dizeleri okuyunca bir nebze de olsa anlayabiliyoruz: Dizelerim yerildi ve uğraşım için Yararsız bir budalalık, küstahça bir hata dendi...
Çocuk kitabında bu cümleye rastlamak :/
Ne yazık ki insanların sağı solu belli olmaz! Sık sık, iyi niyetlerle yola çıkıp en kötü felaketlere neden olurlar.
Sayfa 77
"Ne yazık ki yemeden yaşamanın yolu bulunmamıştı daha."
Ahlak ve din
Teistler esasen, hangi nedenle olursa olsun, ahlakın dine bağlı olduğuna inanırlar. Ne yazık ki öbür taraf da bu hatayı tekrarlamaktadır. Çoğu ateist ve agnostik de ahlakla dini özdeşleştirir. Dini terk ettiklerinde ahlakı da veya en azından nesnel ahlakı da terk ederler.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.