Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Köle, emeğiyle hem kendisini, hem de sahibini geçindirebilirdi. Ancak kölenin çok çalışıp az yemesi için sahibinin ona göz kulak olması gerekti. Böylece bir insan başka birini kendine canlı alet yaptı. İnsanın boynuna, öküz gibi boyunduruk vuruldu.insan özgürlüğe kavuşmaya ve doğaya hâkim olmaya uğraşırken başkasının kölesi oldu. Eskiden toprak, onu işleyenlerin ortak malıyken artık köle, başkasının mülkü olan toprağı işlemeye başlamıştı.Toprağı süren öküzler başkasının malı, topladığı ürün başkasının ürünüydü. Eski Mısır'da, öküzleri süren köle şöyle bir şarkı söylerdi: Ezin başakları öküzler! Ezin başakları ki, Ağanın ürünü olsun.
Ah Selilm’im. Bana anlatsan dinlerdim!
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Ama seninki gibi otoriter bir beynin, elinde sözde bir eğitim kurumundan alınmış resmi bir kanıt olmayan birinin, başarıya odaklı toplumumuzda uygun bir iş bulmak için ufacık şansı bile olmadığını aslında biliyor olması lazım. Bir insanın ne yapabileceğine değil, o bilgiye nasıl eriştiğine bakılıyor. Gitgide dijitalleşen dünyada, insanların basılı bir kâğıt parçasına bu kadar önem vermeleri şaşırtıcı. Ben okulu bırakmak zorunda kaldığım için kendime yeni bir yol çizmem gerekti. Ama sonradan, itiraf etmem gerekir ki başıma gelen en iyi şey oldu. Eğitim tamamen zaman kaybı olacaktı. O uzman gerizekâlılar, bana henüz bilmediğim hiçbir şey öğretemezlerdi. Derslerinde vaaz ettikleri şeylerin çoğunun zaten bir faydası yok. Yararsız bilgi. Bir keresinde bununla ilgili profesörlerimden biriyle konuşmuştum ve bana ne cevap vermişti bilmiyor musun? ‘Burada yaşam için bir şey öğrenmiyorsunuz, Bay Lohmann, sınav için öğreniyorsunuz.’ Aklın alıyor mu?”
Sayfa 284
Her daim pratik insanların eksikliğinden yakınılır… Derler ki: Birçok siyasi, birçok general bulunur… Kurumların yöneticilere ihtiyacı olsa, istenilen miktar ne kadar olursa olsun, her çeşidinden derhal bulunabilir. Fakat pratik insanlara gelince, onlara hiç rastlanamaz da, bu gibilere hiç rastlanmadığından şikâyet edilir hep. Bazen daha da ileri
Daha asıl hikâyeye gelmedim. — Anlat artık! Alyoşa devamla: — Hâlâ bugün başımdan geçenlerin şaşkınlığı içindeyim, dedi. Önce şunu söyleyeyim ki, mahut evlenme işi babamla Kontes arasında kararlaştırılmış olduğu halde henüz tam resmileşmedi; yani bu iş bugün bozulsa hiç de gürültü kopmaz. Meseleyi yalnız Kont Nainski biliyor. Onunla hem akraba
Bütün Alıntılar
yazmak, bir anlamda buluşmakmış. Aynı sıkıntıları, aynı endişeleri, aynı umutları paylaşanların buluşması, zaman- ları farklı olsa dahi... 7 Fakat guguklu saat misali, sunulan her fırsatta konuşmaya kalk- mak, bu devrin müzmin hastalıklarından biridir. 15 "Dilinizin sınırları, dünyanızın sınırlarıdır ... " Ludwig
Reklam
İnsan nasıl köle oldu?
"Değiş tokuşun, bazen de soygunculuğun sayesinde, bazı soylar ve aileler, diğerlerinden daha zengin olurlardı. Bunların hayvan sürüleri de, ektikleri tahıl da çoktu. Koyunları güdecek, tarlaları sürecek işçileri yetmiyordu. İşte bu sebepledir ki bazı insanlar, başkalarını köle yapmaya başladılar. Köle, emeğiyle hem kendisini, hem de sahibini geçindirebilirdi. Ancak kölenin çok çalışıp az yemesi için sahibinin ona göz kulak olması gerekti. Böylece bir insan başka birini kendine canlı alet yaptı. İnsanın boynuna, öküz gibi boyunduruk vuruldu. İnsan özgürlüğe kavuşmaya ve doğaya hâkim olmaya uğraşırken başkasının kölesi oldu."
_Freud ve Josef Breuer, nörotik semptomların, örneğin histerinin, gerçekte simgesel anlamları olduğunu fark ettiler. Bunlar da tıpkı rüyalar gibi, bilinçaltının dışavurum biçimleridir. _Breuer ile Freud’un Travma Kuramı’na göre, nörotik septomlar ve histeriler, travmalardan ve psişik hasarlardan ortaya çıkıyor ve bilinç dışında yıllar boyu
Alibaba'nın bu sayısı ile Markopaşa'nın 1.dönemi kapanacaktır. Bir yılı az geçen bu dönemde Markopaşa 23, Merhumpaşa 4 , Malumpaşa 5 ve Alibaba 4 sayı çıkabildi. 55 haftanın 36'sında çıktığına göre, 19 hafta gazete engellerle karşılaştı, yayımlanamadı. Sabahattin Ali 19 Aralık 1947'de içeriye girdi. Gazete üzerinde hükumetin, sıkı yönetimin,
_Işık bekliyor, fakat karanlığa sığınıyoruz. İncil _Karanlığa lanet etmektense, bir mum yakmalıyız. _Neyin doğru olduğu umurumuzda mı? Fark ediyor mu? _Gerçek bilgelik, sınırlarımızı bilmekte yatar _Can sıkıcı ve sevimsiz görünse de bilimsel yöntemin önemi, bilimsel bulgulardan çok daha büyüktür. _Edilgen taraf, baskın tarafın yanılsamalarına
56 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.