Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Fakat gerçekten buna bir hayat denebilir mi? Eğer yaşamak kelimesinin manası her şeyden mahrum olmak ve ıstırap çekmekse, her an küçülmek ve bunu nefsinde her lâhza duymaksa, bir türlü aşamayacağı bir çemberin içinde durmadan çırpınmaksa, şüphesiz ben de , benimkiler de en derin şekilde yaşıyorduk.
Her şeyden bıktım ve her şeyin her şeyliğinden de bıktım.
Reklam
Pareto, Weber, Michels ve diğerlerinin farklı biçimlerde geliştirmeye yardımcı oldukları bu "gerçekçi bilim" Marx'ın toplumsal sınıflar kuramını her şeyden önce iki esas noktada çürütmeyi amaçlıyordu: İlki, çoğu toplumlarda, özellikle de modern sanayi toplumlarında, değişmez ve kapalı bir egemen sınıfın oluşmasını önleyen seçkinlerin sürekli olarak dolaşımını ortaya koyarak, Marxist bir "egemen sınıf" kavrayışının yanlış olduğunu göstermek; ikincisi de, her toplumda fiilen yöneten bir azınlık bulunduğu, bulunmak zorunda da olduğu için sınıfsız bir toplumun olanaksızlığını göstermek.
Gündoğan Yayınları 1990 Sayfa: 21
Çevrenize bakınız; herkes her şeyden şikayet ediyor. Herkes ağzı açıldıkça bin bir türlü derdini yanıyor. Kanaatin adı lügatlardan silinmiş; hakkaniyet çook eskilerde kalmış
Ossipon kötü bir haber verircesine, "Onlar arasında da kişiliği güçlü kimseler var." diye söylendi. "Olabilir. Belli ki bu bir derece meselesi, çünkü mesela ben onlardan çekinmiyorum. Bu yüzden onlar benden güçsüzler. Güçsüz olmamaları da mümkün değil zaten. Onların kişilik yapısı, geleneksel ahlak anlayışı üzerine kurulmuştur, toplum düzenine dayanır. Benim kişilik yapım, doğal olmayan her şeyden arınmıştır. Onların elini kolunu bağlayan bir sürü yasa var, gelenek var. Onlar güçlerini hayattan alır; bu açıdan düşünülürse, hayat her türlü sınırlama ve hesaplarla kuşatılmış tarihsel bir olgudur; dört bir yandan saldırıya açık, karmaşık, örgütlü bir olgu. Oysa ben gücümü hiçbir sınırlama tanımayan, hiç kimsenin saldıramayacağı ölümden alırım. Benim onlara üstünlüğüm açıkça belli."
her şeyden korku duyuyorum: yaşamdan, ölümden, sevgiden ve sevgi eksikliğinden, bü-tün yeniliklerin alışkanlığa dönüşmesinden, hayatımın en parlak yıllarını ölümüme dek tekrarlanacak bir rutine bağlayarak kaybettiğim duygusundan, ne kadar heyecan verici ve macera dolu görünse de bilinmeyenle yüzleşmenin yarattığı telaştan.
Sayfa 16
Reklam
"Ah bir olabilseydik ağabeyciğim, biz de bir şeyden yana olabilseydik." Tuğrul, "Ya da bir şeyler bizden yana olsaydı," diye tamamladı.
“Kadınlar için aşk daima her şeyden önemlidir.”
"Şu diplomayı elde etmek için çalışması, başladığı bir şeyi bitirmiş olmak azminden başka bir şeyden ileri gelmemişti."
Sayfa 53 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
...kuşkusuz; bir şeyden uyuyarak kurtulmaya çalışmak, bir şeyi uyuyarak elde etmeye çalışmak kadar yararsızdır.
Sayfa 40 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
"Olup biten her şeyden böylesine bire bir etkilenmeyi, her şeyi yüreğimin en derinlerinde hissetmeyi istemezdim doğrusu."
Sayfa 429Kitabı okudu
Özgürlüğünden vazgeçmek, insan olma niteliğinde, insanlık haklarından, hatta ödevlerinden vazgeçmek demektir. Her şeyden vazgeçen insanın hiçbir zararını karşılama olanağı yoktur. Böyle bir vazgeçme insanın yaradılışıyla uzlaşmaz. İnsanın isteminden her türlü özgürlüğü almak, davranışlarından her çeşit ahlak düşüncesini kaldırmak demektir.
Sayfa 9 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Hasan Ali Yücel Klasikler DizisiKitabı okuyor
bu dünya ısrarcı, zehirli, yaygaracı ve her şeyden önce arsız insanlarla dolu. özellikle bazılarının bu dünyaya ne yapmaya geldiği anlaşılmıyor. çoğu sadece yer kaplıyor.
Sayfa 134Kitabı okudu
“Ben bir çöl kadınıyım,” diye yanıtladı, yüzünün ifadesini değiştirerek. “Ama her şeyden önce bir kadınım ben.”
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.