Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Şamil, saldırmayı bildiği gibi geri çekilmeyi de biliyor ve kendine güvenini kaybetmiyordu. Geri çekilme emri vermesi, aşiretlerin gözündeki itibarına gölge düşürmüyordu. Savaşta böyle iniş­li çıkışlı durumlar olurdu. Rusların safına geçip sonra yeniden Şamil'e katılan aşiret mensuplarına, dönek gözüyle bakılmazdı. Böyle birçok durumda
224 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Kitap, insanların dini inançlarının ne derece suistimal edilebileceğine dair hayretler veren olay ve ifadelerle dolu kanıt niteliğinde bir derleme. İğrenç şeyler okuyacağımı tahmin ediyordum ancak yazar Timur Soykan'ın kitabın önsözünde de bahsettiği gibi, ben de, mağdurların(!?) ne gibi düşüncelerle ve motivasyonla bizlere uç noktada
Badeci Şeyh'in Sır Odası
Badeci Şeyh'in Sır OdasıTimur Soykan · Kırmızı Kedi Yayınları · 2019591 okunma
Reklam
Çocukluk ve ergenliğin en ateşli isyanları belki de babadan daha çok, itaatkâr babaya sorgusuz sualsiz gösterilen itaate, ona biat etme ve onun akıl yürütmesini kabullenme doğrultusundaki ilk harekete yöneliktir.
Pdf
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerine zulmeden, emeklerini sömüren çiftlik sahibini domuzların planıyla devirip, yönetimi ele geçirirler. Amaç; eşit ve daha iyi koşullarda yaşayabilmektir. Başta her şey iyi gider. Her hayvan gücünün yettiği kadar çalışır, güçsüz ve zayıflar korunur. Zamanla domuzlar yeni yasalar koyar ve üstünlüğü ele geçirirler. Sözde bunları onların iyilikleri için yaptıklarını söylerler. Eşit bir hayat için başkaldırmış olan hayvanlar için bir şey değişmez. Domuzlar yönetici, diğer hayvanlar yine işçi muamelesi görür. Hayvan Çiftliği sosyalizme, Stalin Dönemi' ne ve çarlık devrimine yapılmış bir eleştiridir. Ama aynı zamanda bugünü ve bugünün sistemini de tahmin edip eleştirmiş gibi. Orwell yine öngörüsünü konuşturmuş. Diktatör yönetimi, kokuşmuş düzeni, eşitsizliği, adaletsizliği,ayrımcılığı,sömürüyü net bir şekilde görüyorsunuz kitapta. Yazar öyle başarılı betimlemeler yapmışki kendiniz yaşıyor ve kahramanların hayvanlar olduğunu unutuyorsunuz. Tıpkı günümüzdeki gibi kitapta da körü körüne mutlak bir inançla, sorgusuz sualsiz biat eden koyunlar okuyucuyu çıldırtıyor. Domuzların adaletsizliği, emek hırsızlığıysa iki kat çıldırtıyor.
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020245,6bin okunma
Bir teyze diyor ki ben gelin geldiğim sene kayınpederim köyün bütün fındıklığını temizlemeyi üzerine aldı. Niye hazır amelesi var. Yeni gelini koşacak tarlaya Başka bir tanesi hamile gelinini tarlasında çalıştırıyor. Akşam yeminle fındıklardan yeyip yemediklerini soruyor. Köye gelin geliyor komşular sizin gelin bize yardıma gelmiyor diye sitem edebiliyor. Evin gelini köyün kölesi Üstelik geçmişte kaldığı da düşünülmesin. Ezebildiklerini hala affetmezler. Eskiden saygı vardı dedikleri insanların böyle insanlara sorgusuz sualsiz çaresiz biat etmeleri. Taşra biraz da medeniyeti reddedenlerin coğrafyasıdır. Hamile iken doğum sırasında dâhi doktor yüzü görmeyen kadınlar, bir odaya geçip kendi kendine doğurmasını bekleyen büyükler, saygı diye asla konuşturulmayıp peçeli dolaştırılan kadınlar, ölen çocuğunun yasını bile tutmadan işe sürülen kadınlar... Daha fazlası. Hangi inanca sığar Bir de derlerki eskiden boşanma yoktu tabi olmaz sen kadını köle gibi kullan sonra sesini kes oda ben boşanacağım desin o kadının gidecek baba evi bile yoktu Realite bu maalesef, Anadolu köylerinin cehaleti hiç de azımsanacak gibi değil.
160 syf.
·
Puan vermedi
Sessizlik ve Gürültü Nihad Siris'in muhalif bir yazar olması nedeniyle ülkesinde yasaklanan , Ortadoğu coğrafyasından çıkan çok başarılı bir eser.Kitabın bu denli okuyucuya geçmesinde , kitabın çevirisini yapan Rahmi Er'in de etkili olduğunu düşünüyorum. Eserde , tüm halkın sorgusuz sualsiz biat ettiği , kendini tanrı ilan eden , uğrunda insanların öldüğü Lider'e karşı duran ve bu nedenle dışlanan "yola getirilmeye" çalışılan Fethi Siyn adlı bir yazarın yaşadıklarını , ailesini , sevdiklerini , ülkesini ve sessiz kalan halkı anlatıyor.Ülkenin , halkın , liderin adının geçmediği ancak yaşanılanların insana her dönemden bir şeyler çağrıştırdığı eser , anlaşılır ve akıcı anlatımı ile kesinlikle okunmaya değer.
Sessizlik ve Gürültü
Sessizlik ve GürültüNihad Siris · Jaguar Kitap · 2015344 okunma
Reklam
Sanatın ruhundan bihaber, koştura koştura yobazların peşinden gidecek, sorgusuz sualsiz biat etmeye hazır bir dolu insan. Yığın dediğimiz işte bunlar.
Sayfa 21 - İthaki Yayınları 1. Baskı Temmuz 2020Kitabı yarım bıraktı
İslâmın yaşatılması mı yaşanılması mı?
Kadınlara dokununca bozulan abdest yetim hakkına dokununca neden bozulmuyor ? Neden Kur'an-ı Kerim'de tam 292 yerde geçen HAK kelimesini kimse terennüm etmiyor? Neden Kur'an-ı Kerim'de tam 130 yerde "salat" geçmesine ve 8-10 yerde "nüsuk" olarak tarif edilmesine rağmen tüm mealciler salat kavramını
Gün gelip Muhammed-ül Emin'e cibril Emin'den ilahi kelamın ilk beş ayeti inince Hz. Ebubekir anında, sorgusuz sualsiz, Allah Resulü'nün arkasına geçip sadakatle biat etmiş ve 23 yıl boyunca da Efendimiz'in sağ kolu olarak daima arkasında yürümüştür.
Sayfa 37 - Timaş yayınlarıKitabı okudu
72 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Kayda değer bir eser...
Eser, 16'ncı yüzyılda Montaigne'in yakın dostu
Étienne de la Boétie
Étienne de la Boétie
tarafından kaleme alınmış, ancak erken yaşta hayatını kaybeden yazarının yerine
Montaigne
Montaigne
'in çabalarıyla kitap olarak basılmış. Hani derler ya "belki de böylesi hayırlı olmuş"; aslında eserde, dönemin
Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev
Gönüllü Kulluk Üzerine SöylevÉtienne de la Boétie · Opera Kitap · 20211,055 okunma
Reklam
]•[ İnsanlığın Bitmeyen Kavgası Ussal bilinç ile uysal bilinç arasındaki fark şudur; ✓ Ussal bilinç hayali yaratıkları, hayali olayları, metafizik inançları ve dolayısıyla dinleri reddeder. ✓ Uysal bilinç ise ussal olanı reddeder. Sorgusuz, sualsiz, koşulsuz itaat, biat ve teslimiyet ister. Gelişmiş toplumlar ile geri kalmış toplumların
Düşmanlıktan gözleri kararmış bu güruh koşulsuz bir biat kültürüne sahip. İşin ilginç yanı, bu güruh her konuştuğunda “biat kültürü”nü yerden yere vurmaktan geri durmaz. “İtaatkâr kullar değil, itiraz eden ve sorgulayan özgür vatandaşlarız” diyen bu güruhun kendi seküler kutsallarına veya kutsadıkları kişilere tek laf etmeden körcesine bağlandıklarını görmemeleri tam bir ironi. Biatin dik âlâsı onlarda. Beşere kulluk onlarda. Tapınma düzeyindeki bağlılık onlarda. Sorgusuz-sualsiz kabul onlarda. Dahası, kendi kutsallarına yönelik en ufak bir eleştiriye tahammülsüzlük onlarda. Bir de kalkıp utanmadan-arlanmadan bizi “biatçı-kul” gibi suçlamaların muhatabı kılmazlar mı? İşte ona yanarım.
Alparslan çıktığı ilk sefer de, az ordusu da olsa keskin zekâsıyla bu işi başardı. Oğlu Melikşah ile veziri Nizamülmülk de bu savaştaydı. Bu başarılı seferden sonra ordu ona tam biat etti. Her gidelim denilen yere sorgusuz sualsiz gidiliyordu. Öyle nice fetihler etti ki halife ona "Fetih Babası" unvanını verdi.
80 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.