Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Ölüm denen şey, yaşam denen bu bayağı ve ehemmiyetsiz içki sofrasını unutmak için kafaya dikilen bir kadeh içkiydi belki de."
Kıskanmayı bile unutmak.Onu mutlu eden her şeyi ve herkesi sevmek. O noktada sahiplenmek biter, saf aşk kalır.
Sayfa 122Kitabı okudu
Reklam
“Affetmeye çalışmayı boş verin. Herkes her şeyi bilerek isteyerek ve gözünüzün içine bakarak yaptı. Affetmek ve unutmak yoktur. Artık etkilenmeyecek düzeyde dönüşmek vardır.” Tunç Tataker
Bizi derinden yaralayan olayları hiç anmamak, tümüyle unutmak, daha doğrusu unutmuş gibi davranmak zorundayız yaşamaya devam edebilmek için.
" Bana uzun bir kelime söyle Olric ! -Unutmak efendimiz... +Bu kelime 7 harf yalnız Olric. -Ama bir ömür sürüyor efendimiz ! "
Reklam
Aslında en büyük lütuflardan biridir alışmak ve neticesinde UNUTMAK...
Önsöz
Elinizdeki kitap toplumsal Bilinçdışının süregiden mutasyonunu araştırıyor. Şu an bulunduğumuz noktadan, yani virüs salgını ve kapitalizmin felaketler doğuran çöküşünün damgasını vurduğu tarihsel eşikten gözlem yapıyorum. Bu eşikten bakınca, ufukta kaosu, tükenmişliği ve yokoluş eğilimini görebiliyoruz. Bu mutasyonun mükemmel bir özetini sunan
Sayfa 9 - Otonom Yayıncılık -1. Basım Şubat 2022, İstanbul - Kitabın Özgün Adı : The Third Unconscious - The Psycho-sphere in the Viral Age
Uzaktakiler uzak olduğu için unuturlar yakındakiler yakın olduğu için unuturlar, unutmayanın ölçüsü kendisinde saklıdır. Bu bir gizdir. Hatırlanmak ve unutmak insanla birlikte ama insandan bağımsız işleyen iki mekanizma gibidir.
“Ölürken korkunun... artık bir... anlamı kalmıyor.” “Ölmüyorsun kaybolmuş!” dedi üzerine basa basa. “Bana... şöyle seslenme!” “Nasıl sesleneceğimi ben seçerim kaybolmuş melek,” dedi itiraz etmeme izin vermeyen bir tonda. “Sen nesin? Söylesene!” dedim birden ama gözlerimi inatla ona çevirmedim. Gözlerinin kızılı beni kavuracakmış gibi geliyordu. Sessiz geçen birkaç saniye, muhakeme yaptığının kanıtıydı. Sonunda konuştuğunda, “Zaten unutacaksın,” dedi. “Bilmenin önemi yok.” “Unutmak mı?” “Bana bak!” diye emretti. “Bu iş fazla uzadı.” “Sana bakmak... cehenneme bakmak... gibi,” diye mırıldandım. Yine kollarıma pençelerini geçirdi ve az önceki tezimi yerle bir etti. Acıyı hissediyordum. Aslında onun bana yaptığı her şeyi hissediyordum. “Bana bak!” Neden ona bakmamı istediğini bilmiyordum. Belki de korkum onu eğlendiriyordu. Yine de ona itaat etmedi gözlerim. “Sana bakmamı istiyorsan... ne olduğunu... söyle!” “Gerçekten bilmek istiyor musun?” “E-evet.” Sesimdeki tereddüdü yok sayıp tekrarladım. “Evet.” “Alastor! Lucifer'ın en güvendiği askeriyim.” Duraksayıp, “Askeriydim,” diye düzeltti. “Ta ki o itaat edilmeye layık olmayana kadar.”
Reklam
Unutmak kolay olandı Önemli olan hatırlamaktı Yaşanan her şeye ve herkese rağmen Unutmamaktı zor olan Yaşanılan kötülüklere rağmen Ölmek basit olandı Zor olan yaşamaktı Hayattaki acımasız gerçeklere rağmen Nefreti herkes duyardı Zor olan sevgiyi duymaktı
Hem bilmek hem de bilmemek, bir yandan ustaca uydurulmuş yalanlar söylerken bir yandan da tüm gerçeğin ayırdında olmak, çeliştiklerini bilerek ve her ikisine de inanarak birbirini çürüten iki görüşü aynı anda savunmak; mantığa karşı mantığı kullanmak, ahlaka sahip çıktığını söylerken ahlakı yadsımak, hem demokrasinin olanaksızlığına hem de Parti'nin demokrasinin koruyucusu olduğuna inanmak; unutulması gerekeni unutmak, gerekli olur olmaz yeniden anımsamak, sonra birden yeniden unutuvermek: en önemlisi de aynı işlemi işlemin kendisine de uygulamak. İşin asıl inceliği de buradaydı: bilinçli bir şekilde bilinçsizliği özendirmek, sonra da, bir kez daha, az önce uygulamış olduğunuz uykuya yatırmanın ayırdında olmamak.
*** Acıyı unutmak istemek boş bir çabadır. ***
Sayfa 24 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
"Ben artık o evde, o şehirde... her şeyin bana onu hatırlattığı o dünyada yaşamaya devam edemezdim" ... "Sadece unutmak için."
1.500 öğeden 346 ile 360 arasındakiler gösteriliyor.