Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Amerikalı eşimle evli olduğum süre içinde de evimde bunu yaşadım. Çocuklarımla 9. Senfoni'yi dinleyebiliyordum ama Aşık Veysel'i onlarla dinleyememek içimi çok ama çok yaktı. Halbuki gençlikte bunun önemli olacağını hiç düşünmezdim. Herkes bunu umursamak zorunda değil, ben de "umursasın" demiyorum. Ama beni ben yapan duygularım, aklım, ilişkilerim, inanç ve değerlerim konusunda bilinçli olmam gerekiyor.
Sayfa 218Kitabı okudu
Bugün, nefsî arzularına yenik düşerek modern hayatla İslâm'ın düsturlarını birleştirmeye çalışan, tesettürü keyfince şekillendiren, bu dava için paramparça olarak ölmeyi göze almış Sümeyye validemiz orada dururken örtünmeyi bile göze alacak kadar fedakarlık yapamayan Sümeyyelerimiz oturup düşünmelidir. Bugün değilse ne zaman? Kabre girip, amel defterimiz dürüldükten sonra mı? Ahirette Sümeyye validemizle karşılaşınca yüzüne bakacak derecede bir fedakârlığımız olmayacak mı bizim? O, onca yaşına, bitkin vücuduna bakmaksızın çölün kızgın kumları üzerinde bedenini parçalatacak kadar bu yolda fedailik yapmışken bugün bizlerin güneşin altında tesettürüm yaktı beni' demeye hakkımız var mı?
Sayfa 78
Reklam
Bu minicik ateş beni yaktı kavurdu , dayanacak gücüm kalmadı ..
Karşılıksız sevgi umudum yıktı Bil ki sevdan beni odlara yaktı Sana pınar pınar gözyaşım aktı Seller arasında kaybolmaktayım
Sayfa 114Kitabı okudu
Bugün, nefsî arzularına yenik düşerek modern hayatla İslâm'ın düsturlarını birleştirmeye çalışan, tesettürü keyfince şekillendiren, bu dava için paramparça olarak ölmeyi göze almış Sümeyye validemiz orada dururken örtünmeyi bile göze alacak kadar fedakarlık yapamayan Sümeyyelerimiz oturup düşünmelidir. Bugün değilse ne zaman? Kabre girip, amel defterimiz dürüldükten sonra mı? Ahirette Sümeyye validemizle karşılaşınca yüzüne bakacak derecede bir fedakârlığımız olmayacak mı bizim? O, onca yaşına, bitkin vücuduna bakmaksızın çölün kızgın kumları üzerinde bedenini parçalatacak kadar bu yolda fedailik yapmışken bugün bizlerin güneşin altında tesettürüm yaktı beni' demeye hakkımız var mı?
"Ayşe de benim eserim ... Beni Allaha bağlayan ... Yani, bana Allah'tan bir parça getiren vasıta ... lşte bu sebepten 'baba olmak biraz da Allah olmaya benzer' demişler. .. Doğru söylemişler. . . " Bir cıgara daha yaktı.
Reklam
Yağmurlar sırtıyla sırtımın arasındadır; Şarkılar dudaklarıyla dudaklarımın. Bin parçaya böldü beni bir divane sır, Sesi geliyor sesi günahkâr çocukların; Şarkılar dudaklarıyla dudaklarımın arasındadır. Gönüller yanarak kavuşacaktı; Yüzdeki ıstırap, çile ocağı, Onun bu ocakta yanan toprağı, Bir gece rüyamda avuçlarımı yaktı, Gönüller yanarak kavuşacaktı. Benim gözlerim yeşildir, onun gözleri kara; Ben günah kadar beyazım, o tövbe kadar kara.
Kafamın içindeki müzik sesi siren sesleri ile karışıyor. Bağırışlar ve sirenler arasında içinde bulunduğum o sıkışıklık hissi hiç geçmiyor. Kaybettiğim bilincim ruhumu gerçekten de yaralı bir kumru olduğuma inandırmaya yetiyor. Ne etrafımdaki yosunlar beni bırakıyor ne de ben yaralı yanımı bırakıyorum. Hani hayatımız boyunca hep bir yerlerden sıyrılmaya, çıkmaya çalışırız ya... Oradan çıkarız ama kalıntılarından kurtulamayız hani. Ruhum o yosunlardan asla kurtulamıyor. Çünkü evi gökler olanın sularda işi yoktur. Benim yerim herkesin ardıydı, benim yerim geri plandaydı, gölgedeydi. Çıkıp parlamak istediğim her an ışıklar beni yaktı. Hayatıma uzattığım her zeytin dalı bana kırılarak döndü. Sevilmeyen bir çocuktum, görülmeyen bir çocuktum. Anneniz ve babanız bile sizi görmek istemediğinde en büyük tutkunuz herkes tarafndan görülmek olur. Bu bir çocuğun içine düşebileceği en tehlikeli tutkudur. Görülme isteği beni mantıksızlığın zirvesine itti. Öne çıkma isteği beni kırdı, yordu, mahvetti. Sonra günün birinde çok uzun bir uykuya daldım. Çok kasvetli, çok derin, çok ağır bir uyku...
''Ayşe de benim eserim...Beni Allah'a bağlayan... Yani, bana Allah'tan bir parça getiren vasıta... İşte bu sebepten ''baba olmak biraz da Allah olmaya benzer'' demişler... Doğru söylemişler.. Bir cigara daha yaktı.
Sayfa 396 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Dostoyevski'nin Anna Karenina incelemesi!
Başlangıçta çok beğendim; başımı kaldıramıyordum; ayrıntılarına kadar bayağı hoşlanmıştım; ancak bütününde ilgim azaldı. Bunu bir yerlerde okumuşum gibi gelmişti bana, evet, hâlâ belleklerde tazeliğini koruyan, Kont Tolstoy'un Çocukluk ve Delikanlılık, Savaş ve Barış adlı yapıtlarında da aynı hava vardı. Konusu farklı olmakla birlikte Rus
Sayfa 701 - 702, 703, 704, 705, 706, 707, 708, 709, 710, 711, 712 Yapı Kredi Yayınları
Reklam
Hayatım boyunca hep şarkılardan uzak durdum. Müziğin ve sözlerin bir araya gelmesi beni hep rahatsız etti. Çünkü ben acıdan kaçtım. Ne bir şiirin ortasında durup da ağladım ne bir enstrümandan çıkan notalar yaktı canımı. Kulaklarımın duyduğu bu şarkı acıdan kalbimi sıkıştırıken "Ne garip.'' diye düşündüm. Herkesin bir hikayesi vardı. Kimsenin acısı büyük veya küçük değildi. Herkes bir savaşın içindeydi, evini bulmak dedikleri şeyin ta kendisi insanın acısını bulmasıydı.
4. Yanaklarımı sürdüm tozlara, dumanlara,aşk ateşi yaktı, aşk ateşi kül etti beni Size duyduğum gerçek aşkın hakkı için, n’olur umutsuzluk deryasına düşürmeyin beni 5. Kim gözyaşları içinde boğulup kalırsa, Kim keder ve aşk ateşi içinde yanarsa, alamazsa nefesini 6. Ey ateşi yakan! Yavaş ol, pek acele etme, nasıl olsa işiniz, Aşk ateşini yakmaktır, öyleyse gelin yakın gönlümdeki ateşi
Her hareketin bir anlamı var. İnsan, benim gibi hareketten vazgeçerse, bu anlamları daha iyi hissediyor. Sigarayı yaktı; yanmış kibriti kutunun içine koydu. Her hareketini önceden hesaplarsan hata yapmazsın; aynı zamanda, düşüncelerini hareketlerinden ayırırsın. Ne yaptığını hatırlarsın; düşünceden harekete geçmek kolay olur böylece. Düşünmeğe başladığım sırada en son olarak sigara tablasını kilimin üzerine koymuştum, dersin. Düşünceler seni bırakınca delirtici bir şaşkınlığa, gerçeğe alışmanın zorluğuna düşmezsin. Kaç sigara içtiğini, her birini nasıl söndürdüğünü, kibritleri nereye koyduğunu hatırlarsın. Yoksa, birdenbire sigara tablasının içinde dört izmarit ve iki kibrit bulursan büyük bir korkuya kapılırsın: Sigaramı nasıl yakmışım? Olağanüstü bir şey mi oldu bu arada? Aklımı mı kaybediyorum? Birden her şeyi unutacak mıyım? Oysa, içinden bir ses, kibrit kutusuna koydun, kibrit kutusuna koydun diye seni yatıştırırsa büyük bir ferahlık duyarsın; herkese ve her şeye meydan okumak için büyük bir cesaretle dolduğunu hissedersin. Benimle kimse başa çıkamaz, hesabını veremeyeceğim tek dakikam yok diye gururlanırsın. Gerçekle rüyayı birbirinden ayırırsın. Bu iki kibriti ben rüyamda yakmadım. İşte kutuyu açıyorum: İçinde iki tane yanmış kibrit. Kendi kendine gülümsersin: Beni daha ele geçiremediniz.
Sayfa 313 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Sigarasını yaktı, iyi geceler diledi ve yoluna devam etti. "Gel de şaşma," diye fısıldadı kendi kendine. "Aynasız beni sarhoş sandı." Sonra gülümseyip düşündü. "Belki de sarhoştum," diye devam etti. "Ama buna bir kadın yüzünün neden olacağı aklıma gelmezdi hiç.
1.218 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.