Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
528 syf.
10/10 puan verdi
·
31 günde okudu
SPOILER SPOILER Kitap içeriği hakkında bilgi içerir. Allah’ın indirdiği bir kitapta, kutsal bir kitabın incelemesinde “spoiler” da olur mu diyeceksin biliyorum, ama olur. Nasıl mı olur? Bakalım nasıl olurmuş. Okumadın ki sen bu kitabı, hem de hiç okumadın, onun için çok güzel olur “spoiler”, hatta en rahatsız edeninden. Sana sorsalar en başta
Kuran-ı Kerim Türkçe Meali
Kuran-ı Kerim Türkçe MealiElmalılı Muhammed Hamdi Yazır · Altın Post Yayıncılık · 20125bin okunma
136 syf.
9/10 puan verdi
İlim ilim bilmektir İlim kendin bilmektir Sen kendin bilmezsin Ya nice okumaktır. x-sonsuz Amin Maalouf'un işbu kitabı yazması bizler için büyük bir şans. Müslüman bir coğrafyada (!) doğan katolik bir Arap'tır kendisi. Tabii bu kavrama istinaden hali haraptır da. Lübnan'da başladığı hayatına Fransa'da devam etmiştir. Kimlik bunalımlarını ya da
Ölümcül Kimlikler
Ölümcül KimliklerAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 20197,7bin okunma
Reklam
274 syf.
10/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Müslüman mısın yoksa Zerdüşti mi ?
Arif Tekin, kurana ve islama kaynaklık eden Zerdüşt inançlarını, tarihi süreç içinde incelemeye alıyor. Zerdüştlük, Orta doğuda oldukça yaygındı, bugün İngilizce nasıl dünya diliyse, o zamanda da Zerdüştlük inancı ve kültürleri o kadar baskındı, ayrıca 2-3 imparatorluk tarafından kabul edilmiş bir inanıştı, dolayısıyla kuranda ve islamda
Zerdüşt’ten Kur’an’a
Zerdüşt’ten Kur’an’aArif Tekin · Berfin Yayınları · 201944 okunma
608 syf.
10/10 puan verdi
Dünden Bugüne Türklerde Dil ve Din
Bu ay içerisinde okuduğum Türkiye'nin Siyasi İntiharı & Yeni Osmanlı Tuzağı adlı eseri, Cengiz Özakıncı ile tanışma kitabım olmuştu. Kurgu ile harmanlanmayıp, salt inceleme araştırma şeklinde meydana getirilmiş tarih kitaplarını okumayı pek sevmiyorum...Sevmemekten ziyade, okurken daralıp, bunalıyorum.Ama bu kez öyle olmadı.. İlk
Dünden Bugüne Türklerde Dil ve Din
Dünden Bugüne Türklerde Dil ve DinCengiz Özakıncı · Otopsi Yayınevi · 2013161 okunma
348 syf.
10/10 puan verdi
Yav he he, Türk'ün Türk'ten Başka Dostu Yoktur!
"Tarih, bir anlamda halkların kutsal kitabıdır." M. İ. Karamzin Karamzin'in bu sözünü çok severim. Çünkü bana, Tarih'i ne kadar iyi ve ne kadar doğru bilmek zorunda olduğumuzu hatırlatıyor. Kitabı okumaya da bu söz ile başlıyorsunuz zaten ve kitabın size ne anlatmak istediğini daha ilk sayfasında görüyorsunuz. Kitabın
1200 Yıllık Sürgün
1200 Yıllık SürgünD. Ahsen Batur · 201350 okunma
ARAPÇA KUTSAL BİR DİL DEĞİLDİR!
"Sen Arap olduğun için, biz bu kitabı Arapça in­dirdik. Biz, her topluluğa kendi diliyle seslenen bir görevli gönderdik.”
Sayfa 208 - PDFKitabı okudu
Reklam
"Tanrı uludur" mu? "Allahu ekber" mi?
Türkçe sözcüklerin Tanrı'yı ululamakta yetersiz olduğu savı da çürüktür. "Allahu ekber" deyiminde geçen "ekber" sözcüğü, Arapçada yalnızca kutsal bir büyüklüğü göstermekte kullanılan dine özgü bir deyim değildir. Araplar"ekber" sözcüğünü gündelik toplama çıkartma işlemlerinde, söz gelimi 4 sayısının 3 sayısından
Sayfa 46 - Payel YayınlarıKitabı okudu
207 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
"ÖYLESİNE HÜLYA, KUTSAL VE UZAKSIN Kİ..." "Beklemek cehennemdir." demiş Shakespeare. Peki ya ne kadar beklersen bekle gelmeyeceğini, o gönlüne hiçbir zaman konmayacağını, senin yanındayken bile kalbinin sana ait olmayacağını, bilmek? Ahmet Arif... 23 Nisan 1927'de doğdu. Özellikle tam tarih vermek istedim çünkü ikimiz de
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma
Arapça Olmadan Olur mu?
"Arapça Olmadan Âlim Olunamaz mı? Arapçası olmayan bir ilim talebesi iyi gayretlerle kendisini kültürlü bir insan olarak yetiştirebilir ama âlim olamaz. Arapça bilmek âlim olmak manasına gelmese de Arapça bilmeden de âlim olunamayacağı aprioridir. Arapça bilmeyen bir araştırmacı okumalar yaptığı İslâmî sahayla alakalı olarak sınırlıdır.
Tanrı elçisi Muhammed, kırk yaşlarında, Tanrı'nın bir özel görevli "Cibril", "Cebrail", "Gabriel" aracılığıyla kendisine ilettiği bildirileri, kişioğullarına duyurmaya başladı. Bu kutsal bildiriler yirmi yılı aşkın bir süre boyunca bölük bölük iletilmiş, Tanrı elçisi Muhammed'in ölümünden sonra bir araya
Sayfa 58 - Payel YayınlarıKitabı okudu
Reklam
KURAN’I ANLAŞILAN DİLDE OKUMAK
Kuran’ın anlattığı İslam’ın yaşanması için yapılması gereken en temel faaliyet Kuran’ın, dini yaşayacak toplumun diline çevrilmesidir. Kuran Arapça inmiştir ve orijinali Arapçadır. Fakat Kuran’a göre Arapça,kutsal bir dil değildir. Kuran, her kavme peygamberlerin gönderildiğini ve bu peygamberlerin kavimlerine kendi dillerinde mesajlar getirdiklerini söyler. Tevrat Hz. Musa’nın kavminin dilindedir, İncil de Hz. İsa’nın kavminin dilindedir. Hz. Lut’un vahiyleri kendi kavminin dilindedir, Hz.Nuh’unkiler de öyledir... Bu mesajları kutsal yapan Allah’tan indirilmiş olmalarıdır ve bu mesajların hiçbiri Arapça değildir.
İstanbul Yayınevi
Arapça, kutsal bir dil değildir. Hiçbir dil, kutsal değildir. Kutsal olan Allah'ın sözleridir. Kur'an'ın dili Arapçadır, ancak anlamı ilahi mesajları içermesi sebebiyle tüm insanlara hitapta ve davette bulunan ortak bir dildedir.
EBU HANİFE'NİN VASİYETİ
Ebu Hanife zehirlendiğini anlayınca, zindanda ziyaretine gelmiş öğrencilerine, "Ölünce beni gasp edilmemiş bir toprağa gömün!" diye vasiyette bulundu ve vasiyetnamesini yazdırdı: 1-Arap olmayan müslümanların, anadilleri ile ibadet etmeleri meşrudur. 2-Bir insanının mü’min olduğunu ibadeti belirlemez. 3-Kimin cennete veya cehenneme gideceğini Allah'tan başka hiç kimse bilemez. 4-Beşeri (insani) ilişkilerde dindarlık ölçü değildir. 5-Namaz kıldırdığı için para almak helal değildir. 6-İmana dair son sözü Allah söyler. 7-Din için toprak gasp etmek (mülkiyeti başkasına ait bulunan bir malı zorla almak) meşru değildir. 8-Evlenme ve eş seçme hakkı kadının kendisine aittir. 9-Arapça kutsal dil değildir, kutsal olan anlamdır. 10-Allah'ın elçileri, Allah'ın kitabına aykırı konuşmazlar. 11-Kur’ana ve akla aykırı rivayetler, kaynağı ne olursa olsun reddedilir. 12- İslam'da evliya diye bir sınıf yoktur, mü’minler Allah'ın evliyasıdır (dostudur). 13- Cinayetin cezası, mü’min ve kafir için aynıdır. 14-Haram para ile hasenat (hayır işleri) yapılmaz. 15-Zulüm yapan idareciye hediye verilmez, hediyesi alınmaz. 16-İyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak farzdır. 17-İslam akıl ve vahiy dinidir. Aklı olmayanın dini de yoktur.
Ebu Hanife
Ebu Hanife
Allah'ın mesajını aktarma aracı olarak Arapçanın tercih edilmesinin kendine özgü yararları vardı: Başka hiçbir dil, sahip olduğu âhenk ve kendisine özgü sözcük yapısı, çekim kuralları, sesbilgisi vs. bakımından onunla karşılaştırılamaz. Bu, aynı zamanda en küçük aydınlatıcı bilgileri bile gözardı etmeksizin yoğunlaştırılmış bir dildir: Zamirlerin yanı sıra, fiiller de erkek ve dişi olmak üzere iki cinsi birbirinden ayırmaktadır. Sözcük dağarcığındaki inanılmaz zenginlikle ve kelimelerin farklı durumlara göre çok esnek bir biçimde çekim eki alabilmesi, Arapçaya, her türlü düşünceyi ve en ince farkları hayran olunacak bir zarafetle ifade etme imkânı sağlamaktadır. İnsanı şaşırtan bir özelliği de, Arapçanın, yüzyıllar boyunca değişime ihtiyaç duymamış olmasıdır: 1.500 yıl öncesinin düzyazı ve şiiri, ne dilbilgisi, ne kelime hazinesi ne de imlâ bakımından, çağdaş Arap nesri ve şiirinden farklı değildir. Tunus, Şam, Kahire ya da Bağdat'tan yapılan bir radyo yayınının dili, Muhammed (as)'ın kendi dönemindeki insanlara hitap ettiği dille aynıdır. Şiir için de durum aynıdır. Muhammed (as)'ın öğrettikleri, onun ilk muhatapları için olduğu kadar günümüzde Arapça konuşanlar için de açık ve anlaşılır şeylerdir. Bereket versin bu konuyla ilgili asıl metinler günümüze kadar saklanabilmiştir. Kur'an gibi kutsal bir kitap için, kendisinden sonra Allah tarafından yeni peygamberler ve yeni vahiylerin gönderilmeyeceği, ilâhî ilhama dayanan bir öğreti için istikrarsız bir dilin seçilmesi hiç de uygun olmazdı.
Sayfa 39
Türkçe sözcüklerin Tanrı'yı ululamakta yetersiz olduğu savı da çürüktür. "Allahu ekber" deyiminde geçen "ekber" sözcüğü, Arapçada yalnızca kutsal bir büyüklüğü göstermekte kullanılan dine özgü bir deyim değildir. Araplar "ekber" sözcüğünü gündelik toplama çıkarıma işlemlerinde, söz gelimi 4 sayısının 3 sayısından büyük olduğunu belirtmek için de kullanmaktadırlar. Arapça "Allahu ekber"in Türkçe karşılığı "Ulu Tanrı"dır ; burada Arapça "ekber"in Türkçesi olarak kullanılan "ulu" sözcüğü, Türkçede sayısal bir büyüklüğü nitelemek için kullanılmaz; Türkçede 4 sayısı 3 sayısından "ulu"dur , denmez; çünkü "ulu" sözcüğü sayısal değil tinsel, kutsal bir büyüklüğü anlatır. Araplar için, bir yandan 4 sayısı 3 sayısından "ekber"dir; öte yandan "Allah ekber"dir. Arapçadaki "ekber" sözcüğünün, o dilde yalnızca Yaradan'ın büyüklüğünü dile getiren kutsal alana özgü bir sözcük olmadığı bilinip dururken; bu sözcük Türklere, sanki Arapçada yalnızca Yaradanın büyüklüğünü dile getirmekte kullanılmış gibi yutturulmuştur.
Sayfa 46 - payel yayınlarıKitabı okudu
137 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.